1- CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: BİZİM SORUNUMUZ SÜRATLİ HAREKET EDEMEMEK - 1
* Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan,
"Döviz kurunu silah olarak kullanıp üzerimize gelmeye başladılar"
"Bizim bu saldırıyı karşılayacak gücümüz ve imkanlarımız vardır. Ama maalesef eskiden beri var olan tüm çabalarımıza rağmen üstesinden gelemediğimiz bir hastalığımız yüzünden böyle bir görüntüye sebebiyet veriyoruz. Bizim sorunumuz süratli hareket edememek"
"Döviz kurundaki suni şişkinliğin giderilmesi ile birlikte piyasalardaki bekle gör politikasının da sona ereceğini ümit ediyorum"
" Bu işi geciktirmeyin. Yatırımlarınızı yapın kendinize, ülkeye güvenin. Bu ülkede güven, istikrar var. Risk alın"
"Ülkesini, milletini seven bu toprakları seven herkesi harekete geçmeye davet ediyorum"
Haber: Özgür ALTUNCU - Hakime TORUN - Kamera: Yaşar KAÇMAZ - İSTANBUL DHA
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Borsa İstanbul'da düzenlenen, Borsa İstanbul Kuruluş Yıl Dönümü programı ve yeni hizmet binasının açılış törenine katıldı.
"ESKİ TÜRKİYE YOK HERKESİN BİLMESİ LAZIM"
15 Temmuz darbe girişiminde Borsa İstanbul'un da hedef olmasının tesadüf olmadığını belirten Erdoğan, "15 Temmuz darbe girişiminde Borsa İstanbul'un da hedef olması tesadüfü değildir. Bu vesileyle Borsa İstanbul'da verdiğimiz şehitler başta olmak üzere tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Türkiye'yi her şeyiyle dışa bağımlı hale getirmek isteyenlerin elleri üzerimizden hiç eksik olmadı. 2003 yılından bu yana da benzer yöntemler zaman zaman denenmek istendi. Borsa, döviz kurları, faizler üzerinden ülkemizi krize sürükleme çabaları hep yaşandı. Büyük projelerimizi engellemek için kredileri zorlaştırmak başta olmak üzere her yolu denediler. Eski Türkiye yok herkesin bilmesi lazım" dedi.
"SON GÜNLERDE DÖVİZ KURUNU SİLAH OLARAK KULLANIP YİNE ÜZERİMİZE GELMEYE BAŞLADILAR"
Döviz kurundaki artışa değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemize yönelik ekonomik saldırılar durmuş değil. 15 Temmuz darbe girişiminde olduğu gibi, milletimiz ekonomiye siper oldu. Biz direndikçe karşımızdakiler de saldırı çıtasını yükseltiyorlar. Son günlerde döviz kurunu silah olarak kullanıp yine üzerimize gelmeye başladılar. Varsın gelsinler. Bizler de bunların alternatiflerini üretiyoruz, üreteceğiz. Hiçbir ekonomik rasyonalitesi temeli olamayan bir şekilde döviz kurunun yükseltilmesini başka bir izahı yoktur" diye konuştu.
"BİZİM SORUNUMUZ SÜRATLİ HAREKET EDEMEMEK"
Türkiye'nin güçlü bir ekonomiye sahip olduğunu ifade eden Erdoğan, "Bizim bu saldırıyı karşılayacak gücümüz ve imkanlarımız vardır. Ama maalesef eskiden beri var olan tüm çabalarımıza rağmen üstesinden gelemediğimiz bir hastalığımız yüzünden böyle bir görüntüye sebebiyet veriyoruz. Bizim sorunumuz süratli hareket edememek. Döviz spekülasyonlarında olduğu gibi milletimizin moralini bozacak düzeyde dalgalanmalara yol açıyor. Siyasi sebeplerin hedeflerin, oyunların gayet iyi farkındayız" açıklamasında bulundu.
"IRAK'TA DA OLUMLU GELİŞMELERİN YAŞANMASI İÇİN HER TÜRLÜ ÇABAYI GÖSTERİYORUZ"
Dış politikaya ilişkin Erdoğan, "Suriye meselesinin çözümü konusunda oldukça ümit verici gelişmeler yaşanıyor. Irak'ta da olumlu gelişmelerin yaşanması için her türlü çabayı gösteriyoruz. Sorun yaşadığımız pek çok ülke ile yeni bir döneme girdik. Küresel ticaretteki durgunluğun aşılmaya başlandığına dair işaretlere şahit oluyoruz. Güncel sıkıntıların çözümünde atılması gereken adımlar konusunda biraz daha hızlı ve kararlı olunması açıktır" dedi.
"TÜRKİYE EKONOMİSİNİN ÇOK KISA BİR SÜREDE BUGÜNKÜ SIKINTILARI DA ATLATACAĞINA YÜREKTEN İNANIYORUM"
Türkiye ekonomisinin çok kısa bir sürede bugünkü sıkıntıları da atlatacağına yürekten inandığını vurgulayan Erdoğan , "Döviz kurundaki suni şişkinliğin giderilmesi ile birlikte piyasalardaki bekle gör politikasının da sona ereceğini ümit ediyorum. Esasen ortada üstesinden gelinemeyecek bir meselede yoktur. Türkiye ekonomisinin çok kısa bir sürede bugünkü sıkıntıları da atlatacağına yürekten inanıyorum" diye konuştu.
"TÜRKİYE'NİN BUGÜN KENDİSİNE İNANAN, GÜVENEN RİSK ALMAYA HAZIR YATIRIMCILARA İHTİYACI VAR"
"Türkiye'nin bugün kendisine inanan, güvenen risk almaya hazır yatırımcılara ihtiyacı var" diyerek konuşmasına devam eden Erdoğan, "Her sıkıntımızda olduğu gibi ekonomideki sıkıntılarımızda da savunmada kalarak değil hücum pozisyonuna geçerek aşabiliriz. Yol haritamız 2023 hedeflerimiz. Reel ekonomi çok çok önemli. Türkiye'nin bugün kendisine inanan, güvenen bunun için risk almaya hazır yatırımcılara, işadamlarına, girişimcilere ihtiyacı var" dedi.
"BU ÜLKEDE GÜVEN, İSTİKRAR VAR. RİSK ALIN"
Yatırımcılara seslen Erdoğan, "Geçenlerde yine söyledim. Bu işi geciktirmeyin. Yatırımlarınızı yapın kendinize, ülkeye güvenin. Bu ülkede güven, istikrar var. Risk alın. Risk almadıktan sonra bu iş olmaz. Siyaset de bir risk. Hayat bir risktir. Nerde ne zaman, nasıl gideceğimiz belli değil. hiç ummadığınız zamanda ölümle hastalıklarla baş başa kalabiliriz. Ülkesini, milletini seven bu toprakları seven herkesi harekete geçmeye davet ediyorum" dedi.
2- ŞİŞLİ ETFAL'DE YANGIN ÇIKTI; BEBEKLER VE HASTALAR BÖYLE TAHLİYE EDİLDİ
* Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümündeki elektrik güç odasında yangın çıktı.
\* Kadın doğum bölümündeki hastalar ve bebekler binadan tahliye edildi.
Haber-Kamera: Mustafa ÖZDABAK - Özgür EREN İdris TİFTİKCİ İSTANBUL Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümünün birinci katında saat 11.30 sıralarında elektrik güç odasında yangın çıktı.
Henüz belirlenemeyen bir nedenle çıkan yangınla koridorları duman kapladı. Dumanları gören hastane çalışanları durumu hemen itfaiye ekiplerine bildirdi .O sırada hastanede bulunan çok sayıda çocuk, bebek ve kadın hastalar hastane görevlileri tarafından binadan çıkartıldı. Bu sırada hasta ve yakınları panik yaşadı.
BEBEK, ÇOCUK VE HASTALAR TAHLİYE EDİLDİ...
