YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Darbeleri Araştırma Alt Komisyonu Başkanı Yaşar Karayel:

AK Parti Kayseri Milletvekili ve Darbe Araştırmaları Alt Komisyon Başkanı Yaşar Karayel, darbecileri yok edecek...

AK Parti Kayseri Milletvekili ve Darbe Araştırmaları Alt Komisyon Başkanı Yaşar Karayel, darbecileri yok edecek bir hukuk sisteminin olması gerektiğini belirterek, “Gezi Parkı eylemleri darbecilere zemin hazırlamasın” dedi.

“Askeri varlığın hakim olduğu, kendisinde devlet yönetme alışkanlığı olan bir orduya sahibiz geçmişten bugüne kadar” diyen Yaşar Karayel, “İttihat ve Terakki’nin alışkanlıkları devam etmiş. Orduyu siyasetten çekmiş ve kışlasına koymuş Atatürk ama vefatından sonra alışkanlıklar depreşmiş. 1960’ta yapılan ihtilalin 1955’ten itibaren planlandığı kayıtlarda var. 60 Darbesi'nden önce öğrenciler örgütlendirilmiş. Millet galeyana getiriliyor, sonra darbe geliyor. Bütün darbelerin anası bu 1960 Darbesi'dir. Tam bir gece baskınıdır. Genelkurmay Başkanını tekme tokat gözaltına almışlardır. Bu darbenin yanında yetişenler, onların emir subayları 71 Muhtırası'nın kahramanları olmuştur. 71 Muhtırası'nın emirlerini verenlerin yanında bulunanlar 80 Darbesi'nin komutanları olmuşlardır. 80 Darbesi'nin yanında yetişenler, Kenan Evren’in yanında yetişenler 28 Şubat’ın tezgahçıları olmuştur. Türkiye maalesef darbeci bir geleneğin hüküm sürdüğü bir ülke haline geldi. 27 Nisan Bildirisi'nin olduğu tarihe kadar. O tarihten sonra herkes kendi mecrasına çekildi. Demirel ve Erbakan ve diğerlerinin başına gelenlerden AK Parti tecrübe aldı. 'Millet iradesi var ve sandıktan çıktım' dedi. 'Siz kimsiniz?' dedi. Türkiye’de böylece darbecilik zihniyeti akabete uğradı” diye konuştu.

Ekonomik istikrarın bozulması durumunda siyasi istikrarın da bozulacağını belirten Karayel, sözlerini şöyle sürdürdü:

"80 Darbesi'ni ortaya koyanlar Kızılay’da bombalar patlatıyor. Başbakan, 'Yakalayın' diyor, polis de, ‘Yakaladık efendim ama bunlar şu rütbedeki insanlar” demiş. Sayın Cumhurbaşkanı Demirel söyledi bunu Darbe Araştırmaları Komisyonu’na. Sayın Demirel, ‘Organize edenler kardeşim ne yapayım?’ dedi. Duyum geldi bakanlarımı gönderdim, 'İzlenim almadık' diye geldiler. Sabah da darbeciler kapıma dayandı’ dedi. Sivil insan devletine bağlıdır. Bizim vatandaşımızın elinde silah yok. Olan silahları kendi çocuklarımıza mı doğrultacağız? Ama bizim çocuklarımızı askere gönderdiğimiz kurum bize silah doğrultuyor. Bir değil, iki değil. Her 10 yılda bir kendi milletine karşı silah doğrulttu bu darbeciler. Batıda olduğu gibi bunların hepsinin temizlenmesi lazım."

