Demokratikleşme Paketi

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hasan Bitmez, seçim barajının kaldırılmasını istediklerini belirterek, "Saadet Partisi olarak temsilde adaleti sağlamak adına Barajsız Seçim Sistemini öneriyoruz. Bunun yanı sıra Türkiye Milletvekilliği sistemini teklif ediyoruz. Buna göre, oyların yüzde 1'ini alan bir parti bu 100 vekilden birini almaya hak kazanacak" dedi. Yerel seçimler öncesinde çalışmalar yürütmek üzere Sakarya'ya gelen Bitmez, partisinin il başkanlığı binasında düzenlediği basın toplantısında, Demokratikleşme Paketi'ne ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Saadet Partisi olarak temel hak ve hürriyetlerin genişlemesini sağlayacak her adımı sonuna kadar desteklediklerini vurgulayan Bitmez, "Ancak takdim edilen demokratikleşme paketi, milletimizin beklentilerini tam anlamıyla karşılamamaktadır. Bu pakette Türkiye'nin geleceğinden çok, AK Parti'nin geleceğini ilgilendiren hususlar mevcuttur. Yani pakette demokrasiden çok iktidarda kalma kaygısı mevcuttur" diye konuştu. Bitmez, pakette en büyük beklentilerinin seçim barajına ilişkin düzenleme olduğunu ancak bunun da karşılanamadığını savundu. "Hükümet, bu konuda çözüm değil, tartışmaya sebep olacak teklifler ortaya attı" diyen Bitmez, sözlerini şöyle tamamladı: "Teklifleri de barajı yükseltecek şeyler. Yüzde 5 seçim barajına ilave olarak daraltılmış bölge ve dar bölge seçim sistemleri, oy barajının yüzde 25'lere çıkması anlamına gelir. Saadet Partisi olarak temsilde adaleti sağlamak adına Barajsız Seçim Sistemini öneriyoruz. Bunun yanı sıra Türkiye Milletvekilliği sistemini teklif ediyoruz. Buna göre, oyların yüzde 1'ini alan bir parti bu 100 vekilden birini almaya hak kazanacak. Bunun dışındaki tüm sistemler, temsilde adalet ilkesine aykırıdır. Ayrıca, Dar Bölge Seçim Sistemi, hem adil değildir hem de ülkemizde tehlikeli ayrışmalara neden olacaktır. Bir diğer adaletsizlik de siyasi partilere yönelik hazine yardımıdır. Bu yardım için gereken barajın düşürlümesi büyük bir lütuf olarak gösterilmektedir. Adil olan ise seçim yarışına girmeye hak kazanan bütün partilerin, aynı şart ve imkanlarla başlamasıdır. Mevcut sistemle belli partiler, seçim yarışına çok önde başlamaktadır."