YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslendi: (2)

"Belki de şimdi Türkiye'nin tekrar yeni bir anayasayı tartışmasının vakti gelmiştir" - "Anayasa çalışması öyle gizli saklı mahfillerde terör örgütü ile irtibatlı kesimlerin gölgesinde, ülkesiyle zihni ve kalbi bağlantısı kopuk isimlerle yürütülebilecek bir iş değildir" - "(Anayasa çalışmaları) Bu çalışmanın, milletin gözü önünde ve onun temsilcilerinin tamamının katılımıyla şeffaf bir şekilde gerçekleştirilmesi, ortaya çıkan metnin de mutlaka milletin takdirine sunulması gerekir" - "Cumhur İttifakı'ndaki ortağımızla bir anlayış birliğine varmamız halinde önümüzdeki dönemde yeni anayasa için harekete geçebiliriz" - "Her kim, 'Artık bu ülkede yeni reforma ihtiyaç yok' derse bilinmelidir ki o kişi Türkiye'den de dünyadan da toplumdan da bihaberdir" - "Yakında reform paketlerimizin felsefesini, amaçlarını, hedeflerini ve faaliyet başlıklarını içeren kapsamlı çalışmayı kamuoyuyla paylaşacağız" - "Yasamanın alanındaki konularla ilgili Meclis'te, idari konularla ilgili Cumhurbaşkanlığımızda gereken müşahhas adımları atmaya başlayacağız"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Belki de şimdi Türkiye'nin tekrar yeni bir anayasayı tartışmasının vakti gelmiştir." dedi.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde yapılan Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı'nın ardından millete seslenen Erdoğan, Türkiye'ye sürekli yeni eserler kazandırarak hizmet etmek, milletin refahını, huzurunu, güvenliğini güçlendirmek ve Türkiye'nin bölgesel ve küresel çıkarlarını korumak için gece gündüz çalıştıklarını belirtti.

Bugüne kadar yaptıklarıyla yetinmeyip, geleceğin büyük ve güçlü Türkiye'sini inşa etmek için her alanda yoğun hazırlıklar yürüttüklerini vurgulayan Erdoğan, "Ülkemizin son 18 yılının en büyük özelliği, demokraside ve ekonomide kesintisiz bir reform gündemine sahip olmasıdır. Yıllarca siyasi istikrarsızlıklar, ekonomik krizler, darbeler, vesayet kıskacında bu ülkenin ve milletin enerjisini, vaktini, imkanlarını heba edenlerin yol açtığı kayıpları telafi etmek için gerçekten çok çalıştık. Üstelik bu mücadeleyi, ülkeyi bu hale getiren vesayetçilerin, darbecilerin kriz tüccarlarının nice sinsi tuzaklarına rağmen başarıya ulaştırdık." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tabii 'reform' dediğimiz değişim ve dönüşüm gündemi, dinamik bir süreci ifade ediyor. Görevimiz dünyanın ve Türkiye'nin değişen şartlarına, milletimizin değişen ihtiyaçlarına ve beklentilerine göre yeni reform gündemleri oluşturmaktır. Her kim 'Artık bu ülkede yeni reforma ihtiyaç yok.' derse bilinmelidir ki o kişi Türkiye'den de dünyadan da toplumdan da bir haberdir." diye konuştu.

Türkiye'nin geçmişten günümüze eğitim sistemine değinen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Mesela daha düne kadar kendi çocuklarına dahi üniversite eğitimi imkanı sunamayan bir Türkiye ile bugün 8 milyon evladı yanında 200 bin yabancıya yükseköğrenim sağlayan bir Türkiye'nin eğitim yaklaşımı aynı olabilir mi? Aynı şekilde geçmişte bırakınız dünya ile rekabet etmeyi, kendi vatandaşlarının asgari ihtiyaçlarını karşılayacak sağlık, ulaşım, enerji, sanayi, teknoloji, şehircilik, çevre, spor altyapısına sahip olmayan bir ülkenin ihtiyaçlarıyla bugünküler aynı olabilir mi? Yine kendi sınırları içindeki teröristlerle baş etmekte zorlanan bir Türkiye ile sınırlarının ötesinde güvenli alanlar oluşturan çok da ötelerde harekatlar yürüten bir Türkiye'nin güvenlik stratejileri aynı olabilir mi?