“Darbeciler hukuk karşısında hesap vermeli. Bu sağlanamazsa bu ülkenin gelecek nesilleri her zaman bu tip darbecilerle karşılaşabilir. Kendi sistemimiz içinde darbecileri yok edecek bir hukuk sistemi olması lazım" diyen Karayel, "Türkiye’de darbe ile yüzleşme 4 yıl olmuş. 4 yılda 90 yıllık bir darbeci geleneğini hukuken nasıl temizleyeceğiz. Tüm siyasi partilerin ittifak ettiği 20 madde var. Genel Kurmayın Milli Savunma Bakanlığına bağlanmasından tutun jandarmanın kır polisi haline dönüştürülmesi. Bütün darbecilerin isimlerinin geçtiği okul, sokak, cadde ve bina isimlerinin temizlenmesi lazım. Tabiri caizse onların geçtiği yerleri bile yıkamak lazım. Başka çare yok, devletin ve milletin başının cezası. Bu millet fakirleşmişse bu darbecilerin yüzündendir. 90 yıllık tarihin 55’i sıkıyönetimle geçmiş. Böyle bir demokratik bir ülke olur mu? Karakola giden adamın korkusu biter. Biz o karakoldan geçmiş bir adamız. Başbakanı astılar, bizi de assınlar. Ne yapacaklar? Ben karşı durmazsam, sen karşı durmazsan bu darbecileri kim durduracak? Artık bu millet uyandı. Eğer bugün eylem yapılıyorsa milletin özgürlük anlayışı değişti. Hem ben vergi vereceğim bu vergilerle silah alacaksın, sonra da silahı bana doğrultacaksın. Bu hakkı kim verdi? Böyle bir şey yok. Şimdi anayasa yapmaya çalışıyoruz. Askeri okullardaki müfredat devletin milleti ile bütünleşmesini sağlayacak bir müfredat olmalı. Dileğimiz, yapılan Gezi Parkı eylemleri bu darbecilere zemin hazırlamasın. Arkalarında bilip bilmeden darbecilere hizmet etmesinler. Bu tip şeyler her zaman olur. Türkiye’de ekonomik istikrarı bozarsanız, aç kalan insan siyaseti görmez. Ekonomik ve siyasi istikrardan darbeciler hoşlanmaz. İkisi de şu anda mevcut” ifadelerini kullandı.

Kayseri’de yapılacak olan pancar kooperatifi seçimlerini de değerlendiren Karayel, “Paralarını alamayanlar iki yıl önce bize sürekli geliyorlardı. Yardımcı olmamızı istiyorlardı. O dönemleri ben yaşadım. Şeker fabrikasının yönetim biçimi bakımından hak ve hukukun sağlanmaması ile ilgili olarak pancar ekicileri elinin emeğini alamadığını söylüyorlardı” diye konuştu. Karayel, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz şeker fabrikasını bu bakımdan çok önemsedik. Bu kooperatifler kanununda değişiklikler yaptırdık. Özellikle tarım sektöründe faaliyet gösteren kooperatiflerle ilgili değişiklikler oldu. Şeker fabrikasına gelen müfettişler suç duyurusunda bulundu. Daha sonra araştırmalar yapıldı. Kendilerine verilen yetkileri kullanarak bir iddianame hazırlandı. Biz kimseye suç isnat etmiyoruz ama Kayseri Şeker Fabrikası’nın çok büyük bir borç batağında olduğu bağımsız denetçilerin hazırladığı raporda belli oldu. AK Parti’nin yetkilileri, ‘Buraya müdahale edilsin, ekiciler mağdur olacak’ denildi. Bankalar fabrikanın arsasına haciz koymak için çalışıyordu. İşte o zaman müdahale edildi. Bakanımız Taner Yıldız Başbakanımıza çıktı. Gerçekten batmış bir fabrika vardı. Siyasi erkin, AK Parti iktidarının nezaret etmesiyle 450 milyonluk kredi temin edildi. Fabrika acil olan borçlarını ödedi. Şu anda bankalara bu fabrikanın 350 milyon TL kredi borcu var. Kayyum heyeti olarak bu istikrarın devamından yanayız. Seçimlerde istikrarsız bir oluşum olursa, bankalar fabrikanın üstüne gelirse siyasi erk her zaman bu işlerle uğraşamaz. Buradan 5 şehrin pancar ekicileri ve ekonomisi istifa ediyor. Müdahil olmazsak kabak bizim başımıza patlıyor. Şeker Fabrikası'nın benim için de ayrıca özelliği var. Ben çiftçi çocuğu olarak büyüdüm. O dönemde şeker fabrikasına gelmiş insanlardan biriyim. Bugün bu noktaya gelemezdim. Benim gibi bir sürü insana faydası oldu. Şeker Fabrikası'nın bir zaafa uğramadan yürütülmesi lazım. Hüseyin Akay’ın başkanlığında bir liste oluşturuldu. Biz de siyasetçiler olarak, AK Parti olarak değil ama siyasetçiler olarak Hüseyin Akay Bey’in listesini destekliyoruz. Bu konu ile ilgili olarak ilgili talimatları verdik. Şeker Fabrikası'nın herhangi bir kayba uğramaması lazım. Ben Yaşar Karayel olarak bu seçime müdahilim ve bu arkadaşları destekliyorum.”

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler