HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

DHA YURT BÜLTENİ -1

  Genç kıza laf atıp, erkek arkadaşını döven 6 kişiden 5'i tutuklandı Bursa'nın Orhangazi ilçesinde Burcu A.'ya (24) laf atıp, kendilerine tepki gösteren erkek arkadaşı Berati G.'yi (26) de tekme tokat dövdükleri iddiasıyla gözaltına alınarak, emniyetteki ifadelerinin ardından serbest bırakılan 6 şüpheli için Cumhuriyet Savcılığı'nca yakalama kararı çıkarıldı.

Genç kıza laf atıp, erkek arkadaşını döven 6 kişiden 5'i tutuklandı

Bursa'nın Orhangazi ilçesinde Burcu A.'ya (24) laf atıp, kendilerine tepki gösteren erkek arkadaşı Berati G.'yi (26) de tekme tokat dövdükleri iddiasıyla gözaltına alınarak, emniyetteki ifadelerinin ardından serbest bırakılan 6 şüpheli için Cumhuriyet Savcılığı'nca yakalama kararı çıkarıldı. Şüphelilerden 3'ü önceki gün akşam, 3'ü de dün polis tarafından gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 6 şüpheliden kardeş olan Ertan Semiz (38), Semih Semiz (43), Burhan Semiz (20) ile Burak İnce (28) ve Hakan Garaçoğlu (35) 'kasten adam yaralamaktan' çıkarıldıkları nöbetçi mahkemece tutuklanırken, Orhan S. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

Görüntü Dökümü
-------------
-Olay anı güvenlik kamerası
-Olayın gerçekleştiği yerden görüntüler

Haber-Kamera: Halil ÖZÇOBAN-Mehmet İNAN / ORHANGAZİ(Bursa),(DHA)

