HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

DHA İSTANBUL BÜLTENİ - 3

1- AK PARTİ İL BAŞKANI ŞENOCAK: İTİRAZLARIMIZI 39 İLÇE SEÇİM KURULUNA TESLİM ETTİK Haber: Ümit UZUN- Kamera: Harun UYANIK - İstanbul DHA  AK Parti İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak, "İtirazlarımızı 39 ilçe seçim kuruluna bugün saat 15.00 itibariyla teslim ettik" dedi.

1- AK PARTİ İL BAŞKANI ŞENOCAK: İTİRAZLARIMIZI 39 İLÇE SEÇİM KURULUNA TESLİM ETTİK

Haber: Ümit UZUN- Kamera: Harun UYANIK - İstanbul DHA
AK Parti İstanbul İl Başkanı Bayram Şenocak, "İtirazlarımızı 39 ilçe seçim kuruluna bugün saat 15.00 itibariyla teslim ettik" dedi.
Şenocak, AK Parti İl başkanlığında açıklama yaptı.
"İtirazlarımızı 39 ilçe seçim kuruluna bugün saat 15.00 itibariyla teslim ettik" diyen Şenocak, "Mevzuata aykırı hileler ve usulsüzlükler tespit ettik. Binali Yıldırım'ın oyu 153 tutanağa 127 diye işlenmiş. Seçim sonucunu etkileyecek 319 bin 570 geçersiz oy durumuyla karşı karşıyayız" diye konuştu.
Bayram Şenocak, "Şu anda bizim tespit ettiğimiz 2675 oydan bahsediyorum. Şu anda bunlar YSK'da sıfır olarak görülüyor. Bu işi hangi memurlar neye göre yapıyorlarsa hukuki noktada ne yapılması gerekiyorsa yakın olarak takip edeceğiz ve uygulayacağız. İlçe seçim kurulunu bu süreci yönetme noktasında daha gayretli olmaya davet etmiş olayım" dedi.
Şenocak, "Seçim sonucunu etkileyecek 319 bin 570 geçersiz oy durumuyla karşı karşıyayız. Seçim kanununun değişmesiyle; ilk defa muhtarlık pusulaları dahil, tüm oy pusulalarının tek zarf içinde konması uygulanmıştır. Bu durumda zarfın içerisindeki bir pusulanın veya fazlalığı buna benzer durumlar sebebiyle binlerce oy geçersiz sayıldığını tespit etmiş bulunmaktayız" ifadesini kullandı.
Şenocak, "Geçersiz oyların seçim sonucunda direkt tesiri vatandaşın hür iradesinin sandığa yansımasına halel getirmiştir. Meclis üyeliğinde açık fark olmasına rağmen büyükşehir sonuçlarını elimizdeki verilerle karşılaştırdığımızda şaibe oluşmaktadır" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:
-----------
-Şenocak'ın açıklaması

====================================

2- AK PARTİ KÜÇÜKÇEKMECE'DE SEÇİM SONUÇLARINA İTİRAZ ETTİ
Haber-Kamera: Alper KORKMAZ / İstanbul DHA
AK Parti Küçükçekmece'de yerel seçimin resmi olmayan sonuçları için İlçe Seçim Kurulu'na itirazda bulundu.
Küçükçekmece'de resmi olmayan seçim sonuçlarına göre CHP adayı Kemal Çebi %50.97, AK Parti adayı ise %45.22 oranında oy almıştı. Ak Partili bir heyet sonuçlarda usulsüzlük olduğu gerekçesiyle ilçe seçim kuruluna gelerek itirazda bulundu. Halkalı'da bulunan Yahya Kemal Beyatlı Gösteri Merkezi içerisindeki İlçe Seçim Kurulu'na yapılan itiraz başvurusuna AK Parti Küçükçekmece İlçe Başkanı Mustafa Bozkurt'un yanı sıra AK Parti İstanbul Milletvekili Şamil Ayrım, AK Parti İl Başkan Yardımcısı Abdülkadir Kama, MHP İlçe Başkanı Seyfettin Tiryaki ve partililer katıldı. Heyet ellerindeki itiraz dosyalarını, İlçe Seçim Kurulu'na teslim etti. Heyet yapılan itirazın ardından basın açıklaması yaptı.
"YAKLAŞIK 500 SANDIKTA USULSÜZLÜK GÖRDÜK"
AK Parti Küçükçekmece İlçe Başkanı Mustafa Bozkurt "Gerekçeli olarak yazdık. Şuan için bir sıkıntı yok. Şuan gerekçesiyle birlikte sandıkta kaydırma yapılanlar ve geçersiz kabul edilen oylarla ilgili çalışmamızı yaptık sunduk. İnşallah, sonunda hukuka uygun olur. Biz hukukun gereğinin yapılmasını istiyoruz. Biz itirazımızı yaptık yarın seçim kurulu değerlendirmeyi yapacak. Sonuna kadar takipçisi olacağız. 500-550 sandıkta usulsüzlükler var. Bazılarında 140 bazılarında 30 tane hiç yazılmamış var. Bin 581 sandığın yaklaşık 500 tanesinde ciddi usulsüzlükler gördük. Hem il, hem ilçe, hem de belediye meclis üyeliklerinde itirazlarımız oldu" diye konuştu.
AK Parti İstanbul Milletvekili Şamil Ayrım ise, "İlçe başkanlarımızla birlikte itirazlarımızı yaptık. Gerekli dokümanları teslim ettik. Büyükşehir'de bin 800 tane, belediye başkanlığında 2 bin 300, belediye meclis üyeliklerinde de yaklaşık bin 900 civarında yazılmayan bir oyumuz var. Gerekçelerimizi de koyarak detaylı bir çalışma yaptık. İnşallah sonuçlar hayırlara vesile olur" dedi.
"İTİRAZA DEĞECEK ÇOK BÜYÜK BİR DURUM YOKTUR"
Öte yandan Cumhuriyet Halk Partisi'nde 15 sandıkta maddi hatalar olduğunu söyleyerek itirazda bulundu. Basın mensuplarına kısa bir açıklama yapan CHP Küçükçekmece İlçe Başkanı Turgay Özcan, "Seçimi dikkatle izliyor ve takip ediyoruz. Gerçekten itiraza değecek çok büyük bir durum yoktur. Yaklaşık 15 sandıkta maddi hata vardır. Tutanakları yazan arkadaşlarımız gecenin yorgunluğunda yanlış girmişlerdir oyları kaydırmışlardır. Bunlara ilişkin, maddi hatalara ilişkin itirazlarımızı yaptık" şeklinde konuştu.
Görüntü Dökümü:
-------------------
-Gösteri merkezinden görüntü
-Partililerden görüntü
-AK Parti İstanbul Milletvekili Şamil Ayrım'ın konuşması
-AK Parti Küçükçekmece İlçe Başkanı Mustafa Bozkurt'un konuşması
-MHP İlçe Başkanı Seyfettin Tiryaki'nin konuşması
-CHP ilçe başkanının konuşması
Diğer detaylar

3- AK PARTİ BEYOĞLU İLÇE TEŞKİLATI 13 SANDIKTA İTİRAZDA BULUNDU

Hakan KAYA-Hasan YILDIRIM/İSTANBUL,(DHA)- AK Parti Beyoğlu ilçe teşkilatı, Beyoğlu İlçe Seçim Kurulu binasına gelerek 13 sandıkta itirazda bulundu.
AK Parti Beyoğlu İlçe Başkanı Harun Muş, Ak Parti Beyoğlu Başkan Adayı Ali Haydar Yıldız ve beraberindekiler Beyoğlu İlçe Seçim Kurulu binası önünde toplandı.
Muş ve Yıldız ilçe seçim kurulu binasına girdi. Bir süre sonra binadan çıkan ilçe başkanı ve belediye başkan adayı daha sonra ilçe seçim kurulu binasının yanında bulunan Beyoğlu Sosyal Hizmetler Müdürlüğü binasını ziyaret etti. Ziyaretin ardından İlçe Başkanı Harun Muş ve Ak Parti Beyoğlu Başkan Adayı Ali Haydar Yıldız açıklama yapmadan ayrıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
----------------------------
-Beyoğlu İlçe Seçim Kurulu önünde toplananlar
- Muş ve Yıldız'dan görüntü
-Genel ve detaylar?

