HABER

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir'den Gambiya'ya giderken uçakta açıklamalarda bulundu: (3)

"Biz son depremle bir şey kazandık. AFAD, Kızılay, Jandarma, Silahlı Kuvvetlerimiz çok ciddi bir koordine içinde mücadeleyi başarılı şekilde verdiler" - "(Elazığ'daki deprem) Çevre ve Şehircilik Bakanımıza talimat verdim. Hemen çelik konstrüksiyondan tek katlı konutlar yapalım ve yanlarına ahırlarını koyalım ve burada yaşayan vatandaşlar hemen evlerine yerleşsinler. Şu an itibarıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı çalışmayı yoğun bir şekilde başlattı" - "(Suriyeli Mahmud'a vatandaşlık) Tabii ki verilir. Burada okuyor, Türkçe de biliyor. Ailesine de veririz"

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Biz son depremle bir şey kazandık. AFAD, Kızılay, Jandarma, Silahlı Kuvvetlerimiz çok ciddi bir koordine içinde mücadeleyi başarılı şekilde verdiler." dedi.

Erdoğan, Cezayir'e gerçekleştirdiği ziyaretinin ardından Gambiya'ya geçerken uçakta gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

"Rusya'nın Libya'da istediği nedir? İdlib'de kan durmuyor. Her ne kadar Türkiye devreye girse de Esed Rusya ile hareket ediyor. Orada Rusya açısından bir güvensizlik ortaya çıkmıyor mu? Rusya ne yapmak istiyor?" sorusu üzerine Erdoğan, Rusya'nın Wagner'le Libya'ya girmesinin doğru bir hareket olmadığını vurguladı.

"2 bin 500 kadar lejyoner var. Fazlası var, azı yok ama bunun bedelini neresi ödüyor? Abu Dabi ödüyor. Aslında Hafter de ücretli bir lejyonerdir." diyen Erdoğan, şunları ifade etti:

"Bunlar müşterek çalışıyorlar, orada bütün silah, mühimmat, araç gereç vesaire malum ülkelerden alınıyor. Mısır da çok ciddi destekler veriyor. Doğu Akdeniz'e gelince, malum biz kıyı şeridi en uzun olan ülkeyiz. Bu bant tamamen bizim ikili mutabakat metnimizdeki banttır. Kuzeyinde Türkiye var, güneyinde Libya var ve biz bunu imzaladık. Bu metni imzaladıktan sonra biz kalkıp burada kimseye 'ya gel ne diyorsun' diyecek halimiz yok. Biz, burada Serrac ile imzayı attık, iş bitmiştir. Yani bu Hafter'le birilerinin yaptığı anlaşmaya benzemez çünkü Serrac BMGK'nin kabul ettiği, ben artık ona 'devlet' diyorum devlettir. Öbürü ise darbecidir, onun devlet kimliği yok. Burada ne yazık ki birileri Hafter üzerinden bir şey devşirmeye çalışıyor, yaptıkları bu. Biz, inşallah bu fırsatı vermeyeceğiz."

- "İnşaatlarda hassas olmamız gerekiyor"

"Elazığ'daki depremle ilgili kentsel dönüşüm için neler yapılacak?" sorusu üzerine Erdoğan, "Çevre ve Şehircilik Bakanımıza talimat verdim. Hemen çelik konstrüksiyondan tek katlı konutlar yapalım ve yanlarına ahırlarını koyalım ve burada yaşayan vatandaşlar hemen evlerine yerleşsinler. Şu an itibarıyla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı çalışmayı yoğun bir şekilde başlattı." yanıtını verdi.

İnşaatların zemin etüdü ile yapılacağını, vatandaşın kendi evlerine taşınmasının fırsatını hazırlayacaklarını belirten Erdoğan, yatay mimarinin önemine işaret etti. Erdoğan, şunları kaydetti:

"Bizim kültürümüzün de reddettiği bir şey dikey mimari. Türkiye fay hattında olan bir ülke, yatay mimari yapsak sıkıntılar yaşamayız. Türkiye deprem ülkesi. Biz son depremle bir şey kazandık. AFAD, Kızılay, Jandarma, Silahlı Kuvvetlerimiz çok ciddi bir koordine içinde buradaki mücadeleyi başarılı şekilde verdiler. Gönlümüz bir kişinin vefatına bile razı olmaz. İnşaatlarda hassas olmamız gerekiyor. Belediyelerin ruhsat verirken dikkatli olması, zemin etüdü yapılması önem arz ediyor."

- "Kılıçdaroğlu kardeşlik duygusundan bihaber"

"İstanbul ciddi bir deprem riskiyle karşı karşıya. Kentsel dönüşümün deprem odaklı olması konusunda yol haritanız nedir?" sorusuna Erdoğan, "Planlama konusu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı uhdesinde. Bölgede özellikle bizler belediyelere uyarılarımızı yapıyoruz. Diyoruz ki 'gelin buralarda konut yapımını bu şekilde başlatalım' ama tabii üzülerek söylemem lazım, bu bölgelerdeki vatandaş da evlerinin kentsel dönüşüme gitmesini istemiyor, direniyor." yanıtını verdi.

