1- MUHARREM İNCE'DEN İSTANBUL BAROSU'NA ZİYARET

"Beni yargılayabilen yargıçlar istiyorum"
" (Fetullah Gülen'in iadesi) Yüzde 100 eminim iade talebi usulüne uygun yapılmamıştır"

Haber-Kamera: Cansel KİRAZ- Güven USTA- Akın ÇELİKTAŞ/İSTANBUL DHA
CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Beyoğlu'nda bulunan İstanbul Barosu'nu ziyaret etti.
Muharrem İnce ziyareti öncesine, İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu, CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ve CHP İstanbul İl Başkanı ile birlikte açıklamalarda bulundu. İnce, 24 Haziran'da yapılacak seçimlere dikkat çekerek, "Bu seçimin adil olmayacağı kesindir. Çünkü bir yanda devletin parası, devletin uçağı, helikopteri, devletin bütün olanaklarıyla yarışan birisi, bir de milletin gönlünden kopanlarla yarışan birisi. Muharrem İnce milletin gönlünden kopanlarla yarışıyor. Erdoğan, devletin olanaklarıyla yarışıyor. Bir kere adalet yok, adil değil. Bunu geçtik de, geçerli ve güvenilir olmasını istiyoruz. Yani yurttaşlarımız sandıktaki oyları özgürce kullansın istiyoruz. Özgür irade dışarıya yansısın istiyoruz. Açıkçası sandıktaki oyları devletin gücüne karşı korumak istiyoruz. Belki de dünyadan bunun bir başka örneği yoktur, devlete karşı oyunu korumak" dedi.

"BİZ KİMSEDEN TORPİL, AYRICALIK İSTEMİYORUZ"
Muharrem İnce, daha önce mitinglerinde avukatların cübbelerini araçlarında tutmasını söylediğini belirterek, "24 Haziran'da oyumu kullanır kullanmaz, Ankara'ya gideceğim ve YSK'nın bir yanlış yapması halinde, oraya 50 bin avukat ile gideceğimi söyledim. Sözüm geçerlidir. Sayın başkandan da ülkenin en büyük barosu olarak 81 vilayetteki tüm arkadaşlarımdan hazır olmalarını istedim. YSK'nın oldu bittiye getirmemesini, getirirse bedelinin ağır olacağı kararlılığını baştan söylüyorum. Herkes bunu böyle bilmeli. YSK'daki yargıçlara sesleniyorum; siz Erdoğan'ın yargıçları değilsiniz. Adil olacaksınız, yasaların, ana yasanın evrensel kuralların size verdiği yetkileri ve hakkı kullanacaksınız. haricinde bir şey yok. Bunu yapmayın. Yaparsanız Türkiye'nin bütün sokaklarına fotoğrafınızı asarım, sokağa çıkamazsınız. Biz kimseden torpil, ayrıcalık istemiyoruz. Sandıktan ne çıkacaksa hakkımızı istiyoruz. Yani bir köyde 350 oy var, hiç geçersiz oy yok, oyların hepsi referandumda 'evet'e çıkıyor. Üniversite mezunlarının yüzde 60 olduğu bir sandıkta iptal oyu çıkabiliyor. Ama hiç üniversite mezunu olmayan bir köyde oyların 350'si de Erdoğan'ın istediği yönde çıkıyor. Burada hile olduğu, sahtekarlık olduğu apaçık ortada. Bununla ilgili önlemleri Sayın başkanla konuştuk. Başaracağız, buna inanıyorum" diye konuştu.
Muharrem İnce, "Başbakan milletvekilliğine müracaat ediyor, damat milletvekilliğine müracaat ediyor, eş dost milletvekilliğine müracaat etmiş. Demek ki dokunulmazlık kazanıp, bakan olma hayallerini yok etmişler. En büyük gösterge budur. Bizim kazanacağımızı onlar da biliyor. Başbakan neden milletvekilliğine müracaat etsin? Demek ki Erdoğan'ın kaybedeceğine inanıyor" dedi.

