HABER

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan deprem vergileriyle ilgili açıklama

'Deprem için toplanan paralar nerede?' diye soran CHP lideri Kılıçdaroğlu'na tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Göğsümü gere gere söylüyorum. Türkiye en hızlı ve etkili afete müdahale faaliyetini bu depremde yürütmüştür. Van depreminden de haberi yoktur. 20 katrilyona yakın para harcadık. Git yerinde gör." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan deprem vergileriyle ilgili açıklama

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu.
Elazığ'daki deprem sonrası 'deprem vergileri' ile ilgili başlayan tartışmalara tepki gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan "İşte o sordukları deprem vergilerinin 2003-2019 yılları arasındaki toplamı cari fiyatlarla 66 milyar lira. 2019 fiyatlarıyla 147 milyar liradır. Şu ana kadar depremlerin ardından yapılan ve depreme hazırlık için yürütülen çalışmalarda harcanan kaynak ise bu rakamların yaklaşık 5 katıdır. Türkiye'yi onca acısının arasında bu tür tartışmaların içine çekenleri de kınıyorum ve sevgili milletime havale ediyorum." dedi. ABD Başkanı Trump'ın "Yüzyılın Anlaşması" diyerek duyurduğu, sözde Ortadoğu Barış Planı'na da tepki gösteren Erdoğan, "İsrail kan dökerek bugünkü sınırlarına ulaştı gözü doymuyor. Bu planla işgal edilen Filistin topraklarının ilhakı amaçlanıyor. Filistin'i yok edecek bu planı asla tanımıyoruz." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan satır başları şöyle;

Bu hafta Cezayir, Gambiya ve Senegal'i kapsayan Afrika ziyaretimiz oldu. Cezayir Fransa'dan bağımsızlığını 5 milyon evladını şehit vererek kazanmış büyük ve asil bir devlettir. Ziyaretim sırasında Türkiye-Cezayir Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi'ni kurarak ilişkilerimizi üst düzeye taşıdı. DEİK'le firmalarımızı bir araya getirerek yeni ortaklıklara vesile olduk. Ticaretimizi 5 milyar dolar seviyesine çıkarma kararı aldık.

FETÖ'ye karşı mücadelemizde ilk desteği veren Gambiya'ya geçtik. Gambiya ziyaretimiz sonrası Senegal'e geçtik. Firmalarımızın Senegal'de hayata geçirdiği altyapı projeleri sayısında ciddi artışlar yaşanıyor. Dakar Uluslararası Havalimanı, firmalarımız tarafından gerçekleşen ilk yap-işlet-devret projesidir. Ticaret hacmi 2018'de 401 milyon dolara çıktı. Bu ziyaretimiz sırasında ise hedef olarak 1 milyar doları belirledik.

Son Afrika turumuzda kıtanın 28 farklı ülkesini ziyaret etmiş olduk. Gayretlerimiz sonucunda Afrika ülkeleri ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi 26 milyar dolara ulaştı. 12 olan büyükelçilik sayımız 42'ye çıktı. Afrika ülkelerinin Türkiye'de 10 büyükelçiliği varken, bugün 36'ya ulaştı. Türkiye-Afrika Ortaklık Zirveleri ilişkilerimize farklı bir boyut kazandırdı. THY, İstanbul'dan 58 noktaya uçuş düzenliyor. Türkiye burslarıyla 4 bin 500 öğrenciye yüksek öğrenim imkanı sağlıyoruz.

6.8 şiddetinde bir deprem yaşadık. 41 vatandaşımıza Allah'tan rahmet diliyorum. 1607 yaralımıza geçmiş olsun diyorum. 7'si yoğun bakımda olmak üzere 48 vatandaşımızın tedavisi sürüyor. Hayatı tehlikesi olan yok.

Deprem haberiyle birlikte 3 Bakan arkadaşımızı hemen Elazığ'a gönderdim. Sağolsunlar anında oraya ulaşarak bu çalışmaları yaptılar ve orayı terk etmediler. Dün İçişleri Bakanım Ankara'ya MGK için geldi, sonra hemen Elazığ'a döndü. Milletvekillerimiz orada. Hep birlikte bu süreci takip ediyoruz. Devletimiz tüm kurumlarıyla milletimizin yardımına koşmuştur. Şu ana kadar 25 bine yakın çadır, 31 bine yakın yatak ve 50 bin battaniye AFAD tarafından oraya ulaştırılmıştır. Bakanlıklarımızın her biri kendi görev alanlarıyla ilgili vatandaşlarımıza destek olmuştur.

