(geniş haber)
1- BAKAN ALBAYRAK 'YENİ EKONOMİ PROGRAMI' ANLATTI
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak,
" Yeni bir başarı hikayesi yazma hedefimiz var. "
"Biz kendi ekonomimizi güçlü kıldığımız tedbirleri aldığımız sürece küresel ve siyasi gelişmelere karşı direncimiz de en üst düzeyde
olacaktır"
"Yeni Ekonomi Programı'nda büyüme hedefleri; 2018 yılı için yüzde 3,8, 2019 yılı için yüzde 2,3, 2020 yılı için yüzde 3,5 ve 2021 yılı için yüzde 5 olarak belirlendi"
"Cari açıkta bu yıldan itibaren artan turizm gelirleri ve ihracatı önceliklendiren yeni uygulamalarımızın devreye alınması ile birlikte
önemli bir düşüş görmeye başladık ve bu devam edecek"
- "Program döneminde ilave istihdam oluşturmaya devam edeceğiz. Bu çerçevede 2021 yılına kadar 2 milyon yeni istihdam oluşturacağız"
Haber-Kamera: Cansel KİRAZ-İdris TİFTİKCİ-İSTANBUL DHA
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde düzenlediği basın toplantısında, "Dengelenme, Değişim ve Disiplin" sloganıyla hazırlanan Yeni Ekonomi Programı'nı (2019-2021) açıkladı.
"Türkiye'nin 2019-2021 yılları arasında ekonomik programının ötesinde bir politikalar değişiminin lansmanı için hep bir aradayız" diyen bakan Albayrak, "Tüm dünya şu konuda hem fikir. Türkiye 2002-2013 yılları arasında ekonomide bir başarı hikayesi yazmış ve tüm dünyanın takdirini sonuna kadar kazanmış önemli bir ekonomik oyuncudur. Şimdi önümüzdeki üç yıllık yeni ekonomi programımızı yazarken ana motivasyon kaynağımız yeni bir başarı hikayesi yazma hedefimiz var. Tüm küresel ve bölgesel ekonomik zorluklara karşılık Türkiye'nin tüm hedeflerine güçlü bir şekilde yürümesini sağlayacak ekonomik bir program arzuladık. İşte bu amaçla bu programın ismini yeni ekonomi programı dedik. Türkiyemizin çok kıymetli paydaşlarının hepsinin bir araya gelerek oluşturduğu bu ekonomik program iş dünyasından sermaye piyasalarına bankacılık sektörüne kadar.. Reel sektörden akademi dünyamıza bürokrasimize kadar, bir çok paydaşın bizatihi katkı vererek ortaya koyduğu ilk defa bu düzeyde bu kapsamda bir OVP oldu bu. Bugün bu resme bakarken 2002- 2013 Türkiye ekonomisi 2002 yılından 2013 yılına kadar bir çok alanda önemli atılımlar gerçekleştirdi. 2002 yılında 3 bin 600 lira olan kişi başı gelir 2013 yılında 3 katı artarak 12 bin 500 dolar oldu. Enflasyon tek haneye indi. Yaklaşık 7 milyon yeni istihdam oluşturuldu. İhracatımız 4 kat arttı. Kamu maliyesi merkezi yönetim bütçe açığı 2002 yılında yüzde 11.4 ken yüzde 1'lere indi. AK parti hükümetlerinin bu başarısı hem halkımız hem de uluslararası camia tarafından takdirle karşılandı. Bu büyüme sadece kamu eliyle değil aynı zamanda özel sektör kanalıyla yakalanmış kamu mali disiplini sürekli hale gelmiş ve kamu finansmanı artık sorun olmaktan çıktı. Sonrasında neler oldu. Türkiye özellikle 2013 yılından sonra ülkemizin yaşadıklarına bir baktığımızda çok büyük iç ve dış sınamalara mağruz kaldığını hepimiz şahit olduk. 2013 yılı Mayıs ayında belkide tarihinin en güçlü ekonmik göstergelerine sahipti. Reyting kuruluşları ülkemizi yatırım yapılabilir seviyeye çıkarmış hepimiz geleceğimize çok daha umutlu ve güvenli bakar hale gelmiştik. Ancak mayıs ayının sonunda gezi olaylarıyla başlayan süreç 17-25 Aralık yargı darbesi girişimi ülkemize karşı artan saldırıları ve terör saldırıları bölgemizde yaşanan bizi doğrudan etkileyen savaşlar ve jeopolitik risklerle birlikte 15 Temmuz darbe girişimi hayata geçti" diye konuştu.
Tüm bu süreçlerin, ülkemizde siyasi istikrarı ve demokrasinin yanında ekonomimizi de hedef aldığını belirten Albayrak, "Tüm süreçlerde, siyasi istikrar ve demokrasiyi korumak için her zaman millete gittik ve art arda birçok seçimle karşı karşıya kaldık. Başkanlık ve 24 Haziran seçimleri ile bu ekonomik değişiklikler için halkımızdan çok güçlü bir destek aldık. Bu dönem, dünyanın belli bir ekonomik ve siyasi kırılmalardan geçtiği bir dönem... Ekonomik yaptırımların adeta bir silah gibi kullanıldığı bir dönemden geçiyoruz. 10 Ağustos'ta doğrudan ekonomi ve para birimimizin hedef alınmasıyla Türkiye olarak biz de bu sürecin çok net bir parçası olduk."
"KADEMELİ BİR GSYH ARTIŞINI ÇOK NET BİR ŞEKİLDE GÖRECEĞİZ"
Berat Albayrak, şimdi tüm bu zorluklardan Türkiye'yi güçlenerek çıkarmak için milletten de aldıkları 5 yıllık yetkiyi çok iyi değerlendirerek bu güçlü programı hayata geçireceklerini söyledi. Ekonominin bu zorlukları sağ salim aşmasını sağlamak üzere gerekli politika ve tedbirleri hayata geçireceklerini vurgulayan Albayrak, "Ekonomimizin güçlü yanlarını da zayıf yanlarını da gayet iyi biliyoruz. Sadece kendi yaptığımızla değil, toplumun tüm kesimlerinin katkısıyla hep birlikte oluşturduk. Biz kendi ekonomimizi güçlü kıldığımız, tedbirleri aldığımız sürece küresel ve siyasi gelişmelere karşı direncimiz de en üst düzeyde olacaktır. Yeni ekonomi programının bu tedbirleri de kapsayan bir program olmasını sağladık." diye konuştu.
