YURTHABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Dha İstanbul Bülteni - 3

  -" BÜYÜKADA TUTUKLUSU "  ALMAN VE İSVEÇ VATANDAŞLARININ SAVUNMALARI Ümit TÜRK, İstanbulDHA  Büyükada'daki toplantıda gözaltına alındıktan sonra çıkarıldıkları hakimlikçe tutuklanan Alman vatandaşı

-" BÜYÜKADA TUTUKLUSU " ALMAN VE İSVEÇ VATANDAŞLARININ SAVUNMALARI

Ümit TÜRK, İstanbulDHA
Büyükada'daki toplantıda gözaltına alındıktan sonra çıkarıldıkları hakimlikçe tutuklanan Alman vatandaşı Peter Frank Steudtner ile İsveç vatandaşı Ali Ghravi'nin suçlamalara ilişkin verdikleri ifadeye ilişkin bazı detaylar ortaya çıktı.
Büyükada'da toplantı yaptıkları sırada gözaltına alınan aralarında Uluslararası Af Örgütü, İnsan Hakları Gündemi ve Eşit Haklar İçin İzleme Derneklerinin temsilcilerinin bulunduğu 10 kişiden 6'sı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma kapsamında, "Silahlı terör örgütüne yardım etmek" suçundan tutuklanmıştı. Tutuklananlar arasında yer alan Alman vatandaşı Peter Frank Steudtner ile İsveç vatandaşı Ali Ghravi suçlamalara ilişkin ifade verdiler.

"ELE GEÇİRLEN HARİTA; SİYASİ İÇERİKLİ DEĞİL, KÜLTÜREL, DİL İÇERİKLİ HARİTADIR"
Edinilen bilgiye göre savcılık sorgusunda kendisinden ele geçirilen dijital materyal içeriğindeki haritaya ilişkin soruya Ali Ghravi, "Kullanmış olduğu flash bellekte tespit edildiği söylenen haritayı içeren dijital materyal bana aittir. Söz konusu harita siyasi içerikli değil, kültürel, dil içerikli haritadır. Hangi bölgede hangi dillerin konuşulduğunu göstermektedir" diye konuştu.
İfadesinde insan hakları hususunda hak ihlaline uğrayan kişilerin yaşadıkları ikinci travma sebebi ile yanlış kararlar vermemeleri, dijital içerikleri kaybetmemeleri, hackerlerin saldırısına uğramamaları, fiziksel güvenlikleri ve psikolojik dayanıklılıklarının sağlanması gibi alanlarda faaliyet gösterdiğini belirten Ali Ghravi, Büyükada'da gerçekleşen toplantıya diğer şüpheli Özlem Dalkıran sayesinde çağrıldığını söyledi.

PKK'NIN TÜRKİYE'YE BAKIŞ AÇISINI GÖZALTINDAKİ ÖRGÜT MENSUBUNDAN ÖĞRENMİŞ
PKK'yı medya aracılığıyla duyduğunu ve PKK'nın Türk hükümeti ile dostane ilişkiler içerisinde olmadığını bildiğini anlatan Ghravi, bunu da gözaltında bulunduğu süreçte kendisiyle aynı yerde kalan ve PKK örgütü mensubu olduğunu değerlendirdiği bir kişiden öğrendiğini söyledi.

OLASI BİR POLİS OPERASYONUNDAN BAHSEDİLMEDİ
Toplantı sırasında dijital verilerin güvenliği konusunda tartışmaların olduğunu, bir ara kullanılan dijital aletlere uzaktan, istem dışı veri yüklenip yüklenemeyeceği ve bu verilerin daha sonra polis tarafından ele geçirilip geçirilemeyeceği hususlarında sorular sorulduğunu anlatan Ghravi, ancak olası bir polis operasyonunda dijital verilen ele geçirilmesi halinde polisten saklanması veya tespit edemeyeceği şeklinde şifrelenmesi konusunda bir söylemde bulunulmadığını belirtti.

