Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başkent Organize Sanayi Bölgesi'ndeki Kalyon Güneş Teknolojileri Fabrikası Açılış Töreni'nde konuştu.
Son günlerde artışa geçen koronavirüs vakalarını değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgının halen kontrol altında olduğunu belirtti. Doğu Akdeniz'deki son yaşanan gelişmeleri de değerlendiren Erdoğan, "Yeni Sevr'e boyun eğmeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satırbaşları şöyle;
"Koronavirüs sürecinde başkaları gibi yatırımlarımızı durdurma kararı almadık. Dünyada 800 bin insanın canına malolan krizin üstesinden gelmek kolay değildir. Salgını en başarılı yöneten nadir ülkelerden birisidir Türkiye. Vakalarda kısmi bir artış yaşansa da salgın halen kontrolümüz altındadır.
Akdeniz'deki adımlar enerji dışa bağımlılığımızı ortadan kaldırmak için hayati öneme sahiptir. Doğu Akdeniz'de ne işi var diye soran muhalefet bu hususları iyi öğrensin. Türkiye'nin farklı cephelerde yürüttüğü mücadele sadece bir hak mücadelesi değil, bir istikbal mücadelesidir. Vatanımızı savunmak için ne kadar önemli gayretler veriyorsak bugün Mavi Vatan'ı savunmak da o derece önemlidir. Bu meselede korsanlığa prim verirsek gelecek nesillerin yüzüne bakamayız. Yeni Sevr'e boyun eğmeyeceğiz.
Tek parti CHP'sinin dış politikadaki kötü mirasının ceremesini 83 milyon olarak halen biz çekiyoruz. Adalar meselesinde ürkek davranılmasının ülkemize çok maliyetleri olmuştur. Aynı zamanda güneyimizdeki zengin enerji kaynaklarının da dışında bırakıldık. Ege ve Akdeniz'deki kronik sorunlarda bu dönemdeki yanlış hamleler bulunuyor.
CHP'den yurt dışındaki dostlarına taşeronluk yapmak yerine en azından Doğu Akdeniz meselesinde Türkiye eksenli hareket etmesini istiyoruz. Milli bir meselede milletin hissiyatına uygun davranmasını bekliyoruz. Hiçbir sömürgeci güç, tehdit ülkemizi bu bölgede var olduğu tahmin edilen zengin petrol ve doğalgaz kaynaklarından mahrum bırakamaz. Biz hiç kimsenin hakkına, hukukuna el uzatmıyoruz. Akdeniz'de gerilim ve kavga da istemiyoruz.
Erdoğan, Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de hakkını sonuna kadar aramakta kararlı olduğunu belirterek, "Hiçbir sömürgeci güç, hiçbir tehdit ülkemizi bu bölgede var olduğu tahmin edilen zengin petrol ve doğal gaz kaynaklarından mahrum bırakamaz. Biz hiç kimsenin hakkına, hukukuna el uzatmıyoruz. Biz Akdeniz'de gerilim ve kavga da istemiyoruz. Biz sadece milletimizin hakkını, Kıbrıs Türklerinin hukukunu savunuyoruz. Gerilim yerine müzakerenin, kavga yerine konuşarak, anlaşarak çözmenin peşinde olduk. Bugün de aynı samimiyetle hareket ediyoruz. Muhataplarımızdan da gerilimi tırmandıracak değil düşürecek, diyalog yolunu açacak adımlar bekliyoruz. İnşallah cuma günü tüm milletimize bir müjdeyi vermek ile karşı karşıya olacağımızı tahmin ediyor ve buna inanıyorum. Bu müjdenin hayalleri ve rüyası içindeyiz. Cuma günü inşallah bu müjdeyi tüm milletimize vermek sureti ile Türkiye'de yeni bir dönemin açılacağına şimdiden inanıyorum. Tabii açıklarsak bu işin heyecanı kaybolur, onun için açıklamamakta fayda var diye düşünüyorum" dedi.