İSTANBUL (İHA) - Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Deprem Şurası-2004'ün açılışında verdiği mesajda, "Deprem, uluslararası bir sorundur" dedi. TBMM Başkanı Bülent Arınç ise, "Deprem konusunda durumumuz, acil önlemler almamızı gerektiriyor" diye konuştu.
Türkiye'nin deprem sorunları ve çözüm yollarının tartışılacağı Deprem Şurası-2004, Grand Cevahir Otel'de toplandı. 29-30 Eylül - 1 Ekim 2004 tarihleri arasında gerçekleştirilecek şuranın açılışına TBMM Başkanı Bülent Arınç, Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen, İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, 25 ilden vali ve belediye başkanları, bilim adamları, üniversite temsilcileri ve çeşitli kuruluşlardan uzmanlar katıldı.
Kızılcahamam'daki programı nedeniyle şuraya katılamayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın toplantı mesajı, banttan katılımcılara dinletildi. Özel mesajında, Türkiye'nin, yakın geçmişinde büyük depremlerle sarsılmış, acı tecrübeler yaşamış bir ülke olduğunu belirten Erdoğan, "Bu acı tecrübelerin içimizde oluşturduğu yangınlar henüz küllenmiş değil. Ancak, acılarımızdan ders almayı, deprem gerçeğiyle yaşamayı öğrenmemiz gerekiyor. Deprem gerçeğinin bütün boyutlarıyla masaya yatırılacağı bu önemli şura, depremlere karşı tedbiri elden bırakmaması gereken ülkemiz için hayati bir öneme sahip. Deprem şurası, depremle ilgili her türlü sorunun tartışılacağı bir platform olacak. Deprem alanındaki bilimsel ve teknolojik gelişmeler bu platformun ana konu başlıkları olacak. Depremlerin ülkemiz ekonomisine etkileri, idari, hukuki, ve iletme boyutundaki sorunlar ve çözümleri; bu toplantı vesilesiyle ele alınacak önemli konulardır. Deprem, uluslararası bir sorundur. Ülkeler bu felakete karşı ancak deneyimlerini birbirlerine aktarmak suretiyle mesafe alabilirler. Bu şura, depremle ilgili çalışmalarımızın vizyonunu geliştirecek, zenginleştirecektir. Bu şura, ülkemizin ve insanımızın doğal felaketlere karşı yeni bir bilinçlenme dönemini başlattığını gösteren sembolik değeri büyük, öncü bir girişim olarak tarihe geçmektedir" dedi.
"NÜFUSUMUZUN YÜZDE 98'İ RİSK ALTINDADIR" Erdoğan'ın banttan yayınlanan açıklaması, salonda bulunanlar tarafından alkışlandı. Daha sonra kürsüye gelen TBMM Başkanı Bülent Arınç, 1999 yılında büyük acı yaşayan Türkiye'de deprem şurasının toplanmasının büyük bir önemi olduğunu söyledi. Arınç, "Nüfusunun yaklaşık yüzde 98'i deprem riski altına olan ülkemizde deprem şurasının ilkini düzenlemenin gecikmiş ama faydalı bir adım olduğuna dikkat çekmek istiyorum. Bayındırlık Bakanlığımız bana şura öncesinde yaptıkları çok önemli araştırmaları gönderdi. Deprem konusunda durumumuz, acil önlemler almamızı gerektiriyor. Coğrafyamızın yüzde 93'ü aktif deprem kuşağı üzerinde bulunuyor ve nüfusumuzun yüzde 98'i risk altındadır. Doğal afetler içinde ve yüzde 90'la en çok can kaybı depremlerde oluyor. Son yüzyılda 100 bin insanımızı depremlerde kurban verdik. Allah saklasın yakın vadede İstanbul'da büyük bir deprem olabilir deniliyor, bu şehrimizde yapıların yarısı, neredeyse 600 bin yapının incelenmesi gerekiyor. Boğaziçi Üniversitesi'nin araştırmasına göre muhtemel bir depremde, İstanbul'da 110 bin ev ya yıkılacak, ya ağır hasar görecek" diye konuştu.
Bu ürkütücü rakamlara karşı, deprem için gerekli önlemlerin bugüne kadar alınmadığını belirten Bülent Arınç, İstanbul'daki 37 üniversitenin hiçbirinde depreme dayanıklı bina tasarımının mecburi ders olarak okutulmamasının üzücü olduğunu söyledi. Arınç şöyle konuştu:
"Üniversitelerimizin, deprem konusunda en önde gelen merkez olması gerekirdi. Aslında bir suçlu veya hatalı aramak niyetinde değilim, ancak deprem konusundaki ihmalkarlığımızın çok büyük olduğu bir gerçek. Depreme karşı önlem almak için yine 1999'daki gibi bir facia mı yaşamamız gerekecek? Ülkemizdeki sorunlar, facialar yaşanmadan tespit edilip önlenemez mi?"
"DEPREMLE İLGİLİ ALINACAK TÜM KARARLARI DESTEKLİYORUM" TBMM'de, deprem için önlemlerin acilen, bekletilmeden ve kararlılıkla alınması için bir dizi çalışma yapmaya karar verdiklerini belirten Bülent Arınç, deprem şurasının, bu konudaki ilk çalışma olduğunu söyledi. Arınç, TBMM'nin, 20. ve 21. dönemlerde doğal afetlerde meydana gelen can ve mal kaybını en aza indirmek için alınması gereken tedbirleri belirlemek için komisyonlar oluşturduğunu ve bu komisyonların raporlar ortaya koyduğunu hatırlatarak, "Her iki rapor, bu işlemi takiben başbakanlık ve ilgili tüm birimlere gönderildi. Şura çalışmaları yapılırken ve alınacak kararların takibi amacıyla bir sekreterya görevlendirilmişken, Meclis'in yaptığı iki önemli çalışmanın da göz önünde bulundurulması gerekir. Bu dönemde de görüşmeler yapıp, depreme karşı başlatılan çalışmaları devam ettirmeyi ve sonuçlandırmayı arzu ediyoruz. Bu konuda çalışma yapacak herkese.nemli konulardır. Deprem, ulusl gereken desteği vermeye hazırız. Depreme karşı alınacak önlemler konusunda yapacağınız tüm yasal düzenlemelerin altına ben de imza atacağım. Alınacak tüm kararları desteklemeyi vaat ediyorum. Geç kalmadan üzerimizdeki tembelliği, ihmalkarlığı bir an önce atmamız gerekiyor. Özellikle İstanbul'da en önemli gündem deprem olmalıdır. Deprem önlemleri konusundaki çalışmalara TBMM olarak tam destek vereceğiz" ifadelerini kullandı.
Deprem konusunda alınacak önlemlerin, bilimsel açıdan ve yürütme içerisinde her kademede görevli olan kişiler tarafından ciddiyetle takip edilmesi gerektiğinin altını çizen Arınç, sözlerini şöyle tamamladı:
"Deprem konusunda televizyonlarımızın bilgilendirme amaçlı yayın yapmasını önemsiyorum ama bu yayınlar sırasında bilgilendirme yapılırken, en az bunun kadar da insanlar paniğe, endişeye ve korkuya düşürülüyor. Bir takım kişilerin televizyon kanallarındaki reyting kavgasıyla "az sonra" diyerek sanki depremin haber verilişini bir haber reytingi olarak düşünmelerinden üzüntü duyuyorum. Geç kalmadan bütün bu çalışmalarımız yapmalıyız."