"BENİ YARGILAYABİLEN YARGIÇLAR İSTİYORUM"
İnce konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Bir gazetecinin Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın elindeki FETÖ belgelerini paylaşması gerektiği yönündeki sözlerinin sorulması üzerine İnce, "Bal gibi biliyor ki usulüne uygun bir şekilde Fetullah Gülen'ın iadesi istenmemiştir. ABD vermek istemiyor, Recep Tayyip Erdoğan da almak istemiyor" diye konuştu.
"Amerika vermeyecek, Erdoğan almayacak" diyen Muharrem İnce, "Biz ne yapacağız? Çok basit. Allah'ın izniyle cumhurbaşkanı olduğumda Türkiye'de ilk işimiz yargıyı düzeltmek. Beni yargılayabilen yargıçlar istiyorum. Cumhurbaşkanı olarak Yargıtay'ın salonuna girdiğimde ayağa kalkmayacak yargıçlar istiyorum. Yüksek yargıç, cumhurbaşkanının da karşısında ayağa kalkmaz. Çay toplamayacak yargıçlar istiyorum. Bu sistemi çok kısa bir süre içerisinde kuracağız. Bunu kurduktan sonra iadesini isteyeceğiz, ABD'ye de bahane bırakmayacağız. Bunları Barolar Birliği Başkanımızdan rica ettim. Özgür Özel bu konuda görevli grup başkan vekilimiz. İki uzman avukat ile birlikte çok yakında arkadaşlar gidecekler, usulüne uygun mudur, değil midir, incelemeyi yapacaklar. Ama yüzde 100 eminim iade talebi usulüne uygun yapılmamıştır" dedi.

"ÖYLE YAPARSA TEŞEKKÜR EDERİM"
Muharrem İnce, "Erdoğan 'Atatürk Havalimanı'nı millet bahçesi yapacağız' dedi. Nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine şunları kaydetti: "Hiçbir itirazım yok. Öyle yaparsa teşekkür ederim. Ama bir kenarına küçük bir millet meydanı öbür taraflara rezidans yaparsa şaşırmam. Eğer gerçekten tümünü aynı şekilde değerlendirecekse kutluyorum. Benim de projem olsun. Ama aklında 'şöyle üçte birini ayıralım park yapalım, üçte ikisini doymaz TOKİ'yi buraya sokalım' derse şaşırmam. Tümünü kullanacağını açıklarsa bir itirazım yok. Ama cumhurbaşkanı olduğumda tümünü o şekilde yaparız, söz."

İSTANBUL MİTİNGİ
İnce, bir gazetecinin İstanbul'daki miting planlamasının sorması üzerine, Engin Altay'ı yanıt vermesini istedi. Engin Altay, İnce'nin kampanya boyunca yaklaşık 73 ili ziyaret edeceğini, arada ilçeler de olduğunu belirterek, "Son büyük mitingimizi Maltepe Meydanı'nda ya da Yenikapı Meydanı'nda yapacağız" dedi.

AYAKKABI FIRÇALADI
Ziyaret sonrası İnce, İstiklal Caddesi'nde bir ayakkabı boyacısının koltuğuna oturdu. Boyacının elindeki bir ayakkabıyı alan İnce ayakkabıyı fırçaladı. Muharrem İnce daha sonra kendi ayakkabısını da fırçaladı. 'Ben hazırım da sen hazır mısın?' diyen Muharrem İnce'ye boyacı 'Hazırım' yanıtını verdi.

Görüntü Dökümü:
-----------------------
- İnce'nin açıklamaları
- İnce'nin ayakkabı fırçalaması
- Detaylar

24.05.2018 - 14.17 Haber Kodu : 180524105
24.05.2018 - 15.40 Haber Kodu : 180524125

2- ŞAMPİYONLAR LİGİ FİNALİNİN OYNANACAĞI ATATÜRK OLİMPİYAT STADYUMU'NUN HAVADAN GÖRÜNTÜLERİ

İstanbul DHA
2020 Şampiyonlar Ligi finali, İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadyumu'nda oynanacak. UEFA, 2020 Şampiyonlar Ligi finalinin İstanbul Atatürk Olimpiyat Stadyumu'nda oynanması kararı aldı. Atatürk Olimpiyat Stadyumu, havadan böyle görüntülenmişti.

Görüntü Dökümü:
-----------
-Olimpiyat stadının havadan görüntüleri (Beşiktaş'ın Avrupa maçında çekildi)

==========================
3- ERDOĞAN'IN, KILIÇDAROĞLU'NA AÇTIĞI 1.5 MİLYON TL'LİK TAZMİNAT DAVASI

Haber: Yüksel KOÇ / İSTANBUL, (DHA)
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve yakınlarının "Man Adaları belgeleri"ne ilişkin açıklamaları nedeniyle aleyhine açtığı 1.5 milyon TL'lik manevi tazminat davasında yeniden reddi hakim talebinde bulundu. Mahkeme bu kez de reddi hakim talebini reddetti.

DAVACI VE DAVALILARIN AVUKATLARI KATILDI
İstanbul Anadolu 20. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde ikinci duruşmasına, davacılar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kardeşi Mustafa Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan, oğlu Ahmet Burak Erdoğan, kızı Sümeyya Erdoğan Bayraktar, kızı Esra Albayrak, dünürü Özdemir Bayraktar,eniştesi Ziya İlgen, dünürü Sadık Albayrak, dünürü Orhan Uzuner, dünürü Osman Ketenci'nin avukatları ile davalı Kılıçdaroğlu'nun avukatı katıldı.
Hakim Memun Kılıç, davalı Kemal Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik'in dün UYAP üzerinden yolladığı dilekçe ile yeniden reddi hakim talebinde bulunduğunu tutanaklara geçti. Avukat Çelik, dava dosyasına dün UYAP üzerinden yolladığı reddi hakim talepli dilekçede, daha önceki reddi hakim taleplerinin soyut ve genel olduğu gerekçesi ile reddedildiğini hatırlattı.
Avukat Çelik, "İddialarımız ile delil ve emarelerimiz somuttur. Mazeretimizin hukuka aykırı olarak reddedilmesi, hakimin sadece davacı tarafın delillerinin toplanması konusunda işlem yapmış olması, siyasi nedenlerle dava açılır açılmaz mahkemenin yargıcı Pınar Daşlıçay'ın isteği bulunmamasına rağmen başka bir mahkemeye atanması, yerine gelen hakim Memun Kılıç'ın davacı Recep Tayyip Erdoğan ile örtüşen rabia sembollerini 2016 yılında Facebook sayfasında paylaştığına yönelik sosyal medyada ve basında haberler bulunduğunu" iddia ederek reddi hakim talebini yineledi.

HAKİMDEN KILIÇDAROĞLU'NUN AVUKATINA: AL TELEFONUMU SANA VEREYİM
Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik'in bir önceki celsede reddi hakim talebinde bulunduğunu hatırlatan mahkeme Hakimi Memun Kılıç, "Benim sosyal medya hesabım yok, hiçbir dönem de olmadı. 'Rabia işareti haberi bir gazetede çıktı' diye üstüne atlamak doğru değil. Meslek adına üzülüyorum. Hukuk okuyan herhangi biri bunun reddi hakim nedeni olmadığını bilir. Benim herhangi bir sosyal medya hesabım yok" dedi. Bunun üzerine Kılıçdaroğlu'nun Avukatı Celal Çelik, "Gazete haberinin gerçekliğini ben bilemem, bunu siz biliyorsunuz. Ortada somut bir şey var" dedi. Bunun üzerine Hakim Memun Kılıç, "Avukat bey, niye anlamıyorsunuz? 'Sosyal medya hesabım yok' diyorum size. Al telefonumu sana vereyim" dedi.

HAKİM: BEN BASKI ALTINA GİRMEM
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın avukatı Ferah Yıldız, reddi hakim talebinin reddini istedi. Davacılardan Özdemir Bayraktar'ın avukatı Abdullah Demirhan, mahkemenin reddi hakim talebi ile baskı altına girmemesi gerektiğini belirterek, reddi hakim talebinin reddine karar verilmesini istedi. Demirhan'ın bu sözleri üzerine Hakim Memun Kılıç, "Ben baskı altına girmem" dedi.
Reddi hakim talebinin davayı uzatmaya yönelik olmadığını, reddi hakim gerekçelerinin somut olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik, "Bu davanın tarafları Türkiye'nin önde gelen isimleridir. Buna ilişkin 3 dava açılmıştır ve bu davaların hakimlerinin değişmesi ile tereddüt yaşanmıştır. Talebimizin reddi mahkemenin objektif olma düşüncesini oluşturmuyor. Somut nesnel gerekçelerle redde talebinde bulunduk" diyerek reddi hakim talebini yineledi.
Hakim Memun Kılıç, reddi hakim talebinin soyut ve genel bir anlatımdan ibaret olduğu gerekçesi ile reddetti.

