Araştırmalara göre, bin yılı aşkın bir zamandır su üzerinde yaşayan ve ‘deniz çingeneleri’ lakabını alan kabile, büyük dalaklarıyla ve nefes tutma becerileriyle evrimin bir örneği olabilir. Geçimini su ürünleriyle sağlayan Bajau Kabilesi, ‘deniz çingeleri’ lakabıyla biliniyor. Nesillerdir su üzerinde yaptıkları evlerde yaşayan kabilenin fiziksel özellikleri de zaman içinde değişime uğradı. Normal insanlardan daha büyük dalağa sahip olan Bajau Kabilesi üyeleri, nefeslerini yaklaşık 13 dakika boyunca suyun altında tutabiliyorlar.
Düzenli pratik ve antreman sayesinde kabile üyelerinin dalış yeteneklerini arttığı biliniyor. Ancak yapılan araştırmalar bu yeteneklerinin genetik adaptasyonun bir örneği olabileceğini de ortaya koyuyor. Bajau halkının dalaklarının %50 büyüdüğü ve kanlarındaki oksijenin %9 arttığı, bu sayede 60 metreye dalıp 13 dk su altında kalabildikleri tespit edildi. Kabile üyeleri günde ortalama 8 saatlerini su altında geçiriyor, 70 metreye kadar dalış yapıyor ve nefeslerini ortalama olarak 13 dakikaya kadar tutabiliyorlar. Dalak, yüksek oksijenli kırmızı kan hücresi deposu göreviyle birlikte bir anlamda biyolojik dalış tüpü etkisi görüyor.
Deniz göçebelerinin yaşam koşulları, endüstriyel balıkçılık sebebiyle her geçen gün daha da zorlaşıyor. Bu durum, göçe ve kabilenin farklı iş kollarına yönelmesine neden oluyor. Bajau Kabilesi nesli yok olma tehlikelisi ile karşı karşıya kalan kabilelerden biri olarak tanımlanıyor.
