Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuşma yapıyor.
Teröre çözüm sürecinde akil insanlarla yapılan toplantıyı değerlendiren Erdoğan şunları söyledi: "Toplantıda katkısı olanlar, soru soranlar oldu. 63 arkadaşımız 9'arlı gruplar halinde çalışmalar yapacak. Bütün bu olanların yanında kamuoyunun algısını yönetmek üzere bu arkadaşlarımız sahada çeşitli etkinlikler yapacaklar. Bazıları çıkıyor diyor ki, akil insanlar ifadesi yanlış. Akil dediğin zaman bu yiyiciler olur. Bu Türkçede oturmuş. Ben bunu aslına göre söylesem bu defa da onu eleştirmeye başlarlar. Gaflet, cehalet bu. 63 arkadaşımızı yüzlerce kişinin arasından seçtik. Farklı çevrelerden orada arkadaşlarımız var. O masanın etrafında yangını söndürmeye can atan insanlar var. O masanın etrafında meseleyi çözmek için yüreği heyecanla atan insanlar var. Ne Devlet Bahçeli, ne de Kılıçdaroğlu'nun 63 isminin samimiyetini sorgulayacak kalibresi yoktur. 63 kişide var olan yürek, cesaret ne Bahçeli'de, ne de Kılıçdaroğlu'nda mevcut değildir."
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun çözüm sürecine engel olmanın mücadelesini verdiğini belirten Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Herkesin kanın durmasına odaklandığı günlerde gönülsüzlük göstergesidir. Kılıçdaroğlu çıkmış akil insanlar başbakana seçim öncesi zaman kazandıracak diyor. Kılıçdaroğlu olduğu müddetçe seçim kazanmak için zamana ihtiyacımız hiç yoktur. Sürecin hassasiyeti nedeniyle az konuştuğumuzu ama şehitlerin ruhunu incitmeyeceğimizi ifade ettik. Sonuca ulaşmak için her yöntemin mübah olduğu anlayışında değiliz. Kanı durdurmak, gençlerin ölümünü engellemek için çırpındığımız bir süreçte zihinleri bulandırmak da vicdani değildir.
**BU NASIL MİLLETVEKİLLİĞİ?**
Dün CHP marjinal partinin kuyruğuna takıldı Silivri'de mahkeme önünü savaş alanına çevirmeye çalıştı. Nerede karanlık örgüt varsa CHP onların arkasına takılıyor. Başkalarının kuyruğunda durumu idare ediyor. Hakkari'ye bayrak götüremeyen CHP Şam ve Silivri'nin kapısından hiç ayrılmıyor. Silivri'deki saldırılar yargıya saygının ne ölçüde olduğunu ortaya koymuştur. Malum milletvekilleri oturmaları gereken yerde değil, avukatların oturduğu yerde olmaya cüret etmeye kalktılar. Bu nasıl milletvekilliği? Yargı gereğini yapacaktır. Bize ne düşüyorsa gereğini yapacağız. Bunlar için yasama, yürütme, yargı söz konusu değil. Her yerde aynı. İlk kez bağımsız yargı duruşma sırasında saldırıya uğradı. CHP'liler tarafından saldırıya maruz kalmıştır. Bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Silivri'de saldıran CHP'yi de tarih yargılamaya devam edecektir.
**BAHÇELİ AYNAYA BAKSIN HAİNİ GÖRÜR**
Bahçeli korku senaryoları üretiyor. Zaman zaman CHP'ye anamuhalefet, MHP'ye de yavru muhalefet yakıştırması yapıyoruz. MHP Genel Başkanı kabalığıyla öne geçti. Bugünkü konuşmada kabalığın zirve yaptığını görürsünüz. Ülkemizin siyasetine yakışmıyor. MHP kaba muhalefet, CHP de muavin muhalefet konumuna terfi ettiler. Bu kafayla gittikçe müzmin muhalefet, müebbet muhalefet olacaklar. Daha fazla hararet yapmadan emekliliğe ayrılmasını tavsiye ediyoruz. Utanmadan ihanet kelimesini ağzına alıyor. Susuyorsak ciddiye almadığımızdan, susuyorsak sabrımızdan susuyoruz. Sabrımızın da bir sınırı var. Bahçeli 3.5 yıllık iktidarlık döneminde öyle bedeller ödetti ki, 10 yıl biz faturaları ödemek zorunda kaldık. Bahçeli hain görmek istiyorsa bu millete ödettiği 231 milyar liraya baksın, sonra da aynaya baksın haini görür. Faiz yüzde 63'ten yüzde 6'ya indi. Vade 9 ay değil 69 ay. Bu nedir güvendir, istikrardır. Bahçeli çiftçiye yüzde 59 faizle kredi veriyordu. Ziraat Bankası'nın şu anda uyguladığı faiz oranı sıfırla 7.5 arasında. Kimleri idamdan kurtardıklarına hiç girmiyorum. 'Vur de vuralım, öl de ölelim' diyen kitleye karşı onun da zamanı gelecek diyen bir genel başkanın ne bize, ne de kendi tabanına söyleyecek tek bir söz bile yoktur. Söz söyleyecek yüzü bile yoktur. Edep yahu diyorum.
**TARİH İKİ BAŞKANI AFFETMEYECEK**
Devlet Bahçeli sıcak koltuğunu koruyacak diye bu ülkede kanın akmasına seyirci kalmayız. Kılıçdaroğlu koltuğunda oturacak diye gençlerin ölmesine seyirci kalmayız. Tarih bu iki genel başkanı affetmeyecek. Terör bitmesin diye ayak direten iki başkanı tarih talihsizlikle anacak. Şehitler gelsin diye beddua eden bu iki genel başkana rağmen biz yaşatmanın mücadelesini sürdüreceğiz."