DEYDER: Ders Yapılan Yerlere Baskınlar Mı Yapılacak?

Dershanelerin kapatılmasına yönelik kanun taslağı bu alanda yatırım yapan dershanecileri ayağa kaldırdı. Denizli Dershanecileri ve Eğitim Yatırımcıları Derneği (DEYDER) Başkanı Gökhan Aydın, dershaneler kapatıldığında polisin ders çalışılan yerlere baskın yapabileceğini, suç delili olarak da üniversiteye hazırlık kitaplarını gösterebileceğini iddia etti.DEYDER'in yanısıra Denizli'de Çözüm Dershaneleri Yönetim Kurulu Başkanı da olan Aydın, taslağı görünce çok üzüldüklerini, bu şekilde bir kapatma kararını 12 Eylül askerî darbesi döneminde Bülent Ulusu hükümetinin aldığını ancak Turgut Özal'ın bu yasağı kaldırdığını hatırlattı: "Aslında bu dershane kapatma meselesi çok yeni değil, 1980'lere kadar gidiyor. Kenan Evren zamanında, askerî darbe zamanında Bülent Ulusu hükümeti gelir, dershaneleri kapatır. Bu da yasa teklifi sonucunda yasalaşır fakat daha sonra Özal hükümeti, hepimiz hatırlarız, o dönemde dershanelerin kapatılmaması gerektiği sekiz maddeyle bizzat ifade etmiş."'DERSHANEYE PARA VEREMEYEN, ÖZEL OKULA NASIL VERECEK?'Dershanelere zengin kişilerin çocuklarından çok fakir öğrencilerin geldiğini söyleyen Gökhan Aydın, "Bakınız, ders saat ücreti dershanelerin ortalama 5–6 lira arasındadır. Öğrenci, 400-500 saat ders almaya geliyor ve saatini 5 liradan alıyor. Bu fakir öğrencilerin aslında yararlanabildiği asıl kurumların özel dershane olduğunu çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Bugün herhalde 10 bin liranın altında bir özel okul yoktur. Fakir öğrencilerimiz, acaba bu 10 bin lirayı nasıl verecektir? Bir öğrenci, acaba özel ders ya da özel okullara kıyasladığınız zaman nerede ders saati olarak 5-6 lira ücretlerle eğitim alabilir? Bunun adı, eğitim özgürlüğüne aslında bir darbe vurmaktır diye düşünüyorum." dedi.Tasarıyı, öğrencinin daha fazla eğitim almak için yapacağı teşebbüsü durdurmak olarak değerlendirdiklerini belirten Aydın, "Dershanelerin zararı nedir? Bazı 'hane' ile biten yerler var. Toplum olarak denir ki, 'Evet, bu yerler kapatılmalıdır.' Toplumun ahlâkına zararlıdır diye o yerleri kapatabilirsiniz, buna hiç kimse bir şey diyemez. Dershaneyi ne diye kapatıyorsun? Nasıl bir zararı var? Bunun alt yapısı nedir? Bilimsel çalışması nedir? Bizlere gelen veliler, 'Hocam biz özel okula 10 bin lira, 15 bin lira nasıl vereceğiz de gideceğiz?' dediği zaman biz cevap veremiyoruz?" şeklinde konuştu.'POLİS, ÜNİVERSİTEYE HAZIRLIK YAPILAN EVLERE BASKIN MI YAPACAK?'Söz konusu tasarının kanunlaşması halinde ders vermenin veya almanın, üniversiteye hazırlık kitaplarının suç unsuru gibi görülebileceğini öne süren DEYDER Başkanı Aydın, "Eve baskınlar olacak. Televizyon haberlerinde izliyoruz, bir öğretmenle öğrenci ders çalışırken yakalandı. Suç unsuru olarak da üniversite hazırlık kitapları çıktı. Trajikomik bir mesele. Böyle bir durum olabilir mi? Böyle bir durumun olmasını tezahür edemiyorum. Bugün okuduğumuz torba yasadan sonra açıkçası artık bunları düşünüyoruz. Diyoruz ki herhalde yanlış bir şeyler var." dedi. Tasarının kanunlaşması halinde devletin, zararlı yerlere olduğu gibi ders yapılan yerlere de ihbarla baskın yapılabileceğini iddia eden Gökhan Aydın, "Düşününüz ki öğrenciyle öğretmen ders çalışıyor diye ihbar olacak. O kişiler de belki o kapsamda değerlendirilecek. Bu bir suçtur denilerek, bu eğitim başka hiçbir yerde yapılmaz denilerek suçlu olarak mı görülecek şimdi? Bu çok ağır, şiddetli komünist bloklarda bile görülmez diye düşünüyorum." ifadelerini kullandı.'DERSHANELERİ KAPATMAK TEK PARTİ DÖNEMİ YASAKLARINI AKLA GETİRİYOR'Tek parti döneminde bazı dinî kitapların yasaklanmasını ve polis baskınlarını hatırlatan Aydın, "Tıpkı eroin satıyormuş, zararlıymış, daha önce tek parti dönemlerinde olduğu gibi bazı kitaplar filan bulunduğu zaman suçlusun gibi, demokrasi olan özgürlükçü ülkelerin 'kapama' gibi kelimeleri çok kullanmaması gerektiğini düşünüyorum. Özel teşebbüs özgürlüğüyle hareket eden dershane gibi kurumların geleceğine hükümet değil, halkın karar vermesi gerektiğini düşünüyorum." dedi.'BİNLERCE ÖĞRENCİYİ KÖTÜ ALIŞKANLIKLARDAN KORUYOR, DERSHANELERE MADALYA VERİLMESİ LAZIM'Türkiye genelinde binlerce öğretmen istihdam eden ve yüz binlerce öğrencisi olan dershanelerin kapatılmasının bir sosyal bunalıma sürükleyeceğini öne süren Aydın, şunları kaydetti: "Cumartesi pazar binlerce öğrenci, eğitimle meşgul olabilmek için dershanelere gidiyor ya da hafta içi öğrencileri dediğimiz, liseyi bitirmiş ve üniversiteye hazırlanan öğrenciler var, bu öğrenciler hafta içinde dershanelere geliyor. Eğer dershaneler olmazsa soruyorum, bu öğrenciler ne yapar, nereye gider, nereye hizmet eder? Bir sosyal bunalımı önleyen kurumlardır aynı zamanda dershaneler. Bu sadece eğitim ve ekonomi boyutuyla değil, sosyal bunalımı engelleyen kurumlardır diye düşünüyorum. Binlerce öğrencinin, okul dışı zamanlarındabizzat eğitimle uğraşıp ciddi anlamda zararlı alışkanlıklara sahip olması da engellenmiş olunuyor. Bu yönüyle baktığımız zaman bizleri Millî Eğitim'e entegre edebilirsiniz, bazı düzenlemeler getirebilirsiniz ama 100 bin civarında istihdam sağlayan, vergi veren bu güzel kurumlara aslında madalya vermek lazım diye düşünüyorum.