Dereceye Girenlere Plaket Ve Sertifikaları Verildi

ATSO Nisan Ayı Meclis Toplantısı'nda '2012 Yılı Antalya'nın Kadın Girişimcileri Yarışması'nda dereceye girenlere plaket ve sertifikaları verildi.

Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Nisan Ayı Meclis Toplantısı'nda '2012 Yılı Antalya'nın Kadın Girişimcileri Yarışması'nda dereceye girenlere plaket ve sertifikaları ATSO Başkanı Çetin Osman Budak, ATSO Meclis Başkan Vekili Yeliz Gül Ege ve İl Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Işık Yargın tarafından verildi.

Evde Üretim Yapanlar Kategorisinde,1. Fatma Gürses, 2. Sevgi Öntürk Terlemez, 3. Züleyha Bayram; İşyeri Açarak Üretim ve Ticaret Yapanlar Kategorisinde 1. Aynur Ejder, 2. Pınar Kıymaz, 3. Ayşe Kozuk; Mansiyon (Evde Üretim Yapanlar);Özlem Akıncı ve Hacer Sarıkaya plaket ve sertifikalarını aldı.

BUDAK ÇALIŞMALARI ANLATTI

ATSO Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Osman Budak ise yaptığı konuşmada yapılan çalışmalara değinirken, "Hep beraber Hollanda'da bir EXPO'nun ne olduğunu gördük. EXPO için nasıl uzun zamandan bu yana hazırlık yapıldığını, işin nasıl ciddiye alındığını gördük. EXPO'nun bir futbol veya basketbol şampiyonasından daha önemli ve zor olduğunu da gördük. Çünkü bir şampiyona için sadece tesis gerekir, oysa biz EXPO'nun bütün bir bölgenin yeniden yapılanması, bir kültür devrimi olduğunu gördük. Floriade Venlo'da EXPO'nun yalnızca çiçek dikmek olmadığını, tarımla, ekolojiyle, enerji tüketimi ile nasıl ilişkili olduğunu, EXPO'nun aslında bir kalkınma modeli olduğunu, geleceğe dönük bir felsefe ile dünyaya mesaj verdiğini yerinde gördük. Şehirciliğin ne olduğunu, geleceğin şehirciliğini, bir kent parkının ne olduğunu, onların neye park dediğini, bizim burada neye park dediğimizi ve aradaki farkı görmüş olduk. Herkes anlamalıdır ki, EXPO yüzlerce şirkete, binlerce gencimize iş demektir. EXPO, tarım sektöründe yeni bir vizyon demektir" dedi.

Antalya'nın görünür gelecekte daha büyük bir organizasyonu olmadığını belirten Budak, sözlerine şöyle devam etti:

"Buna rağmen, Antalya'nın gündeminde EXPO var mıdır? Yoksa Antalya'nın gündeminde ne vardır? Bir tarafta dünyada bu organizasyonlarla, bu gündemlerle şehirler ve ülkeler geleceğe hazırlanıyorlar, diğer tarafta biz burada kendi günlük çekişmelerimize düşmüşüz, bırakalım uzun vadeli geleceğimizi hazırlamayı, yarınımızı konuşamıyoruz. Antalya'da cadı kazanları kurulmuş durumda. Bu didişme, kente yakışmıyor. Bu gidişe hep birlikte dur demeli, Antalya'da bir silkinme başlatmalıyız. Boşa harcayacak enerjimiz yoktur. Kısır çekişmeler yerine, birlikte Antalya'nın geleceğini konuşmalıyız.O, bu, şu demeden bir araya gelinmelidir. Kalbi sözde değil, özde Antalya için atan, kendisini bu şehirden sonraya koyan, dürüst, temiz, onurlu insanların bir araya gelmesi zorunludur. Türkiye'nin geleceğe dönük vizyon veren, insanlara insan ve çevre sevgisi aşılayan, doğaya saygı bilinci aşılayan, ümit veren organizasyonlara ihtiyacı vardır."

MART AYINDA BÜTÇE AÇIĞINDA SIÇRAMA OLMUŞTUR

Konuşmasında ekonomideki yavaşlamaya da yer veren Budak, "Ekonomideki yavaşlama son olarak bütçe dengesinde kendisini göstermiştir. Mart ayında bütçe açığında sıçrama olmuştur. Özellikle vergi gelirlerinde geçen yıla göre yavaşlama görülmektedir. Bu da piyasadaki durumu yansıtmaktadır. Bu yıl ekonomideki yavaşlama konusunda aylardır gerekli uyarıları yapıyoruz. Bu yavaşlama devam edecektir ve herkesin kendisini hazırlaması gereklidir.Avrupa'daki durgunluk hem sanayi ihracatımıza hem de turizm rakamlarına yansımıştır. Yavaşlamayı Antalya'da gerek şirket kuruluşlarında gerekse protestolu senet artışında da görüyoruz. Şu anda turizmde yüzde 15 oranında bir gerileme vardır, umuyoruz ki, önümüzdeki haftalarda telafi edilebilecektir. Bu yıl tarım ihracatımızda, sebze-meyvede ve kesme çiçekte ciddi bir gerileme yaşanmaktadır. Bunda hava koşulları da etkili olmuştur, ama sektörün sorunları önem kazanmıştır. Toptancı hal esnafının da sıkıntıları artmıştır. Bir taraftan hal cirosu düşmüştür, diğer taraftan kiralama maliyetleri artmıştır" diye konuştu.

ÇALIŞMALARIN HIZLANDIRILMASI İÇİN GAYRET EDİLMELİ

Kentin önemli cadde ve bulvarlarda asfaltlama ve kaldırım çalışmalarının devam ettiğini, bu çalışmalarda halen yeterli hıza ve sisteme kavuşulamadığını kaydeden Budak, "Bakıyorsunuz, bir cadde 1 kilometre boydan boya kazılıyor. Sonra birkaç hafta öyle kalıyor ve bir başka ekibin gelmesi bekleniyor. Üç hafta, bir ay işyerine kendisi bile zor giren üyelerimiz oluyor. O nedenle bu işlerin hızlandırılması için gayret edilmelidir, gerekirse daha yüksek maliyetle de olsa zaman faktörü dikkate alınmalıdır" dedi. Cadde düzenlemelerinden sonra sıranın bina giydirmeleri gibi projelere de gelmesini istediklerini belirten Budak, "Bunu İstanbul ve Ankara belediyeleri yapmaktadır. Bizde de yapılmalıdır. Diğer önemli bir konu olan çevre yolu yapımında ilerleme yoktur. Ama Akdeniz Bulvarı boydan boya yeniden asfaltlanıyor. Akdeniz Bulvarı çevre yolundan daha mı önemli ve acildi diye sormadan edemiyoruz. Çevre yolu konusunda halen top çevirme devam ediyor. Sorumlunun kim olduğunu bilmiyoruz. Bu sorun artık kamulaştırma ile çözümlenmelidir" diye konuştu.

Konuşmasında 2B arazileri konusuna da değinen ATSO Başkanı Budak, "Yasa nihayet çıkarılmıştır. Buradan gelecek gelir bütçe açığının azalması için önem kazanmıştır.Antalya bir de 2 B kanalıyla Devlet bütçesine yine önemli bir katkı yapacaktır. Aslında arazi bedellerinde kentsel yerler, rant yaratan yerler ile tarım arazileri arasında fark olmalıydı. Üreticiye gerekirse bazı koşullarla daha avantajlı bir bedel çıkarılmalıydı" dedi.