Davaları takip etmekten evlenemedim!

Meslek hayatı boyunca Adana'da 12 okul değiştiren ve meslektaşları ile yöneticileri aleyhine açtığı dava sayısı 46'ya ulaşan görme engelli tarih öğretmeni Ali Ercan, tüm umudunu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) bağladı.

Tarih öğretmeni Ercan, yaptığı açıklamada, Kurttepe Mahallesi'nde annesi Emine Ercan ile birlikte yaşadığını belirterek, bugüne kadar açtığı davalar ve mahkemeleri takip etmekten evlenmeye bile zaman bulamadığını söyledi.

Başta Milli Eğitim Bakanlığı, Adana Valiliği, kaymakamlıklar, il ve ilçe milli eğitim müdürlükleri olmak üzere görev yaptığı okulların yöneticileri ve meslektaşları aleyhine kanunları uygulamamak, görevi kötüye kullanmak, gerçeğe aykırı rapor hazırlamak, okulda uygunsuz hareketlerde bulunmak gibi birçok nedenle dava açtığını anlatan Ercan, ''Avukatlara ödediğim para ile bugüne kadar bir daire satın alabilirdim'' dedi.

Bir önceki görev yeri olan Hasan Adalı Lisesi'nden şu anki görev yeri olan Hacı Ahmet Atıl Lisesi'ne tayini çıktıktan sonra görme engeli nedeniyle güçlük yaşadığını iddia eden Ercan, ''Daha önce görev yaptığım liseye evimden 6 dakikada gidiyordum. Şimdi ise atama yaptıkları Hacı Ahmet Atıl Lisesi'ne evimden 10 dakika yürüdükten sonra 2 otobüs değiştirmenin ardından ancak 40 dakikada ulaşabiliyorum. Tayinimin durdurulması talebiyle mahkemeye müracaat ettim'' diye konuştu.

Şimdiye kadar açtığı 46 davadan 29'unu kazandığını, 11'ini kaybettiğini, 6 davanın da sürdüğünü belirten Ercan, şunlar kaydetti:

''Açtığım davaları takip etmekten tatil bile yapamadım. Beni dava açmaya zorlamasalardı çok mutlu olacaktım. Bütün bu olumsuzlukları yaşadığım için AİHM'ne başvurdum. Şimdi tüm umudum AİHM'in vereceği kararda. Açtığım üç ayrı davada Türkiye'den 1 milyon avroluk manevi tazminat talep ediyorum.''

Ali Ercan, Bölge İdare Mahkemesi'ne gidip gelmekten, bütün hukuksal mevzuatı ezberlediğini ve adliyede neredeyse kendisini tanımayan hakimin kalmadığını belirterek, ''Artık çok yoruldum. İstanbul'a tayinimi istedim. Orada özürlülerle hayatı paylaşmayı seven çok insan var. Ben İstanbul'da daha çok mutlu olacağımı düşünüyorum'' diye konuştu.

MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DE ŞİKAYETÇİ
Adana İl Milli Eğitim Müdürü Abdulgafur Büyükfırat ise her öğretmenin kendileri için değerli olduğunu belirterek, ''Ancak Ali Ercan'ın bir ayağı okulda, diğer ayağı mahkemede. Bugüne kadar birlikte çalışıp da şikayetçi olmadığı tek bir meslektaşı ve yöneticisi kalmadı. Bizde ne yapacağımızı şaşırdık'' dedi.

Büyükfırat, Ali Ercan'ın görmediğini iddia etmesine rağmen söz konusu şikayetlerinde birçok olayı görmüş gibi anlattığına dikkati çekerek, şunları söyledi:

''Biz hiçbir öğretmenimizin mutsuz olmasını istemeyiz. Geçtiğimiz günlerde okulunda iki öğretmeni uygunsuz halde gördüğünü ihbar etti. Biz de konunun araştırılması için soruşturma başlattık. Ancak bu kez çıkıp 'beni röntgencilikle suçluyorlar' dedi. Oysa biz onun hakkında değil, şikayetçi olduğu kişiler hakkında soruşturma başlatmıştık.

Herşeye rağmen geçtiğimiz günlerde kendisini yanıma davet ettim. Makamıma annesiyle birlikte geldi. 'Sen hangi okulda kalmak istiyorsan orada kalacaksın' dememe rağmen ertesi gün gitti yine Cumhuriyet Savcılığı'na benim hakkımda da suç duyurusunda bulundu. Ali Ercan hocamız bu şikayet mekanizmasını alışkanlık haline getirdi.'