Sarsıntının etkisiyle telefon balkondan sokağa savruldu, komşunun eline geçti. Suriye uyruklu komşu, telefonun sahibi İlhami Ekin'in akrabalarına binanın yıkıldığını, kimsenin sağ kalmadığını söyleyince akrabaları harekete geçti. Enkaz alanından ailenin 4 üyesi sağ çıkarıldı. 18 yaşındaki Muhammed ise kurtarılamadı. Baba İlhami Ekin, oğlu Muhammed'in şehit olma hayalini anlatırken duygulu anlar yaşandı.
Kahramanmaraş'ta 6 Şubat tarihinde meydana gelen iki yıkıcı depremin ardından Malatya'da yıkık-ağır hasarlı bina sayısı 5 bin 578 olarak tespit edildi. ‘Asrın felaketi’ olarak nitelenen depremlerden etkilenen Malatya'da, Niyazi Mısri Mahallesi'ndeki Mazıcı Apartmanı çöktü. Çökme anında evin balkonundan dışarı savrulan cep telefonu hayat kurtardı.
Ekin ailesine ulaşmak isteyen akrabaları, aradığı telefonu açan yabancı uyruklu bir kişinin binanın çöktüğünü söylemesi üzerine bölgeye gitti. Aile fertleri, enkaz altında kalan 4 yakınını enkazdan sağ olarak çıkarmayı başardı.
Eşi, iki kızı ve oğlu Muhammed ile enkaz altında kaldıklarını belirten İlhami Ekin (58), depremde oğlu Muhammed’i (18) kaybettiklerini kaydetti. Ekin ailesinin Battalgazi Devlet Hastanesi’ndeki tedavileri devam ediyor.
İlhami Ekin, çöken binanın enkazında akrabalarının kendileri ile nasıl iletişime geçtiklerini şöyle anlattı:
“İlk depremde 5 kişilik aile enkaz altında kaldık. Oğlumu kaybettim. Eşim ve diğer çocuklarımla enkazın altından hepimiz kırık dökük çıktık. Allah razı olsun bizi oradan çıkardılar. Bizim telefon aşağıya düşünce başkası alıp konuşmuş. Kayınlar, çocukları önceki depremlerde hasar gören evimizin yıkılacağını düşünmüş ve aramışlardır. Allah’tan da ümit kesilmez, üç kızım ve bir oğlum ile birlikte oturuyorduk. Oğlumu enkaz altında kaybettim. Bizler de yaralı olarak kurtulduk.
"Benim telefon camdan fırladığı için birileri dışarıdakiler ile konuşmuş ve ‘enkaz altındakilerin hepsi ölmüş’ demiş. Bizimkiler ‘İlhan ben size ulaşamıyorum’ demiş, telefona cevap veren Suriye uyruklu bir komşum ise ‘Ben İlhan değilim, bina komple yıkıldı, kimse sağ kalmadı’ demiş. Bizimkiler de bunu duyduktan sonra koşarak bizi kurtarmaya geldiler ve bir buçuk saatte bizim enkaza ulaştılar. Üstten kazmaya başladılar ve delik açtılar. Daha sonra hepimizi çıkardılar."
Depremde hayatını kaybettiği oğlunun en büyük hayalinin asker olmak olduğunu kaydeden Ekin, “Sadece oğlum vefat etti. Onun acısı büyük. Demek ki Allah onu bizden daha çok sevdi. Oğlum melek oldu gitti. Oğlumun hedefi subay olmaktı. Asker olup şehit olmak istiyordu. O kadar saf ve temizdi ki uygun olmayan bir şey bile gördüğünde başını çevirip gözlerini kapatırdı. O kadar duygulu, o kadar mutlu bir kişiliğe sahipti” diye konuştu.
(İHA)