ÖZDEMİR BAYRAKTAR'IN AVUKATI: MÜVEKKİLİM YOLSUZLUK KONUSUNDA ÇOK HASSASTIR
Söz alan Özdemir Bayraktar'ın avukatı Abdullah Demirhan, "İftiralara maruz kalmak böyle bir şeydir. Müvekkilim Özdemir Bayraktar, para konularında, özellikle de yolsuzluk konusunda çok hassastır, bunu da davalı Kemal Kılıçdaroğlu çok iyi bilir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın 'dünürünün de' denilerek, yani isim vermeden müvekkilimi kast etmesi kendisinin psikolojisini bozmuş ve yanında çalışan 200'ün üzerinde mühendisi de 'acaba yanlış mı yapıyoruz' düşüncesine sokmuştur. Kamuoyu önünde aklanmak ve zararımızın tazminini istiyoruz" diye konuştu. Kendisi ve müvekkili Kemal Kılıçdaroğlu tarafından karşı tarafa iftira atılmadığını belirten Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik ise, "Genel başkanımızın konuşmasında Özdemir Bayraktar'ın ismi geçmemiştir" dedi.
Avukatı Çelik, "Davanın başından beri çıplak doğruları ifade etmekteyiz. Genel başkanımız tarafından ifade edilen milyonlarca doların aktarıldığı doğru olup iftira değildir" diye konuştu.

HAKİM MEMUN KILIÇ: EMİN OLUN TARAFSIZIM
Hakim Memun Kılıç, akşamları 9'a kadar çalıştığını, cumartesi ve pazar günleri de çalıştığını belirterek, "Emin olun tarafsızım, emin olun tarafsızım" dedi. Ankara Çankaya İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne yazı yazılarak davalı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sosyal ve ekonomik durumun araştırılmasını isteyen mahkeme, "Bu defa da ilçe emniyet müdürlüğü tarafından yazımıza cevap verilmediği takdirde ilgililer hakkında yasal işlem yapılacağının yazılacak yazıda belirtilmesine" karar vererek, duruşmayı erteledi.

NE OLMUŞTU?
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 21 Kasım 2017 tarihinde partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve yakınların Man Adası'nda kurulu şirket ile para transferleri yaptığını öne sürmüştü.
Bu konuşmadan sonra avukatları aracılığı ile İstanbul Anadolu 20. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne bir dilekçe sunan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kardeşi Mustafa Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan, oğlu Ahmet Burak Erdoğan, kızı Sümeyya Erdoğan Bayraktar, kızı Esra Albayrak, dünürü Özdemir Bayraktar,eniştesi Ziya İlgen, dünürü Sadık Albayrak, dünürü Orhan Uzuner, dünürü Osman Ketenci, Kemal Kılıçdaroğlu aleyhine 1.5 milyon liralık manevi tazminat davası açmıştı.

==============================

4- MARANKİ HAKKINDA SORUŞTURMA BAŞLATILDI

Haber: Serpil KIRKESER İstanbul DHA
Bir televizyon programındaki sözleri nedeniyle Prof.Dr. Ahmet Maranki hakkında "Basın yoluyla halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçundan soruşturma başlatıldı.
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı yaptığı basın açıklamasında, "AKİT TV isimli televizyon kanalında 23 Mayıs 2018 tarihinde akşam yayınlanan bir televizyon programında yer alan Ahmet Maranki isimli şahsın ekranda 'şayet aksi olursa gidecek hiçbir yerimiz yok. Ben onun için umudum Kaf Dağı'nın arkası 25 Haziran'da....Olmadı zaten o zaman artık Belgrad Ormanı'nda ağacın dibimde talim şeyimizi oraya gömdük. Çıkaracağız sokağa artık...' şeklinde başlayan ve devam eden sözlere ilişkin olarak; Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığımı'zca söz konusu kişi hakkında Türk Ceza Kanunu (TCK) maddesi 216/1,218/1 uyarınca 'Basın yoluyla halkı kin ve düşmanlığa tahrik' suçundan soruşturma başlatılmış ve ilgili kişi şüpheli sıfatıyla ifadeye çağrılmış olup soruşturma titizlikle sürdürülmektedir" ifadelerine yer verdi.

