Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Elinde on binlerce çocuğun, kadının, yaşlının, masumun kanı olan bu örgütü destekleyip Türkiye'yi 'işgalci' diye itham edenlerin bırakın Kürtçülüğünü, bırakın sosyalistliğini, insanlığından şüphe ederim. Aslında biz Afrin'de aynı zamanda tüm insanlığın düşmanı bir zihniyetle de mücadele ediyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen "44. Muhtarlar Toplantısı"nda, Adıyaman, Amasya, Aydın, Burdur, Çanakkale, Denizli, Düzce, Elazığ, Erzurum, Gümüşhane, Kahramanmaraş, Malatya, Mersin, Nevşehir ve Tokat'tan gelen muhtarlarla bir araya geldi.
Erdoğan, Almanya'nın Hannover-Langenhagen Havalimanı'nda, izinsiz gösteri yapan terör örgütü PYD/PKK yandaşlarının Türk yolculara saldırdığını anımsattı.
Türkiye'ye dönecek yolcuların havalimanında dövüldüğünü aktaran Erdoğan, şöyle konuştu:
"Tekme tokat, ellerindeki sopalarla, çeşitli araçlarla dövmeye yöneliyorlar ve Alman polisi izliyor, seyrediyor. Böyle güvenlik olabilir mi? Bu senin en güvenli olduğun yer. Neresi? Havalimanı. Havalimanında bu yapılıyor, bunlara müdahale yok. Nereye kadar, nasıl olacak bu? Söylediğimiz zaman da 'doğru değil ha, olmuyor ha.' Biz bu gördüklerimize sessiz mi kalalım? Bu güne kadar zaten bunları hep yuttuk, yuttuk. Hep söylenen şey, 'Yargı var, hukuk var.' Tamam da bu nasıl yargı, bu nasıl hukuk? Oradaki yolcunun yol güvenliği yoksa sen nasıl devletsin, sormazlar mı? Biz de böyle bir şey olduğu zaman hemen ayağa kalkıyorsunuz. Kusura bakmayın, biz bu gerçekleri de söyleyeceğiz."
Kobani'den, Ayn el Arab'tan kaçarak, Türkiye'ye ve hükümete sığınan yüz binlerce kişinin bölge DEAŞ'tan temizlenmesine rağmen evlerine geri dönmediğini belirten Erdoğan, "Belki görünüşte DEAŞ gitti ama oraya bir başka terör örgütü çöreklendi. Yüzbinlerce insan, canından, malından, namusundan, geleceğinden emin olmadığı için evlerine geri dönmüyor, beklemeye devam ediyor. Eğer birilerinin iddia ettiği veya göstermeye çalıştığı gibi güya haklarını savunduğu insanlara dahi güven vermeyen bu örgütün gerçek yüzünü görmek, bilmek için daha başka neye ihtiyaç vardır?" dedi.
"Bunlar barbar, katil, hırsız, ırz düşmanı. Bunlar bölgemizin maruz kaldığı postmodern haçlı seferinin yeni işbirlikçileri." diyen Erdoğan, bölücü terör örgütünün Suriye'de ele geçirdiği yerlerde hakimiyet kurmak için Arap'ından Kürt'üne ve Türkmeni'ne kadar on binlece kişiyi bizzat öldürdüğünü veya beraber çalıştığı güçlere bombalatarak katlettirdiğini bilmeyenin olmadığına işaret etti.
- "Afrin'de tüm insanlığın düşmanı bir zihniyetle mücadele ediyoruz"
"Kendilerine karşı çıkan herkesi DEAŞ'lı gibi gösterip, yaşadıkları yerlerin koordinatlarını verdikleri güçlere öldürtenlerin Suriye için, bölgemiz için hayırlı bir niyetli olması mümkün mü?" diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Elinde on binlerce çocuğun, kadının, yaşlının, masumun kanı olan bu örgütü destekleyip Türkiye'yi 'işgalci' diye itham edenlerin bırakın Kürtçülüğünü, bırakın sosyalistliğini, insanlığından şüphe ederim. Aslında biz Afrin'de aynı zamanda tüm insanlığın düşmanı bir zihniyetle de mücadele ediyoruz. Bunu görecekler, bunun ispatı olacak. Ateş altındaki sivillerin tahliyesini engelleyen, kadınları, çocukları, yaşlıları canlı kalkan olarak kullanan bu zihniyet, çukur eylemlerinde ve Fırat Kalkanı Harekatımızda da karşımıza çıkmıştı. Biz, 13-15 yaşındaki çocukların, dünyadan haberi olmayan yaşlı kadınların ellerine silah tutuşturarak fotoğraflar yayınlayan, kendisi lokmaya muhtaç garipleri haraca bağlayan bir örgütü tepelemeye çalışıyoruz. Dünyada insan hakları adına, özgürlükler adına, çocukları ve kadınları müdafaa adına çalışan ne kadar sivil toplum kuruluşu ne kadar devlet varsa hepsini de bu mücadelesinde Türkiye'yi desteklemeye davet ediyoruz."