Yeni Doğan Acil Bölümündeki bebekler de görevliler tarafından tahliye edildi. Tahliye sırasında bazı bebeklerin oksijen tüpüne bağlı olarak tahliye edildi. Yangında ölen yada yaralanan olmazken olay yerine çok sayıda ambulans ve itfaiye ekibi sevk edildi. Yangın olduğunu duyan hasta yakınları çocuk bölümüne girmeye çalıştı. Hasta çalışanları ve hasta yakınları gözyaşlarını tutamayarak ağladı. Uygunsuz parklar yüzünden İtfaiye araçları bir süre hastaneye giremedi. bazı araçlar çekici ile olduğu yerden kaldırıldı. Dumandan etkilenen itfaiye ekipleri ve hastane çalışanlarına ayran dağıtıldı. İtfaiye ekiplerinin kısa sürede yangını söndürmesinden sonra binadan duman tahliyesi yaptı.
"ANINDA BİR DUMAN BELİRDİ"
Dışarıya çıkartılan bir hasta, "Bir duman oldu, yangın var dediler duman paniği ile herkes kaçtı hemşireler bize panik yapmayın dediler. Herkes çıkacak dediler ve bizi çıkarttılar. Çok korktuk" diye konuştu.
Hasta yakını bir kişi ise ,"Anında bir duman belirdi. Duman yukarıya kadar çıktı. Hastalara yangın var ancak panik yapmayın hepinizi çıkartacağız demişler.Yangın birinci katta çıkmış benim ailem ikinci kattaydı. Orayı da duman basınca bütün hastaları aşağıya indirmişler. Güvenlikler ve hastane personeli çok yardımcı olmuş" dedi.
Yeni doğum yapan bir hasta da, "Ben lavaboya gitmiştim sonra yangın sirenleri çalmaya başladı. Kendimi dışarıya attım. Sonra annemi aradım 'yangın var bebeği al dışarıya çık' dedim. Nasıl can havliyle attık kendimizi bilmiyorum" şeklinde konuştu.
Yangın ile ilgili soruşturma sürüyor.
Görüntü Dökümü
----------
-Hastaneden tahliye edilen çocuk, bebek ve hastalardan görüntü
-Bebeklerin binadan çıkartılıp ambulansa alınması
-Hastane çalışanları ve hastaların ağlaması
-İtfaiye ekiplerinden görüntü
-İtfaiye ekiplerinin içeriden çıkması
-Hasta yakınlarının içeriye girmeye çalışması
-Hastane görevlilerinden detaylar
-Hastanedeki kalabalık görüntüler
-Hastalar ile röportaj
-Hasta yakınları ile röportaj
14.01.2017 - 12.47 Haber Kodu : 170114055
14.01.2017 - 13.01 Haber Kodu : 170114058
14.01.2017 - 13.20 Haber Kodu : 170114067
=============================
3- ÇÖKEN BİNANIN AYIRDIĞI İKİZLERİN SON ANLARI KAMERADA
- ÇÖKEN BİNAYA DOĞRU BÖYLE YÜRÜDÜLER...
\* Her şeyden habersiz ikizi ve dedesiyle kaldırımda yürüyordu. Bir anda yanından geçtikleri 7 katlı bina çöktü. İkizlerden Mehmet hayatını kaybetti, Ahmet ise yaralandı.
* Ölümün ayırdığı ikizlerin o anları güvenlik kamerasına yansıdı.
* Görüntülerde; ikizlerin dedeleriyle birlikte binanın yanından geçmeleri sırasında çökmenin meydana geldiği görülüyor.
Haber-Kamera: İhsan YALÇIN - Yüksel KOÇ / İstanbul DHA
Zeytinburnu'nda 5 yaşındaki Mehmet Bilge Özdener, ikizi ve dedesiyle 7 katlı binanın yanından geçerken çökme oldu. Mehmet hayatını kaybederken dedesi ve ikizi yaralandı. İkizlerin dedeleriyle birlikte binanın yanından geçmesi ve çökme anı güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı.
SON ANLARI GÜVENLİK KAMERASINA YANSIDI.
5 yaşındaki Mehmet Bilge ile ikiz kardeşi Ahmet Kaan'ı dedeleri Yavuz Özdener kreşten aldı ve evlerine doğru yola çıktılar.