==================

Kışanak'a 14, Tuncel'e 15 yıl hapis cezası

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Gültan Kışanak ve DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel'in yargılandığı ve Malatya 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Kışanak'a 14 yıl 3 ay, Tuncel'e ise 15 yıl hapis cezası verildi.
Malatya Adliye Sarayı'nda dün sabah saatlerinde 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlayan duruşmayı, HDP İstanbul Milletvekili Züleyha Gülüm, HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel, HDP Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş ve partililer izledi. Duruşmaya Kocaeli'deki Kandıra Cezaevi'nde kalan Sabahat Tuncel sağlık problemleri nedeniyle katılmazken, aynı ceza evindeki Gültan Kışanak ise salonda hazır bulundu. İddianamede, Kışanak hakkında 'silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek', 41 kez 'terör örgütü propagandası yapmak' ve 'kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmamak' suçlarından 57 yıl 6 aydan 230 yıl 6 aya kadar, Tuncel hakkında da 'silahlı terör örgütüne üye olmak' ve 16 kez 'terör örgütü propagandası yapmak' suçlarından 23 yıl 6 aydan 95 yıla kadar hapis cezası isteniyordu.
'YAPTIĞIM HER ŞEY DEMOKRATİK SİYASET ÇERÇEVESİNDEDİR'
Duruşmada son savunmasını yapan Kışanak, iki yılı aşkın süredir tutuklu olduğunu, 11 celse ve 21 aydır süren duruşmaların hepsinin gıyabında yapıldığını ileri sürerek, şunları söyledi:
"11 duruşmadır huzurda bulunma talebim var. Bu yargılamaya gölge düşürüldü. Bugün karar duruşması görülüyor, 'hadi gelsin' deniliyor. Tek taraflı, gıyabımda bir prosedür yürütüldü. Sözümü söyleyemedim, kendimi ifade edemedim, savunma hakkım gasp edildi. Usulün yerine getirilmesi için getirildim. Bunu bile bile geldim çünkü benim başta kadınlar olmak üzere halka karşı sorumluluğum var. Yaptıklarım doğru, hukuki, meşru, insani olduğu için buradayım. İki yıl boyunca savunma hakkım gasp edildi. Savunma hakkıma yönelik yapılan kısıtlamaları kabul etmiyorum. Ben inanmadığım hiçbir şeyi yapmam, birçok şeyi yapmışsam inanarak yapmışımdır, onu da savunurum. Yaptığım her şey demokratik siyaset çerçevesindedir."
'HİÇBİR SUÇLAMAYI KABUL ETMİYORUM'
Partinin programına göre hareket ettiğini savunan ve suçlamaları kabul etmeyen Kışanak, "Bu partinin bir programı var. BDP'nin programı ve tüzüğünü isteyelim. O programa bağlı olarak konuştum. Halkta inandı ve bana oy verdi. Halk, bu parti programına oy veriyor, benim kaşıma gözüme oy vermiyor. Biz milletin bir parçası mıyız değil miyiz? Oy veren 6 milyon kişi milletin bir parçası mı? Birine, 'senin oyun kıymetli, senin oyun kıymetsiz' diyemezsiniz. 4 yıl BDP'nin eş genel başkanlığını yaptım. Her kongreye gittim. Bugün burada nasıl suçlama konusu olabilir? Hukukta moda oldu, cümlenin içerisindeki iki kelimeyi alıyor. Demokratik siyasetin önü tıkanıyor. Bu ülkede bir vatandaş olarak nasıl eşit yurttaş olduğuma inanacağım? Herkes kadar benim de söz söylemeye hakkım olmalı. 