"YENİ EKONOMİ PROGRAMINI 3 ANA TEMEL ÜZERİNE OTURTTUK"
Albayrak, yeni ekonomi programını 3 ana temel üzerine oturttuklarını aktararak, şöyle devam etti: "Bunlardan birincisi dengelenme, sonra disiplin ve nihayetinde değişim olarak uyguladığımız bu süreç, tüm bu çerçeve, ekonomimizin bazı temel alanlarında daha sürdürülebilir bir modele geçmeden önce, bu yıldan başlayarak, 2019-2021 döneminde ekonomik bir dengelenme yaşayacağımız yol haritasını ortaya koyduk. Bu nedenle 2019 gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) büyümesi beklenti noktasında yüzde 2,3 düzeyinde gerçekleşecek. Disiplinden temel kastımız, dengelenme sürecinin kamu maliyesindeki disiplinle desteklenmesidir. Son prensibimiz ise değişim... Değişimde temel hedefimiz ise bundan sonra yapacağımız her politika değişikliğinde ülkemizin uzun vadeli üretim kapasitesinin ve ihracatının da artmasını sağlayacak katma değerli alanlara yoğunlaşmaktır. Bunun en son örneğini bundan sonra destekleyeceğimiz yatırım projelerinde çok net göreceğiz. Bütün bunların sonucunda kademeli bir GSYH artışını çok net bir şekilde göreceğiz." Program ile büyümeyi sürdürülebilir ve sağlıklı bir çizgiye oturtacaklarını belirten Albayrak, "2021'den itibaren yüzde 5 büyümeyi sağlayarak, büyümeyi bu şekilde sürdürülebilir kılmak ve sağlam temeller üzerine inşa etmek temel amacımız olacak." dedi.
"ENFLASYONLA TOPYEKÜN MÜCADELE PROGRAMINI HAYATA GEÇİRECEĞİZ"
Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak, Yeni Ekonomi Programı'nı enflasyon, kamu maliyesi, istihdam, cari açık ile bankacılık ve reel sektör alanlarındaki tedbirler üzerine kurguladıklarını bildirdi. Enflasyon noktasında Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB), fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki tüm araçları, kararlı ve bağımsız bir şekilde kullanmaya devam edeceğini vurgulayan Albayrak, "Ancak hepinizin malumu ki enflasyonla mücadelede başarılı olmak için bu yeterli değil." dedi.
Albayrak, finansal güvenlik ve istikrarın sürdürülebilmesi için yeniden yapılandırılmış Finansal İstikrar ve Kalkınma Komitesi'nin hayata
geçirileceğini belirterek, "Çok yakında da kamu ile paylaşacağımız ve bu süreci destekleyecek enflasyonla topyekün mücadele programını hayata geçireceğiz." dedi.
PROGRAM HEDEFLERİ
Bu arada, Bakan Albayrak'ın açıkladığı Yeni Ekonomi Programı'nda büyüme hedefleri; 2018 yılı için yüzde 3,8, 2019 yılı için yüzde 2,3, 2020 yılı için yüzde 3,5 ve 2021 yılı için yüzde 5 olarak belirlendi. Yeni Ekonomi Programı'nda enflasyon hedefleri ise 2018 yılı için yüzde 20,8, 2019 yılı için yüzde 15,9, 2020 yılı için yüzde 9,8, 2021 yılı için yüzde 6,0 olarak yer aldı.
Bütçe açığının GSYH'ye oranı hedeflerinin 2018 yılı için yüzde 1,9, 2019 yılı için yüzde 1,8, 2020 yılı için yüzde 1,9, 2021 yılı için yüzde 1,7 olduğu Yeni Ekonomi Programı'nda, işsizlik oranı hedefleri de 2018 yılı için yüzde 11,3, 2019 yılı için yüzde 12,1, 2020 yılı için yüzde 11,9 ve 2021 yılı için yüzde 10,8 şeklinde sıralandı.
(ENFLASYON) "2021'DE YILLIK BAZDA YÜZDE 6'YA İNDİRECEĞİZ"
Albayrak, "Ürün Gözetim Mekanizması" ve "Tarımda Milli Birlik Projesi" ile gıda fiyatlarındaki dalgalanmaların yakından izlenerek gıda enflasyonu ile etkin mücadele edileceğini belirterek, "Kira artışına yönelik TÜFE bazlı düzenleme, tarımda tedarik zincirinin iyileştirilmesi, bu kapsamda Ürün İzleme Mekanizması gibi birçok aksiyonla enflasyonla mücadele edecek ve 2020 yılı sonunda tek haneye inen enflasyonu 2021'de yıllık bazda yüzde 6'ya indireceğiz." dedi.
Enflasyonla mücadelenin yanı sıra Türkiye'nin ekonomi alanında 2002'den bu yana gösterdiği başarıdaki en önemli alanlardan birinin kamu maliyesinde sağlanan sıkı disiplin olduğunu vurgulayan Albayrak, şunları kaydetti: "Kamu maliyesindeki güçlü durumumuzu sürdürmek için bugünden başlayarak kamuda kaynakların doğru ve verimli kullanılmasını sağlayacak bazı tedbirler almaya başladık. Bunlar sayesinde sadece 2019 yılında 76 milyar lira kamu kaynağı oluşturulmuştur. Bu alanda alacağımız tedbirlere örnek olarak,
ihalesi yapılmamış ve ihalesi yapılmış ancak henüz başlamamış projeler askıya alınacaktır. Mega projeler doğrudan yabancı yatırım yoluyla uluslararası finansman ile hayata geçirilecek. Kamu özel iş birliği uygulamalarının daha etkin ve finansal açıdan verimli olmasına yönelik düzenleme yapılacaktır."
Albayrak, kamu maliyesinde disiplini sağlamak üzere kamu gelirlerinin artırılmasına yönelik tedbirler de aldıklarını aktararak, vergide etkin tahsilat ve kayıt dışılığı azaltmak için vergi süreçlerinde önemli iyileştirmeler yapacaklarını, etkinliği kalmamış olan istisna, muafiyet ve indirimleri kademeli olarak kaldıracaklarını bildirdi. Tüm bu tedbir ve adımlarla, faiz dışı fazlanın GSYH'ye oranını 2019'da
yüzde 0,8'e, 2020'de yüzde 1'e ve 2021'de yüzde 1,3'e yükselteceklerini belirten Albayrak, "Aynı dönemlerde bütçe açığımızı da sırasıyla yüzde 1,8, yüzde 1,9 ve yüzde 1,7 olarak gerçekleştirip bütçe açığını yüzde 2'nin altında tutmayı hedefleyeceğiz." dedi.
Albayrak, dengelenme sürecini yaşayacakları bir diğer alanın cari açık olacağını vurgulayarak, "Cari açıkta bu yıldan itibaren artan turizm gelirleri ve ihracatı önceliklendiren yeni uygulamalarımızın devreye alınması ile birlikte önemli bir düşüş görmeye başladık ve bu devam edecek." ifadesini kullandı.
