Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Yüksek Seçim Kurulu, bu GBT olaylarını dört dörtlük çıkarmıyor. Aslında bunun çıkması, bunların aday olamaması lazım. Millet terör çukurları kazan değil, gül bahçeleri açan belediyeciliği hak ediyor." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, A Haber-ATV ortak canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı, değerlendirmelerde bulundu.
Programda, terör örgütü PKK ile muhalefet partilerinin bazı söylemlerinin benzerliğine ilişkin görüntülerin yer aldığı videoyu izleyen Erdoğan, "Demokrasi adına ne yoksa bunlarda var. Çünkü, bu anlattıkları şeylerin demokrasiyle yakından uzaktan alakası var mı? Konuşanlar teröristler. Kandil'de konuşanlar teröristler. Oradan talimatı veriyor ve oradan verdiği talimatı aşağıda o destekleri malum tipler." dedi.
Bu oyuna artık milletin gelmeyeceğini belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Burada hakikaten bizim üzüldüğümüz, acı olan ne biliyor musunuz? Çok çok kirli bir ittifak kuruldu ve bu ittifakı gizliyorlar. Niçin bunların dördü bir araya gelip miting yapamıyorlar? Birkaç yerde ikisi bir araya geldi ama dördü bir araya gelip miting yapamıyorlar. Çünkü o zaman mızrak çuvala sığmayacak, gizleyemeyecekler, ifşa olacaklar. Bunu bildikleri için, bunu kendi tabanlarına anlatmaları da mümkün olmayacak. Bunun için bir araya gelemiyorlar. Şimdi bu zillet ittifakı milletimizin karşısına çıkmaktan bundan dolayı ciddi manada korkuyor. Terörist başının resminin bulunduğu paçavralarla, uğruna şehitler verdiğimiz şanlı bayrağımızın yan yana gözükmesinden de tabi ciddi manada çekiniyorlar."
"Bir anlamda Kandil yol gösteriyor gibi." ifadesi üzerine Erdoğan, "Tabi belli yerlerde. Mesela şimdi İzmir'le ilgili bazı ilçelerin adı geçti. Oralarda Kandil'in talimatı var. CHP'nin içinde bazı isimler var ki Kandil ile koordineli çalışıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Recep Tayyip Erdoğan, CHP'nin, İzmir Büyükşehir Belediyesi için Tunç Soyer'in adaylığını açıklamasının ardından HDP İzmir İl Başkanının "destekleyecekleri" yönündeki açıklamasının hatırlatılması üzerine, "HDP, nerede aday göstermediyse bilesiniz ki oranın suflörlerinden bir tanesi onlar. Neresi, Kandil. O, sufle ediyor ve aşağıda da dizayn ona göre yapılıyor. Burada kalkıp da Bay Kemal'in söyleyeceği bir şey yok. Aynı şekilde hanımın da söyleyeceği bir şey yok. O kadın da bir şey söyleyemez. Ayrıca da tabi Pensilvanya'dan gelenler karşısında da bu durum var. Mesela 340 civarında bunların listelerinde yer alanlar var. Düşünebiliyor musunuz, Saadet Partisi'nin listelerinde PKK'lılar var." dedi.
- "Gümbür gümbür orada seçimi kazanacak"
Programda yayımlanan videoda, Saadet Partisi için terör örgütü PKK'nın elebaşı Abdullah Öcalan'ın yeğeninin oy istediğinin vurgulanması üzerine ise Erdoğan, "Adıyaman adayları kalkıyor, oradaki HDP'lilerin filan kendisini destekleyeceklerini söylüyor. Pazar günü göreceğiz. Allah'ın izniyle Adıyaman'da bizim adayımız seçimi alacak. Gümbür gümbür de orada seçimi kazanacak ama bu teröristlerle iş birliği yaparak değil. Tamamıyla bu milletin asil evlatları Adıyaman'da oyunu adayımıza verecekler." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adıyaman'da yaptığı mitingde bunu gördüğünü, muhteşem bir katılım olduğunu söyledi.
- "Hepsi elimizde mevcut"
Erdoğan, Adıyaman mitinginde söylediği, "Kirli bir şeyler dönüyor farkındayız." ifadesine ilişkin soruya da şu yanıtı verdi:
"Şimdi bunlardan bazı adaylar, mesela bir tanesinin yakını ciddi bir zengin. Bunlar orada ilçede, ilçe belediye başkan adayı para dağıtıyor. Bunlarla beraber işte giyimdi, kuşamdı vesaire. Buna benzer şeyler dağıtılıyor. Tabi bu onlar için netice verir, vermez onu bilemem. Daha önce orada biz kazanmıştık. Fakat tabi insanoğlu aday olmayınca tekrar kendisi kalkıyor, tekrar farklı bir siyasi partiden aday oluyor. Ben şunu söyledim; 'bu trenden inen, bir daha bu trene binemeyecek.' Çünkü yürütemeyecekler. Niye yürütemeyecekler? Bunlar oradaki personelin maaşını dahi ödeyemeyecekler. Hepsinin şu anda künyeleri, bütün belediyelerin şu anda borçları, hepsi elimizde mevcut. Yürütemeyecekler. Burada merkezi yönetimle uyum içerisinde olmayanlar, kesinlikle yarın orada iflaslarını ilan ederler. Çünkü biz birçok yerde yükler aldık."