==============================

5 -İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ ÖNÜNDE "NİTELİKLİ LİSE" PROTESTOSU

Haber-Kamera: İdris TİFTİKCİ - İSTANBUL DHA
Maltepe Anadolu Lisesi, Çağrıbey Anadolu Lisesi ve Rotary Anadolu Lisesi'nde okuyan öğrencilerin velileri okulların nitelikli liseler kapsamından çıkarılarak, sınavsız öğrenci alımı yapan okullar kapsamına alınmasını protesto etti. Sultanahmet'te bulunan İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanan veliler "Çocuklarımızın nitelikli eğitim hakkı engellenemez" yazılı pankart açan veliler adına basın açıklamasını okuyan Rüstem Karakuş "Büyük emekler harcayan öğrenciler, onların hedeflerine ulaşabilmesi için her türlü desteği veren biz veliler ve ayrıca velisi olduğumuz söz konusu okullar için büyük bir mağduriyet oluşmaktadır. Bu mağduriyetin ortadan kaldırılması için bir kez daha İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü'nün önüne geldik. Görüşmeyi bu defa çok sayıda velinin katılımıyla bir kez daha yapmaya geldik" dedi.

Görüntü Dökümü
- Velilerden detay
- Basın açıklaması
- Genel ve Detaylar
24.05.2018 - 15.11Haber Kodu : 180524115

=================

6- ATALAY FİLİZ'İN SAHTE BELGE DAVASI

BELGELERİN KANDIRMA KABİLİYETİ İÇİN ADLİ TIP KURUMU'NDAN RAPOR ALINACAK

Haber: Yüksel KOÇ / İstanbul DHA
İstanbul'da öğretmen Fatma Kayıkçı, Ankara'da da Göktuğ Demiraslan ve sevgilisini öldürmekten üç kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Atalay Filiz hakkında, "Resmi belgede sahtecilik" suçundan 35 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davaya devam edildi. Mahkeme hakimi davaya konu 7 adet belgeyi inceledi. Belgelerin tamamında Atalay Filiz'in fotoğrafının bulunduğu, belgelerde soğuk mühür olmasına rağmen fotoğrafların bazılarında soğuk mühür bulunmadığı, bazılarında da belgedeki soğuk mühür ile fotoğraftaki soğuk mührün kesişmediği tutanaklara yazıldı.
Mahkeme, belgelerin kandırma kabiliyetinin tespiti için Adli Tıp Kurumu Grafoloji İhtisas Dairesi'nden rapor aldırılmasına karar verdi.
İstanbul Anadolu 67. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın bugünkü duruşmasına hükümlü sanık Atalay Filiz ile Avukatı Merve Uçanok katıldı.
Başkalarına ait suça konu 7 adet belge kullanmakla suçlanan Atalay Filiz'in, kullandığı bu belgeler mahkeme hakimi tarafından incelendi. Belgelerin tümünde Atalay Filiz'in fotoğrafının bulunduğunu belirten mahkeme Hakimi Mehmet Adil Saraçoğlu, bazı belgelerde bulunan soğuk mühür ile fotoğraflar üzerindeki soğuk mührün kesişmediğini, bazı belgelerde soğuk mühür bulunmasına rağmen belgedeki fotoğrafta soğuk mührün bulunmadığını tutanaklara geçti.
Sanık Atalay Filiz'in Avukatı Merve Uçanok, belgelerin sahteliğine ilişkin grafoloji teknik bilirkişisinden rapor aldırılmasını talep etti.
Belgelerin kandırma kabiliyetinin tespiti için İstanbul Adli Tıp Kurumu Grafoloji İhtisas Dairesi'ne gönderilmesine karar veren mahkeme, duruşmayı erteledi.

İDDİANAMEDE
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, öğretmen Fatma Kayıkçı'nın öldürülmesine ilişkin davanın tutuklu sanığı Atalay Filiz'in, firari olduğu dönemde 7 adet sahte kimlik belirtiliyor. İddianamede sanığın, 7 kez "Resmi belgede sahtecilik" suçundan 14 yıldan 35 yıla kadar hapis cezası istemiyle cezalandırılması isteniyor.

Görüntü Dökümü:
-------------------------
Olaya ilişkin arşiv görüntüleri
24.05.2018 - 16.15 Haber Kodu : 180524130_