'Ölüm istemiyorum' demişim, suç mu? Binlerce genç hayalleriyle toprak altında, çözebileceğimiz bir sorunu neden çözmüyoruz? Bunun konuşulacağı yer burası değil, parlamentodur. Demokratik siyaset mahkeme salonuna tıkılmaya çalışılıyor. Bunu suçlama konusu olarak kabul etmiyoruz. Çözüm sürecinde söylediklerimiz suç değildi, şimdi 'vazgeçtim, niye yaptın? Suçlu ol' Parti kongresinde yaptığım konuşmalar suç unsuru taşımamaktadır. Hiçbir suçlamayı kabul etmiyorum. Hiçbir savaş ve kavga ilelebet sürmez, elbet barış olacak, bir an önce olsun" dedi.
'SEÇME VE SEÇİLME HAKKIMI ELİMDEN ALDILAR'
Kışanak, 2014 yılında belediye başkanı seçildiğini anımsatarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bakanlar, parti genel başkanları beni ziyaret etti. 2015'te çözüm süreci bitince, başladılar belediyeye müfettiş göndermeye. Üçer gurup gitti beşer gurup geldi. En az 100 müfettiş gönderildi. Belediyenin bütün evraklarını farklı müfettişler defalarca incelediler, usulsüzlük bulamadılar. Hizmeti aksatmamak için elimizden gelen her türlü gayreti gösterdik. 3 yıl boyunca müfettişler bir şey bulamadı. İdari ve mali kusur bulamadıkları için bu suçlama yapıldı. Benim, belediye çalışanlarına 'çalışmayın' diye bir talimatım yoktur. Kent merkezinde aksayan bir hizmet yoktu, sadece belirli noktalarda aksama oldu. Ben kendimi ve yaptığım siyaseti biliyorum. 2015'te çözüm sürecinden vazgeçildikten sonra belediyeye her gün müfettiş gönderdiler. Belediyeyle ilgili yalan, yanlış açıklamalar yapıldı. Karşı siyaset kampanyası yürüttüler. Haftanın her günü belediyeyle ilgili konuşup, bu davaya siyasi atmosfer oluşturdular. Bu ısmarlama bir dava. Bu davayı belediyeye kayyum atamak, el koymak için yaptılar. 2 yıldır belediye meclisi neden toplanmadı? Belediyede niye bir tane seçilmiş irade yoktur? Ben cezaevindeyim belediye meclis üyeleri ve encümenler nerede? Kayyum 2 yıldır bütçe yapmış mı? Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi'nin ne suçu var? Yeniden sandık geliyor, halkın ne cevap vereceğini göreceğim. Bana, 'oy kullanamayacaksın' deniliyor. Seçme ve seçilme hakkımı elimden aldılar."
Mahkeme heyeti, daha sonra avukatları dinledi. Avukatların savunmaları uzun sürdüğü için Kışanak, saat 20.30'da kalkacak uçağa yetişmesi için jandarma tarafından Elazığ Havalimanı'na götürüldü. Mahkeme heyeti akşam saatlerinde duruşmaya kısa bir ara verdikten sonra Kışanak ve Tuncel hakkındaki kararını açıkladı.
Heyet Sabahat Tuncel'e 'Terör Örgütü Üyeliği'nden 9 yıl 9 ay, 'terör örgütü propagandasın'ndan ayrı ayrı, 1 yıl, 24 ay ve 1 yıl 15 ay olmak üzere toplamda 15 yıl hapis cezası verdi. Gültan Kışanak'a ise 'terör örgütü üyeliği'nden 10 yıl 15 ay, 'terör örgütü propagandasından 1 yıl ve 24 ay olmak üzere toplamda 14 yıl 3 ay ceza verildi.