"BİRİNCİSİ ENFLASYON, İKİNCİSİ CARİ AÇIK"
2021'de yıllık bazda yüzde 6'ya indireceğizBerat Albayrak, sürdürülebilir ve sağlıklı büyümeyi sağlamak için mücadele verecekleri 2 temel alan olduğunu aktararak, "Birincisi enflasyon, ikincisi cari açık konusu... Yatırımlarda önceliklerimizi vereceğimiz temel
alanların başında cari açığı düşürecek adımlar gelecek." diye konuştu. Albayrak, ilaç, ara ürün, kimya, petrokimya, enerji, makine ve
teçhizatla birlikte yazılım sektörlerinin bu mücadelenin öncelikli yatırım alanlarından olacağını vurgulayarak, şu bilgileri verdi:
"Teknoloji ve Ar-Ge yatırımları, kamu-özel iş birliği modelleriyle farklı şekillerde hayata geçirilecek. Yüksek teknoloji endüstri üretim bölgeleri, 20 biyo-teknolojik ilacın üretim altyapısının kurulması, petrokimya kümelenmeleri gibi yatırım projelerinin yanında ihracat ana planıyla birlikte bu süreci destekleyeceğiz. Küresel değer zinciri bakış açısıyla yeni pazar, yeni ürün, yeni ihracatçı hedefleri adım adım daha güçlü bir şekilde hayata geçirilecek. Tüm bakanlıklarımız bu süreci hazırladıkları eylem planıyla sahiplenerek yakından takip edecekler. Cari açığın, GSYH'ye oranı 2019 yılında yüzde 3,3 iken, 2021 yılına geldiğimizde yüzde 2,6 düzeylerine inecek." Albayrak, dengelenme süreciyle birlikte işsizlik oranında kısa süreli bir artış olsa da 2020 sonrasında işsizlik oranında azalış görmeye aşlanacağını ve oranın 2021 yılı itibarıyla yüzde 10,8 seviyelerine ulaşmış olacağını söyledi.
Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak, program döneminde Türkiye'de ilave istihdam oluşturmaya güçlü bir şekilde devam edeceklerini ve bu çerçevede 2021 yılına kadar Türkiye'de 2 milyon yeni istihdam oluşturulacağını bildirdi. Temel makro hedeflere, büyüklüklere bakıldığında, YEP'in 3 yıllık temel hedeflerinin özetinin net bir şekilde görüleceğine işaret eden Albayrak, "Eminiz ki bu hedefler gerçekçi yaklaşımı, ülke gerçekleriyle uyumu ve tek elden ekonomi yönetimimizin hızlı karar alma gücü ile birlikte önümüzdeki 3 yılda
gerçekleştirilmiş olacak. Yeni bir başarı hikayesi olacak ve tüm yatırımcılarımıza da kısa vadede güven verecek." şeklinde konuştu.
Albayrak, YEP'in daha öncekilerden farklı bazı aksiyonlarının detaylarına dikkati çekerek, "Ancak bir hususu özellikle vurgulamak istiyorum; burada anlattıklarımız, ekranda gördükleriniz bu programı farklılaştıran seçili örnekler... Programımız, tüm bu hedefleri gerçekleştirmek için gece gündüz çalışarak hazırlanmış, detaylı birçok eylemin tasarlanmasıyla ve bunların uygulanmaya başlamasıyla birlikte hayata geçecek." ifadelerini kullandı.
Hazine ve Maliye Bakanlığı bünyesinde, diğer bakanlıklardan temsilcilerin de katıldığı Kamu Maliyesi Değişim ve Dönüşüm Ofisi'ni kurduklarını hatırlatan Albayrak, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu ekibimiz sadece tasarruf tedbirlerimizin uygulanmasından, bunlara yenilerinin eklenmesinden değil, aynı zamanda gelir artıcı önlemlerin de tespit edilerek hayata geçirilmesinden sorumlu olacak. Buradaki ekibimiz, kamuda alışık olduğumuz işleyişten biraz farklı çalışacak. Öncelikle bakanlıklar arası bir ekip kurarak diğer bakanlıklarımızla bürokrasi seviyesindeki iletişimi, birlikte çalışma kültürümüzü geliştirecek. İkinci olarak, bu ekibimiz sürekli sahada olacak. Tasarruf ve gelir artırıcı hedeflerimizin gerçekleştirilmesi için sürece liderlik edecek. Bu çerçevede, hedeflere yönelik yol haritaları hazırlayacak, bu yol haritalarını performans göstergeleri etrafında takip edecek ve raporlayacak." Albayrak, bu ekibin, bugün itibarıyla belirledikleri 76 milyar TL tasarruf ve gelir artırıcı önlemler ile yetinmeyeceğini belirterek, "Kamuda gereksiz kullanım israfını önlemek, kamu gelirlerini artırmak için bu zamana kadar gündeme gelen birçok yapısal reformu geliştirecek ve bunları uygulayarak
mali sonuçlara verimlilik olarak yansımasını birebir sağlayacak." dedi. Bu ofisin faaliyete geçtiğine dikkati çeken Albayrak, şöyle devam
etti: "76 milyar TL'lik tasarruf ve gelirin de detaylarını paylaşmak isterim. Bu rakamın, yaklaşık 31 milyar TL'si yatırımlardan, 13,7 milyar TL'si teşviklerden, 10,1 milyar TL'si sosyal güvenlik alanından, 2,5 milyar TL'si mal ve hizmetlerden, 2,7 milyar TL'si diğer alanlardan olmak üzere toplamda 59,9 milyar TL'si harcama ve tasarruflardan, 16 milyar TL'si gelir artırıcı tedbirlerden olmak üzere toplam 76 milyar TL'lik bir rakama ulaşılacak."
