CZN Burak'ın annesinin de bulunduğu rüşvet davasında yeni gelişme!
İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'nde rüşvet aldıkları iddiasıyla CZN Burak'ın annesi Didem Bozbura'nın da arasında bulunduğu üç sanıklı davada yeni bir gelişme yaşandı. Korona virüs tedbirleri nedeniyle dosya üzerinden görülen davada, tutuklu sanıklar Prof. Dr. Mazhar Alp Bozbura ve yardımcısı Yasin Şimşek'in, infaz düzenlemesi dikkate alınarak tahliyelerine karar verildi. Her iki sanığa yurt dışına çıkış yasağı konularak haftada bir gün imza atmaları şartı da getirildi. Sanık Didem
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde 17 Nisan'da görülmesine karar verilen dava, koronavirüs tedbirleri kapsamında öne çekilerek 11 Nisan'da dosya üzerinden ele alındı.
SAVCI TUTUKLULUKLARININ DEVAMINI İSTEDİ
Savcı yazılı mütalaasında, suçun niteliği, kuvvetli suç şüphesini gösterir somut kanıtların varlığı ve tutuklama nedenlerinde bir değişiklik olmamasını dikkate alarak sanıklar Mazhar Alp Bozbura ve Yasin Şimşek'in tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini talep etti.
MAHKEME TAHLİYELERİNE KARAR VERDİ
Mahkeme heyeti ise dosya kapsamına göre sanıklar Mazhar Alp Bozbura ve Yasin Şimşek'e atılı suçun niteliğinde lehe değişiklik olma olasılığı, infaz süresine ilişkin düzenlemeler, sanıkların etki edecekleri kanıt bulunmaması dikkate alınarak yurt dışı çıkışlarının yasaklanmasına ve her hafta pazartesi günü ikametlerine en yakın polis merkezine düzenli imza atma şeklinde adli kontrole tabi tutularak tahliyelerine karar verildi. Mahkeme, duruşma gününü de koronavirüsün yayılmasıyla mücadele kapsamında 7 ay sonraya erteledi.
SANIKLAR İÇİN 2 YILDAN 7 YIL 6 AYA KADAR DEĞİŞEN HAPİS CEZASI İSTENİYOR
İddianamede, sanık Mazhar Alp Bozbura için "İcbar suretiyle irtikap suçuna teşebbüsten" 4 yıl 3 aydan 7 yıl 6 aya kadar hapis cezası talep edildi. Yardımla suçlanan sanıklar Didem Bozbura ve Yasin Şimşek için ise 2'şer yıldan 3 yıl 9'ar aya kadar hapis cezası talep edildi. İddianamenin kabul edilmesi ile birlikte tutuklu sanık Didem Bozbura, yurtdışına çıkış yasağı ve en yakın karakola imza atma şartıyla 27 Şubat'ta tahliye edilmişti.
