1- FSM'DEKİ ÇALIŞMALAR GECE HAVADAN GÖRÜNTÜLENDİ
Haber-Kamera: Ertan KILIÇ-Ozan URAL - Çağrı ÇALIŞKAN - /İstanbul DHA - FATİH Sultan Mehmet Köprüsü (FSM)'nde süren çalışmalar gece havadan görüntülendi
Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nde 27 Haziran'da başlayan asfalt yenileme çalışmaları 28. gününde devam ediyor. İlk etapta Ankara istikametinde başlayan çalışmalar, şu anda Edirne istikametinde devam ediyor. Yapılan çalışmalarda, bozulan asfalt iş makineleri ile kazınarak temizleniyor. İki ayrı izolosyan malzemesinin kullanıldığı çalışmalarda, köprü üzerine özel asfalt atılacak. Köprüdeki çalışmaların Kurban Bayramı öncesi tamamlanması bekleniyor.
Görüntü dökümü:
-------------------
-Dronla köprüdeki çalışmaların havadan görüntüsü
-Köprü'nün genel görüntüsü
-Köprüde yapılan çalışmalar
-Çalışmalarla ilgili Anonslar
-Köprüden çift taraflı görüntü
24.07.2019 - 09.51 Haber Kodu : 190724016
================================
(ÖZEL)
2-ESENYURT'TA MOTOSİKLETLİ KAPKAÇ ÇETESİ HAVUZ BAŞINDA YAKALANDI
- Kapkaç anları kamerada
Haber-Kamera: Ersan SAN/İSTANBUL,(DHA)-Esenyurt'ta çalıntı motosikletle kapkaç yapan 6 kişi havuz başında eğlenirken yakalandı. Şüphelilerin kapkaç anları güvenlik kameralarına yansıdı.
Esenyurt'ta 5'i yaşı 18'den küçük toplam 6 kişi çaldıkları motosikletle geçen pazar günü Mehmet Akif Ersoy Mahallesi ve Talatpaşa Mahallesi'nde peş peşe 3 kapkaç yaptı. İhbar üzerine çalışma başlatan ekipler, şüphelilerin peşine düştü. Kamera kayıtlarını inceleyen Esenyurt Asayiş Büro Amirliği'ne bağlı ekipler kapkaçta kullanılan motosikleti Fatih Mahallesi'nde E.Ö ve M.B isimli 2 kişiyle birlikte yakaladı. Ele geçirilen motosikletin yapılan sorgusunda bir gece önce Talatpaşa'da bir evin önünden çalındığı tespit edildi. Sorgulanan E.Ö ve M.B ekiplere, motosikletin kendilerinin olmadığını bir arkadaşlarından yarım saat önce emanet aldıklarını söyledi.
HAVUZ BAŞINDA EĞLENİRKEN YAKALANDILAR
Ekipler bunun üzerine kapkaç olaylarını gerçekleştiren şüphelileri yakalamak için harekete geçti. Şüphelilerin kimliklerini kimliklerini tespit eden Asayiş Büro ekipleri kapkaççıların izine bir eğlence merkezinde rastladı. Harekete geçen polisler belirlenen yere operasyon düzenledi. Operasyonda B.B., S.K., M.K., E.S., E.D., E.Y. isimli 6 şüpheli havuz başında yakalandı. Şüphelilerin araçlarında arama yapan polis, araçta kapkaçta şüphelilerin kendilerini gizlemek için kullandıkları 2 kar maskesiyle, kameralara yansıyan kıyafetlerini tespit etti. Kapkaçlardan sonra eğlenmeye giden 6 şüpheliden 5'inin çocuk olduğu, 5 çocuğun benzer suçlardan birçok kayıtlarının olduğu belirlendi. Şüphelilerden M.K.'nın (25) ise benzer 12 suçtan kaydı ortaya çıktı. 6 şüpheli Esenyurt Asayiş Büro Amirliği ve Çocuk Büro Amirliği'nde yapılan işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Mahkemeye çıkarılan şüphelilerden 4'üne ev hapsi verilirken 2'sine denetimli serbestlik uygulandı.
KAPKAÇ ANLARI KAMERADA
Öte yandan şüphelilerin peş peşe yaptıkları kapkaçlar güvenlik kameralarına yansıdı. Görüntülerde sokağa giren şüpheliler, kadının yanına yaklaşıp, çantasını alıyor. Şüpheliler daha sonra hızla uzaklaşıyor.
ÇANTASINI KAPTIRAN KADIN: BEN O UMUDUMU, 2 BİN LİRAYA BAĞLI OLAN HAYALLERİMİ İSTİYORUM
Çantasını motosikletli kapkaççılara kaptıran kadın, olay anını anlattı. Şüphelilerin yakalanmasından memnun olduğunu belirten kadın, "İş için evden çıktım. Çantamı ve çöp poşetini aldım. Çöp poşetini atarken, arkamdan elime bir şey değdi. Elimden çantayı almışlar son sürat gidiyorlardı. Ne olduğunu anlayamadım. Feryat ettim. Çantam gidiyor. Umutlarım, param, aylığım, her şeyim içinde. Ne yapacağımı şaşırdım. Ölü gibiydim. Burada insanlar vardı. Polisi aradılar, su verdiler bana. Bugün yakalandıklarını söylediler. Çok sevindim. Ama ben o umudumu, 2 bin liraya bağlı olan hayallerimi istiyorum." dedi.