"BYLOCK KONUSUNDA SORULAR SORULDU... BİLGİM OLMADIĞI İÇİN CEVAP VERMEDİM"
Ghravi, Bylock sorusuna ise şu yanıtı verdi; "CNN international'i takip ettiğimden dolayı bir ara Fetullahçı Terör Örgütü mensuplarının Bylock programını kullandıkları konusunda bir haber görmüştüm hatta toplantı sırasında da katılımcılardan bazıları kullandıkları aletlere uzaktan Bylock indirilmesi halinde ne şekilde önlem alacaklarını sormuşlardı. Bu konuda da bir bilgim olmadığı için sorulan bu soruya cevap vermedim. Toplantıda tercümanlık yapan şahıslar provoke edici, benim söylemediğim hususları da eklemek suretiyle tercümanlık yaptılar. Ayrıca katılımcıların tercümana soru sorduğu zamanlarda benim yerime cevap verdiği zamanlar da oldu. Neden bu şekilde davrandıklarını bilmiyorum"

"BENİM TÜRKİYE'YE GİRİŞİMDEN NEREDE KALACAĞIMA KADAR ALMAN TEMSİLCİLİĞİNİN BİLGİSİ VARDIR"
Büyükada'da gözaltına alınan ve sonrasında tutuklanan Alman vatandaşı Peter Frank Steudtner'in de ifadesinde suçlamaları kabul etmediği belirtildi.
Steudtner, "Benim Türkiye'ye girişimden nerede kalacağıma kadar İstanbul'daki Alman temsilciliğinin bilgisi vardır. Zira bizde kullanılan Elepant isimli program sayesinde otomatik olarak yurttan çıkışımız ve başka ülkeye girişimiz konsolosluk tarafından takip edilebiliyor. Bu program ziyaret ettiğimiz ülkelerde başımıza olumsuz bir durum gelmesi durumunda bununla temsilciliğin ilgilenebilmesi ve aileme haber verilmesi için dizayn edilmiş ve kullanıma sunulmuştur. Söz konusu formda, Türkiye'de ziyaret edeceğim yerler ve iletişim bilgilerim bulunmaktadır. Bu sebeple benim gizli olarak toplantıya katılmam söz konusu dahi değildir"

"UZMANLIK DENEYİMLERİMİ PAYLAŞMAK İÇİN TOPLANTIYA KATILDIM"
Steudtner, "Uzmanlık alanım kişilerin stres ve psikolojik sağlık hususunda iyi oluş halini sağlamak ve psikolojileri korumak konularındadır. Uzmanlık deneyimlerimi paylaşmak, kolaylaştırıcı görevi ile toplantıya (Büyükada'daki) katılım sağladım"

"BYLOCK'U ÇEVİRMEN SÖYLEDİ"
Steudtner, "Toplantı sırasında genel olarak hacker saldırılarının önlenmesi, dijital materyellerin üçüncü kişilerin eline geçmesinin engellenmesi ve bu cihazlardaki bilgilerin güvenliğinin sağlanması konusunda konuştuk. Toplantı sırasında ByLock isimli programdan bahsedildi. Ama benim bu konuda bilgim yoktu ve bana bilgi verilmedi. Soy ismini hatırlamadığım Ahmet isimli çevirmenin kendi başına ByLock ifadelerini kullanarak katılımcılara bir şeyler söylediğini fark ettim. Toplantıdaki kişiler arasında ByLock isimli program hakkında konuştuklarını fark ettim fakat bu soruları bana çevirmediler. Bu konuda çevirmen ve konuşmacılar arasında tartışma oldu" şeklinde beyanda bulundu.

