1)AFYONKARAHİSAR'DA YOLCU OTOBÜSÜ DEVRİLDİ: 2 ÖLÜ, 32 YARALI
AFYONKARAHİSAR'da yolcu otobüsünün şarampole devrildiği kazada Nesrin Yaygın ve Mustafa Ekim (68) yaşamını yitirdi, 5’i çocuk 32 kişi de yaralandı. Kaza, saat 02.00 sıralarında Afyonkarahisar- Ankara karayolunun 80'inci kilometresindeki Emirdağ ilçesine bağlı Topuzdere mevkisinde meydana geldi. Deniz Şimşek'in (51) kullandığı 35 PK 656 plakalı yolcu otobüsü sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu şarampole yuvarlandı. Kazanın ardından olay yerine Afyonkarahisar ve Eskişehir'den çok sayıda ambulans sevk edildi. Olay yerinde yapılan incelemede otobüsteki yolculardan Nesrin Yaygın’ın olay yerinde yaşamını yitirdiği belirlendi. Mustafa Ekim ise ambulansla götürüldüğü Afyonkarahisar Devlet Hastanesi’nde kurtarılamadı.Kazada yaralanan sürücü Deniz Şimşek, Gülbey Tuncay (38), Berna Çoğun (39), Funda Adın (48), Tuğba Büşra Dökmetaş (24), Cemil Can Aydın (21), Cumali Ekim (65), Yurdagül Bal (55), Hulusi Mehmet Bal (58), Yavuz Koca (35), Güllü Baldır (25), Bayram Yaygın (68), Ali Burak Aydın (16), Mehmet Ali Bağcı (26), Oral Somuncu (30), Ahmet Taha Uygun (30), Muhsin Cengiz (57), Kerem Hayta (17), Murat Şahin (52), Hasan Doğukan Kaymaz (28), Bilal Türk (54), Fuat Türk (46), Galip Çiçek (40), Fatma Çiçek (36), Osman Mertcan Çiçek (9), Sudenaz Çiçek (10), Yavuz Burak (32), Leman Gökçe (52), Hatice Kansu (42), Murat Aktaş (40), Berrin Başaran (35) ve Yunus Efe Kansu (6) da ilk müdahalenin ardından Afyonkarahisar ve Eskişehir'deki çeşitli hastanelere sevk edildi. Olay yerinde Afyonkarahisar Afet ve Acil Durum (AFAD) İl Müdürlüğü ekipleri de hazır bulundu. Jandarma ve polis ekipleri Afyonkarahisar- Ankara karayolunda güvenlik önlemi aldı. Kazada yaşamını yitiren Nesrin Yaygın'ın cenazesi yapılan incelemenin ardından Emirdağ Devlet Hastanesi morguna konuldu.
Görüntü Dökümü
--------------------
- Kaza yapan otobüsten detay
- Olay yerinden detay
- Yerdeki cesetten detay
- AFAD ekiplerinden detay
- Kazadan ölen kişinin polis ve jandarma ekipleri tarafından cenaze aracına konulması
- Olay yerindeki polis ve jandarmadan detay
- Detaylar
2)MUĞLA'DA TRAFİK KAZASI: 1 ÖLÜ, 13 YARALI
MUĞLA'da, meydana gelen iki ayrı trafik kazasında 1 kişi hayatını kaybetti, 10'u ağır 13 kişi de yaralandı. Düğüne gitmek için otomobile 9 kişinin binmesi ise dikkat çekti. Kaza, akşam saatlerinde Ula'nın Gökova Mahallesi Ataköy mevkiinde meydana geldi. Fethiye istikametine giden Coşkun Özer yönetimindeki 45 ZC 2723 plakalı tur otobüsü, yolun gidiş istikametine göre solunda bulunan dinlenme tesislerine girmek üzereyken karşı yönden gelen Hasan Dalman yönetimindeki 34 PV 0576 plakalı otomobil ile çarpıştı. Otomobilin aşırı hızlı olduğu öne sürülürken, turistleri taşıyan otobüste yaralanan olmadı. Otomobil sürücüsü Hasan Dalman ile araçta bulunan Nur Banu Dalman (22), Fatma Dalman (43), İbrahim Dalman ve Fatih Cebeci (26) yaralandı. İhbar üzerine olay yerine gelen ambulanslarla çevredeki hastanelere sevk edilen yaralılardan Fatma Dalman ve Hasan Dalman'ın hayati tehlikesinin olduğu öğrenildi.