Görüntü Dökümü:
(GÜVENLİK KAMERASI)
-Şüphelilerin yolda yürüyen kadının çantasını çalmaları
(CEP TELEFONU)
-Şüphelilerin havuz başında yakalanmaları
(AKTÜEL)
-Şüphelilerin adliyeye sevk edilmeleri
-Şüphelilerin kapkaç yapmak için kullandığı çalıntı motosiklet
-Kapkaça uğrayan kadınla röportaj
24.07.2019 -11.05 Haber Kodu : 190724039
================================================
3- BEYLİKDÜZÜ'NDE JANDARMADAN UYUŞTURUCU OPERASYONU
-TIR'a gizlenen 92 kilogram eroin ele geçirildi.
-Dedektör köpek Vadi gizlenen uyuşturucu kolilerini böyle buldu.
İSTANBUL,(DHA)-Beylikdüzü'nde Jandarmanın yaptığı uyuşturucu operasyonunda TIR'a gizlenmiş 92 kilogram eroin ele geçirildi. Operasyonda gözaltına alınan 2 şüpheli tutuklandı.
İstanbul İl Jandarma Komutanlığı ekipleri 2 şüphelinin doğu illerinden getirdikleri uyuşturucu maddeyi pazarlamaya çalıştıkları bilgisini aldı. Çalışma başlatan ekipler, şüphelilerin uyuşturucu maddeyi Büyükçekmece'de depoladıkları tespit etti. Jandarma ekipleri, şüphelilerin yakalanmamak için uyuşturucu maddeyi depoladıkları adresleri sık sık değiştirdiğini belirledi.
Jandarma ekipleri şüphelilerin yakın zamanda tekrar adres değişikliği yapacağı, uyuşturucu maddeleri taşımak maksadıyla bir TIR çekicisi kullanacağını tespit etti. Harekete geçen ekipler TIR çekicisini Beylikdüzü civarında hareket halindeyken durdurdu. Şüphelileri gözaltına alan ekipler TIR'da arama yaptı. Aramalara dedektör köpeği Vadi de katıldı. TIR'da yapılana aramalarda şoför koltuğunun arka kısmında bulunan yatağın altındaki özel bir bölgede zulalanmış 5 çuval ve 1 koli buldu. Çuvallar ve kolinin içinden, yarımşar kiloluk paketler halinde 92 kilo uyuşturucu madde Eroin ele geçirildi. Yakalanan İ.Ö. ve M.A., çıkarıldıkları adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderilirken, bağlantılı olduğu kişilere yakalamak için çalışmalar devam ediyor.
Görüntü Dökümü:
(JANDARMA KAMERASI)
-Ekiplerin aracı durdurması
-Sürücünün aşağıya indirilmesi
-Araçta arama yapan köpek
-Uyuşturucu maddenin bulunması
24.07.2019 -09.02 Haber Kodu : 190724010
===============================
4-BOĞAZ'IN ŞATO GÖRÜNÜMLÜ YALISI 550 MİLYON TL'YE SATIŞTA; BORİS JOHNSON'UN DEDESİ DE KALMIŞ
Beyza Nur GÜLER - Ali AKSOYER-Güven USTA-İbrahim MAŞE /İSTANBUL, (DHA) İSTANBUL Boğazı'nın mimarisiyle en dikkat çeken yalılarından, şato görünümlü Tophane Müşiri Zeki Paşa Yalısı 550 milyon TL'ye satışa çıkarıldı. Sultan II. Abdülhamit dönemi nazırlarından Müşir Zeki Paşa için yapılan yalının satış rakamı, dünyada zaman zaman satışa çıkarılan bazı adalardan bile pahalı. Seyahat yazarı, rehber ve tarihçi Saffet Emre Tonguç, "Boğaz'da toplam 600 yalı var. 366'sı da tarihi nitelik taşıyor. Tophane Müşiri Zeki Paşa Yalısı da bunlardan biri ve dünyanın en pahalı 10 evinden bir tanesi olarak geçiyor" dedi.
