Davutoğlu: Yüce Peygambere Yapılan Hakarete Sessiz Kalmayız

Taylan YILDIRIM- Cem ULUCAN/AYDIN, Partisinin Aydın İl Kongresi'ne katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu'na, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’nin yanı sıra çok sayıda milletvekili eşlik etti.
Avukat Ömer Özmen'in tek aday olduğu Atatürk Spor Salonu'ndaki Ak Parti Aydın Kongresi nedeniyle, polis geniş güvenlik önlemi aldı. Spor salonu çevresinde içeriye giremeyen vatandaşlar için, dev ekranlar yerleştirildi.
SELAM OLSUN AYDINLI EFELERE
Başbakan Ahmet Davutoğlu, salona girmeden önce kendisini karşılayan vatandaşları otobüsten selamladı. Başbakan Ahmet Davutoğlu'na, salonu dolduran gençler, 'Burada burada dindar nesil burada' diye slogan attı. Kongrede ilk konuşmayı Aydın İl Başkanı Aydın Atay yaptı. Ardından da, kürsüye çıkan Başbakan Ahmet Davutoğlu, “Selam olsun Aydınlı efelere, yiğitlere, kardeşlerime bacılarıma selam olsun. Selam olsun bu aziz milletime, Çakabeye, Aydınoğullarına, Ertuğrul beye selam olsun. Millet zora düştüğünde, ordularımız dağıldığında hiçbir yerden talimat almayan Demirci Mehmet Efe'ye selam olsun. Tek parti zulmüne karşı ayağa kalkan şehit Başbakanımız Adnan Menderes'e selam ve rahmet olsun. Coşkunuz şehit başbakanımızın yaktığı milli idare meşalesini hala söndürmeden yandığını gösterdi" dedi.
AYDIN EMİN ELLERDE
Aydın'ın sağlam ellerde, efelerin ellerinde olduğunu bildiğini söyleyen Ahmet Davutoğlu, “Haziran seçimlerinde Aydınlı efeler, öyle bir ayağa kalkacak ki demokrasinin omurga şehri olacak. Bakın biran düşünün Demirci Mehmet Efe, bu şimdi Aydınlarla birlikte oturuyor. Türkiye Cumhuriyetine bakıyor. Manen bakıyor. Biran tahayyül edin. Eğer Demirci Mehmet Efe, Yörük Ali Efe, 2001 Türkiye'sine baksalardı. Derlerdi ki 'bizim istiklali için kan verdiğimiz devlet bu hale düşecek miydi? Bu 2001 Türkiye’si bir IMF memuruna hesap verir duruma geldi' derdi. O yıllar, Türk lirasının 6 sıfırla değerinin kalmadığı yıllardı. O yıllara gelene kadar geçmiş yıllarda Türkiye Cumhuriyeti devleti onurlu milletin aziz devleti kendi tankını, tamir etmek için İsrail'e muhtaç kaldı. Herhalde o yiğitler, efeler gelip o Türkiye'ye bakmış olsalardı ki onlara derlerdi ki, 'Biz bu vatanı hiç yoktan bu şekle düşsün diye kurtarmadık' derlerdi. Ama şimdi o yiğitler, yörükler onuru için her şeyi veren o aziz şehitler, şimdi gelselerdi aramıza derlerdi ki 'işte görmek istediğimiz Türkiye bu. Hiç kimseye boyun eğmeyen Türkiye Cumhuriyeti devleti bu' derdi" dedi.
