ANKARA (İHA) - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Yönetim Kurulu Üyesi ve Petrol ve Gaz Sektör Kurulu Koordinatörü İlhan Parseker, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile yaptıkları görüşmede sağlanan anlaşma ile Akaryakıt Bayilerinin kar paylarında yapılacak toplam 1.5 centlik artışın, istasyonların zararlarını absorbe edecek nitelikte olduğunu söyledi.
Parseker, Milletlerarası Ticaret Odası (ICC) Türkiye Milli Komitesi'nin 50. Olağan Genel Kurulu sonrasında gazetecilere yaptığı açıklamada, 1 Ağustos'tan itibaren yapılacak yeni düzenleme ile yılbaşına kadar devlete yaklaşık 77 milyon dolarlık bir yük geleceğini, sektördeki yüzde 1.5'luk bir büyümenin de bu yükü absorbe edeceğini belirtti. Türkiye'de toplam akaryakıt tüketiminin aylık 1.2 milyon metreküp olduğunu anımsatan Parseker, yeni düzenleme ile yılbaşına kadar ortaya çıkacak toplam 77 milyon dolarlık farkın yüzde 55'inin ülke genelindeki 12 bin istasyona, yüzde 45'inin de 23 dağıtım şirketine yansıyacağını ifade etti. 1998 yılında Otomatik Fiyatlandırma Mekanizması'nın uygulamaya başlamasına kadar akaryakıt istasyonlarının kar oranının yüzde 8'ler seviesinde olduğunu, bu rakamın bugün yüzde 4.5'e gerilediğini anımsatan Parseker, akaryakıt ana dağıtım şirketlerinin payının 3.8 olduğunu anımsattı. 665 bin lira seviyesindeki 1 litre benzinden 1 milyon 332 bin lira ÖTV ve KDV alındığını ifade eden Parseker, akaryakıt alımlarında yaygınlaşan kredi kartı kullanımının da istasyon sahiplerini zora soktuğunun altını çizdi. Parseker, istasyonların, ÖTV ve KDV'sini de peşin olarak ödeyerek aldıkları akaryakıtı, kredi kartı ile satmaları nedeniyle kar paylarının neredeyse yarısını bankalara vermek durumunda kaldıklarına vurguladı.
Sattıkları akaryakıttan yüzde 4.5 oranında pay alan akaryakıt bayilerinin, kredi kartı ile yapmış oldukları satışları nakte çevirmek için bankalara yüzde 2-2.5 oranında komisyon ödemek durumunda kaldıklarını dile getiren Parseker, 1 litre benzinden kendilerine kalan yaklaşık 88 bin liralık payın 40- 45 bin lirasının bankalara gittiğini, kalan rakamlarla da işletme maaliyetlerinin karşılanmasının zorlaştığını bildirdi. Başbakan Erdoğan ile yapılan görüşme sonrasında sağlanan anlaşma ile öngörülen; yüzde 1'i Ağustos, yüzde 0.5'i Ekim ayından geçerli toplam yüzde 1.5'lik artışın zararlarını absorbe edecek nitelikte olduğunu belirten Parseker, söz konusu artışın litre başına yaklaşık 21 bin liralık bir artış anlamına geldiğini, bunun da akaryakıt ana dağıtım şirketleri ile istasyonlar arasında paylaştırılacağını anımsattı.
Öte yandan, 2004 yılının ilk 6 ayında sektörde yüzde 8.5'lik bir büyüme meydana geldiğinin altını çizen Parseker, söz konusu büyümenin, kaçakla sürdürülen kararlı mücadele ve otomobil fiyatlarındaki artıştan kaynaklandığına işaret etti. Parseker, "Kaçakla mücadele, bu kararlılıkla devam ederse, sektördeki büyüme devam edecektir" şeklinde konuştu.
Gazetecilerin sorusu üzerine, Maliye Bakanlığı'nın çalışmalarını sürdürdüğü benzin pompalarına yazar kasa takma uygulaması hakkında da açıklamada bulanan Parseker, sektöre yaklaşık 150-200 milyon dolara malolacak sistemle ilgili her türlü hesabın yapılması gerektiğini ifade etti. Parseker, söz konusu uygulama için harcanacak paranın heba olmaması için her türlü ayrıntının düşünülmesi gerektiğinin altını çizdi. Uygulama kapsamında pompalara takılacak yazar kasalarla ilgili TSE'ye birçok müracaatın bulunduğunu belirten Parseker, ortada henüz benzin pompalarına takılacak yazar bir kasa prototipinin bulunmadığını söyledi. Parseker, sektörde kullanılan 50 bin pompadan 20 bininin mekanik olduğunu, uygulama kapsamında bunların da değişmesi gerektiğine işaret etti. Pompalara yazar kasa takma uygulamasının istasyon başına ortalama 10 bin dolarlık bir yük getireceğini bildiren Parseker, uygulamanın pompa değişimleri ile birlikte 250 milyon doları bulabileceğini sözlerine ekledi.