İstanbul Boğazı'nda 50'den fazla yalı yeni sahibini beklerken, boğazın en gözde yalılarından biri olan 23 odalı ve 8 banyolu 130 yıllık Tophane Müşiri Zeki Paşa Yalısı rekor ücretle satışa çıkarıldı. Yurt içi ve yurt dışından ünlü isimlerin ilgi göstermesi beklenen yalının satış fiyatı ise 550 milyon TL olarak belirlendi. İstanbul Boğazı Avrupa Yakası Rumelihisarı'nda bulunan yalı, 19. yüzyılın ikinci yarısında birçok önemli binada imzası olan Fransız mimar Alexandre Vallaury tarafından Sultan II. Abdülhamit dönemi nazırlarından Müşir Zeki Paşa için yapıldı. Yalıyı diğer yalılardan ayıran en önemli özellik ise mimarisinin şato görünümünde olması. Barok üslupta olan 5 katlı yalıya hem bahçeden hem de deniz tarafından girilebiliyor.
SON KALAN SAHİL SARAYLARINDAN
510 metrekare oturumlu yalı, 4 kat + bodrum kattan toplam 2 bin 489 metrekare kapalı kullanım alanına sahip. Her katta 5'i deniz manzaralı toplam 6 oda, 1 büyük orta salon (sofa) 1 banyo, 1 tuvalet, 1 mutfak bulunuyor. 4 bin 32 metrekarelik bahçesi ve 110 metrelik rıhtım boyu ile Boğaz'ın en görkemli ve son kalan sahil saraylarından biri olan asansörlü yalıda, 4 araçlık kapalı otopark da yer alıyor. Yalıya özellikle Körfez ülkelerinden ilginin olması bekleniyor.
"DÜNYANIN EN PAHALI 10 EVİNDEN BİRİ"
Saffet Emre Tonguç, bu yalıyla ilgili şunları söyedi:
"Boğaz, dünyanın en önemli su yollarından bir tanesi ve bence adeta dünyanın gerdanlığı gibi. Bu gerdanlığın üzerinde de birbirinden güzel yalılar yani inci taneleri var. Toplam 600 yalı bulunuyor, 366 tanesi de tarihi nitelik taşıyor. Tophane Müşiri Zeki Paşa Yalısı da bunlardan bir tanesi ve dünyanın da en pahalı 10 evinden bir tanesi olarak geçiyor. Ben bir seyahat yazarı ve aynı zamanda bir tarihçi olarak her sene boğazda turlar yapıyorum. En keyifli anlattığım yalılardan bir tanesi bu. Çünkü hikayesi de çok ilginç. Öncelikle mimarından bahsetmek istiyorum. Alexandre Vallaury yapıyor. Alexandre Vallaury, İtalyan asıllı bir mimar. Geliyor İstanbul'a ve çok güzel binalar yapıyor. Mesela İstanbul Arkeoloji Müzesi, Pera Palas, Salt Galeri'nin olduğu bina, İstanbul Erkek Lisesi, Eski adıyla Haydarpaşa Lisesi onun eserlerinden. Hatta çok ilginç ki Bağlarbaşı'ndaki Abdülmecit Efendi Köşkünü de yine Alexandre Vallaury yapıyor ki Abdülmecit Efendi'yi de hikayenin bir parçası olarak daha sonra duyacağız zaten."
"HAYATININ SON YILLARINI BU YALIDA YOKLUK İÇİNDE GEÇİRDİ"
Tonguç, "Peki kim bu Tophane Müşiri Zeki Paşa? Müşir Mareşal demek. Zeki Paşa, ikinci Abdülhamit döneminde askeri okullarda yöneticilik yapmış. Aynı zamanda, bugün İstanbul Modern'in olduğu yerde bir kışla varmış, o kışlanın da mareşalliğini yapmış ve burada bu evi yapmaya başlıyor fakat bir süre sonra para bitiyor, ikinci Abdülhamit'ten para dileniyor. 'Padişahım, merhamet dileniyorum, sizden para istiyorum çünkü inşaat yarım kaldı. Harabe şeklinde oturuyorum' diyor. Neyse inşaatı bitiyorlar. İktidarının son yıllarında iktidarını sürdürebilmek için ikinci Abdülhamit, bazı adamlarını gözden çıkarmak zorunda kalıyor. Bunlardan bir tanesi de Zeki Paşa ve bu çerçevede bu güzel yalıdan ayrılmak zorunda kalıyor Zeki Paşa ve Büyükada'ya sürgüne gidiyor. Hatta bir dönem Rodos ve Viyana'da da sürgün hayatı yaşıyor. Ve hayatının son yıllarını da bu yalıda maalesef yokluk içerisinde geçiriyor." dedi,.
BU YALIDA TARİHİN ÖNEMLİ İSİMLERİ YAŞADI
Bu yalıda yaşayan başka önemli isimlerin de olduğunu ifade eden Tonguç, şöyle devam etti:
"Bunlardan bir tanesi de Abdülmecit efendinin oğlu. Ömer Faruk burada yaşıyor. Ömer Faruk hanedandan gelmesine rağmen yine hanedan mensubu biriyle evleniyor. Vahdettin'in kızı Sabiha Sultan ile. Onlar taşınıyorlar bu yalıya ve onların kızları da bu yalıda yaşıyor. Hatta bana göre, Osmanlı hanedanın en güzel kadınlarından bir tanesiydi Neslişah Sultan. Neslişah Sultan, buradan sürgüne gidiyor. Dolayısıyla ailenin İstanbul'da son yaşadığı yerlerden bir tanesi burası oluyor ve bu aile bu yalıda güzel yıllar geçiriyor. Zeki Paşa'nın da bir damadı var. O da önemli isimlerden bir tanesi. Ali Kemal diye geçiyor. Ali Kemal İttihat ve terakki karşıtı bir insan. Aynı zamanda milli mücadeleye de karşı çıkmış ve daha önce bir evlilik yapıyor İngiltere'de . Bir İngiliz hanımla evleniyor. Bugün onun torunu olan kişi, Londra Belediye başkanlığı da yapmış olan çok önemli bir isim; Boris Johnson. Boris Johnson, İngiliz politikasında en önemli isimlerden biri ( İktidardaki Muhafazakar Parti'nin lideri seçildi, yarın hükümeti kurmakla görevlendirilecek ve İngiltere'nin yeni başbakanı olacak) İşte o, Ali Kemal'in torunudur. Ali Kemal ise bu karşıtlığının bedelini hayatı ile ödüyor. Linç ediyorlar ve Ali Kemal hayata veda ediyor. Ama Tophane Müşiri Zeki Paşa'nın damadı olarak, o da bir müddet bu yalıda yaşamış çünkü Zeki Paşa'nın kızı Sabiha Sultan ile evlenmiş."
"BOĞAZ'DAKİ SADECE 3 YALI ASIRLARDIR EL DEĞİŞTİRMEDİ"
Boğazdaki yalıların sık sık el değiştirdiğini söyleyen Tonguç, Tophane Müşiri Zeki Paşa Yalısı ile ilgili şu bilgileri de sözlerine ekledi:
"Yalılar hep el değiştiriyorlar. Bugün mesela Boğazda 600 tane yalı var demiştim ama sadece 3 tanesinin sahipleri asırlardır aynı aileler. Diğerlerinin hepsi el değiştirmiş. Bu çerçevede de bir aile bu yalıyı satın alıyor. Ailenin ilginç bir özelliği var. 'Türkiye Komünist Partisi'nin Kurucusu olması. Yani bu da ilginç bir tezat. Çünkü komünizmde paylaşım önemlidir. Herkesin eşit pay alması önemlidir. Oysa bugün Tophane Müşiri Zeki Paşa Yalısı, dünyanın en pahalı 10 evinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Diğer ev hangisi diye sorabilirsiniz. Diğer ev de Yeniköy'de bulunuyor. O da Şehzade Burhanettin yalısı. Ya da diğer adıyla Erbilgin yalısı. O da geçtiğimiz yıllarda el değiştirdi. 150 milyon dolar gibi bir rakam ile satışa çıkarılmıştı."
Görüntü Dökümü
----------------------------
-Saffet Emre Tonguç ile röp.
-Yalının havadan görüntüleri
-İstanbul Boğazı'nın havadan görüntüleri
-Yalının genel ve detay görüntüleri
-Anons
24.07.2019 -11.18 Haber Kodu : 190724046
=========================================
5- SARIYER'DE OTOMOBİLİN MOTOSİKLETLİYE ÇARPTIĞI KAZA KAMERADA
Şahin BOZKURT/İSTANBUL,(DHA)-SARIYER'de bir otomobil, motosiklete çarptı. Motosiklet sürücüsünün yola savrulduğu kaza anı güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi.
Olay, İstanbul Teknik Üniversitesi Maslak kampüsünde geçen hafta meydana geldi. Bir otomobil, dört yol ayrımında önüne çıkan motosiklete çarptı. Motosiklet sürücüsü, çarpmanın etkisiyle yola savruldu. Sürücünün taktığı kask da başından çıkarak fırladı. Kaza anı güvenlik kamerası tarafından kaydedildi. Kaza sonrası hastaneye kaldırılan motosiklet sürücüsünün sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.
Görüntü Dökümü:
(GÜVENLİK KAMERASI)
-Otomobilin motosiklete yandan çarpması
-Motosiklet sürücüsünün yola savrulması
-Motosikletli sürücünün kaskının kafasından fırlaması
24.07.2019 -09.53 Haber Kodu : 190724017
============================
6- ŞEHİT OĞLUNUN İSMİNİN ALT GEÇİDE VERİLDİĞİNİ GÖRÜNCE GÖZYAŞLARINA HAKİM OLAMADI
Taylan ERGÜN / İSTANBUL,(DHA) ŞEHİT oğlunun adının, Arnavutköy'de bir alt geçide verildiğini gören anne ve babası, gözyaşlarını tutamadı. Bir yanda hüzün diğer yanda ise gurur dolu olduklarını söyleyen acılı çift, "Oğlumuzun adının bir geçide yazılması ve her gün buradan geçen binlerce insan tarafından okunacak olması bizleri çok gururlandırdı" dedi.