Diğer kaza ise saat 20.00 sıralarında Muğla'nın Menteşe ilçesinin kırsal Göktepe Mahallesi'nde meydana geldi. Mehmet Kuyualan (65) yönetimindeki 48 NC 994 plakalı otomobil, iddiaya göre aşırı hız nedeniyle sürücüsünün direksiyon kontrolünü yitirmesi sonucu virajı alamayarak boş tarlaya uçtu. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ekibi sevk edildi. Hurdaya yığınına dönen otomobilde sıkışan yaralılar, itfaiye ekiplerinin yardımıyla kurtarıldı. Kazada Pakize Çilenger (59), olay yerinde hayatını kaybederken, yaralanan sürücü Mehmet Kuyualan ile Neriman Çilenger (58), Behiye Kuyualan (66), Sudem Çilenger (14), Ayşe Kurt, Şenay Kurt (37) Nurgül Kurt (35) ve Şule Çilenger (18) sağlık ekipleri tarafından Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi ve Eğitim Araştırma ile özel bir hastaneye kaldırıldı. Yaralıların durumlarının ciddiyetini koruduğu öğrenildi.Öte yandan, Çamoluk Mahallesi'nde düğüne gitmek için yola çıkan otomobilde, 9 kişinin olması ise dikkat çekti. Her iki kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü
----------------
- Hastaneden görüntü
- Göktepe Mahallesi'ndeki kaza yerinden görüntü
- Yaralıların hastaneye getirilişi
Haber - Kamera Cavit AKGÜN / MUĞLA, (DHA)
3)BURSA'DA MOTOSİKLETTEN DÜŞEN SÜRÜCÜ ÖLDÜ
BURSA'nın Osmangazi ilçesinde, direksiyon kontrolünü yitirdiği motosikletten düşen sürücü İlker Olgun (35), hayatını kaybetti. Kaza, saat 00.30 sıralarında Bursa'nın Osmangazi ilçesi İzmir Yolu Caddesi üzerinde meydana geldi. İddiaya göre, plakasız motosikleti ile Ankara-İzmir Yolu güzergahında ilerleyen İlker Olgun, sürücüsünün direksiyon kontrolünü yitirmesi sonucu motosikletten düştü. Olgun, yolun kenarındaki refüje doğru sürüklenirken, motosiklet ise 100 metre ileride park halindeki kamyonete çarparak durabildi. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri, ağır yaralanan Olgun'u, Bursa Devlet Hastanesi'ne kaldırdı. Olgun, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Polis, kazayla ilgili soruşturma başlattı.
Görüntü Dökümü
----------------
- Kaza yerinden görüntüler
- Polis ekiplerinden ve motosikletten görütüler
1 dakika 10 saniye / BOYUT: 135 MB
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
====================================================
4)BOLU'DA ZİNCİRLEME KAZA: 8 YARALI
BOLU'da, TEM Otoyolu'nda kamyonet ve 5 otomobilin karıştığı zincirleme trafik kazasında 5'i çocuk 8 kişi yaralandı. Kaza, saat 21.30 sıralarında TEM Otoyolu'nun Bolu Dağı Tüneli çıkışı Düzce il sınırı mevkiinde meydana geldi. İstanbul istikametine giden Fikret Öncü yönetimindeki kamyonetle, Ünal Akbalık, Bekir Tamer, Yasin Düger ve sürücüsünün ismi öğrenilemeyen otomobil çarpıştı. Kazada, ismi öğrenilemeyen otomobil sürücüsü ile diğer araçlarda bulunan Ünal, Irmak Bera, Bahar, Yağmur ve Liva Akbalık ile Gürkan ve Tuana Öncü yaralandı. Yaralılar, ihbar üzerine olay yerine sevk edilen 112 Acil ekiplerinin ilk müdahalelerinin ardından ambulanslarla Düzce'deki hastanelere kaldırıldı.
Kaza nedeniyle otoyolun İstanbul istikametinde ulaşım tek şeritten sağlanırken, yolda uzun araç kuyrukları oluştu. Araçların yoldan kaldırılmasıyla trafik normal akışına döndü. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Görüntü Dökümü
----------------
-Kaza yerinden görüntüler
-Kaza yapan araçlar
-Yaralılar
-Yaralı sürücü ile röportaj
-Detaylar
Süre: 01.31-Boyut: 171 MB
Haber-Kamera: Murat KÜÇÜK/BOLU,(DHA)
5)BOĞULMA TEHLİKESİ GEÇİREN GENCİN DURAN KALBİ ÇALIŞTIRILDI
SAMSUN'da serinlemek için girdiği denizde kaybolan ve polis tarafından kurtarılan Serdar Çetin'in (31) duran kalbi, hastanede yapılan müdühale ile tekrar çalıştırıldı. Çetin'in yoğun bakımdaki tedavisinin sürdüğü belirtildi.
Olay, Atakum ilçesi Denizevleri Mahallesi sahilinde meydana geldi. Serdar Çetin, arkadaşları Naci Erdem, Rahman Yıldırım ve Ramazan Yıldırım ile serinlemek için denize girdi. Akıntıya kapılan 4 arkadaştan 3'ü denizden güçlükle çıkarken, Serdar Çetin suda kayboldu. Çevredekiler durumu 112 Acil ve polise bildirdi. İhbarla olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Akıntıya kapılmaktan kurtulan 3 arkadaş ayakta tedavi edilirken, kaybolan Serdar Çetin'i deniz polisi 25 dakika süren çalışmanın ardından buldu.
