Derslerin Stresini Hobi Bahçelerinde Atıyorlar

CEMAL AŞAN - Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Rektörlüğü tarafından 3 yıl önce başlatılan "hobi bahçesi" uygulamasıyla kendilerine tahsis edilen 40 metrekarelik alanda bahçe oluşturan öğretim üyeleri, mesai saatlerinin yarattığı stresi organik ürünler yetiştirerek atıyor. YYÜ yerleşkesindeki 6 dönümlük arazi üzerine kurulan 40 metrekarelik 150 hobi bahçesi, üniversite öğretim üyesi ve personellerin evlerinden sonra ikinci adresleri oldu. 3 yıl önce başlatılan proje kasamında kendilerine tahsis edilen bahçelerde birbirinden farklı ürünler yetiştiren öğretim üyeleri, ders ve sınavların yarattığı stresten kurtulmak ve güzel zaman geçirmek için mesai saatlerinden sonra soluğu aileleriyle hobi bahçelerinde alıyor. Bahçelerinde organik marul, turp, soğan, roka, dereotu, reyhan, domates, patlıcan, kabak, karpuz, kavun, taze fasulye, mısır gibi yaklaşık 20 çeşit ürün yetiştiren personeller, bahçelerde stresten uzak zaman geçirmenin de mutluluğunu yaşıyor. YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, hobi bahçeleri uygulaması çerçevesinde 150 akademik ve idari personele yer tahsisi yaptıklarını söyledi. Uygulamayı yeni duyan personellerin de yer talebinde bulunduğunu belirten Battal, personellerden yer için kira almadıklarını, su ve benzeri giderlerin karşılanarak alanın daha kullanışlı hale getirilmesi için cüzi bir ücret talep ettiklerini ifade etti. Battal, şöyle konuştu: "Bahçelerde çok değişik ürünler yetiştiriliyor. Arkadaşlarımız, soğan, turp, maydanoz, marul gibi ürünleri toplamaya başladı. Herkes çok mutlu. Personellerimiz çocuklarıyla buraya geliyor. Çocuklar burada hem oyun oynuyor hem de toprakla bütünleşiyor. Uygulamanın en değerli tarafı, çocukların burada mutlu olması. İnsanlar hafta sonları ve mesai sonrasında buraya gelerek stres atıyor, yaptıkları bahçelerden ürün almanın zevkini tadıyor. Herkes bu durumdan memnun." Bahçe uygulamasını geliştirmek ve ilgiyi artırmak amacıyla bir ay sonra yarışma düzenleyeceklerini anlatan Battal, yarışmada "bahçe düzeni", "ürün verimi" ve "en güzel bahçe" kategorilerinde dereceye girenlere ödül vereceklerini dile getirdi. Bahçelerde yaratıcılık ve üreticilik yönlerinin ortaya çıkarılması için herkesi planlama konusunda özgür bıraktıklarını bildiren Battal, ilk yapılan bahçelerle son yapılan bahçeler arasında çok büyük farklılıkların yaşandığını, insanların birbirinin tecrübesinden yararlandığını kaydetti. Battal, şunları ifade etti: "Her bahçenin başına aynı tipte çardak yapabilirdik ama bunu tercih etmedik. Onun planını, projesini insanlara bıraktık ve çok farklı çardaklar yapıldı. Yarışmayı bir panayır alanı şeklinde sürdüreceğiz. Burada herkes ürünlerini sergileyecek. İnsanlar buradan ücretsiz ürün alabilecek ve piknik havasında bir gün geçirecek. Hobi bahçelerinin en çarpıcı yönü, Türkiye'nin tüm bölgelerinden gelen insanların bahçelerinin yan yana olması. Herkes kendi yöresinde bağcılıkla, bostanla ilgili tecrübelerini burada sergiliyor. Hepsi birbirinden etkilenerek çok güzel bahçeler oluşturuyor. Her bölgeden etkiyi bu bahçelerde görebilirsiniz. En çok dikkat çeken de bu." Şu ana kadar hiçbir üniversitede hobi bahçeleriyle ilgili bir uygulamaya denk gelmediklerini, sadece özel firmalarla bazı belediyelerin bu konuda proje geliştirdiğini bildiren Battal, bu kapsamda projenin üniversiteler arasındaki ilk uygulama olduğunu düşündüklerini ifade etti. - "Canımızın sıkıldığı an kendimizi burada buluyoruz" YYÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Salim Bilici ise geçtiğimiz yıl projeye başladığını ancak çok başarılı olamadığını söyledi. Bu yıl komşusu olan Ziraat Fakültesi öğretim üyeleri ve diğer fakültelerden tecrübeli hocaların desteğiyle bahçesini geliştirdiğini anlatan Bilici, önümüzdeki yıllarda kendini bu konuda daha da ilerleteceğine inandığını kaydetti. Bilici, "Canımızın sıkıldığı her an kendimizi çocuklarımızla bahçede buluyoruz. Çocuklarımız burada oynuyor biz de dinleniyoruz. Derslerimizi ve programlarımızı bile burada hazırlıyoruz. Burası bizim için sosyal alan oldu. Getirisinden ziyade verdiği keyif çok önemli" diye konuştu. Bahçeyi ilk devraldıklarında bu kadar gelişeceğine inanmadıklarını anlatan Abdulkadir Özgel ise arkadaşlarıyla büyük emek harcayarak bahçeyi oluşturduklarını dile getirdi. Özgel, "Günün yoğunluğunun ardından buraya gelip dinleniyoruz ve stres atıyoruz. Bu bizim için önemli bir sosyal aktivite haline geldi. İlk zamanlarda marul, turp, soğan, dereotu gibi ürünleri toplamaya başladık. Şimdi de mevsimin ilerlemesiyle birlikte diğer sebzeleri topluyoruz. Çok dinlendiren ve mutlu eden bir etkinlik" dedi.