Dasifed Başkanı Kılıçlar: "artık Ekonomiye Odaklanılmalı”

Doğu Akdeniz Sanayici ve İşadamları Federasyonu (DASİFED) Başkanı Mehmet Kılıçlar, halkın sandığa giderek kararını verdiğini ve artık ekonomiye odaklanılması gerektiğini belirtti.Kılıçlar, referandumların tüm dünyada demokrasi kültürünün parçası olduğunu belirterek, “Türk halkı refah, barış ve özgürlüklerin güvence altına alındığı bir toplumsal düzen beklemektedir. Bu toplumsal düzenin demokratik hukuk devleti ve dışa açık piyasa ekonomisi kuralları altında işlerlik kazanacağı bir gerçektir. Referandum sürecinin tamamlanmasıyla artık özgürlükçü demokrasi ve ekonomiye odaklanma zamanı gelmiştir” dedi.Ekonomide reformlara ihtiyaç olduğunu vurgulayan Kılıçlar, “Ekonomik teşviklerin, KOBİ’lerin finansmana erişimini kolaylaştırarak, üretim ve ihracatın artırılmasını amaçlayan Kredi Garanti Fonu’nun bütçe disiplini gözetilerek etkinliğinin sağlanması, kayıt dışılığın önlenmesi, yerli üretimin desteklenmesi, nitelikli iş gücünün geliştirilmesi, teknoloji ve Ar-Ge odaklı politikaların izlenmesi gibi hayata geçirilecek ekonomik ve yapısal reformlar da sürdürülebilir büyümenin anahtarıdır. 11’inci 5 Yıllık Kalkınma Planı’nın bu reformları kapsayacağı beklentisi içerisindeyiz” diye konuştu."Sürdürülebilir kalkınma için hedef AB üyeliği olmalı"Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınmasında AB üyeliği hedefinin önemli bir çıpa işlevi gördüğünü ifade eden Kılıçlar şöyle devam etti:“AB’ye uyum reformlarını sadece üyelik süreci için değil Türk halkının özlenen özgürlükçü demokrasiyi hak ettiğine inandığımız için destekliyoruz. Önümüzdeki dönemde sadece içeride değil, dışarıda da uzlaşma kültürü ve diplomasi dilinin ağırlık kazanması için siyasi partilerimiz başta olmak üzere iş dünyası örgütleri, sivil toplum kuruluşları, akademisyenler, kanaat önderleri ve toplum kesimlerinin ortak bir gelecek paydasında birleşmesi gücümüze güç katacaktır. Gelişmiş bir ekonomi için gelişmiş bir demokrasi kültürüne ihtiyacımız vardır. Gelişmiş demokrasilerin birleştirici unsuru ise kapsayıcı ve bütünleştirici bir anayasadır. 21. Yüzyılda Türk toplumunun ihtiyaçlarına cevap verecek yeni anayasanın; özgürlüklerin önünü açacak, toplumu birleştirecek şekilde, ortak akıl ve uzlaşıyla hazırlanması önemlidir. Ülkemiz, 21. Yüzyılın dünyasına yakışır yeni ve sivil bir anayasayı hak etmektedir. 80 milyon olarak enerjimizi, geleceğimizi ilgilendiren konulara odaklamalı ve var gücümüzle ülkemizin kalkınması için seferber olmalıyız.”