======================

4- CHP SANCAKTEPE'DE SEÇİM SONUÇLARINA İTİRAZ ETTİ

Haber-Kamera: Cengiz ÇOBAN- İsa ALMAÇAYIR - Gamze ŞİMŞEK / İstanbul DHA
CHP, Sancaktepe'de seçim sonuçlarına itiraz etti.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, CHP Hukuk Komisyonu Başkanı İbrahim Kaboğlu ve Sancaktepe Belediye Başkan Adayı Özgen Nama'dan oluşan heyet ellerindeki itiraz dosyalarını, ilçe seçim kuruluna teslim etti.
Sancaktepe Belediye Başkan Adayı Özgen Nama, "Sandıklarda yapılan manipülasyonlara itiraz etmek için 2 gündür 48 saat aralıksız uyumadık. Tüm avukat arkadaşlarımız ve milletvekili genel başkan yardımcılarımız Profesör İbrahim Kaboğlu hocamızın eşliğinde yüzlerce mazbataya itirazlarımızı yaptık" dedi.
İbrahim Kaboğlu ise, "Sandık, demokrasidir. Ama sandığın, seçimin anayasanın gösterdiği kurallara uygun olarak yapılması gerekiyor. O da seçmenlerin kullandıkları oyların sonuçlara düzgün olarak yansımasıdır. Bizim burada incelediğimiz yüzlerce oy, sonuç tutanakları, birleştirme tutanakları, seçmen iradesini anayasaya ve ilgili yasalara uygun olarak yansıtmadığını gözlemlemiş bulunuyoruz. Bu bakımdan örnek olarak 360 seçim tutanağına karşı sandığa karşı başvuruda bulunduk" şeklinde konuştu.
Özgür Özel de, “Cumhuriyet Halk Partisi'nin şu anda 120 milletvekili İstanbul'dadır. Ve İstanbul'daki ilçe seçim kurullarında itirazlar, tamamlanana kadar atılmış olan oyların içinde bulunduğu mühürlü çuvalların toplandığı merkezlerdir. 24 saat esasına göre değişimli olarak nöbet tutuyorlar" diye konuştu.
Sancaktepe'de resmi olmayan seçim sonuçlarına göre Ak Parti Belediye Başkan Adayı Şeyma Döğücü yüzde 49.88, CHP Belediye Başkan Adayı Özgen Nama yüzde 47.2 oranında oy almıştı.

Görüntü Dökümü
----------
-Toplanan grup
-Slogan atan grup
-Heyetin seçim kuruluna gelmesi
-Sancaktepe Belediye başkan adayının konuşması
-Profesör İbrahim Kaboğlu konuşması
-CHP grup başkan vekili konuşması
-Genel ve detay

=========================

5- EKREM İMAMOĞLU ANKARA'YA GİTTİ

Haber-Kamera: Enver ALAS - İSTANBUL / DHA
CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu, Ankara'ya gitti.
Ankara'ya hareketinden önce Atatürk Havalimanı'nda basın açıklaması yapan Ekrem İmamoğlu, ziyaretine ilişkin bilgi verdi. İmamoğlu, "Seçim sonrası için Ankara'ya, Anıtkabir'e bir ziyaret planlamıştım. Bu benim çocuklarımla beraber manevi planımdı. Akabinde genel merkezi, sayın genel başkanımı ziyaret edeceğim. Ardından da İYİ Parti Genel Başkanı sayın Meral Akşener'i ziyaret edeceğim" dedi.
Miraç kandilini herkes için mübarek olması temennisinde bulunan Ekrem İmamoğlu, seçim sonrası gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