Dede ve torunları saat 16.30 sıralarında kaldırım kenarında yürürken yanlarından geçtikleri 7 katlı bina çöktü. Çöken bina ikizler Mehmet ile Ahmet Kaan Özdener'i birbirinden ayırdı. Mehmet enkaz altına kalarak can verdi, ikiz kardeşi ve dede Yavuz Özdener ise olayı hafif yaralarla atlattı.
ÇEVREDEKİLER SEFERBER OLDU
Dede ile torunlarının son anları da caddedeki iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansıdı. Görüntülerde, Mehmet Bilge ve ikizi Ahmet Kaan ile dede Yavuz Özdener kaldırımda 7 katlı binanın önüne doğru yürüyor. Saniyeler sonra bina çöküyor. Binanın yerinden devasa bir toz ve duman bulutu yükseliyor. Esnaflar iş yerlerinden çıkıp yaralıların yardıma koşuyor. Sinan Büke isimli esnaf yaralı haldeki Ahmet Kaan'ı kucağına alarak iş yerine getiriyor. Bir süre sonra sağlık ekipleri geliyor ve ilk müdahalenin ardından çocuğu sedyeye alıp hastaneye götürüyor.
4- TORUNLARINDAN BİRİNİ GÖÇÜKTE KAYBEDEN DEDE OLAY ANINI ANLATTI
- ÇÖKEN BİNADA ÖLENLERİN CENAZELERİ ADLİ TIP KURUMU'NDAN ALINDI
* Kreşten aldığı 5 yaşındaki ikiz torunlarıyla yürürken yanından geçtikleri binanın çökmesiyle torunlarından Mehmet'i kaybeden dede Yavuz Özdener,
"Torunlarımı bize götürüyordum. Çünkü bize geldiklerinde çok mutlu oluyorlardı. Eve çok yaklaşmıştık. Tam o sırada bir gürültü duyduk. En son gözümüzü hastanede açtık
"Onlar tam önümde yürüyordu. Toz bulutun içinde çocukları bulamıyordum. Vatandaşlar gelip çıkardı. Çocuklar bu akşam bizde kalacaktı. Ben önemli değilim. Keşke bana bir şey olsaydı da onlara olmasaydı. Ben gitseydim keşke..."
Haber-Kamera: İbrahim AKTÜRK/İSTANBUL DHA
Zeytinburnu'nda binanın çökmesi sonucu hayatını kaybeden 5 yaşındaki Mehmet Bilge Özdener ile 60 yaşındaki Mehmet Akbaş'ın cenazeleri Adli Tıp Kurumu'ndan aileleri tarafından alındı.
CENAZELERİ ADLİ TIP KURUMU'NDAN ALINDI
Dün 7 katlı binanın çökmesi sonucu biri çocuk iki kişi hayatını kaybetmişti. Yaşamını yitiren 5 yaşındaki Mehmet Özdener ve 60 yaşındaki Mehmet Akbaş'ın cenazesi Adli Tıp Kurumu'nda otopsi işlemlerinin tamamlanmasının ardından ailelerine teslim edildi.
DEDESİ, İKİZ KARDEŞİYLE BİRLİKTE KREŞTEN ALMIŞ
Hayatını kaybeden 5 yaşındaki Mehmet Özdener'in, ikiz kardeşi Ahmet Kaan'la birlikte dedeleri tarafından kreşten alındığı, kaldırım kenarında eve doğru yürürken çöken binanın enkazında kalarak can verdiği ortaya çıktı. İkiz kardeşi ise hafif yaralarla kurtuldu. Dede Yavuz Özdener ise olayı ufak sıyrıklarla atlattı. Torununun cenazesini almak için Adli Tıp Kurumu'na gelen dede Yavuz Özdener, dün yaşanan olayı basın mensuplarına anlattı.
"KEŞKE BANA BİRŞEY OLSAYDI, ONLARA OLMASAYDI"
İki torununu kreşten aldığını ve kaldırım kenarında eve doğru yürüdüklerini anlatan Yavuz Özdener, "Torunlarımı bize götürüyordum. Çünkü bize geldiklerinde çok mutlu oluyorlardı. Eve çok yaklaşmıştık. Tam o sırada bir gürültü duyduk. En son gözümüzü hastanede açtık. Onlar tam önümde yürüyordu. Toz bulutun içinde çocukları bulamıyordum. Vatandaşlar gelip çıkardı. Çocuklar bu akşam bizde kalacaktı. Ben önemli değilim. Keşke bana bir şey olsaydı da onlara olmasaydı. Ben gitseydim keşke" dedi.
