Cumhurbaşkanı Gül: Lübnan'da Kaçırılan Vatandaşımız Için Girişimler Sürüyor

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Lübnan'da kaçırılan Aydın Tufan Tekin için girişimlerin sürdüğünü söyledi. Gül, "Lübnan’da da bir vatandaşımız kaçırıldı. Dolayısıyla bunun bir an önce serbest bırakılmasının Türk -Lübnan ilişkilerine katkı sağlayacağını yetkililere ilettim." dedi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Yeniköy Merkez Camii'nde cuma namazı kıldı. Namaz çıkışı gündeme ilişkin basın mensuplarının sorularını cevaplayan Abdullah Gül, Lübnan'da kaçırılan Aydın Tufan Tekin'in serbest bırakılması için temasların sürdüğünü belirtti. Suriye'de kaçırılan Lübnanlılarla, Lübnan'da kaçırılan Türk vatandaşı arasında hiç bir ilişki olmadığını söyleyen Gül, "Bunu ayırt etmek gerekir. Çünkü Suriye de kaçırılan Lübnanlılara bizim herhangi bir müdahalemiz söz konusu değil. Ama biz onların da kurtulması için çok büyük bir gayret içerisindeyiz. Bütün imkanlarımızı kullanıyoruz. Direk içinde değiliz. Bizim topraklarımızda değil.Tük vatandaşları değil onları kaçıranlar. Ama biz etkinliğimizi kulanarak, istihbarat teşkilatlarımız, güvenlik teşkilatlarımızla yardımcı olmaya çaba sarf ediyoruz. Bu ayrı bir konu." dedi.

Türk vatandaşının kaçırılmasının herhangi politik bir nedeninin olmadığını vurgulayan Gül, "Dün biliyorsunuz Mekke’deydim. İslam İş Birliği Teşkilatı’nın toplantısı vesilesiyle Lübnan Başbakanı da oradaydı. Onlarla da bir toplantı yaptık. Ve kendilerine bu meselelerin birbirinden tamamen ayrı olduğunu, birbiriyle irtibatlandırılamayacağını anlattık. Lübnan’daki insanı konuyla ilgili Türkiye’nin elinden geleni yaptığını ama Lübnan’da da bir vatandaşımız kaçırıldığını anlattık. Dolayısıyla bunun biran önce serbest bırakılmasının Türk Lübnan ilişkilerine katkı sağlayacağını, bunun için Lübnan hükümetinin elinden geleni yapması gerektiğini söyledim." şeklinde konuştu.

'İSLAM ÜLKELERİ SURİYE İÇİN ORTAK BİR KANAATE VARDI'

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT)'nın Suriye'nin üyeliğini askıya almasını da değerlendiren Cumhurbaşkanı Gül, "Bir memleketin başbakanı bile ülkesinden kaçıp ve ‘Ben bu rejimle mücadele edeceğim’ diyorsa söylenecek başka bir şey yoktur. Bir çok en üst seviyedeki insan kaçmış, dolayısıyla halkla savaşan bir rejim var şua anda. Umut ediyoruz ki bu durum kısa süre içerisinde biter ve daha fazla kan akmadan bir geçiş yolu bulunur. Bir geçiş yolunun bulunması, barışçıl bir dönemin biran önce gelmesi için İslam Ülkeleri ortak bir kanata vardılar. Önümüzdeki günlerde bu yönde daha farklı görüşmeler ve bu işin organizasyonu ile ilgili toplantılar olacak. Ümit ederim ki hepsi uzun sürmez." ifadelerini kullandı.

30 Ağustos Zafer Bayramı resepsiyonunun köşkte yapılacağına yönelik soruya da Gül, "Bayram hepimizin bayramı. Dolayısıyla bayramı en iyi şekilde kutlamak için hepimiz elimizden geleni yapacağız. 30 Ağustos hepimizin gururu. Türk Siyahlı Kuvvetleri'ne armağan edilmiş Zafer Bayramı. Dolayısıyla bu zafer bayramı hepimizin, küçük,büyük, kadın, kız, çoluk, çocuk, yaşlı, asker, sivil hepimizin bayramıdır." cevabını verdi.