Denizden çıkarılan Çetin'in kalbinin durduğu belirlendi. Sağlık ekiplerinin hemen müdahale ettiği Serdar Çetin, özel hastaneye kaldırıldı. Burada yapılan müdahaleyle Serdar Çetin'in (31) duran kalbi tekrar çalıştırıldı. Çetin, yoğun bakıma alındı. Polis olayla ilgili soruşturma başlattı.
Görüntü Dökümü
---------------
-Sahilden detay
-Aramalardan detay
-Kıyıdaki deniz polisinin kıyafetiyle denize girmesi
-Serdar Çetin'in çıkartılması ve ambulansa götürlmesi
-Ambulanstan detay
01.37 dk - 182 mb)
Haber-Kamera: Hakan AKGÜN/SAMSUN, (DHA)
6)ÇANAKKALE'DE 5 KİLOMETRELİK 'FERİBOT' KUYRUĞU
YAZ tatili dönemini Ege ve Akdeniz sahillerinde geçirenlerin dönüşe geçmeye başlaması ile birlikte Çanakkale feribot iskelesindeki araç kuyruğu, 5 kilometreye ulaştı.
Milli Eğitim Bakanlığına (MEB) bağlı her derece ve türdeki eğitim ve öğretim kurumlarında 2017-2018 eğitim öğretim yılı, 18 Eylül 2017 Pazartesi günü başladı ve 8 Haziran 2018 Cuma günü sona erdi. Yaz tatilinin başlaması ile birlikte İstanbul ve Trakya bölgesindeki kentlerde yaşayanlar Ege ve Akdeniz sahillerinde tatillerini geçirdi. 17 Eylül 2018 tarihinde başlayacak eğitim öğretim yılı için vatandaşlar dönüşe geçti.
Çanakkale'den Eceabat ilçesine ve Kilitbahir köyüne feribot ile geçiş yapmak isteyen sürücüler, yoğunluğa neden oldu. Çanakkale feribot iskelesinde Kayserili Ahmetpaşa Ceddesi, Piri Reis Caddesi ve Demircioğlu Caddesi'ne kadar uzanan 5 kilometrelik araç kuyruğu oluştu. Yoğunluk zaman zaman artarken, vatandaşlar bazen kuyrukta bir saatten fazla kadar beklemek zorunda kaldı. Yoğunluk nedeniyle Gestaş Deniz Ulaşım A.Ş. tarafından Çanakkale-Eceabat ve Çanakkale-Kilitbahir hatlarındaki seferler doldur boşalt sistemiyle yapılıyor.
Öte yandan, Kurban Bayramı tatilinin son günlerinde de Çanakkale Feribot iskelesinde de benzer araç kuyrukları yaşanmıştı.
Görüntü Dökümü
---------------
-Çanakkale feribot iskelesinden genel ve detay görüntü.
-Çanakkale feribot iskelesinde bekleyen araçlardan genel ve detay görüntü.
Haber-Kamera: Mustafa SUİÇMEZ-Mehmet ANDAÇ/ÇANAKKALE, (DHA)
7)TABANCAYLA 2 KİŞİYİ YARALADI, YEĞENİNDEN SUÇU ÜSTLENMESİNİ İSTEDİ
KAHRAMANMARAŞ'ta, kız isteme kavgasında 2 kişiyi tabancayla yaralayan Ekrem Kurt (50), yeğeni İ.K.'dan (17) suçu üstlenmesini istedi. Sorguya alınan İ.K., 'Amcam yaptı' diye itiraf edince Ekrem Kurt tutuklandı. Olay, önceki akşam saatlerinde merkez Onikişubat ilçesinin Ağcalı Mahallesi'nde meydana geldi. Kadir K. (21), sevdiği kız İlknur K.'yı ailesinden istetti ancak aile 'Yaşı küçük' diyerek vermedi. 3 gün önce İlknur K. ile Kadir K. Afşin'e gezmeye gitti ancak kız tarafının ihbarı üzerine Göksun'da uygulama noktasında durdurularak Göksun Emniyet Müdürlüğü'ne götürüldü. Genç kız burada kendi rızasıyla gittiğini belirtirken, işlemlerin ardından ailesine teslim edildi.
2 YARALI 8 GÖZALTI
İddiaya göre, Kadir K.'nın akrabaları araçlar ile önceki akşam Ağcalı Mahallesi'ndeki İlknur K.'nın evine gitti. İki aile arasında kavga çıktı. Bu sırada kızın ninesi Ayşe K. (79) kolundan, amcası Rüstem K. (40) ise sırtından tabancayla yaralandı. Yaralılar, ihbar üzerine olay yerine gelen ambulanslarla götürüldükleri hastanede tedaviye alındı. İhbar üzerine olay yerine giden polis, aralarında Kadir K.'nın babası, kardeşleri ve amcalarının da olduğu 8 kişiyi gözaltına aldı.