CENAZE ORDU'YA GÖNDERİLDİ
Özdener ailesinin bir yakını ise, cenazenin Ordu'nun Kumru ilçesine götürüleceğini, burada cenaze namazının kılınmasının ardından aile mezarlığına defnedileceğini söyledi. Küçük Mehmet'in cenazesi Adli Tıp Kurumu'ndan çıktığı sırada babası Orhan Yusuf Özdener gözyaşlarını tutamadı. Yusuf Özdener'i eşi Lena Özdener teselli etmeye çalıştı.
3 GÜN ÖNCE ÇOCUKLARINI GÖRMEK İÇİN ANTALYA'DAN GELMİŞ
Olayda ölen 60 yaşındaki emekli Mehmet Akbaş'ın ise Antalya'da yaşadığı, geçtiğimiz Çarşamba günü Zeytinburnu'nda yaşayan çocuklarını görmek için İstanbul'a geldiği öğrenildi. Alışveriş yapmak için dışarı çıkan Akbaş'ın çöken binanın yanından geçtiği ve bu sırada binanın çökmesi sonucu enkaz altında kalarak can verdiği öğrenildi. Akbaş'ın cenazesi, ailesi tarafından Adli Tıp Kurumu'ndan alınarak, defnedilmek üzere Antalya'ya gönderildi. Akbaş'ın cenaze namazının yarın Türbeli Camii'nde kılınacağı öğrenildi.
Görüntü Dökümü:
------------
-Adli Tıp Kurumu'ndan detay görüntü
-Kurum önündeki kalabalıktan görüntüler
-Dede Yavuz Özdener ile röportaj
-Özdener ailesinin yakınıyla röportaj
-Cenaze aracından görüntü
-Baba Orhan Yusuf Özdener'in gözyaşı dökmesi
-Babayı anne Lena ve yakınlarının teselli etmeye çalışması
-Cenaze aracının ayrılması
-Mehmet Akbaş'ın vesikalık fotoğrafı
-Mehmet Özdener'in ikiziyle çekilen fotoğrafları
-Genel görüntüler
14.01.2017 - 13.22 Haber Kodu : 170114068
====================================
5- HAVADAN GÖRÜNTÜLERLE ZEYTİNBURNU'NDA ENKAZ KALDIRMA ÇALIŞMASI
Haber-Kamera: Ali AKSOYER / İSTANBUL DHA
Zeytinburnu'nda çöken 7 katlı binada enkaz kaldırma çalışmaları sürüyor. Bugün yapılan çalışmalar ve çöken binanın çevresindeki yapılan havadan görüntülendi.
Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Havadan görüntülerle çalışmalar ve çöken binanın çevresindeki yapılar
-Dün gece akşam yapılan çalışmaların havadan görüntüsü (ek)
6- İSTANBUL'DA 15 TEMMUZ MÜZESİ ÇALIŞTAYI
* Kültür ve Turizm Bakanı Bakanı Nabi Avcı,
"(15 Temmuz Müzesi ) Bu müze geriye doğru da yaşayan bir müze olacak. Sadece 15 Temmuz değil, 15 Temmuz'da en hain yüzünü gösteren bir darbe geleneğinin millet ve vatan düşmanlığının evveliyatını da 27 Mayısları da anlatacak olan milli hafızada tekrar canlandıracak olan ve genç kuşaklara aktaracak bir müze olacak inşallah"
\* İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş,
"Dünya insanlığı için de önemli bir iz bırakacak, ders çıkarılacak bir olay olduğu için müzenin en iyi ve modern şekilde anlatılacak ifade tarzının ortaya konması gerekiyor. Bu yüzden sıradan bir müze olmayacak"
Haber - Kamera: Enver ALAS, İstanbul / DHA
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi işbirliğiyle,15 Temmuz Derneği'nin öncülüğünde düzenlenen 15 Temmuz Müzesi Çalıştayı, İstanbul'da düzenlendi.
