Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkan Gürkan Avcı, 28 Şubat darbesi dâhil olmak üzere bütün antidemokratik müdahalelerin ve darbelerin sorgulanması, eğitimdeki darbe izlerinin silinmesi gerektiğini söyledi. Avcı, “Sivil bir anayasa yapılmadan 28 Şubat'ın izleri sona ermez.” dedi.
Gürkan Avcı, açıklamasında, 28 Şubat post modern darbesinden bugüne, mevcut politik ortam ve sosyal, kültürel, ekonomik alanlardaki yaşanan kısmi rahatlama ile ifade özgürlüğüyle alakalı belli alanlardaki hürriyetlerin ve eğitim sistemindeki reformların darbenin etkilerini tamamen ortadan kaldırdığı anlamına gelmediğini kaydetti. 28 Şubat sürecinde, eğitim sisteminde onulmaz yaralar açıldığına dikkat çeken Avcı, milli eğitimin hedef ve amacından uzaklaştırıldığını, eğitimde baskıcı ve antidemokratik yapılanmalar ve uygulamaların yapıldığını ifade etti.
Binlerce eğitimcinin, öğrencinin ve velinin zulüm gördüğünü, eğitimcilerin sürgün ve kıyımlarla canından bezdirildiğini söyleyen Gürkan Avcı, “Darbe ve darbecilere karşı geçit vermeyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı ve eğitim sistemini demokratikleştirme konusunda önemli reformlar başlatan Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer’i tarihi sorumluluklarını yerine getirerek, eğitimdeki darbe izlerini silmeye davet ediyoruz.” diye konuştu.
12 Eylül, 12 Mart, 28 Şubat darbeleri yüzünden, hesap soramayan, okumayan, araştırmayan, sorgulayamayan, güç karşısında evirilen ve hakkını aramaktan korkan pısırık bir gençlik oluşturulmaya çalışıldığını iddia eden Gürkan Avcı, şunları söyledi: "Darbe ve muhtıra dönemleri olan 27 Mayıs, 12 Eylül, 12 Mart, 28 Şubat ve 27 Nisan'a müdahil olan darbecilerin isimlerinin okullardan, üniversite ve fakültelerden, öğrenci yurtlarından, mahalle ve sokaklardan ve kamuya açık tüm mekânlardan silinmesini ve bu okullara demokrasi şehitlerinin isimlerinin verilmesini istiyoruz. Darbe ve muhtıra dönemlerinde eğitim sistemimiz yabancı uzmanların kontrol ve müdahalelerine açık hale getirilmiştir. Gençlerimiz, milli ve kültürel kimliklerinden uzaklaştırılmış adeta tarihinden ve geleneğinden utanır hale getirilmiştir. Millî ve manevî değerlerinden koparılmış, yabancı kültürlere hayran, kendi değerlerini küçümseyen, kozmopolit bir ruhla yetiştirilmiş bir gençlik oluşturulmuştur. Bu nedenle, eğitim sistemimizdeki bütün antidemokratik müdahalelerin izlerinin silinmesini istiyoruz. Demokratik, bilimsel, nitelikli ve verimli bir eğitim sistemi için darbe mirası bütün yasal düzenlemeler kaldırılmalıdır." diye ifade etti.
Askeri ve polis okullarının, imam hatip lisesi mezunlarına dönük ayrımcı, eşitsizlikçi ve antidemokratik uygulamalarının son bulmasını istediklerini açıklayan Avcı, şöyle devam etti: "Dolayısıyla herkesin, tüm gençlerimizin, imam hatip liselilerin de hayallerini gerçekleştirebileceği, hiç bir kısıtlama ve yasak koymadan istedikleri okullarda okumalarını sağlamalıyız. Özgür ve demokratik bir Türkiye'yi kurmamız gerekiyor. Barış, kardeşlik ve huzur dolu büyük ve müreffeh Türkiye için buna ihtiyaç var. Türk eğitim sistemi otoriter, yasakçı, baskıcı anlayıştan’ besleniyor. Üniversitelerimiz, hocalarımız, idari personelimiz ve öğrencilerimiz, 12 Eylül askerî rejiminin bir ürünü olan YÖK cenderesi altında yıllarca baskı ve zulüm görmüştür. Üniversitelere idari ve bilimsel özerklik tanınmalı, yeniden yapılandırılmalıdır. Bu da üniversitelerin üzerine bir karabasan gibi çöken YÖK’ün ortadan kaldırılması ile mümkün olabilir. Eğitim sistemini Türkiye’ye daha yararlı ve daha verimli hale getirebilmek için üniversiteler YÖK’ün yerine Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’na bağlanmalıdır.
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz