Denizli’de Kadın Derneklerinden Dershanelerin Kapatılmasına Tepki

Denizli’de altı kadın derneğinin başkanları, düzenledikleri basın toplantısıyla dershanelerin kapatılmasına tepki gösterdi. Denizli Gazeteciler Cemiyeti’nde Armoni Hanımlar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Kerime Kılıç, Denizli Kadın Sağlıkçılar Derneği Başkanı Gülay Dinç, Denizli Kadın Gelişim ve Kültür Derneği (KAGED) Başkanı Mehtap Özcan, Mihriban Hanımlar Derneği Başkanı Nuriye Vural e Nilüfer Çalışan Kadınlar Derneği Başkanı Dilek Betül Uzun’un katıldığı toplantıda ortak metni, Denizli Mahruyan Hanımlar Derneği Başkanı Sevde Karadeniz okudu.Karadeniz, son günlerdeki dershane kapatma tartışmalarını endişeyle izlediklerini, kendileri gibi yüzlerce sivil toplum kuruluşunun ve kamuoyunun da aynı kaygıları taşıdığını gördüklerini söyledi. Karadeniz, “Konunun paydaşları, sektörde yer alan ve binlerle ifade edilen dershane ve bu dershanelerin çalışanları, yine bu kurumlardan yararlanan binlerce öğrenci ve aileleri gibi çok geniş bir kitle olunca dershanelerin sorunlarının ve ihtiyacı olduğu düşünülen iyileştirmelerin, bütün muhatapların hassasiyetleri gö önüne alınarak yapılması gerektiğini düşünüyor, her konuda olduğu gibi bu konuda da istişarenin önemine inanıyoruz. Bizler iyi bir nesil yetiştirmek ve ülkemizin daha güzel günler görmesi adına hiçbir karşılık beklemeden ve gönüllü olarak çalıştığımız sivil toplum kuruluşları olarak geleceğe umutla bakıyor ve her geçen gün demokratikleşme adına daha fazla yol katettiğimizi düşünüyorken tam aksi bir uygulamayla karşı karşıya kalıp sarsılıyoruz. Dershanelerin kapatılması yahut dönüştürülmesi konusunun, herhangi bir aciliyet arz etmemesine rağmen adeta bir oldubittiye getirilerek halledilmeye çalışıldığını üzüntüyle görüyoruz.” dedi.‘KAPATMA, GELİR DÜZEYİ DÜŞÜK ÖĞRENCİLER İÇİN FIRSAT EŞİTSİZLİĞİNE NEDEN OLACAK’Dershanelerin sistemdeki ihtiyaçtan dolayı ortaya çıktığının herkes tarafından bilindiğini belirten Sevde Karadeniz, “Dershaneler eğitimdeki sorunların sebebi değil, sonucudur. Bilinen diğer bir gerçek de sınav sisteminin olduğu bütün eğitim sistemlerinde, öğrenciler arası rekabetin kaçınılmaz olduğudur. Kaldı ki Türkiye’nin nüfusu ve ekonomisi gözönünde bulundurulduğunda okulların kontenjanları ve iş istihdamı noktasında sınavın kaçınılmaz olduğu apaçık ortadadır. Ülkemizde yapılmakta olan ortaöğretim ve yükseköğretim sınavlarına girecek öğrencilerin, en ekonomik ve kayıt altında olan eğitim takviyesi dershanelerdir. Sistemdeki eksiklikler giderilmeden dershanelerin kapatılması, öncelikle gelir düzeyi düşük öğrenciler için bir fırsat eşitsizliğine neden olacaktır. Ülkemizdeki okulların eğitim seviyeleri, özellikle bulundukları coğrafi bölge anlamında çok büyük farklılıklar gösterirken bu seviye farkını kapatmaya çalışan en önemli unsur dershaneler olmaktadır. Bu noktada dershanelerin ortadan kaldırılmasıyla artık nitelikli okullarda eğitim görmek, yalnızca gelir seviyesi yüksek ailelere verilmiş bir ayrıcalık olacaktır.” diye konuştu.‘TOPLUM GERİ PÜSKÜRTÜR’Hiç kimsenin, “Dershaneler eğitim sisteminin vazgeçilmezi ve olmazsa olmazıdır.” demediğini vurgulayan Karadeniz, “Dershanelere duyulan ihtiyacın nedenleri ortadan kaldırıldığında, zaten bu kurumlar doğal mecrasında kendiliğinden kapanacak ya da dönüşeceklerdir ancak bu, dayatmayla olmamalıdır. Gerçek manada demokrasinin yaşandığı hiçbir ülkede dayatmalara yer olmadığını, yöneticilerin halkımızdan daha iyi bildiğine şüphe yoktur. Öte yandan tarihte hep birlikte tanık olduğumuz şey, kendisine ne dayatıldıysa toplumun onu geri püskürttüğüdür. Bütün paydaşlarının üzerine düşen hassasiyetle davranmasını umut ediyor, demokratik bir platformda isteklerimizi belirtirken demokrasiye gerçekten gönül vermiş insanları sesimize kulak vermeye davet ediyoruz.” dedi.