Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 24 TV, 360 ve tv4 ortak yayınında, Helin Aslan'ın moderatörlüğünde; Murat Çiçek, Mustafa Kartoğlu, Belkıs Kılıçkaya ve Melik Yiğitel'in sorularını yanıtladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Deprem bölgesinde ortalama yüzde 50'nin üzerinde enkaz kaldırıldı ve zemin etütleri yapıldı. Köy evleri dediğimiz evlerin bir kısmını inşallah bayrama yetiştirmenin gayreti içindeyiz.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız 'Bu binaya girilmez' dediyse sakın ha, girmeyin. 'Eşyalarımı alacağım...' Sakın ha. Girdin, çöktü. Biz bunun hesabını nasıl veririz, veremeyiz. Bizi düşünce riskine sokmayın. Kentsel dönüşüm ile ilgili sözümüz var, zaten sizi tekrar yerlerinize alacağız.
Bizi böyle bir riskin içine atmayın. Üsküdar'da bir cuma namazı çıkışı toplanan vatandaşlara dedim ki 'Binaları bir an önce yıkalım, yerine çok daha güzellerini yapıp sizi yerleştirelim...' Kabul edenler oldu etmeyenler oldu, edenlerin binalarını yıkıp yaptık.
Geçenlerde önümü kestiler dediler ki: 'Başkanım biz yanlış yaptık, evimizin yıkılmasına fırsat vermedik. Ne olur bizimkileri de yıkın.' Ben talimatı vereceğim ama tekrar yanlış yapmayın. Biz bu işin önüne geçeceğiz ve size her türlü desteği vereceğiz, söz.
(Kılıçdaroğlu'nun seccade üzerindeki pozu) Bunların hepsi aynı yerden besleniyor. Seccadenin üzerine ayakkabıyla basılır mı? Bu bir edep meselesidir. O kendi edebi adabıdır. Başörtüsüne ne diyor, 'Bir bez parçası' diyor... Bunu diyen bay bay Kemal... Aynı şekilde bunu diyen Kuran-ı Kerim için de kağıt parçası der.
Yaklaşım tarzları bu. En önemli değer insandır. Bay Kemal hadisi bile yanlış söylüyorsun. Hadisin aslı, 'Cennet annelerin ayakları altındadır.' Burada böyle fark var.
Selo'nun Diyarbakır'da attığı adımla, 51 vatandaşımızın ölümüne neden olması Kürt vatandaşlarımın gözünden kaçıyor. 5 yıla mahkum oldu. Ne kadar cesurane 'Bunları çıkartacağız' diyor. Bu ülkenin yargısı böyle bir cezayı verdi. Apo'yla ilgili kararı yargı verdi. Kılıçdaroğlu hangi cesaretle bunu konuşabiliyor.
Bunlar ortadayken bizim bu tartışmaları yapmamıza gerek var mıydı? Yargıyı hiçe sayıp cezalarla ilgili bunları konuşuyor. 14 Mayıs'ta beklediklerini bulamayacaklar. Gerçek yargı olarak, milletim son sözü söyleyecek, gerekli olan kararı verecek. Adalet tecelli ederek yolumuza devam edeceğiz.
HDP'liler bunlara hakaret ettiklerinde, bunlara karşı sesleri çıktıklarını duydunuz mu? Aynı şey FETO için de geçerli. CHP'nin de yaşadığı dönüşümle bu projeye yazıldığını anlıyoruz. Masa bunu nasıl kabul ediyor? Partisine gidip ziyaret edemedi, Meclis'teki odada ziyaret etti.
Demirtaş aslında hüküm giymesi gerekenden hükmü almadı. Hüküm giydiğinde bunu konuşamayacaklar. Yasin'imizle (Yasin Börü) alakalı hükmü giydiğinde bunlar rahat hareket edemeyecekler.
Milletim ne PKK'nın peşine düşenlere ne sapkın akımların hamiliğine soyunanlara bu ülkeyi emanet etmez.
Seçimlerden sonra gündeme getireceğimiz en önemli maddelerden bir tanesi aile olacaktır.
Sadece milletvekili adaylarımızı değil, önümüzdeki dönemin kabinesi ve üst yönetimini de şimdiden çalışmaya başladık. Sürpriz isimler de listemizde olacak.
İş masabaşı anketlere kalsa 21 yıldaki seçimlerin hepsini CHP kazanırdı ama kazanan biz olduk.
Mescid-i Aksa'nın tarihi statüsü ve maneviyatına, Filistinlilerin inanç ve yaşam özgürlüğüne yönelik müdahale ve tehditler kesinlikle son bulmalıdır.