YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Romanlar Günü Kutlama Törenine Katıldı -1

ROMANLARLA BULUŞTU Çanakkale'de, ilk olarak Kolin Otel'de yapılan Tıp Bayramı kutlamalarına katılan ardından valilik önünde halka hitap eden Cumhurbaşkanı Recep

ROMANLARLA BULUŞTU Çanakkale'de, ilk olarak Kolin Otel'de yapılan Tıp Bayramı kutlamalarına katılan ardından valilik önünde halka hitap eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, daha sonra Gelibolu Yarımadası'na geçip basına kapılı olarak şehitliği ve 2'nci Kolordu Komutanlığı'nı ziyaret etti. EMİNE ERDOĞAN'DA SERAMİK MÜZESİNİ GEZDİ Bu arada, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın şehitlik ve askeri birliği ziyareti sırasında eşi Emine Erdoğan'da, Çanakkale Seramik Müzesi'ni gezdi. Emine Erdoğan'a, Orman ve su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'nun eşi Hatice Eroğlu'da eşlik etti. Müzenin koordinatörü Övgü Gökdağ'dan bilgi alan Emine Erdoğan, seramik sanatçısı Burak Çiftçi'nin canlı olarak çömlek yapmasını da izledi. 'DİK DUR EĞİLME' SÖZLERİNE BÜYÜK ALKIŞ Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kentteki son buluşmasını ise, Romanlarla yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ticaret ve Sanayi Odası'na gelmeden önce, toplantının yapılacağı salonu dolduran Romanlara, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nin yine Romanlardan oluşan mehter takımı gösteri yaptı. Mehter takımı, başta Çanakkale Marşı, Mehter Marşı ve Estergon Kalesi olmak üzere çok sayıda marşı seslendirdi. Marşlar çalındığı sırada, salonda renkli görüntülerde yaşandı. Romanlar Konfederasyonu'nun düzenlediği 14 Mart Romanlar Günü Çanakkale Buluşması, konfederasyonu tanıtan film gösterimiyle başladı. Ardından Kocaeli Büyükşehir Belediyesi'nin solistleri arasında çocukların da bulunduğu Tasavvuf ve Keman Korusu, dinletisi sundu. Müzik dinletisi sırasında, 'Osmanlı evladı' betimlemesini okuyan, koro üyesi kızın, 'dik dur eğilme' bölümünü söylediği sırada eliyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı göstermesi, salonda bulunanlar tarafından sık sık alkışlarla kesildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'da, dinletiyi kucağında, küçük kız çocuğuyla birlikte izledi. Bir süre sonra küçük kız, kendisini almak için gelen babasını eliyle itip, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kucağından kalkmak istemedi. CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN, ROMANLARA SESLENDİ Müzik dinletisinin ardından Romanlar Konfederasyonu Başkanı Ahmet Çokyaşar, kürsüye çıktı. Çokyaşar, "Lider toplumun lider vatandaşlara, lider STK'lara ihtiyacı var. Konfederasyonumuz da, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, romanlardan ‘özür dilediği' günü, Türkiye Romanlar Günü olarak kutluyoruz. Cumhurbaşkanımız, 400 diyorsa, onu da vereceğiz. Bize sahip çıkan cumhurbaşkanımızı seviyoruz diye, ‘yalaka' diyorlar. Eğer bunun için söylüyorlarsa, yalakayız. Recep Tayyip Erdoğan, bizim romanlarda bir tabir var, 'Ağamız bizim" dedi. ROMANLARLA BÜYÜDÜM Romanlar buluşmasında daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, vatandaşlara seslendi. Tezahüratlar eşliğinde kürsüye çıkan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Çanakkale'nin ev sahipliğinde, ülkenin çeşitli yerlerinden burada bunan roman kardeşlerimi selamlıyorum. Romanlar gününüzü kutluyorum. Aslında dünyada romanları günü 8 Nisan'da kutlanıyor. Bizdeki romanlar artık 14 Mart'ta kutlayacaklar. Bu tarihide yine bir 14 Mart tarihinde romanlarla buluşmamızda verdiğimiz mesajlardan dolayı ifade ediyorlar. Aramızda böyle bir mutabakat oluştu. Romanlarla ilişkimiz, başbakan ya da cumhurbaşkanı iken başlamadı. Romanlarla ilişkim çocukluğumdan itibaren romanlarla birlikteyim. Onlarla birlikte büyüdüm. Kasımpaşa'nın Kaplanpaşa Mahallesi'nde onlarla büyüdüm. Aynı sınıfta ilkokulda okudum. Geldiğimiz her makamda da onları unutmadım. İstanbul'a büyükşehir belediye başkanı oldum. Onların yanında oldum. Dertlerinin sıkıntılarının çözülmesi için uğraştım. Kanunlardaki incitici ifadelerini ayıklanmasından sanatçı kişiliklerinin tesciline kadara her alanda çalışma sağladım. Her fırsatı sizlere birlikte bir araya geldim. Etkini kimliklerinden dolayı değil sadece Allaha rızası içini seviyorum. Bizler aynı kıbleye yönelen, Haktan gelen yine hakka yönelen kullarız. Biz aynı sıkıntıyı kadınlar, Kürtler konusunda. Suriye'den gelen Araplar yüzünden yaşıyoruz. Kimi zamana etnik kimi zaman dinsel ayrımcılık insan sıfatının önüne geçirildiğinde sorun başlıyor" dedi. KÜRT SORUNU YOK, KAPANDI Çözüm sürecine de değinen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bakın çözüm sürecine bakın. Her televizyona çıkan varsa yoksa Kürt sorunu diyor. Bununla adeta ülkemizi parçalamanın gayreti içerisine giriyorlar. Bu ülkedeki mevcut etnik köklerin hepsini kendilerine yönelik sorunları var. Varsa yoksa Kürt sorunu. Kürt sorunu yok. Ben bunu 2005 yılında Diyarbakır'da söyledim ve bu işi bitirdik. Kapattık. Hala bunları dillendirenler var. Niye molotofkokteyllerini atmak için, havai fişekleri patlatmak için, niye kuran etini dağıtmak isteyen Yasinleri öldürmek için. Bunların etnik kimliklerinden kaynaklandığı bu ülkeden sorun yok. Çünkü biz yaradanı yaradandan ötürü seven bir inancın mensuplarıyız. Bu ayrımcılıklara karşı mücadele ettik, sürdüreceğiz. Sizleri bu nedenle seviyorum, kucaklıyorum. Bu topraklarının yüzyıllardır boylunca farklı kimlikleri bir arada barışı ve kardeşlik içerisinde yaşatma tecrübesi var. İşte böyle bir medeniyetin bugünkü temsilcileriyiz. Tek fark bugün artık size dün yapılan haksızlıklarını yapılamıyor olmasıdır. Rahatsız oldukları budur. Bizim için herkes bu birin parçasıdır. Geçmişte, kılığından ötürü dilinden dolayı insanların ikinci sınıf adledildiği dönemler yaşadık. Romanlar bunu yakından yaşadı. Kürt kardeşlerim, İmam hatipli kardeşlerim biliyor bu ülkede o kadar çok insanı ötekileştirdiler ki, Ankara'nın Ulusuna kasketli şalvarlı kişilerin alınmadığı günleri yaşadı bu ülke. Aşık Veysel'i bile Ankara'ya sokmuyorlardı bu ülkede. Ama farklı gerekçelerle sürdürülen bu ayrışma yerle bir oldu. 2002 Kasım’ı her anlamda milat olduğu gibi bu anlamda da Türkiye için bir milattır" ifadelerini kullandı. Avrupa ülkelerini de romanlar üzerinden eleştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bakın batı roman kardeşlerimizi ülkelerinden sürüyorlar halbuki Avrupa mütesabatına rağmen romanları ülkelerinden çıkartıyorlar. Dünya bunu yaşıyor. Dünyanın sesi var mı. Yok, hiç sesleri çıkmıyor. Ama bizimi bunları bilmemiz lazım. Tarihi bize çok anlamlı güzelliklere sunduğu kadar acı hatıralara kötü tecrübelerde sunuyor. Tarihte renginden kimliğinden dolmayı vatanından sürülmüş, işkencelere maruz bırakılmıştır. Batı ülkelerinin tamamında, Romanlara zulme uğradı. Şimdi bu zulmü yapanlara, dünyaya nizama vermeye, insan hakları barışı diyorlar, ama ülkelerindekini görmezden geliyorlar. Beğenmedikleri kim varsa hemen terörist yaftası yapıştırıyorlar. Ama bizim peygamberimize hareket edenlere demokrasi, fikir özgürlüğü diye sahip çıkıyorlar. Topraklarından arındırmak istediği kim varsa, onlara yapılan saldırılara ses çıkarmayacaksın, sonra gelip insana hakları dersi vereceksin. Dünya ırkçılıktan, sen, ben kavgasından çok çekti. Mezhepçilikle mücadeleyi sonuna kadar sürdürmeye kararlıyız. Farklılıklara bu ülkenin zenginliğidir." ROMANLARINI KIŞI OLMAZ Romanlara bu ülkenin birinci sınıf vatandaşı olduğunu herkesin kabullenmesi gerektiğini de ifade eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Buna aykırı çıkan herkese önce cumhurbaşkanı ve makamını karşılarında bulur. İçinden geldiği hükümeti de karşılarında bulur. Romanlara bu ülkenin üvey evladı değil. Asli unsurudur. Bu ülkede artık hiç kimse, romanları buçuk millet olarak tarif edemez. Sen bir garip çingenesin diyemez. Onları hor görme potansiyel suçlu görme dönemi kapandı. Barışı ve kardeşlik içerisinde sizlere yeni Türkiye'nin kapılarının açıldığının en büyük ispatısınız. Bu ülke bugüne kadara romanlardan hiçbir zarar görmemiştir. Romandan terörist çıkmaz, romanlardan bölücü çıkmaz, romandan hain çıkmaz. Yüklenen suçlamalara bakın her yerde olabilecek tamamı insana dair suçlar. Türkiye'yi Romansızı düşünmek bile içimize karartmaya yeter. Çünkü sizlere bu ülkenin gülen yüzü neşesi sevincisiniz. Romanın kışı olmaz. Sizlere hep bir baharsınız. Roman karamsar kötümser olmaz. Hep bir inancın ümidin temsilcisiniz. Soruyorum asık yüzlü roman olur mu? Romanın yüzünde hep biri bahar çiçeği olur. Roman kardeşlerim çocuklarının eğitimine özen göstersin. sadece çalgı çalana, çiçek satan değil, doktor olarak, işletmeci olarak görelim istiyorum. Niçin roman çocuklarının hayali küçük olsun. Bununu yola eğitimden geçiyor. Çocuklarınızın ellerinden tutacaksınız, okula götüresiniz. Gitmiyorsa yine götüreceksiniz. Gerekirse başında bekleyeceksiniz. İmkanınız mı yok. Valiliğe gideceksiniz. Bütün valiler sizin haminizdir. Sizlere seçmene olduğunuz kadar seçilene olma hakkına da sahipsiniz. Temsilcilerinizi belediye meclislerine gönderdiniz, ama yeterli değil. Büyükşehir meclislerine TBMM'ye göndermelisiniz. Bunun için tek ihtiyacınız olan çocuklarınızın eğitime önem vermek" diye konuştu.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler