HABER

"Denktaş'tan bir talep gelmedi"

ANKARA (İHA) - TBMM Başkanı Bülent Arınç, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın dün Meclis'te yapılan 'Kıbrıs' görüşmelerinde konuşturulmadığına dair iddiaları değerlendirerek, "Denktaş'tan bir talep gelmedi. Denktaş, ne zaman isterse talep ederek, Meclis'te bir konuşma yapabilir" dedi.

Arınç, üç gün sürecek olan Suriye ziyaretine başlamadan önce öğle saatlerinde Esenboğa Havalimanı'nda bir basın toplantısı düzenledi. Arınç, toplantı sırasında basın mensuplarının Meclis'te dün yapılan Kıbrıs görüşmelerine ilişkin sorularını cevapladı. Arınç, kendisinin İstanbul ve İzmir'deki temasları nedeniyle dünkü görüşmeye katılmadığını hatırlatarak, edindiği izlenimlere göre görüşmelerin gayet verimli olduğunu söyledi. Arınç, görüşmelerde herkesin düşüncelerini rahatça konuştuğunu söyledi. Annan Planı'nın son halini değerlendirilmesi istenen Arınç, bu planla ilgili başından beri titizlikle incelemelerde bulunduğunu söyledi. Arınç, ilk plandan bu yana az çok değişiklikler olduğunu belirterek, "Anlaşılıyorki, bu plan iki tarafı da tam tatmin etmemekte. Türk tarafının da haklı, makul itirazları var. Ancak bu plan üzerinde Kıbrıs Türkleri karar verecektir" dedi. Arınç, Kıbrıs Türklerinin zor bir karar vereceklerini belirtirken, "Ben Kıbrıs vatandaşı olsaydım geleceğe dair vereceğim bu karar için iyice düşünürdüm" yorumunda bulundu.

Arınç, referandumdan 'evet' çıkması halinde bunun TBMM'de görüşüleceğini hatırlatırken, "Milletvekile arkadaşlarımız, karar geldiğinde kendi vicdanları ile bir karar vereceklerdir" dedi. Arınç, KKTC Cumhurbaşkanı Denktaş'ın bir beyanatında 'Meclis'e davet edilirsem bunu bir görev olarak kabul ederim. Ancak bu talebi ben yapmam' şeklindeki ifadesinin hatırlatılması üzerine, şunları söyledi:

"2 Nisan'da CHP adına ve İstanbul Milletvekili Emin Şirin adına iki ayrı yazılı talepte bulunuldu. Bu talepte, 6 Nisan'da yapılacak görüşmelerde sayın Denktaş ve Talat'ın hazır bulunması ve kendilerine konuşma imkanı verilmesi istendi. Ben Meclis Başkanı olarak içtüzük hükümleriyle bağlıyım. Beni bağlayan tek referansım Anayasa ve içtüzüktür. Sayın Bakanın (Abdullah Gül), bize gelen talebi içtüzüğümüzün 59. maddesine göre yapılması gereken görüşmelerdir. Bazılarının ortaya attığı gibi bir genel görüşme değildi. Her zaman Bakanlar Kurulu'nun bir üyesi gündem dışı bir konu üzerinde konuşursa, acil durumlar da olabilir. Gruplar adına ve grubu olmayan bir milletvekili konuşur. Bu iki talebi yanyana getirdiğinizde salı günü yapılan görüşmelerde ismi ve sıfatı kim olursa benim söz verme hakkım yok. Ancak bunun dışında bir talep olduğu takdirde bunu ben, sayın Alptekin ve diğer arkadaşlarım da rahatlıkla düşünür. Önce gruplarda bir öngörüşme yapar. Makul yeri ve zamanı tespit edilir. Ve o zaman bu davet yapılabilir. Sayın Denktaş, bizim çok saygı duyduğumuz ve sevdiğimiz bir büyüğümüzdür. Ne zaman arzu etmişse Türkiye'ye gelmiştir ve Meclis'te konuşmalarını yapmıştır. Biz de kendilerini her zaman ayakta alkışlamışızdır. Kendisinden böyle bir talep gelmedi. Ondan talep gelmeden iki tane yazılı taleple benim kendilerini salı günü için davet etmem mümkün değildir. Bunu içtüzüğü okuyan herkes çok iyi bilir. Grup başkan vekillerinin de bunu okumalarını tavsiye ediyorum. Sayın Denktaş Cumhurbaşkanı'dır. Kendileri ne zaman arzu buyururlarsa ülkemize gelebilirler ve parlamentoda konuşmalarını yapabilirler. Onun dışındaki sıfatlarda benim önce grupları bulunan partiler arasında bir öngörüşme yapmam lazım. Bu Prodi için oldu, Pet Cox için oldu. Bir başkası için de olabilir. Sayın Denktaş'ın böyle bir talebi olduğu takdirde ben veya benim yerime bakan arkadaşım hemen AK Parti ve CHP grup başkan vekilleriyle konuşur. Hangi gün, hangi oturum olursa sayın Denktaş'ın konuşması üzerinde hemen bir karara varırlar. Biz memnuniyetle davetimizi yaparız. Ortada hiçbir sorun yok. Sadece bir yanlış anlama var. Dün bir konuşmacı, bizim talebi karşılamadığımızı, sayın Denktaş'ın konuşmasından adeta korktuğumuzu ifade etmiş. Bu çok yanlıştır. Bunlara gerek yoktur".

En Çok Aranan Haberler