GÖĞSÜMÜ GERE GERE SÖYLÜYORUM

Şahsım da hemen ertesi gün de olay yerine giderek, çalışmaları bizzat takip ettim. Elazığ ve Malatya'da halkla iç içe oldum. Helalleştik, dertleştik. Şunu çok açık net söylemem lazım. Türkiye en hızlı ve etkili afete müdahale faaliyetini göğsümü gere gere söylüyorum, bu depremde yürütmüştür.

UTANMADAN 'DEPREM PARALARI NEREDE?' DİYE SORUYOR

Biz Düzce, Sakarya, Kocaeli depreminde neler yaşamışız bu CHP'nin Genel Başkanı bilmez. Cezaevinden yeni çıkmıştım, 9-10 gün deprem bölgelerindeydim, halkla iç içeydim. O deprem bölgelerinde yarım kalan çalışmaları biz tamamladık. İnanın bunlardan da haberi yok. Fakat haberi yok dedim ya. Van depreminden de haberi yoktur. 20 katrilyona yakın para harcadık. Utanmadan 'Deprem için toplanan paraları nereye harcadınız?' diye soruyor. Van'a biz ciddi yatırımlar yaptık. Haberi yok. Git yerinde gör. Aynı şekilde Bingöl depremi... Anında deprem bölgesindeydik. Orada da yoğun çalışmalar yaptık. Bugünkü Bingöl'ü biz inşa ettik. Beklemedik, bir yerden bir şeyler gelecek diye beklemedik. Biz bekleseydik yolda kalırdık. Ama biz hemen milli bütçemizden gerekli adımları attık. Bay Kemal sen neredesin ya? Sen kiminle cirit attığının farkında değildin. Bu işi de öğrenemeyeceksin. Onlar ne yaparlarsa yapsın biz vazifemizi iyi biliyoruz.

İşte o sordukları deprem vergilerinin 2003-2019 yılları arasındaki toplamı cari fiyatlarla 66 milyar lira. 2019 fiyatlarıyla 147 milyar liradır. Şu ana kadar depremlerin ardından yapılan ve depreme hazırlık için yürütülen çalışmalarda harcanan kaynak ise bu rakamların yaklaşık 5 katıdır. Türkiye'yi onca acısının arasında bu tür tartışmaların içine çekenleri de kınıyorum ve sevgili milletime havale ediyorum.

Şimdi 'Bizim belediye ekiplerimiz oradaydı' diyor. Belediyelerin gittiyse Allah razı olsun. Benim vatandaşım zaten fazlasını yapıyor ve yaptı. Deprem gecesinden beri orada bulunan Bakanlarımız ve ekiplere teşekkür ediyorum. Arama kurtarma çalışmalar 67. saatte tamamlandı. Enkazlarda süratle şuanda kaldırılıyor. Kullanılamayacak binalar da en kısa sürede yıkılacak.

81 İLDE ARTIK YÜKSEK KATLI BİNA YAPILMAYACAK

81 vilayetimizin hiçbir yerleşim yeri ne çürük zeminde ne de yüksek katlı olarak inşa edilemeyecektir. Deprem bizi beklemiyor. Hazırlıklarımızı bir an evvel bitirmemiz şart. Çevre ve Şehircilik Bakanıma söyledim hiç beklemeden Elazığ ve Malatya’da kırsal kesimde orada tek katlı binaları yapacağız ahırını da yapacağız ve böylece oralarda çelik konstrüksiyonla bu inşaatı bitireceğiz.
Kırsal kesimi süratle halledelim diyoruz. Sonra da merkezde inşaatlara başlayacağız.

TRUMP'IN SÖZDE BARIŞ PLANINA TEPKİ: TANIMIYORUM!

İsrail kan dökerek bugünkü sınırlarına ulaştı gözü doymuyor. Bu planla işgal edilen Filistin topraklarının ilhakı amaçlanıyor. Filistin'i yok edecek bu planı asla tanımıyoruz. Bugün Mescid'i Aksa'yı koruyamazsak, Kabe'ye uzanacak gözleri de engelleyemeyiz. Onun için bugün diyoruz ki Kudüs kırmızı çizgimizdir. Binlerce yıldır olduğu gibi bugün de dünya barışının anahtarı Kudüs'tür. Barış çınarı Kudüs de yıkılırsa bunun altında tüm dünya kalır.Suudi Arabistan sesin çıkmıyor. Ne zaman çıkacak? Abu Dabi yönetimi toplantıya katılıp alkış tutuyor, yazıklar olsun. Sessiz kalan herkes, ortaya çıkan vahim tablonun sorumlusudur.