"YÜKSEK SEÇİM KURULU ŞU ANDA BENİM GÜVENEĞİM TEK KURUM
"Yüksek Seçim Kurulu şu anda benim güvenğim tek kurum" diyen Ekrem İmamoğlu, "Benim sayın Yıldırım'a vicdanen güvenim kalmamıştır. Hala afişler asılıyor ve hala sandıklarla ilgili beyanlarda bulunuyor ve sosyal medya duyuruları yapılıyorsa çok yazık ve günah. Benim duyurum şudur; elimizde evraklar var. 16 milyon adına kararlıyım. Kimdir Ekrem İmamoğlu, kimdir Binali Yıldırım? Millettir önemli olan. Onlar adına kararlıyım. Sandık tutanakları sayın Yıldırım lehine sonuç verseydi, ben çıkıp 'hayırlı uğurlu olsun' derdim. Buradan Cumhuriyet Halk Partisi örgüt üyelerine, gönüllülere çağrı yapıyorum. Gitsinler, sükunetle ilçe seçim kurulları önlerinde tedbir almaya devam etsinler. İl Başkanlığımız, MYK üyeleri, milletvekillerimiz zaten yoğun bir şekilde süreci takip ediyorlar. Tek bir oyumuza sıkıntı getirmeyeceğiz" dedi.

İBB'DEN DOSYA KAÇIRIYORLAR İDDİASI
Ekrem İmamoğlu, "Büyükşehir belediyesinden bir sürü ihbar alıyoruz. Şu iki günde dosya kaçıranlar odasını toplayanlar. Ben gelip tedbir almak istiyorum. İstanbullu'nun bir kuruşunun bile hesabını soracağım. Oradaki siyasi iradeyi, hiçbir İstanbul Büyükşehri Belediyesi'nin alın teri akıtan çalışanı dinlemesin" şeklinde konuştu.

"YSK BİZİ YANILTMAYACAK"
İmamoğlu, YSK'ye itiraz sürelerinin bugün sona ereceğine ilişkin bir soruya, "Yüksek Seçim Kurulu'na güveniyorum. Bizi yanıltmayacak. Bu ülke büyük bir ülke, bu devlet büyük millet büyük bir millet" yanıtını verdi
Konuşmasında "Anadolu Ajansı'nı artık yok sayıyorum" diyen İmamoğlu, "Benim paramı alıp cebine koymasın. 82 milyonun parasını alıp cebine koymasın. Nasıl siyasi cümleler ettiğini biliyorum. Bir genel müdür; gitsin siyaset yapsın. Belki milletvekili olur, muhtar olur" ifadelerini kullandı.
Basın açıklamasının ardından Ekrem İmamoğlu, eşi Dilek İmamoğlu ve çocuklarıyla birlikte Ankara'ya gitti.

Görüntü Dökümü
---------------------
-Ekrem İmamoğlu'nun açıklamaları
-İmamoğlu'nun soruları yanıtlaması
-İmamoğlu'nun salona girişi
-İmamoğlu'na vatandaşların yoğun ilgisi
-Genel ve detaylar

==========================================

6- İBB'DEN "DOSYA KAÇIRILDI" İDDİALARINA YALANLAMA
İstanbul DHA
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB)'nden, "dosya kaçırıldı" iddialarıyla ilgili yazılı açıklama yapıldı.
Açıklamada, "31 Mart 2019'da Türkiye büyük bir demokrasi şöleni yaşamıştır. İstanbul'da YSK'nın belirlediği sürecin devam ettiği bilinmektedir. Fakat bu zaman zarfında, CHP adayının son açıklamalarında, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni siyasete malzeme ettiği görülmektedir. 'Büyükşehir Belediyesi'nden dosya kaçırıldığı ihbarları geliyor' şeklindeki açıklaması tamamen iftiradır" denildi.
Açıklamada, "Akıllı Şehir Yönetim Modeli ile örnek olan İBB'nin dijital ortamda denetime açık uygulamaları dururken, 'doysa kaçırılıyor' şeklinde iftira atmak, basit ve komik bir algı operasyonudur. Büyükşehir Belediyesi, İstanbullulara hizmet etme görevini aksatmadan sürdürmektedir. YSK'nın tüm takvimi tamamlanıp mazbata teslim anına kadarki süreçte de İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin gönülden çalışan tüm personeli kamu yönetimi bilinciyle görevlerini sürdürmektedir" ifadeleri yer aldı.