Bu örnekleri her alana teşmil etmek mümkündür. Daha önemlisi hayatın bir gerçeği olan değişimin dışında kalan veya değişimi doğru istikamette yönlendirilemeyen toplumların yaşadıkları acı tecrübeleri ve yıkımları hemen yanı başımızda bizzat görüyoruz. Avrupa'dan Amerika'ya, Asya'dan Afrika'ya kadar dünyanın her yerinde köklü siyasi, sosyal, ekonomik çalkantılar yaşanırken Türkiye'nin olduğu yerde çakılıp kalması elbette düşünülemez."

- "Ülkemiz her alanda bölgesel ve siyasal liderlik politikası izlemektedir"

Türkiye'nin yıllarca küresel siyasi ve ekonomik değişimlerin gerisinde kalıp, statükoya teslim olduğu için hep büyük bedeller ödediğini kaydeden Erdoğan, "İnşallah bu defa küresel siyasi ve ekonomik değişimin önünde kendi inisiyatiflerimizi hayata geçirmek suretiyle hedeflerimize ulaşacağız. Ülkemiz işte bu amaçla bir süredir ekonomiden güvenliğe her alanda bölgesel ve siyasal liderlik politikası izlemektedir." dedi.

Gelinen noktada yeni ve köklü reform ihtiyaçlarının ertelenemez olduğunu gördüklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü:

"Bu çerçevede hukuki ve ekonomik reform paketlerinin hazırlıklarını zaten bir süre önce başlatmıştık. Adalet Bakanlığımız hukuki reformlarla Hazine ve Maliye Bakanlığımız ekonomik reformlarla ilgili teknik çalışmaları hamdolsun belirli bir seviyeye getirdi. Bu reform paketleri çalışılırken dünyadaki ve ülkemizdeki gelişmelerin detaylı bir analizi yanında, ilgili tüm bakanlıklarımızla kurumlarla sivil toplum kuruluşları ile görüşmeler yapıldı. Hazırlık çalışmalarında ortaya konulan tespitler ve teklifler çerçevesinde her kesimin ihtiyaçlarını ve beklentilerini karşılayacak taslaklar ortaya çıktı."

- "Kapsamlı çalışmayı kamuoyuyla paylaşacağız"

Ortaya çıkan bu taslakları hem kendi içlerindeki kurullarda hem de Cumhur İttifakı'ndaki ortaklarıyla değerlendirerek nihai aşamaya getireceklerini söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"İnşallah çok yakında reform paketlerimizin felsefesini, amaçlarını, hedeflerini ve faaliyet başlıklarını içeren kapsamlı bir çalışmayı kamuoyuyla paylaşacağız. Hemen ardından yasamanın alanındaki konularla ilgili Meclis'te, idari alandaki konularla ilgili de Cumhurbaşkanlığımızda gereken müşahhas adımları atmaya başlayacağız. Esasen Türkiye'de sorunların kaynağının 1960'tan beri hep darbeciler tarafından yapılan anayasalar olduğu açıktır. Ne kadar değiştirirsek değiştirelim anayasanın ruhuna dercedilen darbe ve vesayet izini silmek mümkün olmuyor.

Bunun için daha önce yeni bir anayasa girişiminde bulunmuştuk. Mecliste sandalye sayılarına bakmadan tüm partilerden eşit temsilci ile başlatılan çalışmalar, CHP'nin süreci tıkaması ve uzlaşmaz tutumu sebebiyle maalesef neticeye ulaşamamıştır. Ülkemizin bu önemli fırsatı kaçırmış olmasından dolayı üzüntülüyüz. Belki de şimdi Türkiye'nin tekrar yeni bir anayasayı tartışmasının vakti gelmiştir.

Anayasa çalışması öyle gizli saklı mahfillerde terör örgütü ile irtibatlı kesimlerin gölgesinde, ülkesiyle zihni ve kalbi bağlantısı kopuk isimlerle yürütülebilecek bir iş değildir. Bu çalışmanın, milletin gözü önünde ve onun temsilcilerinin tamamının katılımıyla şeffaf bir şekilde gerçekleştirilmesi, ortaya çıkan metnin de mutlaka milletin takdirine sunulması gerekir. Cumhur İttifakı'ndaki ortağımızla bu konuda bir anlayış birliğine varmamız halinde önümüzdeki dönemde yeni anayasa için harekete geçebiliriz."

(Sürecek)

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler