ANKARA (İHA) - CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Deniz Feneri ile ilgili olayların, bugünkü iktidarın siyasi finansmanının niteliğini ciddi ölçüde ortaya koyduğunu iddia etti. Baykal, TBMM açılır açılmaz bu konuda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında gensoru önergesi vereceklerini de bildirdi.
Baykal, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında Deniz Feneri Derneği ile ilgili olaylara ilişkin açıklamalarda bulundu. Almanya'da yürüyen davada yarın kararın açıklanacağını ve kararın çerçevesinin belli olduğunu ifade eden Baykal, "Ortaya çıkan manzara, Deniz Feneri yolsuzluğunun Almanya'nın gördüğü en büyük bağış yolsuzluğu olduğunu ortaya koymuştur" dedi. Deniz Feneri Derneği'nin 'uluslararası bir suç örgütü' olduğunun ortaya çıktığını da savunan Baykal, gerçekleşen yolsuzluğun 'bireysel bir zimmete geçirme olmadığını, şeytana uymuş birinin sebep olduğu bir olay olmadığını, tersine kolektif bir olay olduğunu' söyledi. Baykal, "Bu derneğin, yolsuzlukları kamufle etmek için kurulduğu kaygısı, kuşkusu oluşmuştur" dedi. Dernekte çift muhasebe tutulmasının da bunun göstergesi olduğunu kaydeden Baykal, bir miktar göstermelik yardım yapıldığını söyledi. Asıl amacın paranın Türkiye'de siyasi amaçlarla kullanılması olduğunu öne süren Baykal, Türkiye'de çeşitli çevrelerin takındığı tavrın da bunu ortaya koyduğunu söyledi. Baykal, "Bu olayın başında, sonunda, her aşamasında siyaset vardır. Bu, bireysel para toplama değil, siyasi amaçla para toplamadır" dedi. Olayın Almanya ayağının Alman yargısı tarafından aydınlatıldığını ancak Türkiye ile ilgili kimsenin harekete geçmediğini ifade eden Baykal, demokratik bir hukuk düzeninde bunun olmaması gerektiğini dile getirdi.
"DENİZ FENERİ AK PARTİ İLE ORTAYA ÇIKMIŞTIR"
Deniz Feneri Derneği'nin AK Parti iktidarı ile birlikte ortaya çıktığını ifade eden Baykal, "Deniz Feneri'ni kamuya yararlı hale getiren, vergi kolaylığı sağlayan kim? AK Parti hükümeti. Hükümet, Mehmetçik Derneği'nden esirgediği vergi kolaylığını Deniz Feneri'ne sağlamıştır" ifadesini kullandı. Deniz Feneri'nin AK Parti'nin 'gözde derneği' olduğunu öne süren Baykal, derneğe Atatürk ödülü ve TBMM hizmet ödülü verildiğini söyledi. Organizasyonun içindekilerin AK Parti ile içli dışlı olduklarını, Başbakan Erdoğan'ın yakın çalışma arkadaşları olduğunu iddia eden Baykal, "Tüm bunların tesadüf olması mümkün değildir" dedi. "Eğer AK Parti iktidarda olmasa Deniz Feneri olayı olur muydu, olabilir miydi?" diyen Baykal, hükümetin derneğin gelişmesine destek verdiğini ve asıl niteliğinin ortaya çıkmasından rahatsız olduğunu öne sürdü. Baykal, "Üzülmüşlerdir, örtbas etmeye çalışmışlardır. AK Parti olmasa olayın Türkiye ayağı bu kadar başı boş olur muydu?" iddiasında bulundu.
AK Parti yönetiminin olayla ilgisinin hukuki bir önemi olup almadığının gelecekte ortaya çıkacağını belirten Baykal, ancak siyasi bir bağlantı olduğundan kimsenin şüphe etmemesi gerektiğini savundu.
"BAŞBAKAN YANLIŞ İŞLERİN İÇİNDEDİR"
Hükümetin konuyla ilgili olarak geçen yıldan itibaren telaş içinde olduklarını savunan Baykal, Başbakan Erdoğan'ın da bu yüzden Almanya büyükelçisi ile bu konuyu görüştüğüne inandığını söyledi. Baykal, "Bu tablo, hiç kuşku yok ki, bugünkü iktidarın siyasi finansmanının niteliğini ciddi ölçüde ortaya koymuştur. Bunun bir anlamı, bir siyasi sorumluluğu yok mu? Biz böyle mi yönetileceğiz?" diye konuştu.
AK Parti'ye destek verenlerin de 'artık yeter, bu kadar olmaz' dediklerini ifade eden Baykal, "Türkiye'de bu olayla ortaya çıkmıştır ki, Başbakan yanlış işlerin içindedir. Ortaya çıkınca da tepki gösteriyor. Cezalandırmaya, engellemeye çalışmaktadır. Hatta gerçek dışı beyanlarda bulunmaktadır. Kendi deyişiyle 'koca bir başbakan'ın' 'tanımıyorum, bilmiyorum' diye kaytarması üzüntü vericidir" açıklamasını yaptı.
Baykal, kurye olduğu iddia edilen RTÜK Başkanı Zahid Akman'ın da görevden ayrılması ya da ayrılmasının sağlanması gerektiğini söyledi. Başbakan Erdoğan'ın Almanya'da 4 tutuklu olduğunu söylediğini ve bilinenlerin dışındaki 4'üncü tutuklunun kim olduğunu açıklaması gerektiğini de ifade eden Baykal, bu olayla ilgili olarak kamuoyundan özür dilenmesi gerektiğini de kaydetti.
Türkiye yargısının bu konuda kıpırdayamadığını öne süren Baykal, "Başbakan'ı 1 kuruşa mahkum eden yargıcın başına gelenler akla gelmektedir" dedi. Bir soru üzerine Baykal, TBMM açılır açılmaz bu konuda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında gensoru önergesi vereceklerini de bildirdi.