İSTANBUL (İHA) - AKUT (Arama Kurtarma Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı Nasuh Mahruki, 50 yıl boyunca Türkiye'de, deprem konusuna hiçbir kurum ve kuruluşun değinmemiş olduğunu öne sürerek, "Ve bunu da bir anda çözmek o kadar kolay değil. Bir hükümetin, bir belediye başkanının görev süresinde çözümlenmesi mümkün değil. Dolayısıyla uzun soluklu ve orta vadeli bir devlet politikası uygulanması gerekiyor" dedi.
Beklenen İstanbul depreminde 70 bin enkazdan bahsedildiğini vurgulayan Mahruki, "70 bin enkazla Türk Silahlı Kuvvetleri bile başa çıkamaz. Bu işin sırrı, önce binanın yıkılmasını engelleyeceksiniz. Aksi takdirde, yıkıcı bir deprem geldiğinde oradaki olay bir kitlesel afete dönüşecektir" uyarısında bulundu.
Bugüne kadar 185 arama-kurtarma operasyonuna imza atan AKUT'un Başkanı Nasuh Mahruki, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, muhtemel İstanbul depremine karşı çok iyi niyetle ve çok büyük çalışmalar gerçekleştirildiğini, ancak bunun, problemin çözümünde yetersiz olduğunu belirtti. Mahruki şöyle dedi:
"50 sene boyunca Türkiye'de kimse işini yapmamış. Yani bu konuda çalışması yapması gerekenleri kastediyorum. Dolayısıyla bu 50 yıllık boş vermişliği bir kaç senede çözmemiz mümkün değil. Ama 15-20 yılda çözersiniz. Bu da 15-20 yıllık bir projeksiyonla hareket etmemizi gerektiriyor. Her grubun, her kurumun da üzerine düşeni yapması lazım. Bu herhangi bir alt kimlik grubuna indirgenecek bir problem değil. Bu coğrafyada yaşayan bütün vatandaşları ilgilendiren bir problem. Bundan dolayı da her kurum ve kuruluşun üzerine düşeni yapması lazım, bunun içine hükümet de giriyor, asker de giriyor. Yani 50 yıl boyunca yapmadığımızı yapacağız."
'KAÇAK YAPIYA İZİN VERİLMEMELİ' Bu konuda el birliğiyle, yürek birliğiyle hareket edilmesi gereğine dikkat çeken Mahruki, "Başbakan da, muhtar da, vatandaş da üzerine düşeni yapacak. Seçimlerden önce yine vatandaşlar kaçak katları çıktılar. Vatandaşlar bu bilince ulaşmadıktan sonra sistemin de kendisini koruması çok zor. Yani sistem bunlara izin vermeyecek. Ama vatandaş da bunu talep etmeyecek. Önlem, önlem, önlem. Başka bir çaresi yok. Aksi halde zarardan ne kurtarabiliriz diye bakarız ki, ben bunun doğru bir çözüm olduğuna inanmıyorum" diye konuştu.
AKUT Başkanı Nasuh Mahruki, muhtemel bir depremde 70 bin enkazdan bahsedildiğini hatırlatarak, "70 bin enkazla Türk Silahlı Kuvvetleri bile başa çıkamaz. Arama-kurtarma için bu kadar büyük güçlü bir ordu besleyemezsiniz. Bu işin sırrı, önce binanın yıkılmasını engelleyeceksiniz. Binanın yıkılmasını engellemediğiniz takdirde, yıkıcı bir deprem geldiğinde oradaki olay bir kitlesel afete dönüşecektir. O sürece getirmeyeceksiniz. Dolayısıyla önlem alacaksınız" dedi.
Viyadükler, köprüler, tüneller, ana arterler ve ulaşım kanallarının, hiçbir şart alında, bomba patlasa bile yıkılmaması gerektiğini kaydeden Mahruki, "Çünkü siz, bütün sisteminizi onların üzerine kurgulamış durumdasınız. Dolayısıyla, öncelikle bu önlem aşamasında birinci öncelik olarak tanımlanacak bu tür yerlerin kontrol edilmesi, güçlendirilmesi, güçlendirilemeyecek durumdaysa boşaltılması, gerekiyorsa yıkılması, başka bir yere taşınması gibi kararlar var. Bunlar çok radikal kararlar. Kararları vermek çok kolay değil. Ama bu kararı vermeyip de, 'Biz onu yıkmayıp, bin kişilik arama-kurtarma ekibi yetiştiriyoruz' demeyi ben kabul etmiyorum. Bunu yapmadığınız takdirde, istediğiniz kadar arama-kurtarma ekibi kurun. Bu problemi sadece sonundan çözmek olur. Önemli olan bizlere iş bırakmamaktır" diye konuştu.
'ÖZEL ÇALIŞMA BİZİ AŞAR' Mahruki, sorunun çözümü kapsamında belki 30 yıllık bir eylem planı çıkarılabileceğini ifade ederek, "Süratli bir şekilde bu dönüşümü gerçekleştireceksiniz. Çünkü yapmadığınız takdirde, o korkulan, beklenen afet sonucunda kendi kendine bu iş olacak. Aynen 17 Ağustos'ta olduğu gibi..." ifadelerini kullandı.
Beklenen İstanbul depremi için özel bir çalışmanın, ölçeklerini aşan bir konu olduğunu vurgulayan AKUT Başkanı Mahruki, "Bu konuyla ilgili çalışmaları mülki idari amirlikleri yapıyor. Bu konuda çok yol alındı. Biz bu çalışmaları tabii ki destekliyoruz ama AKUT'un sınırlarının çok ötesinde bir durum. Çünkü bu birtakım yetkiler ve sorumluluklarla yapılacak bir çalışma. Bu da ancak bürokrasiyle yapabilir" diye konuştu.
Mahruki, depremin beklendiği bölgelerde 60 binin üzerinde insana seminer verdiklerini anlatarak, "Ama müdahale aşamasına bu kadar yatırım yapmak doğru değil. Kaynaklarımızı önlem aşamasına ayırmalıyız. Binaları sağlam yapmamız lazım, bu açık ve net bir konu. Dolayısıyla önce önlem alınacak. Siz önleminizi almadığınız takdirde kitlesel bir afete dönüşen bir konuyu nasıl çözebilirsiniz?" diye sordu.
Depreme karşı bireysel olarak alınacak tedbirlerle ilgili olarak da Mahruki şunları kaydetti: "Öncelikle halkın sağlam bir binada oturmaları lazım. Bina zaten sağlam değilse, kişinin kafasına yıkılacaksa, bu durumda yapacaklarınız da çok sınırlı kalıyor. Ağırlık merkezi düşük, sağlam yapılı objelerin etrafında kalmak gerekiyor. Çünkü eğer tavan çökerse, üst katlar komple aşağıya inerse, yapının içinde birtakım boşluklar oluşacaktır. Bu boşluklarda kalmaya çalışmalıyız. Örneğin, bulaşık makinesi, çamaşır makinesi, banyo..."
'AKUT TIR'I ANADOLU'DA Mahruki, ana amacı, toplumun afetler konusunda bilinçlendirilmesini sağlamak olan "Bir nefes için AKUT Anadolu ile kucaklaşıyor" adlı projeye de temas etti. Proje kapsamında AKUT Anadolu TIR'ının şu anda yollarda olduğunu söyleyen Mahruki, "Türkiye'nin dört bir tarafındaki vatandaşlara tek tek ulaşıp, 'Eğer bulunduğunuz bölgeyle alakalı yaşanabilecek afet veya benzeri başka olaylarla ilgili önlemleri alırsanız, bunlar gerçekleştiği takdirde uğrayacağınız zarar da o kadar az olacaktır' anlamında mesajları aktarmaya çalışıyoruz" dedi.
Konuyla ilgili hazırladıkları 80-100 sayfalık "AKUT'la afete hazırlık" adlı kitapçığı dağıttıklarını ve 23 dakikalık eğitim filmini de her akşam gittikleri illerde, TIR'da gösterdiklerini belirten Mahruki, "Bununla alakalı deprem öncesi, sırası ve sonrası doğru davranış şekilleriyle ilgili seminerlerimiz devam ediyor. TIR'ın içinde AKUT'un bugüne kadar gerçekleştirdiği 185 arama-kurtarma görevinden seçtiğimiz 45 fotoğraf var. Ayrıca AKUT tıp biriminin yıllar içinde çok ciddi bir birikimi oldu. Ambulans TIR'la birlikte gidiyor. Toplumda çok yaygın olan ama pek bilinmeyen kronik akciğer hastalığı ve astım konusunda da gidilen illerde tarama yapılıyor. Her ikisi de solunum yolu hastalığı ve ölümlere yol açıyor. İsteyen vatandaşlarla kendisinde endişe duyanlara bu testleri uygulayıp, bir problemi var mı, yok mu? diye teşhise dönük bir çalışma sürdürüyoruz" açıklamasında bulundu.