"TÜRKİYE KALKINMA BANKASI'NIN GÖREV ALANI GENİŞLETİLECEK"
Berat Albayrak, bankacılık sektörüne yönelik yaşanan tüm süreçlerin Türkiye'nin içinden geçtiği bu noktada önemli adımları atmayı ortaya koyduğunu söyledi. Bankacılığın güncel mali süreçleri ve buna yönelik göstergelere bakıldığında, sermaye yeterlilik rasyosunun Temmuz 2018 itibarıyla yüzde 16 ile sektörün halen güçlü olduğunu gösterdiğini kaydeden Albayrak, son dönemdeki ekonomik zorluklar nedeniyle reel sektör firmalarının bir kısmının farklı alanlarda problemler yaşadığını dile getirdi. Albayrak, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bankacılık sektörümüzün güçlü yapısını sürdürmesini ve reel sektörümüzü finanse etmeye devam etmesini temin etmek bu programın en önemli önceliklerinden bir tanesi. Bunu sağlamak istihdamın devamı ve vergi gelirlerinin güvence altına alınması için kaçınılmazdır. Bu nedenle bankaların güncel mali yapılarını ve aktif kalitelerini tespit etmek için hızlı bir şekilde mali bünye eğerlendirme çalışmalarını başlatıyoruz. Bu çalışmaların sonuçlarına göre, gerekli görüldüğü takdirde bankacılık sektörünün mali yapısını güçlendirecek ve böylece reel sektörün uygun maliyetlerle krediye erişimini ve mevcut kredilerinin yeniden yapılandırılmasını temin edecek, dünya örneklerine ve ülkemizin geçmiş tecrübelerine dayanan kapsamlı bir politika setini devreye sokacağız."
Albayrak, ayrıca, Türkiye Kalkınma Bankası'nı, görev alanını genişleterek çok daha güçlü bir bilançoya sahip, çok daha etkin ve dinamik
yeniden yapılandırılmış bir bankaya dönüştüreceklerini anlattı. Türkiye Emlak Bankası'nın; gayrimenkul sektörünün finansmanını
yönlendirecek şekilde, en iyi uygulamalar noktasında yeniden yapılandırma sürecine başladığını ve bu sürece çok önemli bir katkıda bulunacağını ifade eden Albayrak, "Vergi sistemimizi daha adil hale getirmek için vergiyi tabana yaymak ve dolaylı vergilerin payını azaltmak için önemli adımlar atacağız. Bu amaçla istisna, muafiyet ve indirimler yeniden gözden geçirilerek düzenlenecek." dedi.
"KAMUNUN ORTAK VE DESTEK OLMASI SAĞLANACAK"
Hazine ve Maliye Bakanı Albayrak, taşınmaz değerleme sistemini kurarak gayrimenkul envanterini tamamlayarak, tapu harçları ve emlak vergilerini gerçek ve adil değerleri üzerinden alacaklarını söyledi. Vergi prim ve diğer kamu alacaklarına ilişkin yeniden yapılandırma
sürecinin bu dönemde kesinlikle hayata geçmeyeceğini aktaran Albayrak, şunları kaydetti: "Ayrıca süreçleri etkin yönetmek için bakanlığımız bünyesinde Büyük Vergi Veri Analiz Merkezi'ni kuruyoruz. Bu merkez, farklı veri kaynaklarını toplayarak vergideki kayıt dışı alanları somut bir şekilde tespit ederek üzerine gidecek. Ayrıca, ileri analitik yöntemleri kullanarak tahsilat ve denetim
süreçlerindeki etkinliğimizi çok daha ileri düzeye taşıyacağız. Bundan sonra yatırım kararlarımızın merkezinde Türkiye'nin sanayi
üretimi katma değerinin artırılması amacıyla sektör odaklı programlar olacak. İlaç, petrokimya, enerji, makine/teçhizat ve yazılım sektörleri gibi cari açığa doğrudan etki edecek sektörler önceliklendirilecek ve bu sektörlerde somut projeler hayata geçirilecek."
Albayrak, hem ihracatı hem de istihdamı artırarak bu projelerin hayata geçmesiyle birlikte gerekli yatırım ortamının sağlanması, uygun teşvik paketleri ve gerekirse kamunun da ilgili kurumları vasıtasıyla bu projelere ortak ve destek olmasının etkin ve aktif bir biçimde sağlanacağını vurguladı.
"3'ER AYLIK DÖNEMLERDE EYLEMLERİN GELİŞİMİ TAKİP EDİLECEK"
Berat Albayrak, 2019-2021 YEP ile getirecekleri en önemli farklılıklardan bir tanesinin, YEP'in uygulanmasını temin edecek ekanizmaları etkin bir şekilde hayata geçirmek olduğunu ifade etti. Bu mekanizmalar sayesinde geçmiş dönemden farklı olarak uygulanmayan eylemlerin birebir yakından takipçisi olacaklarını vurgulayan Albayrak, şunları dile getirdi: "Bir nevi bakanlıklarımızdan bu program kapsamında belirlenen eylemlere yönelik uygulama sözlerini alacak ve bu sözün takipçisi olacağız. Bu program kapsamında açıkladığımız her bir eylemden sorumlu bakanlığımız, halihazırda hazırlamış oldukları eylem planlarını, maliyet analizlerini,
performans göstergelerini ve uygulama takvimini bizlerle koordinasyon içinde hayata geçirecek.
YEP'in uygulanmaya başlamasından itibaren de belirlenen uygulama takvimi, performans göstergeleri etrafında 3'er aylık dönemlerde eylemlerin gelişimini takip edecek, sürecin zamanında ilerlemesine yönelik adımları ve tedbirleri atacağız." Albayrak, tüm hedeflerin Türkiye için olduğunu belirterek, "Tüm paydaşlarımızın desteği ile ülkemize, milletimize çok daha müreffeh ve güçlü bir gelecek sunmak için bu dengelenme, disiplin ve değişim adımlarını hep birlikte hayata geçireceğiz." dedi.
Görüntü Dökümü:
-Albayrak'ın konuşması
-Detaylar
20.09.2018 - 12.08 Haber Kodu : 180920063
20.09.2018 - 12.10 Haber Kodu : 180920065
20.09.2018 - 12.12 Haber Kodu : 180920066
20.09.2018 - 12.24 Haber Kodu : 180920067
20.09.2018 - 12.34 Haber Kodu : 180920069
================
2- İŞ DÜNYASI "ORTA VADELİ PROGRAM" LANSMANINI DEĞERLENDİRDİ
Haber- Kamera: Cansel KİRAZ- İdris TİFTİKCİ, İSTANBUL (DHA)
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Çalışma Ofisi'nde yaptığı Orta Vadeli Program (OVP) lansmanının ardından iş dünyası temsilcileri programa ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
"DETAYLI BİR ÇALIŞMA OLDUĞU ORTAYA ÇOK NET KONULDU"
Program sonrasında konuşan Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Arda Ermut, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın açıkladığı Orta Vadeli Program'ın Türkiye için çok etkili sonuçlar oluşturacağını düşündüğünü söyledi. Ermut, "İnşallah piyasada olumlu etkilerini görmeye başlayacağız. Ayakları yere basan aynı zamanda Türkiye'nin gerçekleri iyi ele alınmış, iyi çalışılmış detaylı bir çalışma olduğu sayın bakanımız tarafından ortaya çok net konuldu. Önümüzdeki senenin ve daha sonraki senenin reel beklentileri ve aynı zamanda ülkemizin potansiyeli, yapabilecekleri göz önüne alınarak bir program inşallah ortaya konulmuş olacak. Bütün bu önemli alanlarda; enflasyonda, cari açıkta, işsizlik oranlarında,büyüme oranlarında optimum bir seviyeyi inşallah 2019'dan sonra 2020 ile birlikte görmeye başlayacağız" şeklinde konuştu.
"ÖNÜMÜZDEKİ HEDEFLERE DAHA SAĞLIKLI BİR ŞEKİLDE GİDECEĞİMİZİ DÜŞÜNÜYORUZ"
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, program sonrasında bankacılık sektörüyle ilgili alınan tedbirlerle ilgili konuştu. Akben, programın çok çalışılmış olduğunu belirterek, " Enflasyon hedeflemesi, mali disiplin ve bankacılık sektörü açısından da bakıldığında inşallah bu programın uygulanmasıyla önümüzdeki hedeflere daha sağlıklı bir şekilde gideceğimizi düşünüyoruz" dedi. Akben, bir gazetecinin "Yapılandırmayla ilgili hangi esaslar alınacak? " sorusuna, "Biliyorsunuz Yeniden Yapılandırma Tebliği'ni yayımlamıştık. Bankalarımızla da son şeklini verdiğimiz Çerçeve Anlaşması da tamamlandı.Bankalarımızın yüzde 90'ı tarafından imzalandı. Geri kalanı da tamamlanacak. Anlaşma şartlarında yapılandırma müracaatında bulunan şirketler, bankalarımıza müraacat ile bankalarımızla birlikte imzalayarak, yapılandırmadan istifade etmek isteyenler şartlar çerçevesinde istifade edecekler" dedi.
Mehmet Ali Akben, Kalkınma Bankası'nın yeniden hayata gireceğine ilişkin açıklama için, " Emlak Bankası'na dair biliyorsunuz geçtiğimiz aylarda yeniden faaliyete geçmesi hususunda kanun çıkmıştı. Bu çerçevede Emlak Bankası programda da belirtildiği gibi, emlak konusunda biraz daha etkin ve daha yetkin bir görev üstlenecek. Kalkınma Bankası zaten var olan bir bankamız. Türkiye'de kalkınma ve yatırım bankacılığı alanında biraz daha alacağımız mesafe var. Oranın da yeniden yapılandırılmasıyla birlikte o alandaki boşluk da doldurulacak" dedi. BDDK Başkanı Akben, "Emlak Bankası aynı zamanda Katılım Bankası mı olacak?" sorusuna da, "Onu modelleme tam yapıldıktan sonra oraya koyacağız" şeklinde yanıt verdi.
"BÜYÜME VE ENFLASYON RAKAMLARINDA OLABİLDİĞİNCE GERÇEKÇİ DAVRANILMIŞ"
Dış Ekonomik İlişkiler Kurumu (DEİK) Başkanı Nail Olpak ise, toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, "Son dönemlerde sürekli istişare halindeydik ama bu hafta içerisinde iş örgütleri olarak kendisiyle toplantılarımızı yaptık. Orada net bir şekilde beklentilerimizi ve taleplerimizi ifade etmiştik. Bugünkü açıklamadan gördüğümüz şu ki; ayakları yere basan, altı doldurulmuş, hayalci olmayan bir programla karşı karşıyayız. Büyüme ve enflasyon rakamlarında da olabildiğince gerçekçi davranılmış. Bu yönüyle hoşumuza gidip gitmemesi değil, uygulanabilir olması bizim açımızdan önemliydi. Bakanlığın ortaya koyduğu tabloya biz de özel sektörle elimizden geldiği kadar destek vererek bu ülkeye sahip çıkmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"MÜSİAD OLARAK İŞSİZLİKLE İLGİLİ ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Abdurrahman Kaan da, yeni ekonomik programın çok çalışılmış bir program olduğunu aktardı. Kaan, "Dengeleme, disiplin ve değişim odaklı bu öngörüleriyle birlikte çok iyi çalışıldığını söylemek istiyorum.Özellikle 2019 yılı için tüm dünyada beklenen daralmanın da aynı şekilde bu sürecin içine dahil edildiğini görmüş olduk. Özellikle 2020 ve 2021 sonrasındaki değişimin de çok iyi planlandığını gördük.MÜSİAD olarak da, sanayici kesim olarak da tekrar işsizlikle ilgili çalışmaya devam edeceğiz. 2013'e kadarki süreci değerlendirdiğimizde zaten ülkemizde genel itibariyle büyüme rakamlarımız gayet iyiydi. Bu sürece tekrar döneceğimizi düşünüyorum.Ekonomik verilere baktığımız zaman biz dünyadaki daralmanın etkisini görüyoruz. Kredi konusunda sıkıntılarımız olabilir, piyasalarda bazı sıkıntılar olabilir ama ülke bu süreci rahatlıkla atlatacak bir düzeyde" diye konuştu. Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKOM) Başkanı Hasan Ali Cesur da, " Reel piyasayı da göz önünde bulundurarak çok güzel ve uygulanabilir bir program olarak görüyorum. Mali disipin açısından çok önem verilmiş yeni birimler de oluşturulmuş. Bu da kamu disiplini açısından da çok olumlu ve pozitif olarak görüyorum" dedi.
Görüntü Dökümü
-Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Arda Ermut'un açıklaması
-BDDK Başkanı Mehmet Ali Akben'in açıklaması
-DEİK Başkanı Nail Olpak'ın açıklaması
-MÜSİAD Başkanı Abdurrahman Kaan'ın açıklaması
-ASKOM Başkanı Hasan Ali Cesur'un açıklaması
-Genel ve detaylar
20.09.2018 - 13.00 Haber Kodu : 180920084
20.09.2018 - 13.59 Haber Kodu : 180920096_
===========
(ek görüntülerle geniş haber)
3- TEKNOFEST'TE MERAKLA BEKLENEN DEV YARIŞIN KAZANANI KENAN SOFUOĞLU OLDU
Haber-Kamera: Enver ALAS - İbrahim MAŞE / İSTANBUL,DHA
Teknofest İstanbul Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali'nde dev yarış gerçekleşti. Festival kapsamında düzenlenen ve bir formula aracı, Solotürk F-16 uçağı, bir iş jeti, bir Kawasaki model motosiklet ile spor araçların katıldığı yarışı Kenan Sofuoğlu motosikletiyle 9,43'lük derecesiyle kazandı.