SAVCILIĞIN TUTUKLAMAYA SEVK YAZISI
Savcılığın şüpheliler hakkında tutuklama istemiyle hakimliğe gönderdiği sevk yazısında, "Somut olayda elde edilen dökümanların içeriği, tanık beyanları, ilişki irtibat raporları bir arada değerlendirildiğinde şüphelilerin çoğunun terör örgütleriyle ve mensuplarıyla irtibatları, faaliyet alanları itibariyle sivil toplumu etki etki güçlerinin bulunması, terör örgütlerince benimsenen ve örgütlerin yaşantılarını sürdürmelerine yönelik, terör örgütlerinin amaçları doğrultusunda toplumsal kaosa dönüşerek hareketlenmeler yaratmak amacıyla toplantı düzenlemelerine göre yardım kastıyla hareket ederek eylemde bulunmak suretiyle atılı suçu işledikleri hususunda kuvetli şüphe bulunduğu, yabancı uyruklu şüphelilerin mevcut konumları ve ülkemize dair irtibatları nazara alındığında bu amaç haricinde hareket ettiklerinden bahsedilemeyeceği anlaşılmıştır" denilmişti.

===============

( ÖZEL ) - İŞTE O MOTOSİKLET

* Olaydan sonra bir otoparka götürülen Barkın Bayoğlu'nun spor motosikletinde trajik kazanın izleri var

Özgür ALTUNCU-Güven USTA / İstanbulDHA
Barkın Bayoğlu'nun motosikleti kazadan sonra olay yerinden kaldırılıp inceleme için bir otoparka çekildi. 250 CC'lik spor motosiklet, kazanın izlerini taşıyor. Özellikle ön taraftaki hasar dikkat çekici. Barkın Bayoğlu'nun yaya Buğra Erdem'e çarptığı ön bölümdeki farların yerinde olmadığı görülüyor. Ön kısımdaki dijital gösterge ve panellerde de ciddi hasar var. Çarpmanın ardından motosikletin bir süre sürüklendiği de alt bölümdeki izlerden anlaşılıyor. Dış kaplamada da ciddi hasar oluştu. Bu motosikletle köprüyü geçen Bayoğlu'nun aniden önüne çıkan Buğra Erdem'e çarpmasıyla meydana gelen kazada, Erdem olay yerinde Bayoğlu ise kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti.

Görüntü Dökümü:
-------------------------------
- Kısa Muhabir anonsu
- Motosikletten genel ve detay görüntüler
- Uzun Muhabir anonsu

==================

- 15 TEMMUZ ŞEHİTLER KÖPRÜSÜ'NDEKİ TRAJİK KAZADA HAYATINI KAYBEDEN BUĞRA ERDEM SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI

* Buğra'nın annesi Necla Oğuzoğlu: Barkın'ın da 4 yaşında çocuğu varmış. O da benim oğlum... Barkın'ın ailesinin de başı sağolsun" dedi.

Enver Alas - Sinan Bilgili, İstanbulDHA
15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde önceki gece meydana gelen kazada hayatını kaybeden emlak danışmanı Buğra Erdem, İstanbul'da ailesi ve yakınlarının gözyaşları içinde son yolculuğuna uğurlandı. Cami avlusunda konuşan Buğra'nın acılı annesi Necla Oğuzoğlu oğlunun karıştığı trajik kazada hayatını kaybeden Barkın Bayoğlu için "Barkın'ın da 4 yaşında çocuğu varmış. O da benim oğlum, isteyerek öldürmedi. Barkın'ın ailesinin de başı sağolsun" dedi.

ACILI EŞ CENAZEDE
33 yaşındaki Buğra Erdem için Bahçelievler Ulu Camii'de cenaze töreni düzenlendi. Törene başta kaza sırasında Erdem'in durdurup terkettiği otomobilde bulunan eşi Halime Yasemin Erdem ve annesi Necla Oğuzoğlu olmak üzere, ailesi ve yakınları katıldı.
Cami avlusunda taziyeleri kabul eden acılı anne Necla Oğuzoğlu, gözyaşı döktü. Burada basın mensuplarına olayla ilgili konuşan Oğuzoğlu, kazada oğluna çarparak hayatını kaybeden motorsiklet sürücüsü Barkın Bayoğlu'nun ailesine ve yakınlarına hitaben, "Lütfen oğluma kötü birşey demesinler" ricasında bulundu.