Haliç Kongre Merkezi'ndeki '15 Temmuz Müzesi Çalıştayı'nın açılış programına Kültür ve Turizm Bakanı Bakanı Nabi Avcı'nın yanı sıra İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, 15 Temmuz Derneği Başkanı Tarık Şebik ile yönetim kurulu üyeleri, 15 Temmuz gazileri katıldı.
Açılış konuşmasını yapan Nabi Avcı, 15 Temmuz'un devlet ve millet için bir milat olduğunu, o gece milletin büyük bir destan yazdığını söyledi. Destanı yazanları unutmamak ve unutturmamanın herkes için hem ulvi hem de asli bir vazifesi olduğunu vurgulayan Bakan Avcı, 15 Temmuz şehitlerinin ve gazilerinin hatırasını yaşatmak için 15 Temmuz Derneği'nin koordinasyonunda, bakanlık ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde ilgili kamu ve sivil toplum kuruluşlarının katkısıyla 15 Temmuz Müzesi'ni açmayı planladıklarını dile getirdi.
"YAŞAYAN BİR MÜZE OLACAK"
Müzenin bilinen anlamda bir müze olmayacağına dikkat çeken Nabi Avcı, "Bu müze yaşayan bir müze olacak. Sadece olup bitmiş bir olaydan bahseden, onun hatıralarını toplayan müze değil, aynı zamanda sürüp gitmekte olan bir mücadelenin başlangıç noktasını simgeleştiren bir müze olacak" diye konuştu.
MÜZE 27 MAYIS'I DA ANLATACAK
Teknolojik imkanlarıyla müzenin, sadece fiziki bulunduğu yer itibariyle değil farklı mecralarda da bütün dünyaya ulaşabileceğini kaydeden Avcı şunları söyledi:
"Artık sanal ortamda pek çok şeyi zaman ve mekan kısıtlaması olmaksızın paylaşmak mümkün. Bunun için inşallah bu müze tasarlanırken yeni teknolojilerle, iletişim ve paylaşım teknolojilerinin müzeye entegre edilebileceği açık uçlu anlayışla tasarlanacak. Dolayısıyla bu müze sürekli gelişecek. Bu müze geriye doğru da yaşayan bir müze olacak. Sadece 15 Temmuz değil, 15 Temmuz'da en hain yüzünü gösteren bir darbe geleneğinin millet ve vatan düşmanlığının evveliyatını da 27 Mayısları da anlatacak olan milli hafızada tekrar canlandıracak olan ve genç kuşaklara aktaracak bir müze olacak inşallah."
BAKANLIK DESTEK VERECEK
Nabi Avcı, konuşmasının sonunda müzenin yapımına katkıda bulunacaklara teşekkürlerini sundu, çalışmalara Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak gereken desteği vereceklerini ifade etti.
TOPBAŞ: SIRADAN BİR MÜZE OLMAYACAK
Kadir Topbaş ise konuşmasında 15 Temmuz darbe girişiminin gelecek kuşaklara aktarılmasında büyük bir sorumluluk taşıdıklarını belirtti. Topbaş, "Milli iradeye, halka rağmen bir takım girişimlere fırsat verilemeyeceğini göstermek adına bu önemlidir. Dünya insanlığı için de önemli bir iz bırakacak, ders çıkarılacak bir olay olduğu için müzenin en iyi ve modern şekilde anlatılacak ifade tarzının ortaya konması gerekiyor. Bu yüzden sıradan bir müze olmayacak. Hissettirecek, duygulandıracak bir müze ortaya çıkması lazım" ifadelerini kullandı.
Açılış konuşmalarının ardından çalıştay, gerçekleştirilecek çeşitli oturumlarla sona erecek.
Görüntü Dökümü
-------------------
-Protokolden görüntüler
-Nabi Avcı ve beraberindekiler
-Gazilerden görüntüler
-Bakan Avcı'nın konuşması
-Kadir Topbaş'ın konuşması
-Toplu resim
14.01.2017 -13.08 Haber Kodu : 170114060_
Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz