Cumhuriyet’in yazar ve yöneticisi 13 kişi, ‘FETÖ/PDY ve PKK/KCK terör örgütlerine üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek’ gerekçesiyle pazartesi sabahı gözaltına alınmıştı. Tutuklama talebiyle adliyeye sevk edilen dokuz yazar ve yönetici dün tutuklanmıştı.
Genel Yayın Yönetmeni Murat Sabuncu, Yayın Danışmanı Kadri Gürsel, Kitap Eki Genel Yayın Yönetmeni Turhan Günay, Cumhuriyet Vakfı yönetim kurulu üyeleri Musa Kart (karikatürist), Güray Tekin Öz (yazar),Hakan Karasinir (yazar) ve Mustafa Kemal Güngör, Önder Çelik ve Bülent Utku tutuklanan isimler olurken, gazetenin yazarları Aydın Engin ve Hikmet Çetinkaya ise yaşları göz önüne alınarak adli kontrol şartıyla serbest bırakılmıştı.
Cumhuriyet, tutuklamaların ardından yayınladığı ilk mesajında, teslim olmayacağını ilan ederken, “Cumhuriyet’in adına, markasına el koysanız bile onun tarihine, ruhuna, bağımsızlık ve özgürlük tutkusuna, saygınlığına ve onuruna sahip olamazsınız. Hodri meydan!..” dedi.
Gazetenin birinci sayfasından yapılan duyuru şöyle:
“Cumhuriyet gazetesi neden hedefte?
Yayın ilkelerimizde şunlar yazılı:
“(…) Cumhuriyet yalnız Cumhuriyetin, bilimsel ve yaygın anlatımıyla demokrasinin savunucusudur. Cumhuriyet, demokrasi fikir ve esaslarını yıkmaya çalışan her kuvvete karşı mücadele edecektir. Ülkemizde her anlamıyla gerçek bir demokrasi kurulması için bütün varlığı ile çalışacaktır.
Cumhuriyet, Atatürk devrim ve ilkelerinin açtığı aydınlanma yolunda aklın bağnazlıktan, bilimin dinden bağımsızlaşması, laiklik ilkesinin toplumca benimsenmesi için çaba gösterecektir.
‘İnsan Hakları ve Temel Özgürlükler Bildirgesi’ni demokrasinin evrensel anayasası olarak benimseyen Cumhuriyet, amaçlarına ancak Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı ve bütünlüğü kapsamında ulaşılacağını temel ilke sayar. (…)”
***
Buradan bir kez daha ilan ediyoruz: Teslim olmayız. Boyun eğmeyiz. Susturamayacaksınız.
Ne kadar zulmederseniz zulmedin, okurlarımıza ulaşmamıza engel olamayacaksınız. Sizin gibi karanlık, kirli işlerimiz yok, gazetecilik dışında hiçbir işimiz olmadı.
Teröre bulaşmış hiçbir grupla, kişiyle de dolaysız ya da dolaylı ilişkimiz, ‘iltisakımız’ olmadı, olmayacak. Cumhuriyet gazetesini gasp ederseniz, başka bir yol bulur görevimize devam ederiz.
Okurlarımız bizi hep yanı başında, ellerinin altında bulacaktır. Bunu engellemeye gücünüz yetmeyecek. Cumhuriyet’in adına, markasına el koysanız bile onun tarihine, ruhuna, bağımsızlık ve özgürlük tutkusuna, saygınlığına ve onuruna sahip olamazsınız. Hodri meydan!..”