'YAŞIN KÜÇÜK AZ YATARSIN'
Sorguya alınan şüphelilerden Kadir K.'nın erkek kardeşi İ.K., olayda karşı tarafın amcasına saldırdığını, bunu görünce dayanamayıp tabancayla ateş ettiğini söyledi, daha sonra da polislerle birlikte giderek tabancayı sakladığı yerden çıkarıp teslim etti. Ancak polisler, İ.K.'nın söylediklerine inanmadı. Bunun üzerine İ.K., 2 kişiyi amcası Ekrem Kurt'un yaraladığını itiraf ederek, "Amcam 'Senin yaşın küçük, olayı sen üstlen sen az yatarsın' diyerek tabancayı bana verdi" dedi. Bunun üzerine Ekrem Kurt, suçunu itiraf ederek ifadesinde, "Olayda ateş ettim. Beni yere düşürdüler ve sonrasını hatırlamıyorum" dedi.
Sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen Ekrem Kurt, tutuklandı.
Görüntü Dökümü
---------------
- Olay yerindeki kalabalık
- Ambulans
- Ekrem Kurt'un hastaneye getirilmesi
Haber-Kamera: Ömer KOÇ/KAHRAMANMARAŞ, (DHA)
8)PENCEREDEN DÜŞEN KEDİYİ, KUTUYA KOYUP ÇALDILAR
BURSA'nın İnegöl ilçesinde, pencereden düşen 'Casper' isimli cins kediyi kutuya koyup çalan iki genç, güvenlik kameralarına yakalandı.Atatürk Bulvarı üzerindeki 3 katlı binanın ikinci katında oturan Alican Koyun, sabah evden çıkıp çalıştığı mobilya firmasına gitti. Öğleden sonra eve dönen Alican Koyun, kedisinin evde olmadığını ve pencerenin de açık olduğunu fark etti. Çevrede arama yapan Koyun, kedisini bulamayınca durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen polis ekipleri, çevredeki kameraları incelemeye aldı. İncelemeler sonucunda ekipler, bir genç kızla bir erkeğin kediyi kutuya koyup uzaklaştığını tespit etti. Ekipler, kediyi götüren iki genci bulmak için çalışma başlattı.Kedinin sahibi Alican Koyun, "Ev arkadaşımla eve geldiğimiz zamanlarda Casper ismini verdiğim kedimiz bizi kapıda karşılardı. Bugün eve gittiğimde Exotic Shorthair cinsi kedim beni karşılamadı. Evde arama yaptım, bulamadım. Pencerenin de açık olduğunu gördüm. Pencereden düştüğü düşünüp çevrede araştırma yaptım, bulamadım. Sonrasında emniyet ekiplerine haber verdim. Güvenlik kameraları incelendi, iki gencin, kutuya koyup kediyi çaldıkları ortaya çıktı. Şikayetçi oldumö dedi.
Görüntü Dökümü
---------------
- Güvenlik kamerası
- Kedi sahibinin açıklaması
- Detaylar
HABER-KAMERA:Yavuz YILMAZ / İNEGÖL (Bursa), (DHA)
9)POMPALI TÜFEKLE HAVA ATEŞ AÇAN KİŞİ, GÖZALTINA ALINDI
ÇANAKKALE Merkez'e bağlı Kepez beldesinde, pompalı tüfekle rastgele havaya ateş açan M.A.Y., polis tarafından yakalanan gözaltına alındı. M.A.Y.'nin havaya ateş açtığı o anlar ise bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı.Olay, öğle saatlerinde meydana geldi. İddiaya göre, önceki Kepez beldesinde bulunan kahvehanede, M.A.Y.'nin akrabası henüz belirlenemeyen nedenle çevredekilerle tartıştı. Durumu öğrenen M.A.Y. ise elinde pompalı tüfek ile dün öğle saatlerinde kahvehaneye gelerek, havaya rastgele ateş açtı. Yaşanan dehşet anları ise çevredeki bir işyerinin güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı. İhbar üzerine olay yerine polis ve çok sayıda ambulans sevk edildi. Olayda şans eseri ölen ya da yaralanan olmadı.
Olay yerinde inceleme yapan polisler, görgü tanıklarının ifadelerine başvurdu. Kaçan kişinin eşkal bilgilerini alan polis, kısa sürede M.A.Y'yi tüfekle birlikte yakalayarak gözaltına aldı. Polisin olayla ilgili başlattığı soruşturma sürüyor.
Görüntü Dökümü
---------------
-Güvenlik kamerası görüntüsü.
Haber-Kamera: Mehmet ANDAÇ/ÇANAKKALE, (DHA)
10)UYUZ GÖLÜ'NDEKİ BALIK ÖLÜMLERİ TEDİRGİN ETTİ
KONYA'nın Kulu ilçesindeki Uyuz Gölü'nde yaşanan balık ölümleri tedirginlik yarattı. Yapılan ilk incelemede ölümlere gölde oluşan mikroorganizmaların balıkları havasız bırakmasının neden olduğu belirlendi. Kulu ilçesi Kömüşini Mahallesi yakınlarındaki, 1992 yılında sit alanı ilan edilen ve burada üreyen dikkuyruk popülasyonuyla özel koruma alanı statüsü kazanan Uyuz Gölü'ne 2011 yılında 5 bin civarında yavru sazan balığı bırakıldı. Birçok kuş türüne de ev sahipliği yapan gölde 4 gün önce balık ölümleri başladı. Kıyıya vuran ölü balık sayısının günden güne arttığını fark eden mahalle sakinleri İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü yetkililerine bildirdi. Bölgeye giden yetkililer, yapılan ilk incelemede, gölde oluşan mikroorganizmaların balıkları havasız bırakması nedeniyle ölümlerin yaşandığını tespit etti.
Sağ kalan balıkların kurtarılmasını isteyen Kömüşini Muhtarı Hasan Tekin, "Daha önce gölde canlı yaşam alanı yoktu. 2011 yılında Isparta'dan getirdiğimiz sazan yavrularını göle bırakarak gölde canlı hayatı başlattık. Ancak son günlerde balık ölümleri hızla arttı. Gölde korkunç bir manzara oluştu. Suyun rengi giderek yeşile büründü. Biz de durumu İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü yetkililerine bildirdik. Onların ilk belirlemelerine göre suda mikroorganizmalar oluşmuş. Mikroorganizmalar çok oksijen tükettiği için balıklar oksijensiz kalarak ölmüş. Yetkililer gölden balık ve su numunesi aldı. Kesin ölüm sebepleri yakında belli olacak. Gölde halen yaşayan balıklar var. Biz sağ kalan bu balıkların kurtarılmasını istiyoruz. Yoksa bir haftaya kalmaz hepsi ölecek ve göldeki canlı yaşamı bitecek. Belediye ekipleri göle kanal açıyor. Göle dışarıdan su takviyesi de yapılacak" dedi.
Görüntü Dökümü
-----------------
- Gölden detaylar
- Ölen balıklardan detay
- Röportajlar
Haber-Kamera: Mehmet YILMAZ / KULU (DHA)
Bakan Kurum: Foça'daki kirlilik kontrol altında (EK)
11)BAKAN KURUM, MARMARİS'TE İNCELEMELERDE BULUNDU
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Muğla Valiliği ziyaretinin ardından Marmaris'e gitti. Sahil Güvenlik Marmaris Grup Komutanlığı'nı ziyaret eden Bakan Kurum, ilçenin körfezi ve koyları hakkında yetkililerden bilgi aldı. Ardından hücumbotla denize açılan Bakan Kurum, ilçe körfezinde tur atarak, denize sıfır yapılmış yapıları inceledi ve bilgi aldı. Bir saat süren incelemenin ardından hücumbot üzerinde çekilen hatıra fotoğrafı sonrası Marmaris şehir merkezinde bulunan bir marinaya geçildi. Murat Kurum, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hayata geçirilen Sıfır Atık Projesi kapsamında kurulan alanda inceleme yaptı. Bakan Kurum, yat sahipleri ve kaptanlarla sohbet ederek 'Mavi Kart Projesi' hakkında bilgi verdi, istekleri dinledi. Marinadaki farklı renkteki kutulara farklı atıkları atan Bakan Kurum, yapılması gerekenler konusunda da bilgi verdi.
Bakan Kurum, "Bakanlık olarak denizlerimizi ve doğayı korumak için Sıfır Atık Projesi'ni başlattık. Bu projenin ilk defa marina ayağı Marmaris'te hayata geçti. Teknelerin kıyıda bıraktıkları atıkları, verdiği zararları biliyoruz, bunun önüne geçmek için Mavi Kart Projemiz mevcuttur. Bu sistemi Sıfır Atık Projesi ile daha da geliştirdik. Tekneler, düzenli olarak atıklarını bırakmak zorundalar. Bunların yapılıp yapılmadığını sıkı denetliyoruz. Bu denetimleri artırarak mavi bayraklı plaj sayımızı artıracağız. Bu projemiz Avrupa Birliği kapsamında ülkemizi daha yukarılara taşıyacak projedir. Bundan sonra geri dönüşüme daha çok ağırlık vereceğiz. Doğayı, canlıları ve özellikle denizlerimizi korumak bizlerin asli görevidir" dedi.
Bakan Kurum ve beraberindeki heyet daha sonra, Dalyan'ın İztuzu Mahallesi'ne gitmek üzere Marmaris'ten ayrıldı.
BAKAN KURUM, CARETTA CARETTALARI DENİZE SALDI
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Muğla'daki ziyaretlerine Ortaca'da devam etti. Dalyan Mahallesi'nde, tekne gezisi yapan Kurum, Likya Kaya Mezarları'nın önünde fotoğraf çektirdi. Kurum ardından, İztuzu Kumsalı'nda bulunan Caretta Caretta Rehabilitasyon Merkezi'ne geçti ve tedavisi tamamlanan 4 kaplumbağa ile çok sayıda yavru caretta carettayı denize saldı.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Marmaris'teki ziyaretlerinin ardından Ortaca'ya geldi. Dalyan'a gelen Bakan Kurum, Muğla Valisi Esengül Civelek, AK Parti Muğla Milletvekili M. Yavuz Demir, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Coşkun Sel, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Rektörü Hüseyin Çiçek, AK Parti İl Başkanı Kadem Mete ile birlikte tekne gezisi yaptı. Likya Kaya Mezarları önünde, fotoğraf çektiren Kurum, daha sonra Caretta Caretta Rehabilitasyon Merkezi'ne geçti. Burada, DEKAMER Deniz Kaplumbağaları Araştırma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Yakup Kaska'dan, kaplumbağalar hakkında bilgi alan Bakan Kurum, daha sonra tedavisi tamamlanan 4 kaplumbağa ile çok sayıda yavru caretta carettayı denize saldı.
