Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na: İspat edersen istifa edeceğim
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 16 Nisan’da referanduma gitmesi planlanan anayasa değişikliğinde Cumhurbaşkanı’nın Meclis’i fesih yetkisi olmadığını söyleyerek “Ey Kılıçdaroğlu, sen bunu ispat edersen ben cumhurbaşkanlığından istifa edeceğim” demişti. CHP'den 'istifa çağrısı yapıldı.
CHP'li Tezcan'dan Erdoğan'a çağrı: Hemen istifasını versin!
CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 16 Nisan'da referanduma sunulacak anayasa değişikliği için, "Cumhurbaşkanı'nın Meclis'i fesih yetkisi yok. Ey Kılıçdaroğlu, sen bunu ispat edersen ben cumhurbaşkanlığından istifa edeceğim" sözlerine yanıt verdi.
Tezcan, mevcut anayasada da ‘fesih’ yerine ‘yenileme’ dendiğini hatırlattı ve "AKP’liler de konuşurken ‘fesh’ diyor. Ayrıca Meclis’in yeniden seçimlere götürülmesi dünyanın her yerinde ve bütün anayasalarda fesih olarak kabul edilir” diye konuştu. Tezcan, "Cumhurbaşkanı istifa dilekçesini hemen yazılı olarak versin o zaman. Çünkü getirdikleri ve savunduklarını okumuyor anlaşılan" dedi.
T24'ten Hülya Karabağlı'nın haberine göre, Tezcan, "Bu değişiklik geçerse mevcut Anayasanın 116. maddesine göre, Cumhurbaşkanı ‘Ben seçimleri yeniliyorum’ dediğinde milletvekilinin seçime gitmesi zorunludur. Milletvekillerinin ‘Benim görevim daha dolmadı’ deme yetkisi yok. Meclis yenileniyor, bunun da adı fesihtir. Buna başka bir isim uydurmak yaptıkları işin ne kadar kötü olup milletten saklanması anlamına gelir" ifadelerini kullandı.
7 Haziran 2016 seçiminden sonraki sürece de dikkat çeken Tezcan, "1 Kasım'a giderken Meclis’i fesh etmedi mi?" diye sordu.
Yürürlükteki madde şöyle:
Madde 116– Bakanlar Kurulu'nun, 110. maddede belirtilen güvenoyunu alamaması ve 99. veya 111. maddeler uyarınca güvensizlik oyuyla düşürülmesi hallerinde; kırk beş gün içinde yeni Bakanlar Kurulu kurulamadığı veya kurulduğu halde güvenoyu alamadığı takdirde Cumhurbaşkanı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı'na danışarak, seçimlerin yenilenmesine karar verebilir.
Başbakanın güvensizlik oyu ile düşürülmeden istifa etmesi üzerine kırk beş gün içinde veya yeni seçilen Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Başkanlık Divanı seçiminden sonra yine kırkbeş gün içinde Bakanlar Kurulu'nun kurulamaması hallerinde de Cumhurbaşkanı Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı'na danışarak seçimlerin yenilenmesine karar verebilir. Yenilenme kararı Resmi Gazete'de yayımlanır ve seçime gidilir.
16 NİSAN'DA REFERANDUMA SUNULACAK MADDE
Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Cumhurbaşkanı seçimlerinin yenilenmesi
Madde 116- Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının beşte üç çoğunluğu ile seçimlerin yenilenmesine karar verebilir. Bu halde Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır. Cumhurbaşkanının seçimlerin yenilenmesine karar vermesi halinde Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.
Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir. Seçimlerinin birlikte yenilenmesine karar verilen Meclisin ve Cumhurbaşkanının yetki ve görevleri, yeni Meclisin ve Cumhurbaşkanının göreve başlamasına kadar devam eder.
Madde, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin referandum kitapçığında da yer alıyor
'Fesih yetkisi' tutanaklarda
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın anayasa değişikliği teklifinde “Meclis’i fesih yetkisi” olmadığı iddiasını sürdürüyor. Ancak tartışma konusu yetki, Meclis’teki Anayasa tartışmaları sırasında AKP’liler tarafından da bizzat dile getirilmiş.
BirGün'den Uğur Koç'un haberine göre, AKP’lilerin anayasa değişikliği teklifi görüşmeleri sırasında Meclis’te kullandığı ifadeler hayli ilginç. Bazı AKP’li vekiller ‘fesih yetkisi’ kavramını kullanması üzerine arkadaşları tarafından uyarılmış. Hatta bu yetkinin teklifte bulunmadığını savunmasına rağmen Meclis’in hangi koşullarda feshedildiğini anlatmaya çalışan AKP’li vekiller bile mevcut. Anayasa teklifi yazım sürecinde aktif rol üstlenen MHP Milletvekili Mehmet Parsak söz konusu yetkiyi ‘fesih’ kavramıyla ifade edenlerden.
Anayasa değişikliği teklifi görüşmeleri sırasında AKP'ler ve MHP'lilerin konu hakkındaki ifadelerinden bazıları Meclis tutanaklarına göre şöyle:
‘Getirdiğimiz fesih meselesi…’
AKP İstanbul Milletvekili Burhan Kuzu (12 Ocak 2017) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlarım; Amerika’daki model ideal olan bir sistemdir. Bizim getirdiğimiz karşılıklı fesih meselesini Amerika bugün tartışıyor, açın literatürü, görürsünüz. Obama’nın bütçesi reddoldu, Obama’ya “Zavallı Obama” diyen benim. Hakikaten zavallı Obama çünkü Amerika’da maaş ödeyemez duruma düştüler.
Aslında fesih değil, ama fesih!
AKP Adana Milletvekili Necdet Ünüvar (12 Ocak 2017) - Bir başka husus: Fesih yetkisi. Esasında, burada fesih değil, yenileme var yani Cumhurbaşkanı Parlamentoyu feshederse esasında kendi seçilmiş olduğu hakkını da feshetmiş oluyor, bu, gözden kaçırılıyor.
Metiner’den uyarı: Fesih değil
AKP Adıyaman Milletvekili İbrahim Halil Fırat (13 Ocak 2017 ) - En çok tartışılan konulardan bir tanesi de Cumhurbaşkanına tek başına fesih yetkisi verilmektedir. Şu andaki, mevcut 82 Anayasası’nda da Cumhurbaşkanının Meclisi feshetme yetkisi vardır ama Meclisin Cumhurbaşkanını feshetme gibi bir durumu söz konusu değildir. Cumhurbaşkanı çok geniş yetkilerle donatılmış ama Cumhurbaşkanına dokunan hiçbir şey söz konusu değildir. Getirdiğimiz sistemde, cumhurbaşkanlığı sistemiyle hem Cumhurbaşkanı hem de yasama karşılıklı olarak birbirini feshetme yetkisine sahiptir. Onun için, bu sistemde -belirtmiş olduğumuz gibi, dediğimiz gibi- Cumhurbaşkanının tek başına Meclisi feshetme yetkisinden çok, Meclisin de Cumhurbaşkanını feshetme yetkisi vardır.
‘Kuvveti feshederse’
CHP Afyon Milletvekili Mehmet Parsak (9 Ocak 2017) - Anayasa’nın 116’ncı maddesinde karşılıklı fesih çerçevesinde bir değişiklik söz konusu. 116’ncı maddede belirli şartlar altında Parlamentonun feshedilmesi söz konusu, Cumhurbaşkanına tanınan böyle bir yetki var. E şimdi Anayasa’nın hiçbir yerinde, tam tersi olarak, Cumhurbaşkanına tanınan bu yetkinin Parlamentoya tanınması gibi bir durum ne yazık ki söz konusu değil. Burada her iki kuvvet bakımından da -artık yürütme Cumhurbaşkanından ibaret olduğuna göre- yasamanın yürütmeye, yürütmenin de yasamaya karşı, eğer karşı kuvveti feshederse kendisini de seçime götürmek suretiyle milletin yeniden hakemliğine gidilmesi çerçevesinde yeni bir düzenleme söz konusudur.