2 kızı, torunları ve kardeşi ile birlikte Arnavutköy'e gelerek şehit oğlunun adının yazılı olduğu alt geçiti ziyaret eden Güler Karasu, "Sanki oğlumu gördüm" diyerek gözyaşı döktü.
2006 yılında İstanbul Alemdağ'da yaşanan bir kaza sonucu şehit olan Havacı Onbaşı Onur Karasu'nun adı, kardeşi Duygu Arslan'nın başvurusu sonucu İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından Arnavutköy'deki bir alt geçide verildi. Şehit Onbaşı Onur Karasu'nun adının verildiği alt geçide geçtiğimiz günlerde adının yazılı olduğu tabela asıldı.
13 YILLIK SIZI, BUGÜN GURUR VE HEYECANA DÖNÜŞTÜ
Bursa'da yaşayan anne ve babasına sürpriz yaparak, İstanbul'a davet eden Duygu Arslan, onları Arnavutköy Fatih Caddesi üzerinde bulunan alt geçide götürdü. Geldiklerinde şehit olan oğlunun adının alt geçitte yazılı olduğunu gören anne Güler Karasu, duygu dolu anlar yaşadı. Gözyaşlarına hakim olamayan Karasu, "13 yıldır yüreğimizde bir sızı olan şehidimizin adının buraya verilmesi bizleri çok gururlandırdı" dedi. Oğlunun adının Arnavutköy'de bir alt geçide verildiğini görünce çok heyecanlandığını, gururlandığını söyleyen Baba Tuncay Karasu da "Bir şehit babası olarak bizlere bu gururu, bu mutluluğu yaşatan yetkililerimize çok teşekkür ediyorum. Türkiye, hep şehitlerimizin kanları ile süslenmiş bir ülkedir. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun" dedi.
HER GÜN İŞE GİDİP GELİRKEN ABİMİN İSMİNİ GÖRECEĞİM
Abisinin adının Arnavutköy'deki alt geçide verilmesi için İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne müracaat eden Duygu Arslan ise "Bu yoldan, bu alt geçitten her gün geçen insanların, abimin adını görecek, okuyacak olması çok onur verici. Belediyemize çok teşekkür ediyorum. Arnavutköy Belediyesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi yetkililerine çok teşekkür ediyorum. Çok güzel oldu, çok hoşumuza gitti. Ben her gün işe giderken bu yolu kullanıyorum. Günde 2 kez abimin ismini görecek olmanın da heyecanını yaşıyorum. Bugün anne ve babama da sürpriz yapmak istedim" dedi.
SANKİ OĞLUMU GÖRMÜŞ GİBİ OLDUM
Şehit oğlunun adını alt geçitte göründe oldukça duygusal anlar yaşayan anne Güler Karasu, "Çok güzel bir şey olmuş. Gurur verici tabi. Duygulanmamak elde değil. Tabeladaki ismi görünce sanki oğlumu görmüş gibi oldum. Bursa'da yaşıyoruz eşimle birlikte. Kızım bizlere sürpriz yaptı" dedi.
Görüntü dökümü:
---------------
-Alt geçit ve tabeladan detaylar
-Annenin gözlerinin dolması
-Anne ile röp
-Baba ve kardeş ile röp
-Genel ve detaylar
24.07.2019 -10.43 Haber Kodu : 190724035
==========================================
7 - UNESCO'NUN DÜNYA KÜLTÜR MİRASI LİSTESİNDE BULUNAN AGAVE SİLİVRİ'DE AÇTI
Haber-Kamera: Alparslan ERMİŞ / İSTANBUL, (DHA)
UNESCO'nun Dünya Kültür Mirası Listesi'nde bulunan ve sadece bir kez çiçeklenen agave bitkisi, Silivri'de çiçek açtı.
Silivri sahilinde bulunan bir kafenin yanında 30 yıl önce dikildiği öğrenilen Agave ilk kez çiçek açtı. Agave, halk arasında 'Sabır otu' ve 'Yüzyıl' bitkisi olarak biliniyor. Anavatanı Orta ile Güney Amerika olan 'agave' bitkisi, 100 yıla kadar yaşayabiliyor.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
--------------
- Agave bitkisi
- Genel ve detaylar
24.07.2019 - 10.38 Haber Kodu : 190724033
===================================
8-ATATÜRK HAVALİMANI APRONUNDAKİ HURDA UÇAKLARI DIŞARI ÇIKARTACAK YÖNETMELİK YÜRÜRLÜĞE GİRDİ
Gökhan ARTAN / İSTANBUL,(DHA)
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün(SHGM) Havaalanlarında bekleyen hava araçlarının terkini, hurdaya ayrılması ve tasfiye ödemelerine ilişkin usul ve esaslar hakkında yönetmeliği Resmi Gazete'de yayınlandı. Yayınlanan yönetmelik ticari uçuşlara kapatılan Atatürk Havalimanı'nı apronunda yer işgal eden hacizli, sahipsiz, hurda ya da kullanılamaz durumdaki 17 uçağın apron dışına çıkarılmasını sağlayacak.
Ticari uçuşlara kapatılan Atatürk Havalimanı apronunda bulunan sahipsiz, hacizli, uçuş ömrünü tamamlamış uçaklar yıllardın kaldırılmayı bekliyor. Uçakların bazıları haciz davaları ve bürokrasinin uzun sürmesinden dolayı uzun zamandan beri Atatürk Havalimanı apronunda duruyor. Apronda bulunan 17 uçak arasında yabancı tescilliler de bulunuyor. Atatürk Havalimanı’nda ‘Y’ apronu olarak adlandırılan alanda duran uçaklar arasında Türk Havacılık envanterine giren tek Antonov An-12 tipi uçak CAT Kargo şirketine aitti. 1994 yılında alınan uçak, çok kısa bir süre uçtu. Sonrasında ise uzun yıllardır kullanılamaz durumda bekletiliyor. Alanda büyük uçakların yanı sıra küçük uçaklar da bulunuyor. Bunların arasında TC-APS kuyruk tescilli Cessna 340A model uçak da bulunuyor. Bir süre yurt içinde kargo taşıyan Cessna 340A daha sonra UPS Türkiye içi hava operasyonunu durdurunca hurdaya ayrıldı. Kullanılamaz durumdaki uçaklar arasında Airbus A300 tipi yolcu uçakları da bulunuyor.
HURDA UÇAKLARIN KALDIRILMASINA SAĞLAYACAK YÖNETMELİK YÜRÜRLÜĞE GİRDİ
Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün(SHGM) Havaalanlarında bekleyen hava araçlarının terkini, hurdaya ayrılması ve tasfiye ödemelerine ilişkin usul ve esasları hakkında yönetmeliği Resmi Gazete'de yayınlandı.Yayınlanan yönetmelik özellikle Atatürk Havalimanı'ndaki 17 hurda uçağın dıyarı çıkarılmasını sağlayacak. Buna göre havaalanlarında 6 aydan fazla süreyle bekleyen ve ilgili havaalanı işleticisi tarafından tespit edilen hava araçları Sivil Havacılık Genel Müdürlüğe yazılı olarak bildirecek. Genel Müdürlük, havaalanlarında 6 aydan fazla süreyle bekleyen ve sahipleri tarafından alınmayan Türk siciline kayıtlı hava araçlarının maliklerine ve/veya işleticilerine konma-konaklama ücretleri ile vergi borçlarının ödenmesini, hava aracının bulunduğu havaalanından kaldırılmasını ve bütün bu işlemleri 30 gün içerisinde tamamlaması gerektiğini tebliğ edecek, bu süre tebliğ tarihinden itibaren başlayacak.
HURDA UÇAKLAR YABANCA ÜLKENİN SİCİLİNE KAYITLI İSE
Hava araçları ile aynı durumda olan yabancı bir ülkenin siciline kayıtlı hava araçları için SHGM tarafından hava aracının siciline kayıtlı olduğu ülke sivil havacılık otoritesine gerekli bildirim yapılacak. Bu bildirimde; hava aracının tescil işareti ve tipi, bulunduğu havaalanının adı ve ICAO kodu ile maliklerini ve/veya işleticilerini içeren bilgiler bulunacak. Söz konusu bildirim evrakı tercüme edilerek, Dışişleri Bakanlığı vasıtasıyla da ilgili ülkedeki elçilik veya konsolosluklara gönderilecek. Hava aracının sahibi ya da işleticisi tarafından detaylı gerekçeleriyle birlikte birinci fıkrada belirtilen süre dahilinde Genel Müdürlüğe süre uzatma başvurusu yapılması halinde birinci fıkrada belirtilen hava araçlarının kaldırılması için verilen süre altmış güne kadar SHGM tarafından uzatılabilecek.
KAZA SONUCU BEKLEYEN HAVA ARAÇLARI
Kaza sonucu havaalanlarında bekleyen hava araçları için Ulaşım Emniyeti İnceleme Merkezi Başkanlığı, hava aracının fiili ya da itibari harabiyete uğrayıp uğramadığına dair bir rapor düzenler ve işlem yapmak üzere SHGM iletilecek. Havaalanından kaldırılması istenilen hava aracının kaza dışında bir sebeple havaalanında kalması halinde Genel Müdürlük uzmanlarından ve ihtiyaç duyulması halinde ilave uzmanlardan SHGM tarafından Hava Aracı İnceleme Ekibi oluşturulacak. Hava Aracı İnceleme Ekibi hava aracının fiili ya da itibari harabiyete uğrayıp uğramadığına dair yerinde yapacağı incelemeyi müteakip en geç 1 hafta içinde bir rapor düzenlenecek. Hava Aracı İnceleme Ekibinin çalışmalarında ortaya çıkan tüm masraflar hava aracının satışından elde edilen tutardan karşılanacak. Kaza durumunda Ulaşım Emniyeti İnceleme Merkezi Başkanlığı tarafından, kaza dışındaki durumlarda ise oluşturulan ekip tarafından Türk siciline kayıtlı hava aracının itibari ya da fiilî harabiyete uğradığına dair rapor verilmesi halinde, ilgili hava aracı üzerindeki her türlü vergi borcu ve gümrük mevzuatından doğan yükümlülükler ile diğer takyidatlara bakılmaksızın sicilden terkini yapılarak hava aracı hurdaya ayrılacak.
HURDA UÇAKLARIN SATIŞINDAN ELDE GEDİLECEK GELİR NERELERDE KULLANILACAK
Hurdaya ayrılan hava araçları, SHGM'nin ruhsatlandırdığı havaalanı işleticisi tarafından ayrıştırılmaksızın bütün donanımları ile birlikte ilan yoluyla duyuru yapılmasını müteakip açık artırma usulü ile satılarak, bedelden konma-konaklama bedeli alınmaksızın ilan, terkin ve satışa ilişkin masraflar düşüldükten sonra kalan bedel SHGM'nin emanet hesabına yatırılacak. Hava araçları üzerinde bulunan ipotek, haciz ve mevcut takyidatlar bu bedel üzerinden devam edecek. Alacakların tasfiyesinden sonra kalan miktar satıştan itibaren beş yıl içinde hak sahiplerinin müracaatları halinde ilgililerine iade edilir. Beş yıl içinde herhangi bir müracaatın olmaması halinde söz konusu bedel Genel Müdürlük bütçesine gelir kaydedilecek. Gelir kaydedilen bu tutarların harcanacağı yerler Hazine ve Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine SHGM tarafından belirlenecek.
Görüntü dökümü:
-------------------
-ARŞİV
24.07.2019 -10.54 Haber Kodu : 190724037
==============================================
9-KARADENİZ'DE UÇAKLA YUNUS SAYIMI SONA ERDİ
İhsan DÖRTKARDEŞ/İSTANBUL, (DHA)- KORUMA altındaki yunusları daha iyi koruyabilmek için sayı ve dağılımlarını belirleyebilmek amacıyla Avrupa Birliği (AB) tarafından desteklenen proje kapsamında Karadeniz'deki 5 ülkenin katılımı ile iki uçakla yunusların sayımı yapıldı.
AB'nin finans desteği verdiği kısa adı 'CeNoBS' olan 'İyi Çevresel Duruma Ulaşmak için Setase ve Gürültü İzleme Sistemi Kurarak Deniz Strateji Çerçeve Yönetmeliği'nin Uygulanmasını Destekleme Projesi'nde geçen yıl Akdeniz'de yapılan araştırmadan sonra Karadeniz'deki yunuslar ile ilgili havadan sayım yapıldı. Yunus sayısı ve dağılımının yanı sıra Karadeniz'deki gürültü kirliliğinin de araştırıldığı 548 bin 285 euro tutarındaki bu çalışmada Türkiye'nin yanı sıra Ukrayna, Romanya, Bulgaristan ve Gürcistan'dan 8 bilim insanı iki ayrı takıma ayrılarak Cessna Skymaster 'Push Pull' uçağıyla 19 gün içerisinde Karadeniz'de 7 bini araştırma uçuşları olmak üzere 12 bin kilometreden fazla uçuş gerçekleştirdi. Kısa adı ACCOBAMS olan Deniz Memelilerinin Korunmasına Dair Anlaşma'nın tüm Akdeniz'deki deniz memelilerinin dağılımı ve miktarını ortaya koymayı hedefleyen proje kapsamında, Karadeniz'de yunusların sayımı için iki takım oluşturuldu. Takımlar çalışma alanın zıt noktalarından eşzamanlı olarak Rusya dışında kalan Ukrayna, Romanya, Bulgaristan ve Gürcistan sularında yunuslar hakkında gözleme dayalı veri topladı. İki gözlem ekibi tarafından Karadeniz'deki setase türleri; Yunus türleri; afalina, tırtak ve muturların yanı sıra balık, kuş ve deniz çöpleri ile ilgili veri toplandı.
Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV) Genel Kurulu'nda görev alan İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi öğretim üyelerinden Dr. Ayaka Amaha Öztürk'ün koordinatörlüğündeki Türkiye ekibinde Doç. Dr. Ayhan Dede, Doç. Dr. Arda M. Tonay ve Tarım ve Orman Bakanlığı, Etlik Veteriner Kontrol Merkez Araştırma Enstitüsü'nden Veteriner Hekim Dr. Erdem Danyer katıldı. 5 ülkenin denizlerinde 60 doğrusal hat üzerinde uçarak veri toplanırken araştırmacılar deniz megafaunasının havadan gözlenebilmesi amacıyla tasarlanmış olan yenilikçi bilgisayar yazılımı olan 'SAMMOA' kullandı. Gözlemler sırasında en az 1, en fazla 50 yunus sayıldı. Karadeniz'deki gözlemde yunuslar arasında afalinalar sadece 121 kez gözlenerek, diğer iki türe (mutur ve tırtak) oranla çok az sayıda kaydedildi. Gözlem sırasında toplamda 3 bin 898 kayıt tutulurken balıkçılık, ulaşım gibi 41 insan aktivitesi gözlendi. Saha çalışması, Türkiye'de iki ekibin görevi tamamlamak için bir araya geldiği Zonguldak Çaycuma Havalimanı'nda sona erdi.