Erdoğan, "Elazığ depreminde vatandaşlarımızı kaybettik. Devlet muazzam şekilde çalıştı. Sosyal medyadaki provokatif söylemler ise vicdansızlığı gösteriyor. Bu konuda ne dersiniz? İkinci olarak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu İdlib'den gelen sığınmacılar için 'terörist' diyor. Bir anneyi elleri kanayarak enkazdan çıkartan bir Suriyeli kardeşimiz var. Bu konuda ne söyleyeceksiniz?" sorusu üzerine şunları kaydetti:

"Bu adama (Kılıçdaroğlu) ne denir? Mahmud tırnaklarıyla kazıyor, kardeşimizi ve eşini enkazdan çıkarıyor. Sonra evinde ziyaret ediyor. Kardeşlik bu ama ne yazık ki Kılıçdaroğlu kardeşlik duygusu nedir bundan bihaber. Bu iş herkesin karı değil. Biz, kardeşlik duygusuyla bugüne kadar bu mücadeleyi veriyoruz.

Biz, şimdi briket konutlar yapıyoruz sınırımıza 40 kilometre mesafede. Şu anda inşaatlar başladı. İçlerinde tuvaleti, banyosu olsun. Çadırda donmaktansa briket konutlarda ısınma imkanı da vereceğiz. Hedefimiz ilk etapta 25 bin briket konutu orada yapmak. Ve ben bunu Sayın Merkel'e de açtım, o da talimatı verdi. Merkel, bu briket konutlar için 25 milyon avro çıkarmayı kabul etmiş."

"Suriyeli Mahmud'a vatandaşlık verilip verilmeyeceğinin" sorulduğu Erdoğan, "Ne demek verilebilir mi? Tabii ki verilir. Verdik gitti. Burada okuyor, Türkçe de biliyor. Ailesine de veririz." cevabını verdi.

- "Ana karayı nasıl yutacağız"

"Kılıçdaroğlu vatandaşlık verilmesine de tepki gösterir mi?" sorusunu Erdoğan, "Onunla dünyalarımız farklı. Onların öyle bir derdi yok, bizim derdimiz var." diye yanıtladı.

Erdoğan, "Yunanistan'la ilişkilerde olası riskler konusunda ne diyeceksiniz?" sorusu üzerine şu değerlendirmede bulundu:

"Almanya, Yunanistan'ın adeta şefkati. Yunanistan ile aramızda ortak bir dostumuz var eski belediye başkanlarından. 'Benden mesaj istiyorsan söyle Yunanistan tarafına, bizimle uğraşmasın. Bizim Yunanistan'la uğraşma diye bir derdimiz yok.' NATO'da ben (Yunanistan Başbakanı Kiryakos) Miçotakis'e de söyledim, dedim ki, 'Birbirimizle uğraşmayalım, eğer uğraşmazsak bizden size en ufak zarar gelmez.
Libya ile ilgili de...' Libya ile senin ne işin var? Yunanistan nere Libya nere? Kaldı ki kıta sahanlığında kıyı şeritlerinin birbirini görmesi gerekiyor. Şu anda bize gelmiş diyor ki 'Girit onlar için ana karaymış.' Ya 'yavru kara' dese yutacağız da ana karayı nasıl yutacağız?"

- "Her an herkes onun yanında yer alabilir"

"Kemal Kılıçdaroğlu'nun danışmanlarından Enver Altaylı'nın FETÖ ile temasları ortaya çıktı. Muhalefet 'FETÖ'nün siyasi ayağı' diyor ancak o ayakların muhalefet içinde dolaştığını görüyoruz. Bu konudaki değerlendirmeniz nedir?" sorusu üzerine Erdoğan, bu konu ile ilgili MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bir açıklamasının olduğunu anımsattı.

Erdoğan, benzer açıklamayı kendisinin de yaptığını belirterek "Altaylı, FETÖ ile mektup diplomasisinde olan bir şahıs. 40 civarında mektup söz konusu. İstihbaratçı olarak kendisi, CIA üzerinden de birçok görevlendirme almış bir kişi." dedi. Erdoğan, şunları ifade etti:

"Kılıçdaroğlu'nun etrafında kimlerin olduğunu, en yakınındakinin kim olduğunu bilmemesi sebebiyle durumunun ne kadar acı olduğunu anlamak mümkün. Her an herkes onun yanında yer alabilir. Bu, FETÖ'cü de PKK'lı da olabilir. Zaten PKK'lılarla omuz omuza Ankara'dan İstanbul'a bunlar terör örgütüyle yürümedi mi? Yürüdü. Son olarak Urla Belediye Başkanı da FETÖ'cü çıktı. Yanılmıyorsam babası uyarmış, bunlar açıkça ortada. Defaatle anlatılmasına rağmen Kılıçdaroğlu'nun sarfınazar etmesi mümkün değil. Her gecen gün bu günah galerisi çok daha güçlü hale gelecek."

(Bitti)

En Çok Aranan Haberler