MİLLİYETÇİLİK SÖZLE YAPILMAZ
Türkiye'nin kendi savaş uçağını yapacak duruma geldiğini de anlatan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Aydın'a istikbalimizin sembolüdür dedim. Geçen savunma sanayi icra kurulunu topladık. 2001 yılında tanklarını yenilemekten aciz Türkiye'nin yerine, kendi savaş uçağını ön tasarım aşamasına geldik ve inşallah 2023 kendi savaş uçağını yapan güçlü ve kudretli Türkiye konumuna geleceğiz. O zamana efeler yola çıktıklarında eski atadan kalma tüfekleri vardı, ama onurlarıyla ayakta kaldılar. 2002 yılına geldiğinde ise Türkiye'de bir Ak Parti devrimi yaşandı. Aynen efelerin başını kaldırması gibi millet başını kaldırdı ayağa kalktı bir daha oturmamak üzere. İşte yeni Türkiye bu. Hiç kimseye hesap vermeyecek, ama hesap sormak gerektiğinde herkesten hesap soracak. Yeni Türkiye bu. Türk lirasının değersiz kaldığı o günle karşılaştırın küresel krize rağmen dünyanın en büyük ekonomileri arasına girmiş Türkiye var. İstiklalimizi, ancak paranız değerli olursa ancak güçlü olursunuz. Vatandaşlarımız her yerde başı dik olur. Sağlam oluruz. Geçen hafta Berlin'de kardeşlerimizle buluştuk. Emin olun Aydın'da gördüğümüz aşk şevk, Berlin'de de vardı, Brüksel'de de vardı. Eskiden Ak Parti öncesinde herhangi bir Avrupa şehrinde meclise girdiğimizde başımız eğik girerdik. Ülkemiz 5 cente muhtaç gibi görülürdük. Kendi ayakları üzerinde durmayan ülke gibi görünürdük. Şimdi Avrupa'da sokağa çıktığımızda, meclise girdiğimizde biz Türküz diye haykırsak diye övünüyoruz. Bizim tek bir gayemiz var. O efelerin yiğitlerin hiç yoktan istiklale kavuşturduğu ülkesini onurlu ve izzetli kılmak. Tek gayemiz bu. Milliyetçilik nutukları atanlar bilsinler ki gerçek milliyetçilik aziz al bayrağı dünyanın her yerinde dalgalandırmaktır. Eskiden 163 temsilcimiz vardı dünyada. Şimdi 228 temsilcilikle dünyada en fazla temsil edilen bayrağını dalgalandıran 6'ncı büyük ülkeyiz. Milliyetçilik sözle olmaz. Milletçilik bu bayrağa itibar kazandırmakla olunur."
PEYGAMBERİMİZE HAKARET EDİLMESİNE TAVİZ VERMEYİZ
Paris’teki terör saldırılarına da konuşmasında değinen Ahmet Davutoğlu, "Paris'te teröre karşı dünya ülkelerinin devlet başkanlarıyla yürürken de, aynı temel ilkeden hareket ederek, Türkiye'de vurguladığımız gibi, bir takım provokatör ajanların çıkarmaya çalıştığı fitneleri engellemek için söylediğimiz gibi, dünyanın hiçbir yerinde Hazreti Peygambere karşı da hakaret edilmesine sessiz kalmayız. Sakin durmayız. Hazreti Peygamberin onuru bütün bir insanlığın onurudur. O alemlere rahmet eden yüce peygamber için her şeyi yapmaya hazırız. Ona yapılan hakarete taviz de vermeyiz, sessiz de kalmayız" dedi.
Türkiye'de de karikatürlerin basıldığını hatırlatarak buna tepki gösteren Davutoğlu, "Maalesef efelerin manevi özgeçmişine de ihanete edercesine karikatürleri basmaya kalkanlar oluştu. Bunlara kimi sahip çıkanlar oldu. Bunlara CHP sahip çıktı. Bizim prensibimiz açıktır. Her yerde teröre karşıyız. Karşı çıkarız ama hakarete de göz yummayız. Peygamberimizin onurunu korumak için sesimizi her yerde yükseltiriz" diye konuştu.
CHP'YE ŞİŞLİ ÜZERİNDEN AĞIR ELEŞTİRİ
Bu sırada partilerine 'vur vur inlesin CHP dinlesin' tezahüratları üzerine Davutoğlu, “Vurmaya gerek yok onlar zaten birbirlerini yeteri kadar vuruyorlar. İki ayda kaç reform paketi açıkladık, cumhurbaşkanımızla kaç yurtdışı gezisine gittik. Kaç dünya liderini ağırladık. Ama onlar iki aydır Şişli'de acaba tekrar düzeni nasıl sağlarız diye uğraşıyorlar. Şişli'de birbirini vuran vurana. Şantaj yapan yapana, mahkemeye giden gidene neler yapmışlar? Seçimden önce adaylarından kazanması halinde, seçimi kazansan bile başkanlıktan çekileceksin diye, istifa edeceksin diye yazı almışlar. Başkan da istifa etmeyince tehdit etmişler. O da onları tehdit etmiş. Sanki uluslararası mesele gibi Kılıçdaroğlu da arabulucu tayin etmiş. Gören de dünyanın en büyük krizi var sanacak. Bir Şişli'yi idare edemeyenler Türkiye'yi nasıl idare edecekler? Şişli'de düzeni kuramayanlar Türkiye'de neyin düzenini kuracaklar? Bırakın onlar birbirlerini vursunlar. Biz yolumuza devam edeceğiz. Tehdit edenin tehdidinden yılmadan korkmadan" dedi.
