Konya'da 20 yıl önce 12 Eylül günü, 29 yaşındayken ortadan kaybolan Musa Bakraç’ın, av tüfeğiyle öldürüldükten sonra atıldığı 36 metrelik kuyudan çıkartılan kemikleri ailesine teslim edildi. Yapılan ’DNA’ testinden sonra kardeşinin kemiklerini çuval içinde alan ağabeyi 55 yaşındaki Mustafa Bakraç, "Dağ gibi adamdın, ne hale gelmişsin. Bu çuval içinde mi seni bulacaktım" dedi.
Jandarma, Bakraç ile birlikte kaybolduğu öne sürülen arkadaşı Hacı Uslu’nun bulunması için de çalışmalarını sürdürüyor.
'OTOMOBİLE ATEŞ AÇTILAR' İDDİASI
Kadınhanı ilçesine bağlı Kolukısa beldesinde çiftçilik yapan evli Musa Bakraç, iddiaya göre 12 Eylül 1993 tarihinde gece yarısı iki kişiyle kavga edip, otomobillerine ateş açtı. Bakraç, iddiaya göre aynı gece ortadan kayboldu. Musa Bakraç’ın kaybolduğu gün arkadaşı Hacı Uslu da ortadan kayboldu. Bakraç ailesi, jandarmaya kayıp başvurusunda bulundu. Yapılan çalışmalarda Bakraç’ın izine rastlanmadı. Aynı gün ortadan kaybolan Hacı Uslu ise, iddiaya göre 1 yıl sonra birkaç kez köye gelip gitti.
Musa Bakraç’ın kardeşi 39 yaşındaki Hamza Bakraç, son dönemlerde ağabeyinin öldürülüp Akim Mevkii’ndeki su kuyusuna atıldığı yönünde duyduğu söylentiler üzerine, geçen şubat ayı içinde Başbakanlık İletişim Merkezi’ne (BİMER) başvurup, durumu anlattı.
CESEDİ 36 METRELİK KUYUDA BULUNDU
Bunun üzerine jandarma ekipleri, iş makineleriyle Akim Mevkisi’ndeki 15 kuyuda arama yaptı. Yapılan aramalarda betonla kapatılmış olan 36 metrelik kuyunun 11’inci metresinde insan kemikleri ile Bakraç’a ait nüfus cüzdanı, tarak ve kıyafet, av tüfeği ve başka birine ait kıyafet bulundu.
DNA TESTİ İÇİN BABASININ MEZARI AÇILDI
Kuyuda bulunan kemikler, kayıp olarak aranan Musa Bakraç ya da arkadaşı Hacı Uslu’ya ait olup olmadığını belirlenmesi için Ankara Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Jandarma ’DNA’ testlerini karşılaştırmak için de Bakraç’ın 10 yıl önce ölen babası Mehmet Bakraç’ın mezarını açıp kemiklerinden ’DNA’ örnekleri aldı. Ayrıca ağabeyi Mustafa ve kardeşi Hamza Bakraç’dan da ’DNA’ örnekleri alındı. Yapılan incelemede kuyuda bulunan kemiklerin Musa Bakraç’a ait olduğu belirlendi. Yapılan otopside de, Musa Bakraç’ın av tüfeğiyle vurularak öldürüldüğü saptandı.
20'NCİ YILDÖNÜMÜNDE KEMİKLERİNİ ALDI
Mustafa Bakraç, 20 yıldır kayıp olarak aradığı kardeşinin kemiklerini, kaybolduğu günün 20’nci yıldönümende bugün Kadınhanı İlçe Jandarma Komutanlığı’ndan teslim almaya gitti. Bir çuval içinde kardeşinin kemiklerini alıp, Kolukısa Belediyesi’ne ait cenaze aracına koyan ve gözyaşlarına hakim olamayan Mustafa Bakraç, "Dağ gibi adamdın, ne hala gelmişsin. Bu çuval içinde mi seni bulacaktım" dedi.
Bakraç’ın çuval içindeki kemikleri, bir tabuta koyulup Kolukısa Beldesi’ndeki baba ocağına götürüldü. 20 yıldır oğlunun gelmesi için yolunu gözleyen annesi 74 yaşındaki Gülhanım Bakraç ve yakınları sinir krizi geçirdi. Hazırda bulunan sağlık görevlileri anne Gülhanım Bakraç’a müdahale etti.
Musa Bakraç’ın kemikleri, kılınan cenaze namazının ardından belde mezarlığında toprağa verildi.
’20 YILDIR UMUTLA BEKLEDİK’
Kardeşinin canlı olarak bulunması için 20 yıldır umutla beklediklerini belirten Mustafa Bakraç, şunları söyledi:
"Devletimizden Allah razı olsun. 20 yıldır hep umutla bekledik. Onu hep canlı olarak bekliyorduk ama, kaybolduğu bugün kemiklerini teslim aldık. Faillerinin da kısa sürede bulunup, cezalandırılmasını istiyoruz."
Musa Bakraç ile en son kendisinin görüştüğünü belirten dayısı Mehmet Ülgen de, "Köy kahvesinde birileriyle kavga etmiş. Evin önüne kadar geldiler. Biz kavga ettiği kişileri kovaladık. Daha sonra arkadaşı Hacı Uslu ile gittiler. Ondan sonra da kayboldu" diye konuştu.
KAYIP ARKADAŞI VE FAİLLER ARANIYOR
Jandarma, aynı gün kaybolduğu öne sürülen Hacı Uslu’nun da bulunması için çalışmasını sürdürüyor. Bakraç’ı öldürenlerin kimliğini belirlemek için de çalışma başlatan jandarmanın, Kolukısa Beldesi ve çevresindeki 100 kişini ifadesine başvurduğu belirtildi. Şüphelilerin, durumu fark edip kaçmaması için çalışmalarını gizli yürüttü kaydedilen jandarma, kuyuda ele geçirilen diğer kıyafetin Bakraç’ın yarasının sarılması için kullanıldığı üzerinde duruyor.
(DHA)