'BESLENME ALIŞKANLIKLARI DEĞİŞİYOR'
Kurum, geçen yıl 18 bin 700 caretta carettanın denizle buluştuğunu vurgulayarak, "Caretta caretta deniz kaplumbağalarımız her sene Nisan ve Mayıs aylarında burayı ziyaret ediyorlar. İki aylık bir yumurtlama döneminden sonra Haziran ve Temmuz aylarında buradan ayrılıyorlar. Bu bölge bizim özel çevre koruma alanımız. Burada yaralı kaplumbağaların tedavilerine ilişkin yapılması gereken neyse, İl Valiliğimiz koordinasyonunda yapıyoruz" dedi. Zaman zaman gündeme gelen, caretta carettaların insanlara saldırması konusuna da değinen Kurum, "Buraya gelen yerli ve yabancı turistlerimiz onları sevme ve besleme adına onlara yem veriyorlar. Bu da tabii ki onların beslenme alışkanlıklarını değiştiriyor ve insanlara yaklaşmaya çalışıyorlar. Bu kaplumbağalar hiçbir şekilde insanlara zarar vermeyen türden kaplumbağalardır. Dolayısıyla, biz bakanlık olarak nesli yok olma ve tehdit altındaki bu kaplumbağaların korunması için elimizden ne geliyorsa yapacağız. Valiliğimiz ve üniversitelerimizle birlikte çalışmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
Açıklamalarının ardından karayoluyla Dalaman'a geçen Kurum'un, kentten ayrılması bekleniyor.
Görüntü Dökümü
---------------
- Bakan Kurum'un Sahil Güvenlik Grup Komutanlığı'na gelişi ve tören mangası karşılaması
- Sahil Güvenlik Hücum botunda Marmaris Körfezi'nde inceleme yapması
- Sıfır Atık projesi kapsamında konulan geri dönüşüm materyallerinin incelenmesi
- Bakan Kurum'un, kaptanlarla konuşması hatıra fotoğrafı çektirmesi
6 dakika 47 saniye-490 MB
Haber- Kamera: Ali GÜNDOĞAN / MARMARİS (Muğla), (DHA)
Görüntü Dökümü
-----------------------ORTACA
- Tekne gezisinden görüntü
- Kaplumbağaların denize salınmasından görüntü
- Genel ve detay görüntü
Haber-Kamera: Süleyman İLTER / ORTACA, (DHA)
DİYARBAKIR'DA 1 EYLÜL DÜNYA BARIŞ GÜNÜ MİTİNGİ DÜZENLENDİ
12)HDP'Lİ TEMELLİ: ÖCALAN, AVUKATLARIYLA 7 YILDIR GÖRÜŞEMİYOR
DİYARBAKIR'da, HDP'nin düzenlediği 1 Eylül Dünya Barış Günü mitinginde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Abdullah Öcalan'ın avukatlarıyla 7 yıldır görüşemediğini belirterek, "Bu zulüm Kürt halkının değerlerine saldırıdan başka bir şey değil. Bu tecrit değerlere, Kürt halkının değerlerine bir saldırıdır. Bu ağırlaştırılmış tecrit koşullarına bir an önce son verin diyelim. Tecride son vermek barışın önünü açmaktır. O yüzden buradan bir kez daha sesleniyoruz, bu tecride son verin, bir an önce Abdullah Öcalan'ın avukatları, ailesi İmralı'ya gitsin ve görüşme gerçekleştirsin. Bu tecridin etkileri o kadar büyük ki Ortadoğu'daki sömürü, İmralı tecridinden başlıyor. Ortadoğu'daki savaş, İmralı tecridinden gerekçesini alıyor" dedi.
Diyarbakır Emek ve Demokrasi Platformu ile HDP tarafından İstasyon Meydanı'nda düzenlenen 1 Eylül Dünya Barış Günü mitingine, HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, DBP Eş Genel Başkan Yardımcısı Hacer Özdemir, HDP milletvekilleri, siyasi parti yöneticileri, sivil toplum örgütleri, meslek odaları ve sendika temsilcileri katıldı.
Türkçe ve Kürtçe müziklerin çalındığı mitinge katılanlar zaman zaman halay çekerken, Diyarbakır Emniyet Müdürü Tacettin Aslan, miting alanına gelerek emniyete ait drone'un görüntülerini de yerinde izledi.
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, burada yaptığı konuşmada, 1 Eylül Dünya Barış Günü'nü kutlayarak, "Asla geri adım atmayacağız. Biz, barış mücadelemizi her geçen gün daha da yükseltmeye devam edeceğiz. Bugün de bu coğrafyada yine faşizme karşı, mücadelemiz sürüyor. Bu dünyada savaşlar yaşanmasın diye, insanlık değerleri tahrip edilmesinin diye, 1 Eylül Dünya Barış Günü ilan edildi. Şimdi dün olduğu gibi Kürt halkı yıllardır bu savaşın ağır bedelini ödüyor. İşte bugün burada yan yana gelerek mücadelemizi yükselten 1 Eylül Dünya Barış gününde insanların barış hayaline sahip çıkmak her zamankinden daha acildir. Biz bu göreve talibiz biz bu görevi üstlendik bu yolda gidiyoruz. Dönen dönsün yolundan biz dönmeyiz. AKP artık için için çürüyor, bu utanç iktidarına bu çürüyen iktidara son noktayı biz koyacağız. Dünyanın çeşitli yerlerinde şu anda savaşa karşı Barış mücadelesi veren, kötülüğe karşı iyiliği savunan insanlar, yoldaşlarımız, halklarımız, insanlarımız var. Tarih boyunca bu topraklarda barış mücadelesi zalime ve zulme karşı sürdü sürüyor. Uzun yıllardır zulme karşı ölüme karşı, verdiğimiz mücadele bugün milyonlara ulaştı" diye konuştu.
İmralı'da tutuklu bulunan Abdullah Öcalan ile avukatlarının ve ailesinin görüştürülmediğini ileri süren HDP'li Temelli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Abdullah Öcalan'ın büyük çabayla var ettiği ve partimizin bin bir emekle destek verdiği barış masasını devirdiler. O günden bugüne kentlerimiz, yaralarımız, ormanlarımız, evlerimiz yanıyor. 2013-2015 arasında toplumun barış umutlarının nasıl inşa edildiği, görüşmeler sürdükçe savaşın nasıl anlamsızlaştığını Abdullah Öcalan ile müzakereler boyunca toplumda nasıl bir huzur güven ortamının değiştiğini hepiniz gördünüz. Bu sokaklar gördü, Diyarbakır gördü, Silopi, Van, Hakkari gördü hepimiz şahidiz buna. Abdullah Öcalan avukatlarıyla 7 yıldır görüşemiyor, avukatlarının 783'üncü görüşme talebi de reddedildi. Eskiden coaster bozuluyordu, hava şartları uygun değildi, bin bir bahane vardı. Şimdi bahaneye de gerek duymuyorlar tecridi sürdürme kararlılıklarından dolayı avukatla görüşmelerine izin verilmiyor. Ailesi ile görüşmesine izin verilmiyor, telefon edemiyor, mektup gönderemiyor. Bu zulüm Kürt halkının değerlerine saldırıdan başka bir şey değil. Bu tecrit değerlere, Kürt halkının değerlerine bir saldırıdır. Bu ağırlaştırılmış, tecrit koşullarına bir an önce son verin diyelim. Tecride son vermek barış'ın önünü açmaktır. O yüzden buradan bir kez daha sesleniyoruz, bu tecride son verin bir an önce Abdullah Öcalan'ın avukatları, ailesi İmralı'ya gitsin ve görüşme gerçekleştirsin. Bu tecridin etkileri o kadar büyük ki Ortadoğu'daki sömürü İmralı tecridinden başlıyor. Ortadoğu'daki savaş, İmralı tecridinden gerekçesini alıyor. Bir örgüt var Avrupa işkencenin önlenmesi komitesi, işçinin hakkını vermeyen bir örgüt. Bu tecrit işkencesine karşı ses çıkarmadıkça, siz de bu işte prim ortağısınız. Çünkü sizinle bu hesapları yapıp bu tecride, bu işkenceye ses çıkarmadığınızı duyuyoruz. Buna son verin, İmralı'nın kapısı her açıldığında bu ülkede kan akmadı, insanlar ölmedi, tutuklanmadı ve barış umutları yeşerdi. Barıştan korktular Nisan 2015'ten itibaren İmralı'nın kapılarını kapattılar. Bugün tecrit olmasaydı Abdullah Öcalan'ın özgürlüğüne kavuşabilseydi. Türkiye'de herkes belki de bambaşka koşullarda yaşıyor olacaktı, bugün belki de Türkiye'nin kadim sorunlarını, yapısal sorunlarını çözüyor olabilecektik. Ama tecrit, savaş sürdükçe Türkiye'nin hiç bir sorunum çözülmediği gibi tüm sorunları daha da derinleşti. Türkiye içinden çıkılmaz bir sorunlar yumağına sürüklenmekte. Bundan bir an önce kurtulmamız gerekiyor. Bu zihniyetten, bu anlayıştan, bu iktidardan bir an önce kurtulmamız gerekiyor."
Kalabalık daha sonra Kürtçe ve Türkçe müzik eşliğinde halaylar çekerken, miting saat 20.00'de sona erdi ve kalabalık sessiz bir şekilde dağıldı.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------------
-Mitinden detaylar
-Genel ve detay görüntüler
Haber-Kamera:Canan ALTINTAŞ-Serdar SUNAR/DİYARBAKIR, (DHA)
13)BAYBURT'TA, 'ORGANİK ÜRÜNLER HASAT ŞENLİĞİ' COŞKUSU
BAYBURT'ta, Aşağı Çoruh Vadisi'ndeki 18 köyün katılımıyla Organik Ürünler Hasat Şenliği düzenlendi.
Bayburt Valiliği himayesinde, İl Tarım ve Ormancılık Müdürlüğü tarafından bu yıl ilki organize edilen Aşağı Çoruh Vadisi 1'inci Organik Hasat Şenliği, Aslandede köyünde bisiklet ve rafting yarışmalarıyla başladı. Şenliğe, Bayburt Valisi Ali Hamza Pehlivan, AK Parti Bayburt Milletvekili Fetani Battal, Bayburt Belediye Başkanı Mete Memiş ile çok sayıda kişi katıldı. Şenlik kapsamında çeşitli etkinlik ve yarışmalar yapılırken, Çoruh Vadisi'nden beslenen köylerde hasat edilen ürünler, stantlarda tanıtıldı. Stantlarda kavun, karpuz ve organik domates sergilendi. Zengin florası bulunan kente özgü bal da yoğun ilgi gördü.
'TOPRAK BİZİ DOYURUP BESLEYECEKTİR'
Etkinlikte konuşan Bayburt Belediye Başkanı Mete Memiş, uygun üretim yapılması halinde toprağın bereketli olduğunu söyledi. Memiş, "Bugün burada bir şeyi gördük; bu düşüncede olan insanların yani siz bilgi çağı ne kadar yukarı çıkarsa çıksın, bilgileriniz, teknolojimiz ne kadar gelişirse gelişsin, siz topraktan kopmayacaksınız. Yine toprakta besleneceksiniz. Toprağın aslıyla oynamadan, onu bozmadan, onu yaratılışına uygun olarak işlersek toprak bizi doyuracaktır. Toprak bize verecek, toprak bizi besleyecektir" dedi.
VALİDEN ORGANİK VURGUSU
Vali Ali Hamza Pehlivan ise Bayburt'un Anadolu'nun en kadim kentlerinden biri olduğunu belirtti. Vali Pehlivan, "Bayburt'umuz, Anadolu'muzun en kadim yerleşim yerlerinden birisidir. Anadolu coğrafyasının her yerinde olduğu gibi burada da bereketli topraklar var. Belki rakımı itibarıyla ürünler az yetişiyor ama öz yetişiyor, kaliteli yetişiyor. Artık kimyasalların hayatımızı kuşattığı bir ortamda mümkün olduğunca ilaçlardan, kimyasallardan uzak tutulan ürünlerimizi, doğal ortamda yetiştirmek gerekiyor. Bu yapılıyor mu? Evet bu, köylerimizde, Bayburt'umuzda bu üretim yapılıyor" diye konuştu.
Etkinlik, düzenlenen yarışmalarda dereceye girenlere ödüllerinin verilmesiyle son buldu.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-----------------------------
-Etkinlikten görüntüler
-Ürünlerden görüntüler
-Konuşmalar
Süre: 3.59 sn
Haber Kamera: Murat SÖYLEMEZ/BAYBURT,(DHA) -
14)ANTALYA PİYANO FESTİVALİ, LOS ANGELES'İN PERFORMANSIYLA BAŞLADI
ONDOKUZUNCU Antalya Piyano Festivali, Laura de Los Angeles'in verdiği konserle başladı.
Bu yıl 19'uncusu düzenlenen Uluslararası Antalya Piyano Festivali başladı. Türkiye'de ilk kez sahneye çıkan İspanyol flamenko sanatçısı Laura De Los Angeles, sanatseverlere keyifli dakikalar yaşattı. Laura de Los Angeles'e konser boyunca sahnede 8 müzisyen ve 4 dansçı eşlik etti.
Konser öncesinde konuşan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, "Piyano festivalimiz kentimizin marka değerine önemli katkılarda bulunuyor. Antalya'nın uluslararası sanat şehri kimliğini pekiştiriyor. Halkımızın festivalimize olan ilgisi bizleri mutlu ediyor. Festivalde 18 gencimiz piyano çalarak yarışacak ve birinciler Gürer Aykal'ın şefliğinde, Antalya Devlet Senfoni Orkestrası ile birlikte konser verecekler" dedi.
Festival, 4 Eylül Salı günü Gürer Aykal'ın şefliğini yapacağı Antalya Devlet Senfoni Orkestrası konseriyle devam edecek.
GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
------------------------------
-Salondan detay görüntüler
-Menderes Türelin konuşması
-Konser
590MB//4.53 SN
Haber: Semih ERSÖZLER Kamera: Emrah GÜL/ANTALYA, (DHA)
GÖRÜNTÜ GEÇİLDİ
=================================