(geniş haber)
7- KARTAL'DAKİ BİNANIN ÇÖKMESİNİN ANA NEDENİ: BETON KALİTESİ

Haber: Yüksel KOÇ / İstanbul DHA
Kartal'da 21 kişinin ölümüyle sonuçlanan Yeşilyurt apartmanın apartmanının çökmesiyle ilgili hazırlanan iddianamenin detayları ortaya çıktı. Yıkılan Yeşilyurt Apartmanı'nda kullanılan kalitesiz malzemelerin çıplak gözle dahi fark edildiği belirtilen iddianamede, inşaatın 25 aylık süre içinde projesine aykırı olarak başlayıp bitirildiği, şüphelilerin inşaat alanına dahi gitmedikleri savunuldu.
Kartal'da 21 kişinin ölümüne neden olan bina çökmesine ilişkin yürütülen soruşturma tamamlandı. İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma sonucunda 3 kişi hakkında, "Taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak" suçundan iddianame düzenlendi.

ÜÇ KİŞİ ŞÜPHELİ OLARAK YER ALDI
İddianamede, bilirkişi raporunda binanın çökmesinde asli kusurlu bulunan binanın proje sorumlusu Suzan Çayır, binanın teknik uygulama sorumlusu Uğur Mısırlıoğlu, yapı ruhsatının 'mesuliyet alan' bölümünde sürvayen olarak görünen Arzu Keleş Baran şüpheli olarak yer aldı. Binanın çökmesi ile 21 kişinin yaşamını yitirdiği, 17 kişinin de yaralandığı bilgisine yer verilen iddianamede, binanın yapı ruhsatının 20 Ekim 1992 tarihinde Kartal Belediye Başkanlığı İmar Müdürlüğü tarafından bina sahibi Hikmet Yeşilyurt adına düzenlendiği kaydedildi. Şüpheli Suzan Çayır'ın projenin mimarı olduğu, şüpheliler Uğur Mısırlıoğlu ve Arzu Keleş Baran'ın da Suzan Çayır'ın yanında çalıştıkları, Uğur Mısırlıoğu'nun da projenin teknik uygulama sorumlusu, Arzu Keleş Baran'ın da 'mesuliyet alan' bölümünde sürvayen olarak göründüğü belirtildi.

1995 YILINDA KAÇAK KATLARI İLE BİRLİKTE BİTİRİLMİŞ
Projenin yapı ruhsatında müteahhit isminin bulunmadığı kaydedilen iddianamede, binanın Hikmet Yeşilyurt tarafından yapıldığı, binanın 1995 yılında kaçak katları dahil olmak üzere tamamlandığı, Hikmet Yeşilyurt'un 2005 yılında vefat ettiği bilgisine yer verildi.
Olaydan sonra bilirkişi marifeti ile 6 ayrı sefer olay yerine gidildiği, olay yerinde birden çok kez keşif yapıldığı, enkaz ve katmanlardan alınan beton ve demir numuneleri üzerinde laboratuvar incelemesi yapıldığı belirtilen iddianamede, "Binada kolon, kiriş ya da duvar kesilmesinin mevcudiyetine dair hayatta olan bina sakinlerinin ya da binada yaralı kurtulanların beyan ve iddialarının bulunmadığı" kaydedildi. 1999 depreminden sonra binanın kolonlarında Hikmet Yeşilyurt tarafından güçlendirme yapıldığı bilgisine yer verilen iddianamede, güçlendirmeye ilişkin resme başvurunun yapılmadığı belirtildi.

