Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde Millet Kütüphanesi'nin açılış töreninde önemli açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Başta Büyükelçiliğimiz olmak üzere ilgili tüm birimlerimiz süreci hassasiyetle takip ediyor. Alman makamlarının tüm boyutlarıyla aydınlatmak için her türlü çabayı göstereceğine inanıyorum.
Bugün ülkemiz ve Ankaramız adına tarihi bir ana şahitlik ediyoruz. Değerli kardeşim Özbekistan Cumhurbaşkanı'na mutluluğumuza ortak oldukları için teşekkür ediyorum.
Değerli kardeşim Özbekistan Cumhurbaşkanı Sayın Şevket Mirziyoyev'e ve kıymetli hanımefendiye, mutluluğumuza ortak oldukları için hassaten teşekkür ediyorum. Özbekistan, bizler için, medeniyet tasavvurumuzu şekillendiren âlimlerin yetiştiği ilim, irfan ve kültür dünyamızı besleyen hayat pınarlarımızdan en önemlisidir. Biruni, Mirza Uluğbek, İbn-i Sînâ, Harezmî, Ali Kuşçu gibi ilim erbabı; İmam Buharî, İmam Mâturîdî, İmam Tirmîzî, Bahâuddin Nakşibendî gibi manevi önderlerimiz bize Maveraünnehir'in armağanıdır.
Yüksek düzeyli stratejik işbirliği konseyini kurarak her alanda iş birliğimizi derinleştirdik. Dün de konseyimizin ilk toplantısını icra ettik. Bu sabah iş adamlarımızla bir araya geldiniz. Toplantıda onların özellikle girişimlerini bundan sonraki süreçte Özbekistan'da devam ettirmesini bizler de tavsiye ettik.
Ecdadımız duvarları kitaplarla dolu bir kütüphaneyi en kıymetli hazinelerden daha üstün tutmuştur. Hangi şehrimize giderseniz gidin kütüphaneler görürsünüz. Kimi Sivas'taki Ziya Bey kütüphanesi gibi şirin, kimi ise İstanbul'daki Beyazıt Kütüphanesi gibi heybetlidir.
Tarih boyunca nerede bir medeniyet kurma ihya etme gayreti varsa orada bir kütüphane mevcuttur. Nerede bir soykırım, katliam varsa ilk hedef yine kütüphane olmuştur. Bugün de kültür katliamları böyle devam ediyor.
DEAŞ ve diğer terör örgütleri Irak'ta Suriye'de binlerce nadide eserin bulunduğu kütüphaneleri bombalamıştır.
Avrupa'nın ortaçağ karanlığına mahrum olduğu yıllarda, İslam şehirleri medreseleri ve kütüphaneleriyle ışık saçıyordu.
Kaynağı Hint'ten Eski Yunan'a kadar uzanan binlerce cilt eseri bu kütüphaneler saklamıştır.
Onca yağma ve talana rağmen bizim kütüphanelerimiz her zaman değerini ve itibarını korumuştur.
Batı'nın Eski Yunan metinleriyle buluşması bile bizim kütüphanelerimizle olmuştur.
KİTAP BAĞIŞINDA BULUNANLARA TEŞEKKÜR
Başbakanlığım döneminde devlet yönetim merkezi olarak tasarladığımız bu Külliye'de ülkemize yakışır bir kütüphanemizin olmasını istedik.
Kütüphanemiz, 4 milyon basılı esere kavuşmuştur. 550 bin elektronik kitapla gerçekten çok önemli bir seviyeye ulaşmıştır. Bu kitap seferberliğini genişleterek 5 milyonu aşan bir hacme ulaşacağız. Sizin kitaplarınıza da burası açık. Şimdiye kadar kitap bağışında bulunanlara teşekkür ediyorum.
Kitap dilencisi olarak beni kabul ediyorsanız ben bunu kabul ederim.
Bu kütüphaneyle tarihe uzanan köprüler kuruyor, coğrafyalar arasında kavşaklar inşa ediyoruz.
İstiyoruz ki gençlerimiz, araştırmacılarımız, bu raflar arasında dolaşsın. Burada çayını, kahvesini, simit, kek onları yesin isterim. Para yok, bu şekilde bunları yapacağız. Cihannüma adını verdiğimiz kubbenin altında ilmin denizinde yüzsün. İnsan ruhuna insin. Aristo ile düşüncenin koridorlarında gezsin. Büyük okuma salonumuzun kubbe çerçevesinde ayetler yazıyor.
Günün 24 saati, çay kahvesinden, simit ve kek ücretsiz olacak.
Millet kütüphanemizin şimdi bir benzerini de inşallah İstanbul'da inşaa ediyoruz. Yerli ve yabancı dünyaca ünlü bu tür merkezlerimizle özellikle burayı cazibe merkezi haline getireceğiz.
Burası İstanbul'u kıskandıracak bir kütüphane olacak. Rami Kışlası'na inşaa ettiğimiz kütüphaneyi de inşallah milletimizin hizmetine sunacağız.