- "Orada yaşayanlar bizim milletimiz"
Van'da merkezi yönetim olarak deprem sonrası 27 milyar liralık yatırım yaptıklarını vurgulayan Recep Tayyip Erdoğan, şunları kaydetti:
"Kim vardı orada? HDP'li belediye vardı. Büyükşehirlerde büyük şehrin su ihtiyacını belediye temin eder, o karşılar. Ama karşılayamamıştır. Bakın İzmir bile susuzluğa mahkum oldu. Biz Gördes Barajı'nı hallettik. Gördes Barajı'ndan İzmir'e su verdik. Şu anda 3, 5 ilçede sıkıntı var. Yine bunları halledemiyorlar. Onlarla ilgili de yine biz altyapı çalışmalarını merkezi yönetim olarak yürütüyoruz. Niye? Orada yaşayanlar bizim milletimiz. 'Elimizden geleni yapmamız lazım' diyoruz. Onun için de pazar günü oyunu veren vatandaşımın burada düşünmesi lazım, akıl etmesi lazım. 'Ya burada eğer merkezi yönetim bize gerekli olan desteği vermezse bizim halimiz nice olur?'
Hatay'da, 'oy varsa yol var' diyor, Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı. Ya sen niye geldin oraya? Ne demek? Yolunu da getireceksin, suyunu da getireceksin. Ben belediye başkanlığını böyle yaptım. Ama Bay Kemal kalkıp da 'sen böyle bir şeyi nasıl söylersin' diyemedi. Sonra tutuştu, bir şeyler yapmaya çalıştı. Ama şu anda Adıyaman'da gerek merkezdeki belediye başkan adayı olsun, gerek diğerleri olsun, Allah'ın izniyle merkez inşallah zaten 'AK Parti' diyor. Bunu ben dün gördüm. Pazar akşamı da müjdeyi Adıyaman'dan alacağım."
- "Elbet bir bedeli vardır, olacaktır"
Kayyumlarla ilgili bir soru üzerine de Erdoğan, yasaya göre, teröre yardım ve yataklık yapmanın, teröre destek vermenin, terörün propagandasını yapmanın ve terörü finanse etmenin suç olduğunun altını çizdi.
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Milletiyle omuz omuza olması gereken belediye başkanları terör örgütleriyle omuz omuza oluyorsa bunun elbet bir karşılığı, bir bedeli vardır, olacaktır da. Ben bunu peşinen söyleyeyim istedim. Yani millet teröristten talimat alan, sorguya çekilen bodrum katlarında malum tokat yiyen değil, kendisine hizmet eden belediyecilik istiyor. Şimdi seçimden önce bunun haberini verelim, gerçekçi olalım. Nedir? Zaten bir çoğunun künyesinde ne var, ne yok, GBT'sinde neler var, neler yok. Bunu geçen gün söyledim. Yüksek Seçim Kurulu, bu GBT olaylarını tam manasıyla dört dörtlük çıkarmıyor. Aslında bunun çıkması lazım ve bunların aday da olamaması lazım. Herhalde sayı çok fazla olduğu için belki bunlarla baş edemiyor.
Yani millet terör çukurları kazan değil, gül bahçeleri açan belediyeciliği hak ediyor. Bu hakkı bölgede görev alan kayyumlar fazlasıyla yerine getirdi. Bir Diyarbakır bu noktada gerçekten örnektir. Oradaki kayyum, belediye başkanlığını yürüten arkadaşımız şu anda bizim belediye başkan adayımız. Aynı şekilde Mardin, orada vali bey götürüyor bu işi. Aynı şekilde Siirt yine bu güzellikleri yakaladı. Aynı şekilde yine bölgede Van bu noktaya geldi. Aynı şekilde bütün o bölgede kayyum olarak atadığımız arkadaşlar, hakikaten çok güzel, başarılı bir belediyecilik yapıyorlar. Şimdi söylüyorum; yani seçim akşamı iş bitti, neticeler belli oldu, bunların içerisinde teröre yardım yataklıktan tutunuz da başka terörle ilgili, iltisaklı suç işlemiş olanlar varsa, biz artık öyle 5 sene, 6 sene, 7 sene bekleyemeyiz. Hemen anında gereğini yasal olarak savcılıklar inanıyorum ki yapacaktır ve burada bu milletin parasını çarçur edecek olanlara da buralar teslim edilmeyecektir. Bizim, bu işi vakit kaybetmeden götürmemiz lazım ki yerelde de bu ülke hak ettiği hizmeti alabilsin."
(Sürecek)