YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Dava Ve Dosya Trafiğini Azaltacak "arabulucular" Iş Başında

CEM ŞAN - Hukuki uyuşmazlıkların mahkemeye gitmeden çözümünü amaçlayan kanun çerçevesinde 15 Kasım'da göreve başlayan arabulucular, "anlaşmazlık" başvurularını bekliyor. 

CEM ŞAN - Hukuki uyuşmazlıkların mahkemeye gitmeden çözümünü amaçlayan kanun çerçevesinde 15 Kasım'da göreve başlayan arabulucular, "anlaşmazlık" başvurularını bekliyor. Arabuluculuk sisteminin; özellikle kiracı-ev sahibi, marka-patent ile nafaka ve maddi-manevi tazminata ilişkin anlaşmazlıklar, inşaat, işçi-işveren uyuşmazlıkları, işçilerin ücret alacaklarına ilişkin davalar, tıbbi ve bedensel zarar davalarında önemli sonuç ve faydalar sağlaması öngörülüyor. Bursa'da görevlendirilen 68 arabulucudan biri olan 23 yıllık avukat Dr. Gülgün Ildır, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hukuki uyuşmazlıkların mahkemeye gitmeden çözümü için haziranda yürürlüğe giren "Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu" ile vatandaşa yeni fırsatlar sunulduğuna dikkat çekti. Aynı zamanda Uludağ Üniversitesinde öğretim görevlisi olan Ildır, Adalet Bakanlığının düzenlediği Arabuluculuk Uygulamalı Sınavı'nı kazandığını belirterek, 15 Kasım itibarıyla "arabulucu" olarak göreve başladığını ifade etti. Yargılamanın çok uzun zaman aldığı için maliyetlerin de yüksek olduğunu, bu kanunla dava ve dosya trafiğinin azalacağını söyleyen Ildır, arabuluculuk kanunuyla kamu düzenine ilişkin olmayan ve tarafların üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilecekleri birçok uyuşmazlıklara çözüm bulunarak, yargının iş yükünün hafifletilmesiyle mahkemelerde yapılan yargılamanın çok daha nitelikli ve kaliteli hale gelmesinin amaçlandığını aktardı. Sistemin birçok avantajı olduğunu vurgulayan Ildır, "Birçok açıdan adli yargıdan avantajlı olan bu sistemde sonucu taraflar belirleyecek, güvenilirlik ve gizlilik ön planda olacak, mahkemelere göre daha az masraflı ve çok daha hızlı karar verilebilecek" dedi. Ildır, davalarda kararı hakimin verdiğini oysa arabuluculukta tarafların kendi çözümlerini üretme esasına dayandığını belirterek, şu ifadeleri kullandı: "Davanın bir kazananı bir de kaybedeni olur. Arabuluculuk ise 'kazan-kazan' formülüne dayanır ve her iki tarafın menfaatleri gözetilerek ortak bir karara varılır. Bu yöntemde farklı çözüm yolları kullanabilirsiniz ancak yargılamada böyle bir şansınız yok. Yargılama yazılı olarak yapılır ve hakim kanuna göre karar verir. Arabuluculukta tarafların çözümü esastır oysa mahkemede hakimin verdiği karar esastır." - Kiracı-ev sahibi arasındaki uyuşmazlıklar arabuluculukla çözülecek Ceza hukukunda arabuluculuğun yeri olmadığını ve genelde özel hukuktan kaynaklanan uyuşmazlıklarda arabuluculuğun aktif rol oynayacağını vurgulayan Ildır, sözlerini şöyle sürdürdü: "Arabuluculuğun, kiracı-ev sahibi arasındaki uyuşmazlıklar ile ticari uyuşmazlıklarda çözüm olacağı düşünülüyor. Marka-patent davaları da çok ciddi bir şekilde arabuluculukla çözülmeye elverişli. Çünkü teknolojinin gelişimi çok hızlı. Bir patent davasının sonuçlanması süresi içerisinde buluşlar önemini yitiriyor. Yapılan tasarımların tercih edilmeyen tasarımlar haline gelmesi söz konusu. Özellikle bu tür uyuşmazlıklarda bu kanundan son derece yarar sağlayacağımızı düşünüyoruz. Aile hukukunda da arabuluculuğa müracaat edilebilir. Boşanma kamu düzenine ilişkin bir durumdur ve bu konuda hakim karar vermek zorundadır. Ancak tarafların nafaka ve maddi, manevi tazminat alacaklarına ilişkin davaların arabulucular tarafından çözülmesi mümkün. Bundan başka inşaat, işçi-işveren uyuşmazlıkları, işçilerin ücret alacaklarına ilişkin davalar, tıbbi ve bedensel zarar davalarında arabuluculuk önemli bir sonuç ve yarar sağlayacaktır." Dünyadaki arabuluculuk uygulamaları hakkında örnekler veren Ildır, ABD'nin arabuluculuğu 20. yüzyılda uygulamaya başladığını, Kanada, Avusturalya, Çin ve Güney Asya, Afrika, Avrupa ülkeleri gibi dünyanın birçok yerinde arabuluculuk kanununun benzer biçimde uygulandığını söyledi. Türk kültürel değerlerinin de insanlara uzlaşmayı önerdiğini hatırlatan Ildır, "Arabuluculuk, belki bu kültürün yeniden canlandırılması demek" dedi. - "Taraflara hem uzlaşma hem de arabulucuya gitme imkanı sunulacak" Tarafların dava öncesinde veya sırasında arabulucuya gittiklerinde ulaşılan çözümün onları tatmin etmediği takdirde yargı yolunun alternatif olarak hazırda beklediğini anlatan Ildır, şu bilgileri verdi: "Yasanın yürürlüğe girdiği haliyle, hakimlerin ön inceleme sırasında tarafları bu kanunla ilgili bilgilendirme yükümlülüğü var. Taraflara hem uzlaşma hem de arabulucuya gitme imkanı sunulacak. Bu açıdan bakıldığında taraflar hem yargılama öncesinde hem de yargılama başladıktan sonra bile bu sürece gidebilecekler. Böyle bir süreç yargılama içerisinde olursa hakim kanun gereği taraflara 3 aylık süre tanımak durumunda. Taraflar anlaşma konusunda ek süre talep ederlerse 3 ay daha vererek toplam 6 ay ara verme süreci yaşanacak. Bu süreçte taraflar bir sonuca varırsa, alınan kararı aynı mahkemede alınan karar gibi kesin ve bağlayıcı bir karara dönüştürmeye sahip olacaklar." Ildır, Arabuluculuk Derneğini kurduklarını da sözlerine ekledi.

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler