HABER

Dersanelerden, ortak tepki

Özel dershaneleri temsil eden dernekler, hükümetin dershaneleri kapatma girişimiyle ilgili ortak açıklama yaptı.

Özel dershaneler konusunun sektörle, eğitim yöneticileriyle tartışılması istenen açıklamada, “Özel dershaneler okul değildir, okula alternatif değildir. Okullar ile dershanelerin işlevleri farklıdır. Biri, diğerinin yerine geçirilemez." denildi.

"Özel dershaneler, ders ihtiyacını karşılayan, özel ders alma fırsatı bulamayan, dar ve orta gelir düzeyindeki ailelere hizmet sunan kurumsal yapılardır." ifadelerine yer verilen yazılı açıklamada, şu değerlendirmeler yapıldı: “Dershanelerin kapatılması konusu son zamanlarda bir kez daha tartışılmaya başlanmış, özel dershaneler hakkında doğru bulduğumuz görüşler yanında katılmadığımız/haklı bulmadığımız görüşler de dile getirilmiştir. Bu olgu özel dershanelerin yönetici, öğretmen ve çalışanları ile veli ve öğrenciler üzerinde gelecek kaygıları yaratmanın yanı sıra işi eğitime hizmet etmek olan bu camiayı incitici sonuçlar da yaratmıştır. Bu nedenle biz, ülkemizdeki özel dershanelerin kurucularını temsil eden ÖZ-DE-BİR, GÜVENDER, TÖDER olarak aşağıdaki ortak açıklamayı kamuoyuyla paylaşırız.

Özel dershaneler, 1965 yılında kabul edilen 2007’de, değişen koşullara cevap vermek üzere yeniden düzenlenen 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’yla kuruluş ve işleyişleri düzenlenmiş yaygın eğitim öğretim kurumlarıdır.

Yasada belirtildiği üzere 'öğrencileri; bir üst okulun veya yüksek öğretime giriş sınavlarına hazırlamak, istedikleri derslerde yetiştirmek ve (onların) bilgi düzeylerini yükseltmek amacıyla faaliyet gösteren özel öğretim kurumlarıdır.

Sanıldığının aksine yalnızca bizim ülkemizde olmayıp dünyanın başka ülkelerinde de okula destek ve üst öğretim okullarına geçiş fırsatları veren farklı adlarla da anılan özel dershaneler vardır ve yaygınlaşmaktadır.

Güney Kore, Hong Kong, Japonya, Tayvan gibi Uzak Doğu ülkeleri, ABD’de ve bazı Kuzey Amerika ülkeleri, Yunanistan, Almanya, Portekiz, İngiltere, Fransa, İtalya, İrlanda, Güney Kıbrıs gibi AB ülkeleri özel ders ve dershaneciliğin yaygın olduğu bilinen ülkelerdir.

Ülkemizdeki 4 bine yakın özel dershaneden 1,5 milyon orta hâlli aile çocuğu yararlanmaktadır. 50 bini öğretmen, diğer çalışanlarla birlikte 100 bine yakın personel, ülke gençliğine hizmet vermektedir. Dershanelerin sağladığı bu istihdam göz ardı edilemez.

Gerek dünyada gerekse ülkemizde giderek özel derse ve dershanelere talep artmaktadır.
Eğitimin hemen her kademesinde okulların kalite bakımından önemli farklılık göstermesi.
Aynı okulda, aynı sınıftaki öğrenciler arasında bile öğrenme hızı ve başka faktörlerle farklılıkların sürmesi.
Öğrencilerin/ailelerin nitelikli eğitim olanaklarından yararlanarak sosyal statüsü yüksek iş ve meslek sahibi olma istekleri ve bu nedenle en kaliteli okulları tercih ve talep etmeleri.
Bu farklılıklar ve yüksek talep karşısında kademeler arasındaki geçişlerin sınavlara dayalı olarak yapılması rekabet yaratmakta, bunu aşmanın yolu da özel dershanelerden ders almaktan geçmektedir.

Özel dershaneler, ders ihtiyacını karşılayan, özel ders alma fırsatı bulamayan, dar ve orta gelir düzeyindeki ailelere hizmet sunan kurumsal yapılardır.

Özel dershaneler okul değildir, okula alternatif değildir. Okullar ile dershanelerin işlevleri farklıdır. Biri diğerinin yerine geçirilemez. Bu bakımdan da kademeler arası geçişte talebi karşılayacak ve adil, nesnel, hakkaniyet ölçülerinde, güvenilir bir geçiş sağlayacak tedbirler için çaba göstermek gerekir.

Eğitim sistemindeki temel sorunlar 'dershaneler olmadığında ortadan kalkacakmış varsayımıyla' dershanelerin varlığı tartışılmamalıdır. Çünkü dershanelere ilgi, eğitim talebini karşılayan yani başvuranların tamamını yerleştiren ülkelerde de artmaktadır.

Üstün performanslarıyla toplumda olumlu imaj oluşturan dershanelerin, eğitime erişimi yaygınlaştırdığı ve okul dışı zamanların kontrollü eğitim ortamlarında geçirilmesini sağladığı da göz ardı edilmemelidir. Göz ardı edilmemesi gereken başka bir nokta da dershanelerin kapatılması durumunda kaçak/korsan eğitim öğretim faaliyetlerinin artacağıdır. Bu bakımdan dershaneleri eğitim sisteminin dışına çıkarmayı istemek yerine, dershanelerdeki eğitim birikiminden 'Nasıl daha iyi yararlanabiliriz?' sorusuna cevap aranmalıdır.

Özel dershane dernekleri ÖZ-DE-BİR, GÜVENDER, TÖDER olarak bu konuda söyleyecek çok sözümüz vardır, yapacak çok hizmetimiz olacaktır. Önümüzdeki günlerde bu konudaki görüşlerimizi daha ayrıntılarıyla kamuoyuyla paylaşacağız. Bu ülkeyi yönetenler kadar, 1965 yılından beri yasal statüleriyle milli eğitim sistemimiz içinde yer alan dershanelerin kurucuları olarak biz de ülkemizin yararını, menfaatlerini, eğitimimize faydalı olanı her şeyin önünde tuttuk, tutarız. Özel dershaneler konusunun sektörle, eğitim yöneticileriyle tartışılması biliyoruz ki ülkemizin yararına, herkesin yararına uygun yeni seçenekler sağlayacaktır. Bu konuda başta Sayın Başbakanımız olmak üzere konuya taraf yöneticilerimizin kapılarını kapamayacaklarına inanıyoruz. Saygıyla kamuoyuna duyururuz.

(CİHAN)

En Çok Aranan Haberler