Dr. Ayaka Amaha Öztürk, proje kapsamında Akdeniz'den sonra Karadeniz'de havadan yaptıkları gözlemlerde Karadeniz'de çok ciddi kirlilik ile karşılaştıklarını vurguladı. Çalışmalara katılan Türk bilim insanlarından Doç. Dr. Arda M. Tonay da, "İlk kez Karadeniz'de böylesine kapsamlı bir çalışma yapıldı. Bu bakımdan gururluyuz. Koruma altındaki yunuslar için elde edilen ön sonuçlar yakında açıklanacak. Karadeniz'de yaşayan yunus popülasyonlarının miktarı ve dağılımı ile ilgili doğru bilimsel veriler elde etmek amacıyla yürütülen bu çalışma, yunuslar için mücadele veren bilim insanları için gurur vericidir" dedi.
Yunuslarla ilgili bu çalışma Karadeniz Havzası ülkelerinden hem de İtalya ve Fransa gibi dışarıdan uzmanların yer aldığı, proje ortağı ve eş finansör olarak Karadeniz Havzası ülkelerinden hem de İtalya ve Fransa gibi dışarıdan uzmanların yer aldığı, proje ortağı ve eş finansör olarak ACCOBAMS'ın (Mücavir Atlantik Deniz Bölgesi, Akdeniz ve Karadeniz'deki Setaselerin Korunmasına Dair Anlaşma) desteğini içeren tarihi bir işbirliği girişimi olarak tanımlanıyor.
Görüntü Dökümü:
-------------------------------
-Oluşturulan iki ekip uçakla havalanırken
-Bilim insanları havadan gözlem yaparken
-Uçaktan yapılan çekimler
-İki bilim insanı Dr. Ayaka Amaha Öztürk, Doç.Dr. Arda Tonay çalışmaları anlatırken
-Genel ve detay görüntüler
24.07.2019 -11.01 Haber Kodu : 190724038
==================================
10- 70 MİLYONLUK BİLETİ SATAN SEYYAR SATICI: TALİHLİ BANA BİR TELEFON AÇSA YERİDİR
Ramazan EĞRİ-Gamze ŞİMŞEK/ İSTANBUL, (DHA) MİLLİ Piyango İdaresi'nin 2019 yılbaşı çekilişinde 70 milyon liralık büyük ikramiye Üsküdar'da bulunan bir seyyar bayi tarafından satıldı. Bileti satan Ali Özçalımlı, "Büyük ikramiyeyi bir gurbetçi almış, ona hayırlı uğurlu olsun. İyi günlerde değerlendirsin. Benimle henüz iletişime geçmedi." dedi.
"Onu 4 Ağustos'taki düğünümüze davet ediyorum" diyen Özçalımlı, " Allah ona sağlık versin. Beklentim odur ki bir telefon açsa yeterlidir. Parasını inşallah güzel bir yerde değerlendirir. Gelsin Türkiye'de millete faydalı olsun. En azından bir nebze de olsa işsizliği azaltır. 40 senedir İstanbul'da yaşıyorum. 3 çocuğum var, 2 çocuğum hala okuyor. Kiracıyım." diye konuştu.
Üsküdar'da taksicilik yapan bir kişi ise, talihlinin bileti satan Ali Özçamlı'ya yardım etmesini isteyerek,"Ben Üsküdar İskelesi'nde taksici esnafım. Biz burada senelerdir tanıyoruz zaten. Yaklaşık 3 senedir biz de buradan bilet alıyoruz. Bize de çıkabilirdi. Arkadaşa çıkmış, hayırlı uğurlu olsun. Yalnız ona tek bir ricam var. 35 yıldır kirada. Çocuğu evlendirecek. Çocuklarını okutuyor. Bize çıkmış olsaydı, ona maddi bir destekte bulunacaktık zaten. Bize çıkmadı arkadaşa çıktı. Arkadaştan da Ali babaya maddi bir destek bekliyoruz." dedi.
Görüntü Dökümü:
-------------------
-Muhabir anons
-Seyyar bayi Ali Özçalımlı'yla röp
-Taksici esnaf ile röp
-Vatandaşların bilet alması
-Ali Özçalımlı'nın bilet satarken vatandaşlara seslenmesi
-Genel ve detay
24.07.2019 -11.20 Haber Kodu : 190724047