Cumhurbaşkanı Gül: Bu Noktaya Gelirsiniz Diyerek Suriye’yi Çok Ikaz Ettik

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Suriye'nin mevcut duruma düşmemesi için çok uğraştıklarını belirterek,"Bu noktalara geleceğini tecrübemizle, bilgimizle gördüğümüzden, 'bu noktaya gelirsiniz yapmayın' diye çok ikaz ettik." dedi.Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Kilis'te katıldığı programda, şehrin yaptığı fedakarlığa dikkat çekerek Suriye'de yaşanan durumla ilgili değerlendirmelerde bulundu. "Bu şehirde gördüğüm huzur ve kardeşlikten gerçekten büyük bir mutluluk duydum." diyerek sözlerine başlayan Cumhurbaşkanı Gül, "Ama bugünlerde Kilis’in ayrı bir önemi var. Bu da nedir? Hemen yanı başınızda komşunuz olan Suriye’de yaşanan bu büyük trajedi, dram, acı, bunu bigane kalmayışımız. Hiçbir kimse, hangi ülkeden olursa olsun, nerede olursa olsun, evini terk etmek istemez. Altın kafese koysanız da, kimse evinden barkından gitmek istemez. Eğer bu komşular evini, barkın,ı terk etmek durumunda kaldılarsa, hangi ortamda olduklarını kendinizi onların yerine koyup düşünmemiz gerekiyor. Aslında görüyoruz." şeklinde konuştu.Suriye'nin şimdiki duruma geleceğini öngördüklerini ifade eden Gül, "Bu hallere düşmemesi için Suriye'nin, çok uğraştık. Bu noktalara geleceğini tecrübemizle, bilgimizle gördüğümüz için bu noktaya gelirsiniz, yapmayın diye çok ikaz ettik. Çok, çabaladık. Ama maalesef bugün, bu noktaya gelindi. Milyonlarca insan evinden, barkından oldu. Yüz binlerce insan, değişik ülkelere gitti." dedi.Türkiye'de ensar-muhacir kardeşliği yaşandığını söyleyen Gül, sözlerine şöyle devam etti; "Yarım milyona yakın Suriye'den gelen komşularımız var. Ama Kilis ayrı bir önem taşıyor. Kilis nüfusu 90 bin olup, 80 bin misafiri kabul eden bir il. Bu gerçekten büyük bir şereftir. Bu büyük bir alicenaplıktır ve bu büyük bir onurdur. Bunu tarih bilenler, özellikle İslam tarihi bilenler muhacir ve ensar arasındaki ilişkinin ne olduğunu ve bunun nasıl tarihe örnek olduğunu çok iyi bilirler. Siz bunu gerçekleştiriyorsunuz. İlerde bunlar hep yazılacaktır, anlatılacaktır. Hem insanlar anlatacaktır hem de kazanan siz olacaksınız. Ümit ederiz; en kısa süre içerisinde Suriye, barış gerçekleşir, huzur gerçekleşir, tekrar güvenlik gerçekleşir, istikrar gerçekleşir ve herkes evine barkına döner. Ama burada oldukları süre içerisinde bunlara gösterdiğiniz misafirperverlikten dolayı bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum." KİLİS'TEKİ ASAYİŞ BENİ ÇOK ETKİLEDİKilis’teki yoğun Suriyelilere karşı şehirdeki asayiş olaylarının minimum seviyede olmasından çok etkilendiğini belirten Gül, “Bugün vali bey ille ilgili bana bilgi verirken hiçbir asayiş olayında artış olmadığını, bunların minimum seviyede kaldığını çok ilimizden çok daha az oranda olduğunu söylediğinde gerçekten çok etkilendim. Sizlerle gurur duydum. Dünyanın hiçbir ülkesinde yoktur ki, böyle bir gerçekle karşı karşıya kalsın ama neticeleri bu şekilde olsun. Onun için bir kez daha hepinize şükranlarımı sunuyorum. Hepinizin beklentileri vardır, noksanlıkları vardır. Bunların hepsinin gerçekleşeceğinden endişeniz olmasın, yeter ki biz memleketimizin kıymetini bilelim, şehirlerimizin kıymetini bilelim, birbirimizin hep kıymetini bilelim. Kıymet bilinmeyince işte komşu ülkedeki gibi oluyor. Önce huzursuzluk olur, sonra kavga olur. Allah korusun, bu boyuta kadar uzar işler.”Israrla farklı görüşlere hoşgörüyle bakılması gerektiğini vurgulayan Gül, şunları söyledi; “Onun için devletin, millettin, hem kıymetini bilmek gerekir. Demokrasinin, birbirine saygının, çoğulculuğun, farklılıklara saygı duymanın, muhakkak huzur için elzem olduğunu bilmek gerekir. Bu masa da oturanlar, ayrı düşünebilirler farklı farklı siyasi görüşleri olabilir. Farklı farklı eğilimleri olabilir. Farklı farklı tavırları, farklı farklı bir ülkede kültürler olabilir. Farklı farklı aileden gelen etnik değişiklikler olabilir. Ama, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğu süre içinde, bu ülkede yaşadığı süre içinde herkes birbirine saygı gösterecek. Herkes memleketine sadakat gösterecek. Yeri geldiğinde işte Kilislilerin Kurtuluş Savaşı'nda yaptığı gibi veya son dönemlerde olduğu gibi şehit ailelerimizin ve gazilerimizin yaptığı gibi, herkes memleketi için nesi var nesi yok, onu da verecek. İşte o zaman memleketimizde huzur olur. Memleketimiz ileri gider, kalkınır refah olur, çocuklarımıza çok daha güzel memleket bırakırız. Bunun için, hep beraber uğraşıyoruz. Böyle olacağından hiçbirinizin tereddüdü olmasın. Bugün vatandaşlarımızın gösterdiği ilgiye teşekkür ediyorum.