Handan Aydın, yeni açılan davaya müdahil olmayacaklarını belirterek, Mahkemeden de bizi çağırmadılar. Çünkü aradan yıllar geçti ve bu soruşturmalar babamı geri getirmeyecek” dedi.
Diyarbakır’ın Lice ilçesinde 1993 yılında suikasta uğrayan dönemin Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’ın kızı Handan Aydın babasının ölümüyle ilgili konuştu. Babasının öldürülmesiyle ilgili davaya müdahil olmayacaklarını belirten Aydın “İddianamede şüpheli olarak adı geçen Eşref Hatipoğlu aile dostumuzdu. Babamın ölümü ailemizi yıktı. 20 yıldır gözyaşı döküyoruz. Babamı hep rüyalarımda görüyorum” dedi.
2 ŞÜPHELİ VAR
Faili meçhul cinayet dosyalarını soruşturan Cumhuriyet Savcısı Osman Coşkun’un, 1993’te uğradığı saldırı sonucu hayatını kaybeden eski Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın’ın ölümüyle ilgili, 20 yıllık zaman aşımına gireceği gün hazırladığı iddianame kısa süre önce kabul edildi. İddianamede, suikastla ilgili ‘şüpheli’ sıfatıyla yer alan Diyarbakır Jandarma Alay Komutanı Emekli Albay Eşref Hatipoğlu ve Üsteğmen Tünay Yanardağ hakkında, “Taammüden öldürme”, “Halkı isyana ve birbirini öldürmeye teşvik”, “Cürüm işlemek üzere teşekkül oluşturma” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis ile 24 yıla kadar hapis cezası istendi.
10 YIL DEPRESYONDA KALDIM
İddianamenin ardından sessizliğini bozan Bahtiyar Aydın’ın kızı, aynı zamanda Çanakkale 18 Mart Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olan Handan Aydın cinayet sonrası gelişmeleri şöyle anlattı: “Babam Diyarbakır’a tayin edildikten 1 hafta sonra annemle peşinden gitmiştik. O zaman 22 yaşındaydım ve Gazi Üniversitesi Edebiyat bölümünden yeni mezun olmuştum. Mezuniyet diplomamı da babama göstermek için yanımda götürmüştüm. Diyarbakır’a geldikten 1 hafta sonra babam öldürüldü. Bize çatışmada öldüğü söylendi. Sonra apar topar Ankara’ya döndük ve babamı defnettik. Olaydan sonra ağabeyim Bülent, annem ve ben çok zor günler geçirdik. Ailem, babamın ölümüyle ilgili olaylarda hep geri planda kalmayı tercih etti. Çünkü hiçbir şey babamı geri getirmeyecekti. Ben ve annem yıllarca ağır travmalar atlattık. Annemde kalıcı hastalıklar oluştu. Babam, bizim sadece babamızdı. Evde hiçbir zaman askerlikten bahsetmezdi. Yaşadığı sıkıntıları evde anlatmazdı. Sadece bize babalık yapardı. Ölümünden sonraki 10 yıl depresyonda kaldım. Bu yüzden eğitim hayatımda çok geri kaldım. Babam öldüğünden beri sürekli ağladık. 20 yıldır babamı rüyamda görüyorum.”
JİTEM’İ DUYMADIM
İddianamenin acılarını tekrar hatırlattığından söz eden Aydın, davaya müdahil olmayacaklarını belirterek şöyle konuştu: “Babamın öldürülmesinden sonra olayla ilgili ne kimse bizi aradı ne de biz araştırma yaptık. Babamla ilgili haberleri yıllarca medyadan takip ettik. Şimdi yeni bir iddianame hazırlandı ve bazı iddialarda bulunuluyor. Ben iddianamede anlatıldığı gibi JİTEM denilen yapılanmayı hiç duymadım. İddianamede şüpheli olarak yer alan Üsteğmen Tunay Yanardağ ismini ilk kez duyuyorum. Ama Eşref Hatipoğlu ile babam devre arkadaşıydı. Annem ile Hatipoğlu’un karısı arkadaştı. Babamın öldürülmesi olayında aile olarak hiçbir bilgimiz yok. Bu gelişmeler bizim yaralarımızı tekrar deşti. Ben ve ailem Diyarbakır’da yürütülen soruşturmaya müdahil olmayı düşünmüyoruz. Mahkemeden de bizi çağırmadılar. Çünkü aradan yıllar geçti ve bu soruşturmalar babamı geri getirmeyecek.”