- "Zeytin bizim inancımızda çok kutludur"
Zeytin Dalı Harekatı'nın anlamına değinen Erdoğan, "Zeytin bizim inancımızda çok kutludur. Bu aynı zamanda özgürlüklerin müjdecisidir, özgürlüğün bir ifadesidir. Biz de bu zeytin dalı olarak bunu kullanırken dedik ki toparlayalım, kucaklayalım ve böyle bir özgürlük adımını atalım." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, terörizmle mücadeleyi ve insan haklarını savunanlarla, bu kavramları istismar ederek kendi projelerini hayata geçirmeye çalışanların ayrımının bu süreçte çok daha iyi yapılacağını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Türkiye izlediği politika ile sadece kendi sınırlarını korumakla ve bin yıllık kardeşlerine gövdesini siper etmekle kalmıyor, aynı zamanda topyekun insanlığın onurunu da kurtarıyor. İnsanlık tarihinin en kadim yerleşim yerlerini yakıp yıkan, oluk oluk kan akıtan bu oyuna bizden başka 'dur' diyenin çıkmıyor olmasını üzüntü ile karşılıyoruz. Biz Zeytin Dalı Operasyonu ile bölgemiz üzerinde farklı emelleri olan güçlerin, derenin taşıyla derenin kuşunu vurma oyununu bir kez daha bozmuş olduk. Münbiç'ten başlayarak sınırlarımız boyunca bu oyunu boza boza devam edecek, bölgemizi bu musibetten tamamen temizleyeceğiz."
- Obama dönemindeki "Zeytinlik Harekatı"
Obama dönemindeki harekatın adının da "Zeytinlik" olduğunu anımsatan Erdoğan, şöyle konuştu:
"Sayın Obama döneminde bizim bir de Zeytinlik Harekatı vardı. Zeytinlik harekatında da ne yazık ki Obama orada bizi aldattı. O harekat Münbiç'i teröristlerden temizleme harekatıydı. Sözünde durmadı. Defaatle kendisiyle görüşmemize rağmen, biz üzerimize düşeni yaptık ama onlar yapmadılar. 'Biz buradaki teröristleri Fırat'ın doğusuna süreceğiz, Münbiç'i gerçek sahiplerine bırakacağız' dediler. Çünkü Münbiç yüzde 95 ile Araplarındır. Orada Kürt yoktur ama sözlerinde durmadılar çünkü hesap başkaydı. Hesap, orada yeniden bir terör devleti oluşturmanın hesabıydı. Adını Kürt Devleti koyuyorlardı. Burada Kürt yok ki yüzde 95 Arap var. Sen bu Arapları buradan kovuyorsun, oraya terör örgütünün mensuplarını yığıyorsun. Aynısını Kobani'de yaptılar. Onları, oradan kovdunuz, geldiniz oraya da yine aynı şekilde terör örgütünün mensuplarını yığdınız, teröristleri yığdınız. Bunları söyleyince rahatsız oluyor beyler. Biz doğruyu her yerde söyleyeceğiz."
Her mücadelenin bir bedeli olduğunu vurgulayan Erdoğan, "2015 yılı Temmuz ayından beri terörle mücadelede sınırlarımız içinde binin üzerinde şehit verdik. Fırat Kalkanı Harekatı'nda da 22 şehit verdik. Zeytin Dalı operasyonunda şehitlerimiz, gazilerimiz var ama özellikle ÖSO ve bizim şehitlerimizle beraber 7-8 şehidimiz varsa, 4 gün içerisinde karşı taraftan da 268 kişi etkisiz hale getirildi. Kararlı bir şekilde bu devam edecek. Ya çekip gidecekler ya çekip gidecekler. Bunun başka çaresi yok." diye konuştu.
(Sürecek)
(AA)