BODRUMDA KOLON KESİLDİĞİNE DAİR İZE RASTLANMADI
İddianamede soruşturma kapsamında bilirkişiler tarafından düzenlenen rapora da yer verildi. 14 Mart 2019 tarihli rapora göre binanın bodrum katında kolon kesilmesine ilişkin herhangi bir bulguya rastlanmadığı belirtilen iddianamede, binanın etrafındaki duvarın arsa sınırını çevreleyen perde duvar olduğu, anılan duvarın bina taşıyıcı sistemi ile bir ilgisinin olmadığı belirtildi.
Binada kullanılan betonun gerekli basınç dayanımında olmadığı belirtilen iddianamede, betonun Türk Standartlarında belirtilen kriterlere uygun olmadığı, beton imalatında kullanılan kum içerisinde büyük ebatlı çok miktarda midye kabukları bulunduğu, betonun yerleştirilmesinde yeterli sıkıştırma yapılmadığı belirtildi.
İddianamede, "Şartnameye uygun olarak yapılması gerekenlerden bir veya bir kaçının çeşitli nedenlerle yerine getirilmemesi sonucunda istenen basınç dayanımından daha düşük kalitede beton üretilmesinin kaçınılmaz olduğu, bununla birlikte proje statik hesaplarında öngörülen beton basınç dayanımına ve projede belirtilen kat sayısının 7 kat yüküne göre ebatlandırılan taşıyıcı sistemin üzerine kaçak olarak yapılan 2 katın yükü de ilave edilmesi sonucunda istenmeyen üzücü olayların meydana gelmesini hızlandırdığı, proje statik hesapları yapılırken dikkate alınan beton sınıfının uygulamada gerçekleştirilememesi nedeniyle proje güvenlik düzeyinin öngörülenin altına düşmesi binanın yıkılmasında ana etken olduğu değerlendirildi" denildi.
Binanın en ve boyunun ruhsat eki projesine göre daha farklı yapıldığı bilgisine yer verilen iddianamede, binanın en olarak 1.10 m, boy olarak 2.55 metre daha büyük yapıldığı, binanın her katının 41.01 metrekare daha büyük inşaa edildiği, bu durumun kolon ve kiriş açıklığının artmasına neden olduğu, bunun taşıyıcı sisteme fazladan yük binmesine neden olarak güvenlik düzeyinin düşmesine neden olduğu kaydedildi. Bu nedenlerin bir kaçının birbirini tetiklemesiyle taşıyıcı sisteme öngörülenin üzerinde yük bindiği hatırlatılan iddianamede, "Projede öngörülebilir taşınabilir yük sınırının aşılması sebebiyle, taşıyıcı yapı elemanlarının özelliklerini kaybetmeleri sonucunda binanın çöktüğü görüş ve kanaatine varıldığı" belirtildi.

BİNA SAHİBİ DAHİL ÜÇ KİŞİ ASLİ KUSURLU BULUNDU
Binanın ölçülerinin değiştirilerek her katın 41 metrekare büyük yapılması ile iki kaçak kat uygulamasından projenin sahibinin haberinin olmamasının hayatın olağan akışına uygun olmadığı değerlendirilen iddianamede, inşaatın yapımını üstlenen arsa sahibi Hikmet Yeşilyurt'un asli kusurlu, teknik uygulama sorumluluğunu üstlenen Uğur Mısırlıoğlu'nun asli kusurlu, mimari proje müellifi Suzan Çayır'ın asli kusurlu, binanın yapım sırasında sürvayen olarak görev yapan Azru Baran'ın tali kusurlu olduğunun tespit edildiği belirtildi.

