DURMUŞ GENÇ - Ege, Akdeniz ve Marmara bölgelerindeki illerde yapılan deve güreşlerinden elde edilen gelirle özellikle kırsal mahallelerde yol, cami, sağlık ocağı, çeşme ve köprülerin yapımına destek veriliyor.
Bir Yörük kültürü olan deve güreşleri Ege, Akdeniz ve Marmara bölgelerinde kasım ile mart ayları arasında yapılıyor. Valilikler güreşlere, "Folklorik amaçlı ve güreşen hayvanlara eziyet edilmemesi" şartı ile izin veriyor.
Devecilik Kültürü ve Deve Güreşleri Federasyonu (DEGÜF) Başkanı Özgür Dülger, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Anadolu'da, özellikle Marmara, Ege ve Akdeniz bölgesinde kışın en soğuk olduğu dönemde develerin güreştirildiğini söyledi.
Deve güreşlerinin önemli bir Yörük geleneği olduğuna dikkati çeken Dülger, kendilerinin de yüz yıllardır devam eden bu geleneği yaşatmayı amaçladıklarını ifade etti.
Her yıl birçok ilde 70'ten fazla güreş düzenlendiğini aktaran Dülger, "Deve güreşinden elde edilen gelir hayır işlerinde kullanılıyor. Elde edilen gelirle bölgelerimizde çok sayıda okulun bilgisayar ve diğer ihtiyaçlarını giderip, camilerimizi onardık. Kırsal mahallelerde çocuk parkları yapılmasına destek olduk. Çoğu bölgelerde de buradan elde edilen gelirlerle sokak hayvanlarına yardım yapıyoruz." dedi.
Yörüklerde hayvan sevgisinin çok önemli olduğuna değinen Dülger, "Evde çocuklarımıza nasıl bakıyorsak develerimize de öyle bakıyoruz. Aynı şefkati onlara gösteriyoruz. Develerimizi güreşlere götürdüğümüzde gittikleri yerde hasta olmasınlar diye altlarına halı seriyoruz. Atalarımızın bize bıraktığı mirasa sahip çıkıyoruz." diye konuştu.
DEGÜF Başkan Yardımcısı Ali Akgün ise 10 yaşından beri develerle iç içe olduğunu, 30 yıldır da deve güreşi takip ettiğini ve deve güreşi hakemliği yaptığını kaydetti.
Güreşlerin özellikle Muğla, Aydın, Denizli, Antalya ve Çanakkale'de festival havasında yapıldığına dikkati çeken Akgün, şöyle konuştu:
"Doğdum oda deve damıyla bitişikti. Kendimi bildim bileli deve ile iç içeyim. Deve bizim hayatımızda büyük bir anlam taşıyor. Eskiden de atalarımız ve benim babam eşyaları develer ile taşıyordu. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte taşıma işleri araçlar ile yapılmaya başlayınca devecilik artık güreşlere dönüştü. Eğer Türkiye'de deve güreşleri iptal edilirse bu kültürün de sonu gelmiş olur. Bundan 15-20 yıl sonra ülkede yaşayan hiç kimse devenin varlığından dahi haberdar olamaz."
Akgün, devecilik kültürünün ülkede yaşatılan en büyük Yörük kültürlerinden biri olduğunu anlatarak, bu kültüre sahip çıkılması gerektiğini dile getirdi.
Bazı hayvanseverlerin deve güreşlerine karşı çıktığını söyleyen Akgün, "Biz hayvan sevgisini daha da aşılamak için yapılan her güreşten sonra barınaklara mama yardımında bulunmak istiyoruz. Federasyon olarak böyle bir çalışmamız var." diye konuştu.
Akgün, güreşlerin ülke tanıtımına ve turizme de önemli katkısının olduğuna dikkati çekti.