TEKNOFEST 'YARIŞLARIN YARIŞI'NA SAHNE OLDU
Tamamlandığında dünyanın en büyük havalimanı ünvanına sahip olacak İstanbul Yeni Havalimanının en büyük uçak pistlerinden birinde, birbirinden hızlı 7 araç aynı anda yarıştı. Yarışa dünyanın en hızlı otomobillerinden Red Bull Racing Formula 1 yarış aracından, SoloTürk F-16'ya, özel jet Challenger 605, Aston Martin: The New Vantage, Lotus Evora 410 ve Kawasaki H2R'den Tesla PL 1000DL'ye kadar 7 sıradışı araç katıldı. Yarış pistlerinde ilk kez bir araya gelen araçların yarışı izleyicilere görsel bir şov yaşattı.
Tarihi yarışta Kawasaki motosikleti AK Parti Milletvekili ve eski dünya motosiklet şampiyonu Kenan Sofuoğlu, Tesla'yı ünlü sürücü Emma Kimilainen, Formula 1 aracını ise takımın test pilotlarından Jake Dennis kullandı. 402 metrelik pistte gerçekleşen dev yarışı 9,43 saniyede tamamlayan Kenan Sofuoğlu kazandı. Sofuoğlu, formula 1 aracına 0.04 saniye fark atarak bu özel yarışın galibi oldu. Ayrıca Dünya Supersport Şampiyonası'nı 5 kez kazanan Kenan Sofuoğlu da F16 ve Red Bull Racing Formula 1 aracıyla yarışarak hayalini gerçekleştirdi.
KENAN SOFUOĞLU: YARIŞ KARİYERİMİ SONLANDIRSAM DA HIZ TUTKUM SONLANMIŞ DEĞİL
Yarış öncesi basın mensuplarına açıklamada bulunan Kenan Sofuoğlu, festivalin bir parçası olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. İlginç yarış ile esas amaçlarının yeni havalimanının tanıtımına katkı sağlamak olduğunu kaydeden Sofuoğlu, "Selçuk Bey bizi buraya davet ettiğinde kendisine, motosiklet, F-16 uçağı ve formula 1 aracını yarıştırabileceğimizi söylemiştim. Bugün zor bir projeyi gerçekleştiriyoruz. Dün yaptığımız deneme yarışında da çok yakın bir sonuç çıkmıştı. Yarış kariyerimi sonlandırsam da hız tutkum sonlanmış değil. Dün 330 kilometre hıza çıktım" diye konuştu.
Sofuoğlu, "Özellikle burada Türkiye'nin ses getirecek işler yaptığını dünyaya gösterebilmekten dolayı onur ve gurur duyuyorum. Tabiki bu yarış çok farklı bir yarış. Buradaki bir amacımız da gösteri yapmak" dedi.
Öte yandan yarış öncesi ve sonrası formula aracının drift gösterisi ile SoloTürk F16'nın gösteri uçuşları nefes kesti.
Görüntü Dökümü
----------------------
-Yarışacak araçların görüntüleri
-Formula aracından detaylar
-Kenan Sofuoğlu'nun motoru
-Diğer araçlar
-Pilotların araçlarına geçişi
-Yarış öncesi gösteri
-Drift gösterisi
-Pilotlara yoğun ilgi
-Kenan Sofuoğlu'nun motosikletiyle yaptığı şov
-Dev yarışın görüntüsü
-Genel ve detaylar
-Yarışın görüntüleri
20.09.2018 - 14.18 Haber Kodu : 180920103
==============
4- "TÜRK YILDIZLARI"NDAN TEKNOFEST'TE NEFES KESEN GÖSTERİ
Haber-Kamera: Gülseli KENARLI - Güven USTA - Ali AKSOYER / İSTANBUL DHA
"Türk Yıldızları" TEKNOFEST kapsamında 3. havalimanında bir gösteri düzenledi. Türk Yıldızları'nın 7 uçakla yaptığı nefes kesen gösteri festival katılımcılarından yoğun ilgi gördü. İzleyiciler bol bol fotoğraf çekti ve pilotlara el salladı.
Görüntü Dökümü:
------------------
- Gösterinin havdan görüntüsü
- Uçakların görüntüsü
- Gösteriden görüntüler
- Kalabalığın izlemesi
- Pilotun selamlaması
- Detaylar
5- EVRENSEL AŞURA MATEM MERASİMİ
Haber: Gökhan ÇELİK-Kamera:Ömer HASAR İSTANBUL DHA
Caferilik İnancını Tanıtma Araştırma ve Eğitim Derneği (CAFERİ-DER) tarafından düzenlenen "Evrensel Aşura Matem Merasimi" Halkalı'da bulunan Yahya Kemal Beyatlı Gösteri Merkezi'nde gerçekleşti.
Hz. Hüseyin ve beraberindeki 71 kişinin Kerbela'da şehit edilmesinin 1379'uncu yıl dönümü nedeniyle Halkalı Yahya Kemal Kültür Merkezi'nde"Evrensel Aşura Matem Merasimi" düzenlendi. Tören nedeniyle, kültür merkezi ve çevresine çıkan yollar kapatıldı. Buralarda sabah saatlerinden itibaren geniş güvenlik önlemleri alındı. 3 ayrı koldan tören alanına girenler 3 ayrı polis arama noktasından geçti. Törene, Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz, CAFERİ-DER Tanıtım Araştırma Vakfı Başkanı Sinan Kılıç, Küçükçekmece İlçe Müftüsü Mustafa Temel, Küçükçekmece Belediye Başkanı Temel Karadeniz, İran Büyükelçisi İbrahim Tahiri Fard, CHP Genel Sekreteri Akif Hamzaçebi ile çok sayıda vatandaş katıldı.
Törende kısa bir konuşma yapan CHP Genel Sekreteri Akif Hamza Çebi, "İslam adına hareket ettiğini söyleyen Ortadoğu'daki bazı gruplar, islama yakışmayan bir eylem içerisinde. Bütün İslam alemine başta Türkiye Cumhuriyeti'ne düşen görev, İslam'a yakışmayan, insanları dinleri, inançları ile ayırarak insanları öldürmeyi bile göze alan grupların önünde birlikte durmalıyız. Çok şükür Atatürk'ün kurmuş olduğu Türkiye Cumhuriyeti'nde temel değerler etrafında huzur içinde yaşıyoruz. Bu huzur gelecek senelerde de sadece ülkemizde değil, tüm insanlığın huzuru olarak, bütün ülkelerin önünde hedef olarak konulmalıdır. Kerbela'dan Çanakkaleye, Çanakkale'den İstiklal Savaşı'na, İstiklal Savaşı'ndan bugüne kadar şehadete ermiş tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Hz. Hüseyin ile 70 yarenini bu vesile ile bir kez daha rahmetle anıyorum. Hz. Hüseyin'in hak ve özgürlük mücadelesinin sadece İslam dünyasına değil, tüm insanlığın önünde bir ilke olarak durmasını temenni ediyorum" dedi.
Ardından Türkiye Caferi Lideri Selahattin Özgündüz konuştu. Konuşmasına dualarla başlayan Özgündüz, Hz. Hüseyin ve beraberindekilerin Kerbala'da şehit edildiğini anlatarak, "Allah bize gerçek İslam'ı, Kuran'ın İslamı'nı yaşamayı nasip etsin. Allah bize Hüseyin'e ağlamanın yanı sıra Hüseyin'i anlamayı nasip etsin" dedi.Tören, Zeynebiye Gençlik Tiyatrosu'nun "Masumluğun galibiyeti" adlı oyunuyla sona erdi.
Görüntü dökümü
-------------------------
-Trafiğe kapatılan yol
-Zırhlı polis aracı
-Polis güvenlik noktası
-Törene katılanların yürüyüşü
-Tören salonundan genel ve detaylar
-Akif Hamza Çebi'nin konuşması
-Selahattin Özgündüz'ün konuşması
-Tiyatro oyunu
(ÖZEL)
6- ELİNDE TUTTUĞU HAVAİ FİŞEKLER BOMBA GİBİ PATLADI
- Olay anı kameraya yansıdı
Haber-Kamera: Soner HASIRCIOĞLU - DHA/İSTANBUL - Eyüpsultan'da bulunan Alibeyköy otobüs terminelinde kardeşini askere uğurlayan Gürkan Altay, havai fişeklerin elinde patlaması sonucu yaralandı. Olay anı cep telefonu kameralarına yansıdı.
Olay, Eyüpsultan'da geçtiğimiz Salı günü gece saat 00.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Alibeyköy Cep Otogarı'nda kardeşini askere uğurlayan Gürkan Altay arkadaşlarıyla birlikte otobüs terminaline geldi. Bir süre arkadaşlarıyla eğlenen Altay daha sonra yanında getirdiği havai fişek bataryasını elinde tutarak ateşledi. Peş peşe patlayan havai fişekler bir anda Altay'ın elinde bomba gibi patladı. Ölümden dönen genç adam patlama sonrası elinden ve kolunun çeşitli yerlerinden yaralandı. Arkadaşları genç adamı hemen en yakın hastaneye kaldırdı.
"BEN YAPTIM ARKADAŞLAR YAPMASIN"
Hastanede tedavi altına alınan Altay'ın elinin yandığı ve sol kulak zarının patladığı öğrenildi. Altay, DHA muhabirine yaptığı açıkmada, "Geçtiğimiz Salı günün tam buradaydık, kardeşim askere gidiyordu. Havai fişek patlatacaktım bende. Elimde atarken bütün fitiller aynı anda yandı daha sonra bomba gibi patladı. Elim dağıldı, sol kulağım duymuyor. Ben yaptım arkadaşlar yapmasın. Bundan sonra elime havai fişek almam. Gördüğüm yerde iki üç mahalle aşağıya inerim" dedi.
HAVAİ FİŞEKLARİN PATLAMA ANI CEP TELEFONU KAMERALARINDA
Alibeyköy Cep Otogarı'nda meydana gelen olay anı Altay'ın bir arkadaşının cep telefonu tarafından saniye saniye kaydedildi. Görüntülerde Altay ve kardeşi ile arkadaşlarının otobüs terminalinde davul zurna eşliğinde oynadıkları görülüyor. Arkadaşları tezahürat yaparken Altay da elinde bulunan havai fişekleri ateşe veriyor. Peş peşe patlayan havai fişekler Altay'ın elinde bir anda bomba gibi patlıyor. Patlama sesiyle birlikte dumanlar yükselirken Altay'ın arkadaşlarının panikleyerek etrafa kaçıştıkları görülüyor. Bu anlar iki farklı cep telefonu kamerası tarafından saniye saniye kaydediliyor.
Görüntü Dökümü:
--------------
- Genç adam ile röportaj
- Otobüs terminalinden görüntü
- Genel ve detaylar
EK:
-----
- Olay anlarının cep telefonu görüntüleri
- Genç adamın eğlenen arkadaşları
- Havai fişeğin patlama anları
- Genel ve detaylar
7- KAS HASTASI ANIL'IN UMUDU KÖK HÜCRE NAKLİ
Haber-Kamera: İlknur SARGUT-Hüseyin ÇAKMAK/İSTANBUL, (DHA)-
İSTANBUL'DA yaşayan 4. sınıf öğrencisi 9 yaşındaki Anıl Aymergen 5 yıldır DMD kas hastalığı ile mücadele ediyor. Ailesinin gözleri önünde günden güne eriyen küçük çocuğun tek umudu tedavisi için ABD'de bulunan ilaca onay çıkana kadar yapılacak kök hücre nakli ile hayata tutunmak.
Adnan ve Songül Aymergen çiftinin 3 çocuğundan biri olan Anıl, 9 yıl önce İstanbul'da dünyaya geldi. 4 yaşında geçirdiği havale nöbetinin ardından hastanede yapılan testler sonrası Duchenne Muscular Dystrophy (DMD) kas hastası olduğu öğrenilen çocuk, o günden sonra günden güne erimeye başladı. 5 yıl boyunca oğullarının tedavisi için birçok hastane gezen Aymergen Ailesi, Anıl'ı iyileştirecek ilacın Amerika'da olduğu bilgisine ulaştı. Sağlık Bakanlığı yetkileri ise aileyi arayıp ilacın henüz deneme aşamasında olduğunu ve sonuçlar alınmadan bu ilacın kullanımına izin verilemeyeceğini bildirdi.
"BEKLEYECEK VAKTİMİZ YOK"
Bu gelişme üzerine farklı tedavi arayışlarına giren aile, Anıl'ın yaşam süresinin kök hücre nakli ile uzayabileceğini öğrendi. 'Beklemeye vaktimiz yok' diyen baba Adnan Aymergen, "Doktorlar hiçbir çare olmadığını ve oğlumuzun 6-12 yaş arasında tekerlekli sandalyeye bağlanacağını, 18-20 yaş arasında da hayatını kaybedeceğini söyledi. Biz 5 yıldır bu hastalıkla mücadele ediyoruz. Amerika'da bir ilaç olduğunu öğrendik. Bakanlık tarafından ilacın dünya genelinde veri toplanması aşamasında olduğu söylendi. Bizim bekleyecek vaktimiz yok. Bu ilaca bir an önce kendi imkanlarımızla ulaşmak istiyoruz. Araştırmalarımız sonucu biz kök hücre tedavisinin Türkiye'de iki özel hastanede yapıldığını öğrendik. Maliyeti ise 100 ila 180 bin lira aralığında. Ancak bunu da ödeyecek gücüm yok" dedi.