YIKILAN KOMŞU BİNAYI DA BU ŞÜPHELİLER YAPMIŞ
İddianamede, 7 katı kaçak olan ve riskli bulunduğu için görevliler tarafından yıkılan Yunus Apartmanı'nın da proje müellifi ve teknik sorumlusunun şüpheliler Suzan Çayır ve Uğur Mısırlıoğlu olduğu bilgisine yer verilen iddianamede, yatay yüklere karşı bina stabilitesini sağlayacağı öngörülen temel perdelerinin yapılmadığı, inşaatın projeye uygun başlayıp başlamadığının dahi şüpheliler tarafından kontrol edilmediği savunuldu. İnşaatın 25 aylık süre içinde projesine aykırı olarak başlayıp bitirildiği hatırlatılan iddianamede, sürveyan Arzu Keleş Baran'ın inşaat alanına gitmediği savunularak, "Gitmiş olsa bile kanun ve yönetmeliklere göre kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getirmediği, malzemelerin standart denetimini yapmadığı, kötü malzeme kullanımı ve inşaatın projesine aykırı olarak tamamlanması ile de taşıyıcı sisteme fazlasıyla yük bindiği, ve tüm olumsuzlukların bir araya gelmesi ile binanın 06.02.2019 tarihinde çöktüğü. Oysa şüpheliler tarafından gerek kanunen gerekse de mesleki dikkat ve özen gösterilmiş, kontroller sağlanmış , sorumluluklar yerine getirilmiş olsaydı inşaatın projeye aykırı başladığını görecekler, ihbar yükümlülüklerini yerine getirecekler, bu şekilde projeye aykırı olarak yapılan binanın inşaatını durdurabileceklerdi ve bu üzücü yıkım ve zararın meydana gelmesini daha baştan engel olabilecekleri açıktı. Kaldı ki proje alanına gittikleri kabul edilse bile görevlerini ve yükümlülüklerini usulüne uygun yerine getirmedikleri, inşaatın projeye uygunluğunu denetlemedikleri, projeye aykırı olarak yapılan inşaatta malzemelerin standart dışı olmasına göz yumulduğunun anlaşıldığı" belirtildi.

HER BİRİ İÇİN 15'ER YIL İSTENDİ
İnşaatta kullanılan malzemelerin olay yerinde yapılan keşif sırasında gözle dahi fark edildiği belirtilen iddianamede, 21 kişinin ölümü, 17 kişinin de yaralandığı Yeşilyurt Apartmanı'nın inşaatı sırasında kontrol ve denetim yükümlülüğü bulunan şüpheliler Suzan Çayır, Uğur Mısırlıoğlu ve Arzu Keleş Baran'ın, inşaatın çökmesinde kusuru bulunduğu belirtildi. Şüphelilerin, "Taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve birden fazla kişinin yaralanmasına" neden olmak suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasının yapılması talep edildi. İddianamenin gönderildiği İstanbul Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 15 gün içinde iddianamenin kabulü veya reddi yönünde karar vermesi bekleniyor.

BİR KİŞİNİN TUTUKLULUĞU SÜRÜYOR
Üç şüpheli olaydan sonra gözaltına alınmış, Uğur Mısırlıoğlu ve Suzan Çayır 14 Şubat 2019 tarihinde tutuklanmıştı. Tutuklulardan Suzan Çayır, 15 Mart 2019 tarihinde tahliye edilmişti. Davanın tek tutuklu sanığı Uğur Mısırlıoğlu.

Görüntü Dökümü:
----------
-Arşiv

===============================

8- ATATÜRK HAVALİMANI'NDAN TAŞINMA 5 NİSAN SAAT 22.00'DA BAŞLIYOR

*Taşınma sonrası ilk uçuş 6 Nisan saat 14.00'da.

İbrahim YILDIZ/İSTANBUL, (DHA)
Atatürk Havalimanı'ndan İstanbul Havalimanı'na yapılacak taşınmaya sayılı günler kala Türk Hava Yolları (THY) Genel Müdürü Bilal Ekşi, büyük taşınmanın 5 Nisan Cuma günü saat 22.00'da başlayacağını duyurdu.
Konuyla ilgili olarak resmi twitter adresinden bir açıklama yapan Ekşi, "Büyük Taşınmamız 5 Nisan Cuma günü 22.00'de başlıyor. Taşınma 6 Nisan 10.00'da bitecek. Taşınma sonrası ilk uçuşumuz 6 Nisan saat 14.00'da. Toplam 686 TIR ile ekipmanlarımızı götürüyoruz" dedi

Görüntü dökümü:
----------------------
-Arşiv

En Çok Aranan Haberler