Çok enteresan Trump açıklamayı yapıyor yanında seçim kaybetmiş Netanyahu var. Basın içeri alınmıyor. Hani sizde basın özgürlüğü vardı. Türk medyasını neden içeri almadınız? Açıklayın. İşte bunların basın özgürlüğü bu. Hristiyan dünyasının da buraya sahip çıkmasıdır. Bu işin başını çeken Sayın Trump, Hristiyan değil mi? Aynı zamanda Hristiyanların da burada hakkı var. Onların da tepki göstermesi gerekiyor. Bizim hem inancımız hem de kültürümüz gereği Musevilere en küçük bir düşmanlığımız olamaz. Bizim derdimiz bu terör devletiyle. Sokaklarda masumların resmen infaz edildiği böyle bir haydut devlet, bizim gözümüzde hiçbir zaman muteber olamaz. Tarihte hiçbir zaman zalimlerin uzun süre ayakta görüldüğü görülmemiştir.

Binlerce yıl boyunca omuz üstünde baş bırakmayarak kıtalar dolaşanlar hani nerede? Bir dönem Afrika ve Güney Amerika'yı kan gölüne boğanlar hani nerede? Son Cezayir ziyaretimizde 5 milyon insanımızı bu Fransa katletti dedi bana cumhurbaşkanı. Kendisine, "Bunların ayrıca arşiv bilgilerini gönderirsen çok isabetli olur. Çünkü Macron bu işleri bilmiyor. Ona bunları anlatmamız lazım" dedim.

'YENİ BİR GÖÇ DALGASINA TAHAMMÜLÜMÜZ YOK'

Son dönemde önemli gelişmelerin yaşandığı yerlerden ikisi de Suriye ve İdlib'dir. Esed rejimi saldırlarını artırmıştır. Rusya ile bir mutabakat imzalamıştık. Bu mutabakat Esed rejimini destekleyen Rusya tarafından kanla adım adım delinmekte, bozulmakta, ihlal edilmektedir. Suriye'deki her gelişme Türkiye için en az kendi sınırları içindekiler kadar önemlidir, hayatidir, kritiktir. Halen 3.6 milyon Suriyeliyi topraklarında barındıran ülkemizin yeni bir göç dalgasına tahammülü yoktur. Hiçbir ülkenin siyasi ve ekonomik çıkarı Türkiye'nin güvenlik ve istikbal çıkarlarından daha önce olamaz. Bu bakımdan Suriye'nin hiçbir bölgesindeki duruma seyirci kalmayacağız, kalamayız. Bizim topraklarımıza tehdit oluşturan kim varsa gereğini yapacağız.

İdlib'deki durumun süratle normale döndürülmemesi halinde yeniden aynı duruma başvurmaktan başka çaremiz kalmayacaktır. Barış Pınarı Harekâtı bölgesinde de aynı yol ayrımına gidiyoruz. Hiç kimde Türkiye'yi rejimin zulmüne rıza göstermeye zorlamaya hakkı yoktur. Bölücü terör örgütünün Suriye'nin herhangi bir yerinde Türkiye için fitne ve ihanet çukuru açmasına izin vermeyeceğiz. Gerekirse teröristlerin bulunduğu her yere bir fiil giderek bu oyunu bozacağız.

Suriye'deki krizin tek çözümü bu ülkenin vatandaşlarını kucaklayan siyasi bir çözümün hayata geçirilmesidir.

'ASKERİ GÜÇ KULLANMAKTAN ÇEKİNMEYİZ'

Biz Türkiye olarak tüm samimiyetimizle Suriye’nin tüm halkıyla birlikte istikrarını ve güvenliğini istiyoruz. Bunun için de askeri güç kullanmak dahil ne gerekiyorsa yapmaktan çekinmeyeceğiz. ülkemizi Suriye'de çıkmaza sürükleyerek dikkatimizi dağıtmaya çalışanların hesapları tutmayacaktır.

LİBYA'DAKİ SON DURUM

Bu duruşumuzun Libya'da sergiliyoruz. Hafter gibi ücretli bir lejyonerle değil biz oradaki ilişkimizi BM Güvenlik Konseyi'nin tanıdığı Sarrac'la yönetiyoruz Ama maalesef birçok ülkeler Abdabi yönetiminin adeta memuru konumundaki Hafter'le yürütüyorlar.

İçeride ve dışarıda yapacak çok işimiz var. Kurulduğu günden beri Türkiye'yi kalkındırmanın mücadelesini veren AK Partinin sorumluluğu giderek artıyor. Türkiye'nin önünü kesmek istikrarını bozmak, gücünü kırmak isteyenler gece gündüz bizi zayıflatmaya çalışıyor. Bu tablo karşısında bize düşen daha çok daha çok daha çok çalışmak, milletimizden aldığımız desteği daha da artırmaktır.

En Çok Aranan Haberler