"O DA BENİM OĞLUM"
Anne Oğuzoğlu, "Barkın'ın da 4 yaşında çocuğu varmış... Barkın'ın ailesinin de başı sağolsun. Allah onlara da sabır versin. Onların bebeklerine de Allah kötü gün yüzü göstermesin. Benim yavrum hakkında sosyal medyada kötü söylemesinler" dedi.
Olayın nasıl meydana geldiğiyle ilgili bir soru üzerine Necla Oğuzoğlu, "Olayın nasıl olduğunu neden dışarıya çıktığını bilemiyorum. Hava biraz pusluymuş ve görmemiş motorsikleti. Oğlumun kayınvalidesi karşıda (Anadolu Yakası) otuyordu bebeklerini almaya gidiyorlardı. Eşiyle tartıştığını sanmıyorum. Çocuğumun kalbi pille çalışıyor. Belki midesi bulandı, belki sıkıntı geldi, bilemiyorum" ifadelerini kullandı.

ALTINŞEHİR'DE TOPRAĞA VERİLDİ.
Buğra Erdem için alınan helalliğin ardından öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazı kılındı. Erdem, Başakşehir'deki Altınşehir Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Görüntü Dökümü
-------------------
-Camiden görüntü
-Anne Necla Oğuzoğlu'nun konuşması
-Helallik alınması
-Namazın kılınması
- aile fotoğrafı
-Tabutun omuzlara alınıp cenaze aracına taşınması
-Genel ve detaylar

================

- "ALTIN ELBİSELİ ADAM"IN CENAZESİ BİNLERCE MOTOR EŞLİĞİNDE UĞURLANIYOR

Ramazan EĞRİ, DHA
15 Temmuz Şehitler Köprüsündeki trajik kazada hayatını hayatını kaybeden motosiklet dünyasının tanınmış ismi Barkın Bayoğlu'nun cenazesi Karacaahmet Gasilhanesi'nden alındı. Cenaze, namaz için Kerem Aydınlar Camisi'ne binlerce motor eşliğinde götürüldü.

Görüntü Dökümü:
-----------------------
-Karacaahmet Mezarlığı
-Binlerce motorcu
-Yapılan konvoy
-Cenazenin götürülmesi
Genel ve detay

================

- HAYVAN KATLİAMINDA JANDARMANIN OPERASYONLARI SÜRÜYOR

Ali AKSOYER / İstanbul DHA
Şile'de arazide otlayan bir manda sürüsü silahlı kişiler tarafından vurularak öldürülmesinin ardından Jandarma tarafından başlatılan operasyonlar sürüyor. Şüpheliler vurdukları hayvanların başlarını kesmiş, ardından gövdelerini çalmışlardı. Olayla ilgili Jandarma karakoluna çağırılan hayvanların sahibi Cengiz Akdeniz'in detaylı ifadesi alındı. Bölgeye girişlerde bulunan kameralar incelenerek şüphelilerin kullandıkları araç yada araçların plakaları belirlenmesine çalışılıyor.

7 HAYVAN VURULARAK ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ
Şile Ağva 'da Çataklı Köyü'nde arazide otlayan 7 mandayı başlarından vurarak öldüren şüpheliler, başlarını kesip etlerini kamyonlara yükleyerek çalmıştı. Hayvanlarının cesetlerini 5 gün arazide aradıktan sonra bulan Cengiz Akdeniz "Mandalar geri dönmeyince üzerine aramaya başladım. 5 gün her yerde hayvanlarını aradım. Bir süre sonra hayvanlarının bir bölümünün Kalemli Köyü yakınında görüldüğünü öğrendim. Kayıp hayvanların cesetlerini daha sonra kendim arazide buldum. " demişti.

