İşte Davutoğlu'unun açıklamalarından satır başları:
Tam da misakı milli haftasında, bizde kuvayi milliye halinde tarihe çıktığı şehirlerdeydik. Çok büyük bir coşkuyla kongrelerimizi yaptık ve 15 Mayıs 1919’da iki şahsı anmak istiyorum. Bir yiğit insan Hasan Tahsin, İzmir’de ilk mermiyi sıktı. Denizli’de de bir başka yiğit insan Ahmet Hulusi efendi düşmana karşı istiklal fetvası verdi.
ÜÇ ÇAKIL TAŞI OLAN DAHİL..
Silah sahibi olmamak bir mazeret değildir dedi Ahmet Efendi, elinizde üç çakıl taşı varsa atacaksınız ve mücadelede bulunacaksınız dedi. Bende buradan 95 yıl sonra çağrıyla bir şekilde yüzüncü yıla yürürken temel ilkemizi vurguluyorum. Herkes yeni misakı millide buluşmalı ve elinde ne varsa bu mücadeleye katılmalı. Üç çakıl taşı olan dahil, Türkiye’nin yeniden inşa faaliyetine katılmalı. Bu çerçevede mücadelemizi sürdüreceğiz.
İnşallah Ankara’dan sonra İstanbul’da başbakanlık ofisimiz vardı, bir başbakanlık ofisini de İzmir’de açıyoruz en kısa zamanda. Bu yolla, hükümet hizmetlerini ülkeye yaymak konusunda çok önemli bir adım atmış olacağız. Ayda birkaç günümüzü izmir’de geçireceğiz. Bütün Ege’de yapılacak faaliyetleri kontrol edeceğiz. Biz her bir şehrimize özel roller biçiyoruz. İzmir’e dönük olarak da İstanbul – İzmir otobanı 2017’de bütünüyle devreye girdiğinde 3,5 saate düşecek. Aynı şekilde Ankara – İzmir otoyolu tren yolu devreye girdiğinde, Ankara ve İzmir birleşmiş olacak. İzmir, Çandarlı Kuzey limanının devreye girmesiyle, izmir yine tarihin en büyük limanlarından biri haline gelecek.
BU ÇERÇEVEDE DE İZMİR’E YÖNELİK OLARAK...
Maalesef son 12 yıl içinde bütün şehirlerimizde çok büyük hamleler söz konusu olurken, İzmir’deki yerel yönetim anlayışı bu gelişmelere ayak uyduramadı ve izmir hak ettiği yeri bulamadı. Bundan sonra bizzat takip edeceğim. İzmir’i hak ettiği yere getireceğiz inşallah. Önümüzdeki mayıs ayında, konak tünelini açacağız. Manisa’yla İzmir arasındaki tünelin inşaatını bizzat devlet olarak üstlendik açacağız. Manisa’yla Denizli’yle Uşak’la bütün bir Ege’yle İzmir’i irtibatlandırarak ege’de başlı başına ekonomik havza oluşmasına büyük önem veriyoruz. İstiyoruz ki Marmara’daki üretim yoğunlaşmasını ülkenin her tarafına yayalım. Bu çerçevede de İzmir’e yönelik olarak, ileri teknoloji ihtiva eden projelere beşinci bölge teşviği uygulayacağız.
ÖNÜMÜZDEKİ HAFTALARDAN İTİBAREN OKULLARIMIZDA...
Yıllardır değişik şehirlerimizde yaşam biçimine müdahale gibi, Ak Parti’nin bu şehirlerle irtibatını koparmak isteyenlere sesleniyorum. Türkiye’de AK Parti’nin giremediği hiçbir köşe yoktur ve olmayacaktır. Biz kıyısıyla, dağlarıyla ovalarıyla deniziyle yaylalarıyla bütün Türkiye’nin partisiyiz. Ege bölgemize dönük olarak kalkınma stratejisi uygulamaya devam edeceğiz. Ege bölgemizin önümüzdeki kalkınma ve hamle döneminde öncü rol oynamasına önem veriyoruz. Bir müjde de manisa’da üzüm üreticileriyle paylaştım. Üzümdeki arz fazlasını almak üzere önümüzdeki haftalardan itibaren okullarımızda süt ile birlikte kuru üzümü de öğrencilerimize ikram edeceğiz inşallah. Bu bizim tarım ürünlerine daha önce de ilan ettiğimiz destek çalışmalarının başka aşamasını teşkil ediyor.
AMA AÇIK SÖYLEYEYİM...
Biz böyle milletimizle buluşurken ve omuz omuza 2015 Haziran seçimlerine yürürken, diğerleri de çok değişik koalisyon çabalarını sürdürüyorlar. CHP MHP HDP Türkiye gündemi üzerinden kendi politikalarını anlatmak yerine sürekli olarak farklı çabalarla AK Parti üzerinden siyaset yapmaya çalışıyorlar. Biz İzmir’e mi gittik, bir bakıyorsunuz Kılıçdaroğlu ertesi gün oraya gidiyor. Ama açık söyleyeyim hızımıza hiç kimsenin yetişmesi mümkün değil. Seçimlerde de ikinci turu yapacağız. Onlar arkamızda bizi takip etmeye devam etsinler.
ONLAR ÇATI ADAYLA KOALİSYONLA BİRLEŞİRKEN...
Biz milletle geleceğe kararlı şekilde yürürken perde gerisinde ittifak çalışmalarını görüyoruz. Geçen sene 17-25 aralık kumpaslarından sonra 30 Mart’a giderken, AK Partiyi engellemek için paralel çete şunu yaptı, her yerde AK Parti karşısında kim güçlüyse onu destekleyeceğiz. Kuran kurslarını engelleyen tek parti zihniyetini desteklediler bunlar. MHP’nin durumu ise daha da ilginç. MHP de bu paralel çeteye karşı çıkmak yerine, çatı adayla cumhurbaşkanımızın adaylığı karşısında ortak adayla sahneye çıktılar. Ne oldu? Onlar çatı adayla koalisyonla birleşirken, biz milletle bütünleştik ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde onlara en büyük dersi verdik.
ONLAR PARALELLE PARALEL YÜRÜMEYE DEVAM ETSİNLER...
Şimdi sayın Bahçeli, yine geometri merakın sarmış. Piramitten bahsetmiş elipse döndürelim bunu demiş. Kendi iktidarları döneminde gelir dağılımını herkes biliyor. Şimdi bir doların üç dolarına altında yaşayan yok. Sayın Bahçeli elipsle üçgenle uğraşmasın biraz paralelle ilgilensin paralelle. Hep bunlar yanyana gidiyorlar, milletle yolları hiç kesişmiyor. Kesişim noktaları yok. Onlar paralelle paralel yürümeye devam etsinler, biz sıratı müstakimle yürümeye devam edeceğiz.
Zaferin de bir tadı var. Tek tek gelmeyin hepiniz birlikte gelin hepinize karşı zafer kazanmak bizim için daha büyük zevk verici olacak. Benim anadolu’da gördüğüm heyecan 12 yıl boyunca AK Parti’ye ne yorgunluk bulaşmış, hep diriyiz hep iriyiz geleceğe yürüyoruz. Onlar telaş içinde kendi dertlerine düşsünler. İttifak hesap etsinler. Biz milli irade istikametinde yürüyeceğiz. Dikkat ediniz CHP MHP ve HDP’den Türkiye’nin temel meselelerini duyuyor musunuz yok, ekonomi yaklaşımı var mı yok. Çipras’a ümit bağladılar.
SAYIN ÇİPRAS’LA TELEFON GÖRÜŞMESİ YAPTIĞIMIZDA SÖYLEDİM...
Sayın Çipras’la telefon görüşmesi yaptığımızda söyledim, kendisi de katıldığını söyledi. 2002’de nasıl ekonomi hale gelmişse, partilerden ümit kesilmişse, biz 12 yılda hasta adam denen bir ülkeyi küresel güç haline getirdik. Sayın Çipras’ta buna katıldığını ifade etti. Biz sadece milletimizi örnek alıyoruz. Muhalefet ise acaba başka başarılardan ilham alma telaşı içinde. Veya popüler gündem arayışı içinde. Onlara tavsiyem anadoluya trakyaya sığınsınlar. Siyasette omurgaları yok, duruşları yok. Bir gün bakarsınız cumhuriyetçi, ertesi gün paralelcilerle iş birliği içinde. Önemli olan siyasette duruştur. Bu da sadece AK Parti’de var. AK Parti de bunu sürdürmeye devam edecek.
1972’den 2002 yılına kadar, 30 yıl inşaat sektörümüzün dışarda aldığı proje tutarı 44 milyardı. 12 yılda alınan proje miktarı 260 milyar dolar. Aramızdaki fark bu. Bunu da yakın takiple bu imkanı müteahhitlerimize sağladık. Ülke içinde konut sektörü için dev adımlar attık. İnşallah yapacağımız düzenlemeyle yüzde 25 peşinat zorunluluğu var biliyorsunuz. İlk evi alan konut taliplisi için bu yüzde 25 peşinat vesilesiyle yaptığı tasarrufun yüzde 15’ini biz devlet desteği olarak vereceğiz. İki hafta önce bu salondan çeyiz hesabını aktarmıştım. Evleneceklere, evlilik hazırlıkları için ebeveynlerin yaptığı tasasrrufa yüzde 15 katkı. Hem evlenmek, hem konut sahibi olmak içinde yüzde 15 desteği verdik. İnşallah konut sahibi olmayan aile kalmayacak bu ülkede. İmar yasası noktasında düşüncelerimizi de paylaştık.
BUNUN SOKAK PAFTA OLMASINA ÖZEN GÖSTERECEĞİZ
Çalışmakta olduğumuz inşaat imar yasasında herhangi bir şekilde vatandaşlarımızın sahip oldukları arazi arsa evin değer kazanması durumunda vergi gelmesi söz konusu değildir. Vergi yükü söz konusu değildir. Belediyelerimizin yaptığı düzenlemeler çerçevesinde olabilecek değer artışında değer artışı söz konusu olmayacaktır. Sadece herhangi bir vatandaş imar değişimi talebinde bulunursa bireysel olarak, onun getirdiği ek değer, onunla ilgili bir düzenleme gelecek. Bireysel taleplerde de bir arsada imar değişiminin getireceği yüksek kazancın, yan arsada oluşacağı adaletsizlik için, bunun sokak pafta olmasına özen göstereceğiz.
Başbakan Davutoğlu’na Meclis’te sözlü protesto
Davutoğlu, AK Parti Grup toplantısının ardından salondan çıkarken protesto edildi. AK Parti Teşkilakından olduğu belirtilen iki kadın, Başbakan'la görüşmek istedi. Başbakanlık korumaları engel olmaya kalkınca kadınlardan bir tanesi, "Sayın Başbakan verdiğiniz sözleri yerine getirmiyorsunuz. Etrafınızda bulunanlar size yalan söylüyor" diye bağırdı. Korumaların araya girmesi ile birlikte kadınlar apar topar kulis dışına çıkarıldı. Meclis Koruma memurları tarafından ifadeleri alınmak üzere idare amirliğine götürüldü.