"MERDİVEN ÇIKAMIYOR, YÜRÜMEKTE ZORLANIYOR"
Anıl'ın artık merdiven çıkamadığını söyleyen baba Aymergen, "Oğlum gün geçtikçe gözlerimin önünde eriyor ve biz her dakika bu acıyı yaşıyoruz. Bir et yığını gibi oğlum olduğu yere düşüyor. Artık merdiven çıkamaz, düz yolda yürüyemez, içine kapanık bir çocuk oldu. Yaşı büyüdükçe de hastalığın farkında varıyor. Ne gerekiyorsa yetkililer tarafından yapılmasını bekliyoruz. Bir an önce oğlumun tedavi olmasını istiyorum. Bu durumda yüzlerce aile var ve bu çocukların ölmemesi gerekiyor. Artık dayanacak gücümüz de kalmadı" diye konuştu.
"EVİN BALKONUNDA OYUN PARKINI İZLİYOR"
Oğlunun gözleri önünde erimesine artık dayanamadığını anlatan anne Songül Aymergen ise, "Yere oturup kalkmakta zorlanmaya başladı. Şu an yerden kalkarken güçlük çekiyor, merdivenden yürüyemiyor, benim ve babasının desteği ile yürüyor ya da kucağıma alıyorum. Okula araçsız gidemiyoruz. Okulda kesinlikle teneffüs aralarına çıkamıyor. Arkadaşlarıyla oyun oynamıyor ve sürekli sırasında oturarak vakit geçiriyor. Evde de aynı şekilde hiç dışarıya çıkamıyor. Çünkü saniyesi saniyesini tutmadığından bir anda olduğu gibi yere yığılabiliyor. Evin balkonunda tüm gün parkı izliyor. Bu duruma çok üzülüyorum. Oğlumun gözümün önünde erimesine dayanamıyorum. Amerika'daki ilaca ulaşana kadar biz kök hücre tedavisini yaptırmak istiyoruz ve bunun için de destek bekliyoruz. Oğlumun sağlığına kavuşmasını istiyorum" sözleriyle yaşadığı acıları anlattı.
Sıkı bir Fenerbahçe taraftarı olan Anıl'ın en sevdiği isim eski Fenerbahçeli futbolcu Alex de Souza. Küçük çocuğun en büyük hayali ise okulunu bitirip polis olmak.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-Anıl'ın merdivenleri çıkma görüntüsü
-Anıl'ın annesiyle ders çalışma detayları
-Televizyon izleme detayları
-Baba Adnan Aymergen'in röportajı
-Küçük çocuğun oyun parkını izleme detayları
-Anne Songül Aymergen'in röportajı
-Anıl'ın evde kız kardeşi ile oynaması
-Anıl'ın röportajı
20.09.2018 - 14.04 Haber Kodu : 180920099
===============
8- BOSTANCI METROSUNDA KADINA HAKARET DAVASI
Haber: Yüksel KOÇ / İstanbul DHA
Bostancı Metro İstasyonunda Kerime P. isimli kadına hakaret ettiği gerekçesi ile 3 yıl 4 aya kadar hapis cezası istemiyle hakkında dava açılan Atınç M.'nin yargılanmasına başlandı. Tutuksuz yargılanan Atınç M., davanın ilk duruşmasına katılmadı.
İstanbul Anadolu Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasına, tutuksuz yargılanan sanık Atınç M., duruşmaya katılmadı.
Müşteki Kerime P. ve avukatları ile Atınç M.'nin avukatı duruşmada hazır bulundu.
"OLAYDAN SONRA PSİKOLOJİK TEDAVİ GÖRDÜM"
Sanıktan şikayetçi olduğunu söyleyen Kerime P., "Olay günü metroda asansör bekliyordum. Sanık da asansörden aşağıya doğru iniyordu. Sanık asansörden inerken bakışları ile tacize başlamıştı. Asansörden indikten sonra yürümesi gerekirken bir anda durdu, karşıma geçti. Diğer insanların geçmesini bekledi. Bana bir şeyler dediğini fark ettim. Sanığa aldırış etmeden asansöre geçtim. Asansöre geçerken bana, 'Allah belanızı versin, sizin gibi yobazlar' şeklinde söz söyleyerek bana tükürdü. Tükürük sol tarafıma denk geldi. Kapı kapandıktan sonra bağırdı ancak ne dediğini duymadım. Sanıktan korktuğum ve şok geçirdiğim için ne dediğimi tam olarak anlayamadım. Aynı gün sanıktan şikayetçi oldum. Maddi zararım yoktur, olaydan sonra psikolojik tedavi gördüm. Halen görmeye devam etmekteyim" dedi.
YENİ BİLİRKİŞİ RAPORU TALEBİ
Müşteki Kerime P.'nin Avukatı Meral Dönmez müvekkilinin Marmara Üniversitesi psikiyatri bölümünde tedavi gördüğünü belirterek, hastane kayıtlarının celbini ve sanığın tutuklanmasını istedi. Soruşturma aşamasında dosyaya konulan ve sanığın müştekiye tükürdüğünü tespit edemeyen rapora itiraz eden Avukat Dönmez, yeni bilirkişi raporu alınmasını talep etti.
Sanığın Avukatı Ayşen Koçak, müvekkilinin babasının rahatsızlığı nedeni duruşmaya katılmadığını belirterek, sanığın babasının sağlık sorunlarına ilişkin bazı belgeleri mahkemeye sundu. Müştekinin psikolojik durumuna ilişkin Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınmasını isteyen Avukat Koçak, müvekkili hakkında verilen adli kontrol kararının kaldırılmasını istedi. Marmara Üniversitesi'ne yazı yazarak müşteki Kerime P.'nin tedavi evraklarının gönderilmesini isteyen mahkeme, yeni bilirkişi raporu alınması yönündeki talebi reddederek duruşmayı erteledi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Kerime P.'nin 12 Mart 2018 tarihinde Bostancı Polis Merkezi'ne başvurarak Atınç P.'nin kendisine hakaret ettiği ve yüzüne tükürdüğü şikayetinde bulunduğu belirtiliyor.
Şüphelinin suçlamayı kabul etmediği belirtilen iddianamede, görüntü kayıtlarında şüphelinin müştekiye tükürüp tükürmediğinin ya da hakaret edip etmediğinin tespit edilemediği belirtilen iddianamede, şüpheli Atınç M.'nin, "Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" ve "Hakaret" suçlarından 9 ay 15 günden 3 yıl 4 aya kadar hapis cezası ile cezalandırılması isteniyor.