JANDARMA HAYVANLARIN SAHİBİNİN İFADESİNİ ALDI
İl jandarma komutanlığı tarafından olayla ilgili geniş çaplı soruşturma başlatıldı. Hayvanların sahibi Cengiz Akdeniz, Jandarma karakoluna çağırılarak olayla ilgili detaylı ifadesi alındı. Cengiz Akdeniz'in ifadesinde hayvanlarını çalanlardan şikayetçi olduğu ve yakalanmalarını istediği öğrenildi.

BÖLGEDEKİ GÜVENLİK KAMERALARI İNCELENİYOR
Şüphelilere ulaşmak için operasyonlara devam eden jandarma ekipleri, bölgeye giriş çıkışlarda bulunan güvenlik kamera görüntülerini inceleme altına aldı. Yapılan çalışmalarda bölgeye giren kamyonet, kapalı kasa kamyonet gibi araçların tespit edilerek araştırıldığı tespit edildi. Yapılan çalışmalarda şu ana kadar bir şüpheli yakalanamadı.

Görüntü Dökümü:
-------------------
- Jandarma operasyonunun cep telefonu görüntüsü
- Akdeniz ile röportaj
- Yavru mandaların görüntüsü
- Olayın gerçekleştiği ormanlık alanın havadan görüntüsü
- Detaylar

===================

- ERENLER EĞİTİM VE KÜLTÜR VAKFI'NDA 'ELEKTRİK FATURASI' AÇIKLAMASI

Ersan SAN / İstanbul DHA
Erenler Eğitim ve Kültür Vakfı, cemevlerinin elektrik giderinin Diyanet İşleri Bütçesi tarafından karşılanması için açtığı davayı kazanması ile ilgili bir basın toplantısı düzenledi. Vakfın Esenyurt bulunan merkezinde düzenlenen basın toplantısına Erenler Eğitim ve Kültür Vakfı Başkanı Emin Yılmaz, Cem Vakfı Genel Başkanı Erdoğan Döner ve vakıf üyeleri katıldı.
Basın açıklamasını okuyan Emin Yılmaz, Erenler Eğitim ve Kültür Merkezi Vakfı olarak, cemevimizin elektrik giderlerinin Diyanet İşleri Başkanlığı bütçesinden karşılanması istemiyle açtıkları dava da mahkeme; elektrik giderlerinin Diyanet İşleri bütçesinden karşılanmasına karar verdiğini belirtti. Ancak Esenyurt Kaymakamlığı'nın, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın cami ve mescit dışında bir yeri ibadethane olarak kabul etme yetkisinin bulunmadığı' gerekçesi ile davayı Danıştay'a götürdüğünü ifade ederek, Danıştay 13. Dairesi, kaymakamlığın talebini reddederek, AİHM içtihatlarına da vurgu yaparak oy çokluğuyla yerel mahkemenin kararını onadığını belirtti.
Yılmaz şunları kaydetti:
"Elektrik giderlerimizin karşılanması için Nisan 2015'de Esenyurt Kaymakamlığına başvuruda bulunup, kabul edilmesi sonucunda İstanbul 6 İdare Mahkemesi'ne Mayıs 2015'de dava açtık. Yerel mahkemeye açtığımız dava 2016 yılının Nisan ayında Cemevimizin elektrik giderlerini 'Diyanet İşleri Başkanlığınca ödenmesi yönünde karara bağlanmıştır. İdare ise itiraz için Danıştay'a başvurmuştur. Danıştan 13. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin kararını yerinde görerek onamıştır. Danıştay'ın vermiş olduğu kararı memnuniyetle karşıladık" dedi.

Görüntü Dökümü:
---------------
- Yılmaz'ın açıklamaları
- Detaylar

===================

- YILDIZ KIZLAR İSTANBUL'DA BULUŞTU

Ezgi ÇAPA-Yaşar KAÇMAZ / İstanbul, DHA
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ve Mercedes-Benz Türk'ün 2004 yılında hayata geçirdiği "Her Kızımız Bir Yıldızö projesi kapsamında desteklenen öğrencilerden bir grup İstanbul'da bir araya geldi. Kesintisiz olarak 13 yıldır devam eden proje kapsamında bugün 56 ilde, 200'ü üniversite olmak üzere, toplam 1200 kız öğrenciye eğitim bursu veriliyor.