ADNAN MENDERES GİBİ DARAĞACINA GİTMEYE TERETTÜT ETMEYİZ
Paralel devlet yapılanmasını da Adnan Menderes üzerinden eleştiren Ahmet Davutoğlu şunları söyledi:
"Aydın'ın bize öğrettiği ikinci derse gelecek olursak. Aziz Adnan Menderes'i tekrar rahmet ediyorum. Başbakan olduğum zaman ilk ziyareti onun mezarına yaptım. Aydınlılar, orada ona söz verdim. 'Eğer senin emanetini yani milli idareyi korumak zorunda kalırsam, senin gibi darağacına gitmek için biran olsun tereddüt etmeyeceğim.' Her biriniz Adnan Menderessiniz her bir Aydınlı Menderes'tir. Hedefimiz makamlarımıza tek şey için milletimize hizmet etmek için, milletimizle birlikte tarihe birlikte yürümektir. Adnan Menderes rahmetlinin diyarından sesleniyorum. Aynı o zaman onurlu şerefli TSK içerisinde bazı gruplar hiyerarşi tanımadan, ordu geleneğine saygı göstermeden paralel cuntalar oluşturmuşlarsa, Adnan Menderesi'i şehadete götürmüşlerse, daha sonra bu 12 Mart'ta 12 Eylül'de 28 Şubat'ta tekrar etmişse. İşte şimdi de benzer bir tehlike ile karşı karşıya kaldığımızda, demokrasi konusunda hiç tereddüt etmeyiz. 12 yılda Türkiye'de demokrasiye dışarıdan müdahale etme, darbe sona erdi. Artık Türkiye'de kimse darbeyi siyasi bir sözcük olarak kullanmıyor. TSK içinde geçmiş cunta gibi paralel oluşması gibi bu sefer de 17 - 25 Aralık ile TIR baskınında bir başka paralel çete Türk demokrasisine darbe vurmaya kalkıştı. Milletten destek almadan hesap vermeden bu ülkeye hükmetmeye kalkıştı. Ama şaşırdıkları hesap etmedikleri şuydu. Bu kez karşılarında kaya gibi duran Ak Parti kadroları vardı. Ve biz hep beraber, bu paralel çete onun arkasındaki işbirlikçileri Türkiye'deki yandaşlarını muhalefet partileri birer dökülüyor. Milletvekili Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na 12 soru sordu. Aydın milletvekili 'eskiden ordu müdahale ederdi, bizi kurtarma ihtimali vardı, şimdi o da kalmadı' dedi. Hep medet umdukları ya darbeler, ya çeteler. Sonra da yüzsüzce gelip Adnan Menderes'in şehrinden oy istiyorlar. Bize ne yaparlarsa yapsınlar sadece milli iradeye sahip çıktık. Sahip çıkmaya devam edeceğiz."
ADNAN MENDERES GİBİ SİZLER DE EMANETSİNİZ
Aydın'a yapılan yatırımları da anlatan Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Adnan Menderes'in bize emanetisiniz. Demokrasi nasıl Adnan Menderes'in emaneti ise, sizler de emanetsiniz" dedi. Aydın Menderes'e yapılanların, Recep Tayyip Erdoğan'a yapılmaya kalkışıldığı görüşünü savunan Davutoğlu, bununla ilgili de şöyle dedi:
"Bu çete ve onunla işbirliği yapan muhalefet aynı Adnan Menderes'e yaptığı gibi 'sabık Menderes' dediği gibi, Recep Tayyip Erdoğan için de 'dönemin Başbakanı' demeye kalkıştılar. Adnan Menderes demokrasi şehidi oldu. Recep Tayyip Erdoğan da bugün milletin iradesiyle Cumhurbaşkanı oldu. Hiçbir şekilde milletimizin bize verdiği emaneti namerde vermeyiz. Milletimizden aldığımız emanet dolayısıyla başka hiçbir mercie hesap vermeyiz. Aydın'a çok hizmet ettik. Daha etmeye de devam edeceğiz. Yeni müjdeler vereceğiz. Ülkemizin istiklaline sahip çıktık. Kendi tankını uçağını, savaş gemisini yapmak için Haziran 2015'de en güçlü şekilde desteklemeye hazır mısınız? Her bir neferimizle ferdimizle inşallah Aydın'da yüzde 50'yi aşmaya hazır mıyız? Milli iradeyi egemen kılmaya hazır mıyız? Bütünü çetelere çatı aday diyerek birleşip karşımıza çıkanlara karşı kim gelirse gelsin birinci parti Ak Parti demeye hazır mıyız? Sizden en az Türkiye ortalamasını beklemiyoruz. Aydın'da en az yüzde 50 almaya hazır mıyız? Aydın demokrasiyi taçlandıran bir geleceğe yürüyecek. Demokrasi ve istiklaliniz için yürümeye çağırıyorum."
Başbakan Ahmet Davutoğlu, konuşmasının ardından Aydın Valiliği'ne ziyaret etti.