Doğada geri dönüşümün olmaması demek kaynakların tekrar kullanımının engellenmesi ve döngüsel reaksiyonların gerçekleşememesi demek.
Karbon, Hidrojen, Oksijen ve Azot dörtlüsü diğer elementleri de yanlarına alarak besinlerden, DNAmıza kadar bizim için kritik ne varsa inşa ederler, organizmanın yaşamı sona erdiğinde bu çürütücüler devreye girer ve bu kompleks yapıyı yeni maddelerin yapımında kullanılmak üzere parçalar.
MANTARLAR: Şirinlerin o kırmızı tepeli evleri, üzerinde kaşar eritip yediğimiz o mantarlar buzdağının sadece minicik bir kısmı.
Toprağın altında 9000m2'ye varan 8000 yaşında networkler kurabilen bu organizma ailesi ağaç ve odunsu bitki gövdelerini parçalamaktan da sorumlu. Selülozu ve kağıt atıklarını birikmeden kurtaran geridönüşümcüler de onlar. Hayvanlar alemindeyse kalp durduğu an kendi kendimizi çürütmeye başlıyoruz.
Kalp durduğunda vücuda oksijen gönderilemediği gibi metabolizma sonucu açığa çıkan karbondioksit de uzaklaştırılamaz. Karbondioksit sıvı içerisinde asidiktir (bakınız kola, gazoz) ve bu nedenle hücrenin pH'ı hızla düşer, düşen pH ile hücre içerisindeki enzim depoları parçalanır açığa çıkan enzimlerle hücre ve dokular parçalanmaya başlar. Otoliz adı verilen bu kendi enzimlerimiz ile parçalanma süreci çürümemizin start işaretini de verir. Hikayenin sonrası iğrenç bulduğumuz kısım, böcekler, kurtlar,mantarlar ve bakteriler. Hepsi değerli besinlerimizi tüketerek pis kokulu gazlar çıkarta çıkarta toprağa karışmamızı sağlarlar.
Böylelikle yaşamın muhteşem döngüsü süregelerek devam eder,ölümlerden yaşamlar doğar yaşamlar ölür ve yerine yenilerini bırakır. Yakılmak ise oksitlenme(paslanma) sürecini ısı ıle hızlandırıp gaz ve küle dönüşmenizi sağlar.
İnanç ya da inançsızlıklarınız nedeni ile gömülmek yerine yakılmayı da tercih ediyor olabilirsiniz. Bu da döngüye karışmanıza engel değil ama süreci ve döngü adımlarını uzatmakta bu eylem. O yüzden aslında toprağa karışmak en iyisi en güzeli... Strafor gibi bazı plastikler ise çürütücü ajanlara bağışıklık kazanmış durumdalar.
Işıkla bile yıllar alan plastik bozunma sürecinde bu çerçöpün toprak altında kalması nedeni ile binlerce yıllık bir kirlilik kalıntısı kalıyor.
Doğayı zaten yeterince hor kullanırken en azından doğa çöpçülerinin işini zorlaştırmayalım ve doğaya çözünmesi yüzyıllar alan pislikleri ortalara fırlatmayalım en azından.
