MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Demokrasi kültürümüzün yozlaştırılmasına suskun kalmamız, delilli, ispatlı sandık yolsuzluklarına göz yummamız kesinlikle düşünülemeyecektir. " dedi.
Bahçeli, partisinin Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Merkez Disiplin Kurulu (MDK) üyeleri ve milletvekillerinin katılımıyla Kızılcahamam'da düzenlenen toplantının açılışında konuştu.
31 Mart yerel seçimlerinin üzerinden yaklaşık 2 hafta geçtiğini ancak seçim sonuçları üzerindeki tartışmaların hız kesmediğini, bilakis günbegün artış gösterdiğini belirten Bahçeli, bu durumun her türlü izahtan vareste olduğunu söyledi.
Demokrasinin tüm kurum ve kurallarıyla çalıştığını, milli iradenin sandıkta tezahür ettiğini, milletin takdir ve tercihinin belli olduğunu vurgulayan Bahçeli, "Ancak 31 Mart seçimlerine gölge düşürmek isteyenler elbette boş durmamışlardır.
Milli iradenin ipotek altına alınmasına alenen tevessül ve teşebbüs edilmiştir.
Seçimin meşruiyetini sorgulatmak maksadıyla organize usulsüzlüklerin faili ve figüranı olanlar, 31 Mart'ı sabote etmek, hile ve desiselerle seçmen iradesini sekteye uğratmak için yoğun çaba ve faaliyet içinde yer almışlardır." diye konuştu.
Bahçeli, vatandaşların hür iradeleriyle kullandığı her oyun değerli, sandığın da demokrasinin onuru ve milli iradenin namusu olduğuna işaret ederek, bu onuru kirletmeye, bu namusu karalamaya hiç kimsenin haddinin ve hakkının bulunmadığını vurguladı.
"Demokrasi kültürümüzün yozlaştırılmasına suskun kalmamız, delilli, ispatlı sandık yolsuzluklarına göz yummamız kesinlikle düşünülemeyecektir. " ifadesini kullanan Bahçeli, bu konunun her türlü siyasi anlayış ve angajmanlardan tamamıyla ayrı ele alınması gerektiğini dile getirdi.
Bahçeli, "Demokratik süreçleri şaibelerle boğmak, sahadaki emeği, milletimizin erdemli seçimini sandık başında tahrip ve tahrif etmek, altından kalkılamayacak sonuç ve sorunlara zincirleme şekilde yol açabilecektir." değerlendirmesinde bulundu.
- "Ulaşılan siyasal netice kapsamlı olarak ele alınacak"
Toplantıda yerel seçimlerin yanı sıra bundan sonraki siyasi gelişmeler ve muhtemel gündemlerle ilgili değerlendirmelerin de yapılacağını ifade eden Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü:
"31 Mart'ta Milliyetçi Hareket Partisinin ve Cumhur İttifakı'nın ulaştığı siyasal netice kapsamlı olarak ele alınacaktır. Ne söyledik, neyi hedefledik, nereye ulaştık? Cevabını arayacağımız soruların ilk etabı bunlardan ibarettir.
İkinci olarak, Türkiye nasıl bir ortamda seçime gitmiş, hangi tehditlerle muhatap kalmış, milli iradenin üzerinde baskı kurmak için hangi mekanizmalar kurulmuş, hangi mihraklar sinsi kurgu yapmıştır?
Cevaplarını kuyumcu titizliğiyle araştıracağımız soruların bir diğer ayağı da bu şekilde vasat bulacaktır.
Milliyetçi Hareket Partisi, 31 Mart seçimlerine büyük anlamlar yüklemiş, milli bekamız üzerinde derin yankıları olacağını ifade etmiştir. Bunda da ne kadar haklı olduğumuz, ne kadar isabetli öngörüde bulunduğumuz şimdiden ortaya çıkmıştır.
Şunu bir defa gönül huzuruyla ve tam bir inanmışlıkla söylemek isterim ki 31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerinin kazananı açık ara farkla Cumhur İttifakı'dır."
Bahçeli, MHP ile AK Parti'nin samimi, sağduyulu ve şuurlu bir ittifakla Türk milletinin özlemlerini seslendirdiklerini, bunun aksini iddia etmenin beyhude bir gayret olduğunu dile getirdi.
Devlet Bahçeli, "Cumhur İttifakı'nın çağrısı, hamdolsun milletimiz tarafından hem duyulmuş hem de kabul görmüştür.
Kaldı ki bu durum Türkiye için muazzam bir kazanımdır.
31 Mart'tan alınan sonuçlar, seçimsiz geçecek 4,5 yıllık zaman diliminde, Cumhuriyet'in yüzüncü yıl dönümüyle ilgili yapılacak müstesna hazırlıklara güçlü bir destek; büyüyen, gelişen, vesayeti dışlayan, kalıpları kıran Türkiye'ye demokratik bir katkıdır." dedi.
- "MHP safraları attı, kamburlardan kurtuldu"
MHP'nin, 31 Mart seçimlerinde büyük bir başarıya imza attığını söyleyen Bahçeli, şöyle devam etti:
"Yenilgimizi gözleyenler bir kez daha ters köşeye yattılar. Kaybedeceğimizi düşleyenler yeniden hayal kırıklığına uğradılar.
Milliyetçi Hareket Partisi safraları attı, kamburlardan kurtuldu, çok şükür istikrarlı, irfanlı, iddialı ve inançlı yükselişine devam etti.
31 Mart'ta, Türk milleti bekasına sonuna kadar sahip çıktı.
31 Mart'ta, Türkiye'nin önü açıldı, geleceği aydınlandı. Aziz milletimiz, Cumhur İttifakı'nı ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni teyit etmekle kalmadı; istikbalin mimarı, istiklalin mihveri olarak tescilledi."
Bahçeli, bu durumu hazmedemeyenlerin ne yaptığının ve ne söylediğinin meseleleri olmadığını vurgulayarak, herkesin kendine yakışanı, meşrebine uygun olanı yapacağını kaydetti. MHP Genel Başkanı Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:
"Bizim fitnekoliklerle meşgul olacak vaktimiz yoktur. Siyasi düzenbazlarla, siyaset cambazlarıyla oyalanmaya, onların seviyelerine düşmeye halimiz ve hakkımız olamayacaktır. Önümüze bakacağız, işimize bakacağız, millete hizmet yolundan ayrılmayacağız. Dik duracağız, sağlam duracağız, adam gibi duracağız, bu suretle sarsılmayacağız, muhkem ve muteber istikametimizden asla sapmayacağız.
Çok cepheden saldırı altında olabiliriz, hiç fark etmez. Çok aktörlü pis bir senaryonun hedefinde yer alabiliriz, ne gam ne tasa, bize sökmez, bize işlemez. Bir olursak, birlikte hareket edersek, her mihneti aşar, her melaneti yarar, her musibeti yeneriz."
- "Cumhur İttifakı'nın akıbeti Türkiye'nin kader çizgisiyle kesişmiştir"
Bahçeli, kutlu davalarından, Türkiye'nin tarihsel ve egemenlik haklarını müdafaadan, milli bekayı savunmaktan, hakkı ve hakikati batılın yüzüne haykırmaktan, hıyanetle mücadeleden vazgeçmeyeceklerine dikkati çekerek, MHP'nin tarihin doğru yerinde ve siyasetin doğru yönünde olduğunu söyledi.
Devlet Bahçeli, "Milliyetçi Hareket Partisi, Türk milletinin müşfik yüzü, tertemiz özü, kudretli sözüdür.
Unutulmasın ki Cumhur İttifakı'nın akıbeti Türkiye'nin kader çizgisiyle kesişmiştir.
Zillet ve hezimetle yolu birleşenler Türkiye'nin karşısında mevzilenen şer ve şekavet cephesidir. Onların yolu karanlıktır, köhnedir, kötürümdür, direkt uçuruma açılmaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
(Sürecek)