ESKİ VE YENİ ÖĞRENCİLER BİR ARAYA GELDİ
Kadınlara sosyal ve ekonomik hayatta fırsat eşitliği tanınması amacıyla 2004 yılında hayata geçirilen "Her Kızımız Bir Yıldızö projesi için Ortaköy Feriye Lokantası'nda basın toplantısı düzenlendi. Toplantıya Kırklareli, Sinop, Uşak, Burdur ve Mersin'den gelen kız öğrencilerin yanı sıra Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel, Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Süer Sülün ve ÇYDD yöneticileri katıldı. Toplantıda bursiyer öğrenciler katılımcılara keman dinletisi sundu. Ayrıca 'Her Kızımız Bir Yıldız' projesinin eski bursiyerlerinden olan ve mezun olduktan sonra Mercedes-Benz Türk'te istihdam edilen Yasemin Güngör ve Merve Kula da toplantıda, projenin hayatlarına ve iş yaşamlarına katkılarını anlattı.

PROF. DR. ÇELİKEL: KADIN ERKEK EŞİTLİĞİ EN ÖNEMLİ BAKIŞ AÇIMIZ
Toplantıda konuşan ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel "Kadınların güçlenmesini istiyoruz. Fırsat eşitliğinden yararlanamayan kız çocuklarının, kadınların eşit çizgiye gelmelerini istiyoruz. Kadın erkek eşitliğine inanıyoruz. Eşitlik en önemli bakış açımız. Bunun iki temel şartı var: birincisi iyi bir eğitim almak, ikincisi ücretli bir işte çalışmak" dedi.

"KADIN ERKEK EŞİTLİĞİNİ TARTIŞIYORUZ AMA BİR GÜN GELECEK TARTIŞMAYACAĞIZ"
Toplum kalkınmasında kadınların çok büyük rolü olduğunun altını çizen Çelikel, "Bir kız çocuğunun eğitilmesi iki ailenin eğitilmesi demek. Bu çerçeveden baktığımızda kız çocuklarına verdiğimiz destek, onların toplumda bir yere gelmelerini sağlama amacını taşıyor. Her şeyi yetiştiren kadınlar, evi ayakta tutan, ülkeyi ayakta tutan kadınlar. Kadın erkek eşitliğini tartışıyoruz ama bir gün gelecek tartışmayacağızö şeklinde konuştu. 'Kardelenler, Çağdaş Türkiye'nin Çağdaş Kızları', 'Baba beni okula gönder', 'Anadolu'da bir kızım var' projeleri hep kızlar için yapıldı. Bu şekilde binlerce diploma almış kızımız var. Her yıl aşağı yukarı 14-15 bin öğrenciye burs veriyoruz" dedi.

SÜER SÜLÜN: KADIN ÇALIŞANLARIN İŞ HAYATINA AKTİF KATILIMINI ÖNEMSİYORUZ
"Her Kızımız Bir Yıldızö projesine 2004 yılında başladıklarını belirten Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Süer Sülün ise proje desteği ile eğitimini tamamlayan kızların, bugün Mercedes-Benz Türk'te mavi yakalı kadın çalışan sayısının %10'unu oluşturduğunu söyledi. Sülün, "200 öğrenci ile başladık bugün toplam 4 bin 500 öğrenciye burs verdik. Şu anda bin 200 öğrencimiz var. Önce mesleki liselerle başladık, sonra üniversiteye genişlettik. İnşallah daha iyi olacak. Kadın çalışanların iş hayatına aktif katılımını destekliyoruz, çok önemsiyoruz. Ülkenin geleceği için çok önemli olduğuna inanıyoruz" dedi.

