Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yeniden Açılışının 70. Yılında İmam Hatip Okulları ve Türkiye’de Din Eğitimi Sempozyumu'nda açıklamalarda bulundu.
Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
Millet bırakın camide namaz kıldıracak imamı, ölüsünü yıkayacak ve onun namazını kıldıracak kimseyi bulamıyordu. Türkçe ezan garabeti de insanımızın tahammül sınırlarını zorlayan bir hal almıştı. Demokrat Parti'nin iki vaadi ezanın aslına döndürülmesi ile İmam hatiplerin açılması olmuştu. Merhum Menderes'in hayata geçirdiği ilk icraatı ezan-ı Muhammed'in aslıyla okunmasıdır.
Menderes ve arkadaşlarının hayırla yad edilmesinde diğer konu da imam hatiplerin açılmasıydı. Ancak CHP bürokrasisi imam hatip okullarını açtırmamak için ayak diremiştir.
17 Ekim 1951'de 7 ilde imam hatip okulları açılmıştır. 3 yıllık lise bölümleri 1954'de açılmış. Yüksek okul olarak yüksek İslam enstitüleri 1959'da kurulmuştur. 12 Mart muhtırasında orta okul kısımları kapatılıp, lise kısımları 4 yıla çıkarılmıştır.
MSP'nin yoğun gayretleriyle 1974'de ortaokul bölümü yeniden açılmış 29 ilave ile okul sayısı 101'e çıkmıştır. 28 Şubat döneminde vesayetçilerin hedefi olmuş, 8 yıllık kesintisiz eğitim dayatmasıyla ortaokul kısmı kapatılırken katsayı zulmü ile üniversite hayallerine set çekilmiştir.
Kendi evlatlarım da dahil üniversite hayalleri ya ertelenmek ya da yurt dışında gerçekleştirmek durumunda kalmıştır. Önce katsayı 1 sene sonra 4+4+4 sistemiyle imam hatipleri açarak hamdolsun bu fetret dönemini biz sonlandırdık.
Rabbime bize milletin okullarını tekrar milletle buluşturduğu için hamdediyorum. İmam hatip mezunuyum, çocuklarımı imam hatipte okuttum. Ama hiçbir zaman imam hatipçi olmadım. Böyle bir şeyi yanlış buluyorum.
Az önce Hayrettin hocamızı dinledik. Benim imam hatip 1. sınıfta yarım dönem Arapça öğretmenimdi. Aynı şekilde Bekir Topaloğlu hocamız 1. sınıfta öğretmenimde. Hepsinin rahle-i tedrisinde elhamdülillah bulundum. Şimdi Bekir hocamız rahmetli Hayrettin hocamız hayatta. Rabbim uzun ömürler versin inşallah. Bu gençliğe onlar çok büyük emekler verdi. Bu gençlik sürekli temayüz etti. Onların elinde yoğrularak bugünlere geldik. Derdimiz şu, bu ülkede eğer bugün bir dindar nesil yetiştirelim gayreti varsa işte bu hocalarımızın emekleriyledir.
Burada ana hatlarıyla anlattığımız sadece imam hatiplerin değil bizim hikayemizdir. Bu hikaye öz vatanlarında parya muamelesi gören ötekileştirilen aziz milletimizin hikayesidir. Üniversite hayali katsayı engeline takılan gençlerimizin hikayesidir. Takunyalı, gerici, yobaz denilerek aşağılanan halkımızın, yeşil sermaye yaftası vurularak ayrımcılığa uğrayan esnafımızın hikayesidir.