Daha çok kadınlar yaşıyor! Saç nezlesi nedir, nasıl geçer?

Kadınların saçları daha uzun olduğu için erkeklerde saç nezlesinin görülme oranı 3 kat daha azdır. “Prenses hastalığı” ya da “Rapunzel hastalığı” olarak ta bilinen hastalık için 2 teori ortaya atılmıştır. İlki, , saç derisindeki kıl foliküllerini beynin sinir sistemine bağlayan sinirler, folikül üzerinde kıl kalmayınca beyne “acı” mesajı gönderiyor.

Bu durum, fantom ekstremite ağrısındaki (vücuttan kesilen veya olmayan bir organda hissedilen ağrı) gibi gerçekleşiyor. Bir başka teoriye göreyse, bu hastalığa yakalanan insanların saç derileri aşırı hassas sinirlere sahip. Uzun saçlar sıkıca ve uzun süre boyunca toplu kaldığında bu hassasiyet yükseliyor ve saç kökleriyle saç derisinin yeterli miktarda hava almaması, adına “at kuyruğu sendromu” da denen durumu oluşturuyor.

Yapılan bir araştırma, saç dökülmesi nedeniyle doktora başvuran kadınların %34’ünün aynı zamanda saç köklerindeki ağrıdan da şikayetçi olduğunu ortaya çıkardı.

Tetikleyici mi?

Yapılan bazı araştırmalarda, saç nezlesinin saç kaybıyla yakından ilişkisi olduğu tespit edildi. Ancak nezlenin mi dökülmeyi tetiklediği, yoksa dökülmeden dolayı mı saç nezlesinin ortaya çıktığı konusunda net bir sonuç yok.

Saç nezlesi neden olur?

Saç nezlesi olan kişi, saç derisine dokunduğunda bir yaraya dokunurmuşçasına yanma veya iğnelenme hisseder. Daha sonra, saç diplerinde kızarma, yara oluşumu, saç dökülmesi ve kopmalar da başlayabilir.

Saç nezlesinin nedenlerinden biri uzun saçların sıkı şekilde toplanması olduğu belirtiliyor. Bu şekilde toplama, saç derisinde iğnelenme, yoğun kaşıntı, yanma ve ağrı hissi uyandırıyor. Yukarıdan aşağıya doğru sıkıca bağlı tutulan saç, saç köklerinin ve derinin hava almasını zorlaştırıyor, derinin çekilmesine yol açıyor, saç köklerini zorluyor ve kopmalara, dökülmelere sebep oluyor.

Bir diğer neden ise kurutmadan kaynaklı. Uzun saçların yıkandıktan sonra iyice kurutulmaması bu rahatsızlığa yol açabiliyor. Özellikle soğuk havalarda ve rüzgarda zarar görme riski artan saç kökleri, güzelce kurutulmayıp ıslak bırakıldığında gücünü yitirerek kaşıntıya ve dökülmeye sebep olabiliyor.

Saçların çok sık fön vb. uygulamalara maruz kalması ile saç şekillendiricilerinin aşırı dozda ve çok sık kullanımı ve bazı kozmetik ürünler de saç nezlesini tetikleyen faktörlerden sayılıyor. Aynı şekilde, saçları bazı boyalara alerjik olan insanlar da saç nezlesinden şikayetçi olabiliyor.

Saç sağlığının yakından ilişkili olduğu beslenme de saç nezlesinin ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Düzensiz beslenme ile vitamin ve protein eksikliği de saç sağlığıyla ilgilidir. Özellikle D vitamininin eksikliği, saçları güçsüzleştirerek saç nezlesinin önünü açıyor.

Doğrudan ilişkisi kanıtlanmamış olsa da, saç nezlesinin depresyon, stres, obsesif kompülsif bozukluk ve endişe gibi psikosomatik nedenlerle de ortaya çıktığına dair bir görüş bulunuyor.

Saç nezlesi, doğum kontrol hapı kullanan kadınlarda da meydana gelebiliyor. Hapı bıraktıktan sonra bu ağrının sonlandığını söyleyen pek çok kadın rapor edilmiş.

Saç nezlesi nasıl tedavi edilir?

Genellikle semptomlar kişiden kişiye farklılık göstereceğinden, rahatsızlığın ortadan kaldırılma yöntemi de kişiye özel olacaktır.

Düzenli beslenmeye dikkat edilmelidir. Yumurta, balık, et, süt gibi protein ve vitamin zengini besinler tüketilerek saçın daha güçlü olmasına yardımcı olunmalıdır.

Sert ve hızlı diyetlerden kaçınılmalıdır.

Yalnızca saç nezlesini değil, daha pek çok hastalığı tetiklediği için stresten uzak durulmalıdır. Doktor kontrolünde kullanılacak belli antidepresan ilaçların da saç derisine iyi geldiği saptanmıştır.

Hormonal problemler de saç sağlığını etkiler. Vücudun yaşadığı hormonal dengesizliklikler doktor yardımıyla giderilmelidir.

Saç bakımı mümkün olduğunca organik ürünlerle ve özenli şekilde gerçekleştirilmelidir. Başta jöle olmak üzere, kozmetik ürünler aşırı dozda ve çok sık kullanılmamalıdır. Saçlar belirli aralıklarla doğal haline bırakılmalıdır.

Saçların kurumasını engelleyecek, nemlendirici nitelikte şampuanlar tercih edilmelidir.

Çok sıcak veya çok soğuk suyla duş alınmamalıdır. Saç derisi için ılık su idealdir.

Saçlar yıkandıktan sonra muhakkak havluyla kurulanmalı, ardından da ısısı yüksek olmayan bir saç kurutma makinesiyle kurutulmalıdır.

Duş alındıktan sonra 2-3 saat kadar süreyle dışarıya çıkılmamalıdır. Buna özellikle soğuk havalarda daha çok dikkat edilmelidir.

Saçlar zorlanarak taranmamalı, saç derisi çok sert şekilde kaşınmamalıdır.

Saç derisini zorlayacak ve sıkacak saç modelleri kullanılmamalı, saçlar sıkı bir şekilde toplanmamalıdır.

Saç derisine belli aralıklarla yumuşak bir şekilde masaj yapılması fayda olacaktır.