"BURS SAYESİNDE KEMANIMI ALABİLDİM"
Bolu Güzel Sanatlar Lisesi Müzik bölümü öğrencisi olan ve katılımcılara keman dinletisi sunan Tuğçe Coşanar , "Burs sayesinde kemanımı alabildim. Konservatuar okumak istiyorum. Orkestra şefi olmak istiyorumö dedi. Kırklareli Lüleburgaz TEK Güzel Sanatlar Lisesi, Resim bölümü öğrencisi Suzan Çırak ise proje sayesinde liseyi iyi bir derece ile bitirdiğini söyledi. Bolu Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Adalet Bölümü öğrencisi Fatma Betül Akbulut ise "Okul hayatımda kendi ihtiyaçlarımı kendim karşılayabildim. Öğretmenlerim sayesinde özgüvenim arttı. Hukuk okuma istiyorum" dedi.

56 İLDEN 1200 KIZ ÖĞRENCİYE BURS VERİLİYOR
İlk dönemde motor, elektrik/elektronik, torna/tesviye, makina ressamlığı ve bilgisayar branşlarında mesleki eğitime öncelik verilen "Her Kızımız Bir Yıldızö projesinde aradan geçen 13 yılda farklı bölümlerde de burs imkânı sağlandı. Mercedes-Benz Türk'ün yanı sıra yan sanayi firmaları, bayiler ve Mercedes-Benz Türk çalışanlarının da destek verdiği projede şu anda, liseli öğrencilere sağlanan bursların %68'i teknik lise bursu, %13'ü sanat, kalan kısmı ise sağlık ve diğer bölümlere verilen burslardan oluşuyor.

ÖZGEÇMİŞ BANKASI İLE İLETİŞİM SÜRDÜRÜLÜYOR
Bugüne kadar "Her Kızımız Bir Yıldızö projesinin desteği ile eğitimini tamamlayan 21 Yıldız Kız'a Mercedes-Benz Türk bünyesinde iş imkânı sağlandı. Yıldız Kızlar'ın 13'ü Mercedes-Benz Türk Aksaray Kamyon Fabrikası'nda, 8'i ise Mercedes-Benz Türk Hoşdere Otobüs Fabrikası'nda görev yapıyor. Yıldız Kızlar'a Mercedes-Benz Türk ve bayilerinde staj ve iş imkânı sağlayabilmek amacıyla Proje kapsamında 2016 yılında bir özgeçmiş bankası kuruldu. Bu platform aracılığıyla Mercedes-Benz Türk ve bayileri, uygun iş pozisyonlarında istihdam edilmek üzere bankada özgeçmişleri bulunan bursiyerlere ulaşıyor. Özgeçmiş bankası ile bursiyerlerle mezuniyetlerinden sonra da iletişimde kalınarak süreklilik sağlanmış oluyor.
"Her Kızımız Bir Yıldızö projesi 2006 yılında Platin Dergisi'nin "En İyi Sosyal Sorumluluk Kategorisindeö Zirvedekiler Ödülü'nü, 2007 yılında Türkiye Halkla İlişkiler Derneği (TÜHİD) "Eğitim Kategorisindeö En İyi Sosyal Sorumluluk Altın Pusula Ödülü'nü, 2010 yılında ise Otomotiv Distrübütörleri Derneği (ODD) "ODD Satış İletişim Kategorisindeö 2010 Gladyatörleri Yılın Sosyal Sorumluluk Projesi Ödülü'nü kazandı.

Görüntü Dökümü:
------------------------
-Toplantıya katılanlardan görüntü
-Mercedes-Benz Türk Direktörler Kurulu Başkanı Süer Sülün'ün konuşması
-ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel'in konuşması
-Eski bursiyerlerin konuşmalarından detay
-Süer Sülün ile röp.
-Aysel Çelikel ile röp.
-Öğrenci Tuğçe Cosanar ile röp.
-Öğrenci Suzan Çırak ile röp.
-Öğrencisi Fatma Betül Akbulut ile röp.
-Genel ve detay görüntüler

Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri Mynet.com editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz

En Çok Aranan Haberler