Görüntü Dökümü
---------
- Adliyeden görüntü
- Kışanak'ın araçla getirilmesi
- Jandarma ve polislerden görüntüler
- Kışanak'ın havaalanına götürülmesi
- Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Taha AYHAN / MALATYA,(DHA)

=================

Bakan Pakdemirli'den, hortumun verdiği zararla ilgili açıklama: 30 milyon lira tazminat ödendi

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Antalya'daki hortumun verdiği zararla ilgili üreticilere 30 milyon lira ödeme yapıldığını açıkladı. Bakan Pakdemirli, "Antalya'daki hortumun verdiği zararla ilgili rakamları vermek istiyorum. 24-31 Ocak 2019 tarihlerinde 2 bin 845 adet sera sigortası, bin 343 adet açık alan bitkisel ürün sigortası hasar ihbarı yapıldı. Antalya genelindeki hasar ihbar sayısı ise 4 bin 188 adet. Sera sigortası hasar tespit işlemlerine 24 Ocak'ta başladık. Önceliği en yüksek hasarlı seralara verdik. 31 Ocak'ta bin 380 hasar dosyasını sonuçlandırarak, Tarsim'den 30 milyon lira tazminat ödemesini yaptık" dedi.
"HAYVAN SERBEST BÖLGESİ ÜZERİNDE ÇALIŞIYORUZ"
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Denizli'deki programı kapsamında bir otelde düzenlenen Tarım ve Orman Sektörü Değerlendirme Toplantısı'na katıldı. Toplantıya, Denizli Valisi Hasan Karahan, AK Parti Denizli milletvekilleri Cahit Özkan, Şahin Tin, Nilgün Ök ve Ahmet Yıldız, AK Partili Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan'ın yanı sıra, tarım ve orman sektöründe faaliyet gösteren firma temsilcileri, oda ve birlik başkanları ile muhtarlar katıldı. Toplantıda Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli'ye Denizlispor atkısı ve forması hediye edildi. Bakan Pakdemirli, buradaki konuşmasında, gıda ve tarım sektörünün ülke ekonomisi açısından önemli olduğunu belirtip, "Türkiye kendi arazilerini kendi kaynaklarını çok iyi değerlendiriyor. Küçükbaş hayvan sayısında Avrupa Birliği'nde (AB) birinci sıradayız. Hayvanla ilgili sıkıntımız var deniliyor ya; süt sığırı varlığında AB'de birinci sıradayız. Büyükbaş hayvan sayısında ise AB'de Fransa'dan sonra ikinci ülkeyiz. İnşallah, 2022'de Türkiye hayvan ihraç eden bir ülke haline gelecek. Bununla ilgili çok büyük bir hayvan serbest bölgesi üzerinde çalışıyoruz. İlerleyen günlerde bunun lansmanını yapacağız" diye konuştu.
'2023'DE TÜRKİYE'NİN YÜZDE 30'U ORMAN OLACAK'
Türkiye'nin orman varlığını arttıran ender ülkelerden birisi olduğunun altını çizen Bakan Pakdemirli, "2002'de yüzde 22'lik bir orman varlığına sahiptik. Şu an bu oran yüzde 28. Yüzde 6'lık bir artış var. 2023'de tüm Türkiye'nin toplam alanının yüzde 30'u orman olmuş olacak" dedi.
"DENETİMLER 40 MİSLİ ARTTI"
Tarım ve Orman Bakanlığı olarak denetimlerin artığını vurgulayan Bakan Pakdemirli, "Malum sezon kış, hava muhalefeti var. İstemediğimiz olaylar oluyor. Antalya'daki örtü altındaki seralarımızda tahribat yaşadık. Bundan dolayı da hem sezonsal hem de bu yaşadığımız olumsuz durumlardan dolayı zaman zaman fiyatlarda artış yaşıyoruz. Bu konuda fırsatçılara göz açtırmamak için gıda denetimlerini 40 misli arttırdık. Ben her zaman söylüyorum. En güzel denetim, vatandaşın denetimidir. Yani bir yerde bir ürün pahalıysa başka bir yere yönlenmenin yollarını bulmamız lazım" dedi.
'HAL YASASI GELİYOR'
Sebze ve meyve fiyatlarındaki yüksek artışlara değinen Bakan Pakdemirli, "Tarlada 1 lira olan ürün, hale gelene kadar yüzde 10-15 kaybediyor. Halde yüzde 15-20 kaybediyor. Markette de bir yüzde 10 kaybediyor. Evde de bir yüzde 10 kaybediyoruz. Eve gelinceye kadar nakliyecilere, aracılara, hale para ödemeseniz zaten ürün otomatik olarak 2 lira olacak. Herkesin bu zincirden hakkaniyetli bir para kazanması gerekiyor. Bu konuda Hal Yasası üzerinde çalışıyoruz. Üreticiyi daha fazla kollayacak şekilde neticelendirmenin yollarını arıyoruz. Aynı zamanda perakende yasasını da çalışmamız gerekiyor. Eğer Denizli'deki çiftçinin tarlada ürettiği ürünü, aynı kentteki ulusal zincirin manav reyonunda sattırabilmeyi başarırsak, taşıma ve lojistikten kaynaklı fiyat artışından kurtulmuş olacağız. Üretici de 1 liraya değil 2 liraya satmalı, tüketici de 4 liraya değil 3 liraya yemeli" diye konuştu.
ANTALYA'YA 30 MİLYON LİRA ÖDENDİ
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Antalya'daki hortumun verdiği zararla ilgili üreticilere 30 milyon lira ödeme yapıldığını söyledi. Bakan Pakdemirli, şöyle devam etti:
"Antalya'daki hortumun verdiği zararla ilgili rakamları vermek istiyorum. Geçen 24-31 Ocak tarihlerinde 2 bin 845 adet sera sigortası, 1343 adet açık alan bitkisel ürün sigortası hasar ihbarı yapıldı. Antalya genelindeki hasar ihbar sayısı ise 4 bin 188. Sera sigortası hasar tespit işlemlerine 24 Ocak'ta başladık. Önceliği en yüksek hasarlı seralara verdik. 31 Ocak'ta 1380 hasar dosyasını sonuçlandırarak, TARSİM'den 30 milyon lira tazminat ödemesini yaptık."
YERALTI BARAJLARI GELİYOR
Yer üstünde barajlar yaptıklarını, ancak yeraltında da barajlar yapacaklarını ifade eden Pakdemirli, "Yeraltında barajları konuşmaya başladık. Şimdi yerin üstünde barajları yapıyoruz ama yerin altında da suyu tutma imkanımız var. Bunları da ufak bir bent yaparak ufak maliyetlerle yer altı barajları yapmak mümkün. ÇED gibi kamulaştırma gibi birçok masraftan kurtulmak veya doğanın dengesiyle oynamak gibi birçok masraftan kurtulmak mümkün. Bununla ilgili bir eylem planı açıklayacağız" dedi.

Görüntü Dökümü
-------------
-Bakan Pakdemirli'nin konuşması
+++
-Toplantı salonundan görüntü
-Protokol üyelerinden görüntü
-Bakan Bekir Pakdemirli'nin konuşması
-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ramazan ÇETİN - Deniz TOKAT / DENİZLİ,(DHA)

========================

Bakan Soylu: Çocuklarımızın eline kalaşnikof değil, bilgisayar ve kalem verilmeli

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Hakkari'de düzenlenen muhtarlar, kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşları buluşması toplantısına katıldı. Soylu, "Burada henüz daha 14-15 yaşında, neredeyse boyu kadar olan çocuğa kalaşnikof verildiği zaman bu memleketin bir evladı olarak sorumlu olmadığımızı mı sanıyorsunuz. Bizim çocuklarımızın ellerine kalaşnikof değil, kalem, bilgisayar, hemşireyse tansiyon aleti, mühendisse, doktorsa, tarihçiyse o mesleği icra edecek o güzelim araçlar verilmeli" dedi.
Bakan Soylu'yu valilik binası önünde uzun kuyruklar oluşturan yüzlerce kişi karşıladı. Esnafı ziyaret eden Soylu, daha sonra düğün salonunda muhtar, kanaat önderleri ve sivil toplum kuruluşları buluşması toplantısına katıldı. Konuşmasına Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını ileterek başlayan Bakan Soylu, "Önümüzdeki seçim ne olursa olsun bilinmelidir ki bizim bu operasyonlarımız kesilmeyecektir, terörle mücadelemiz bir saniye bile hız kesmeyecektir. Türkiye zorlu bir sürecin sonundaki çıkışa doğru ilerliyor. 31 Mart'ta yapılacak seçim ülkenin son seçimi değil, fakat sürecin son seçimi ve getirilen doğruların heba olmaması için önemlidir" diye konuştu.
Türkiye'nin yaklaşık 40 yıldır terörle mücadele ettiğini belirten Soylu, "Çok çabaladık. Çok canlar verdik. Çok sıkıntı çektik. Memleketin her tarafındaki insanlar sıkıntı çekti. Ancak Türkiye, son 6-7 yıldır, geçmiştekilerden çok farklı bir süreçten geçmektedir ve 15 Temmuz'dan itibaren de bu mücadelede arka arkaya çok doğru işler yapmıştır. Önemli mesafeler katettik ve şimdi bu sürecin son kapısına doğru ilerliyoruz. Önümüzdeki seçimden sonra yeni sistemin getirdiği avantajla 4-5 yıl daha Türkiye'de seçim olmayacak. Hepimiz işimize bakacağız. Biz terörle mücadele ediyoruz ve bu mücadelede bugün hiç olmadığımız kadar güçlüyüz. İrade olarak, teknik kapasite olarak, strateji olarak güçlüyüz" dedi.
'ÜLKEMİZE DIŞARIDAN EKONOMİK SALDIRILAR YAPILIYOR'
Bakan Soylu, Türkiye'nin ne zaman belini doğrultmaya kalksa, ülkeye dışarıdan ekonomik saldırılar yapıldığını kaydederek, "Neden; milli sermayemiz olmasın, milli üretimimiz olmasın, milli yazılımlarımız olmasın da hep onlara muhtaç olalım. Hep onlara belimizi bükelim, boynumuzu eğelim, dizimizi kıralım. Bunu istiyorlar. Daha da güçlü olacağız. Türkiye, başı dik ve onurlu şekilde yoluna devam ediyor" diye konuştu.
Soylu, ülkede dünyanın en büyük havalimanıyla beraber 56 havalimanı yaptıklarını vurgulayarak, artık kendi savunma sanayisini üreten bir ülke haline gelmenin gururunu yaşadıklarını söyledi.
'ÇOCUKLARIMIZIN ELİNE KALAŞNİKOF DEĞİL, KALEM VE BİLGİSAYAR VERİLMELİ'
Bakan Soylu, terörle mücadelede çok güçlü bir dönemde olduklarını ifade ederek şunları söyledi:
"Ben de bir annenin evladıyım. Kız çocuklarını gördüğümüzde hepimiz bir başka oluruz. Onlar bizim için bir başka. Burada henüz daha 14-15 yaşında, neredeyse boyu kadar olan çocuğa kalaşnikof verildiği zaman bu memleketin bir evladı olarak sorumlu olmadığımızı mı sanıyorsunuz. Bizim çocuklarımızın ellerine kalaşnikof değil, kalem, bilgisayar, hemşireyse tansiyon aleti, mühendisse, doktorsa, tarihçiyse o mesleği icra edecek o güzelim araçlar verilmeli. Gençlere o aydınlık günler için gece gündüz demeden adım atıyoruz. Kendi haber kanallarındaki havalı laflarına aldanmayın, bir panik hali, telsiz konuşmalarına bile yansımaktadır. Dağda bayırda, sınırda, sınırın ötesinde, teröristi nerede buluyorsak, gereğini yapıyoruz. Türkiye'de teröre bulaşmış ne kadar ailenin çocuğu varsa hepsine gidiyoruz. Onlara diyoruz ki, 'ne olur arayın ve çocuklarınızı ikna edin. Gelsinler burada onları adalete teslim edelim. Bize itimat edin ve güvenin.' 2017'de 170, 2018'de 190 aile, bizim arkadaşlarımızın ikna edilmesi sonucu çocukları geldiler ve adalete teslim ettik. Bizim görevimiz buna devam etmektir. Bunu hep beraber sağlıyoruz. Terör örgütüne katılımdan çok daha fazla ikna ederek getirdiğimiz ve adalete teslim ettiklerimiz var. Bu önemli bir sonuçtur. Önümüzdeki seçim ne olursa olsun bilinmelidir ki bizim bu operasyonlarımız kesilmeyecektir, terörle mücadelemiz bir saniye bile hız kesmeyecektir. Bu günlük siyasetle mütalaa edilecek bir mesele değildir."
'BİZİM GÖREVİMİZ VATANDAŞIN CAN VE MAL GÜVENLİĞİNİ SAĞLAMAK'
Bakan Soylu, terörle mücadele tavırlarının net ve kesin olduğunu vurgulayarak, "Birileri gelecek, annenin dizinin dibindeki evladını alıp dağa kaçıracak. Her türlü iğrençliği, tecavüzü, istismarı ortaya koyacak, hiçbir şey yapmasa bile o çocukları katil yapacak, belki doktor, mühendis, mimar olacak evlatları, evlenip çoluk çocuğa karışıp anne babasına torunlar verecek evlatları tutup mağara kovuklarında sefil bir hayata mahkum edecek, insanların evlerini iş yerlerini basacaklar, yollara el yapımı bombalar yerleştirecekler, belediyelere musallat olacaklar, belediyenin araçlarıyla milletin evini, sokağını yıkacaklar, canını yakacaklar, kimseye üç kuruşluk hayırları olmayacak, biz bütün bunları kenardan izleyecek miyiz? Bizim bu meseleleri seçim sonuçlarıyla mütalaa etmemiz mümkün olabilir mi? Böyle bir devlet aklı olabilir mi? Elbette terörle mücadele başka şeydir, demokrasi başka şey. Seçim, demokratik bir hadisedir, vatandaşlığın en temel hakkıdır. Bizim görevimiz, vatandaşımızın can ve mal güvenliğini temin etmek, hür iradesini sandığa yansıtabileceği, terör örgütünün tehditleriyle vicdanı arasında kalmayacağı bir seçim ortamını tesis etmektir. Bu çizgimizden sapmamız mümkün değildir." diye konuştu.
'TERÖRE AKTARILAN PARALARIN ÖNÜNE GEÇTİK'
Soylu, belediyelere yapılan görevlendirmeyle hem teröre akan paraları, lojistik imkanları kestiklerini hem de vatandaşı hizmetle buluşturup, terör örgütü ve onun destekçilerinin karşısında kendisini yalnız hissetmesinin önüne geçtiklerini belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Sadece Hakkari'ye 86 kilometre sıcak asfalt, 175 kilometre içme suyu yaptık. Hakkari'de kendi dönemlerinde suların neden akmadığını, aktığı zaman da neden çamur aktığını, şimdi pırıl pırıl suyun nasıl aktığını izah etsinler. Hakkari'de görevlendirme yapılan belediyelerin tamamında 848 kilometre içme suyu hattının, 9 tane de içme suyu kuyusunun nasıl tamamlandığını gelsinler bir izah etsinler. Böyle bir şey olabilir mi? Bir şehirde haftada 3 saat su akacak, onda da çamur akacak ve sen de orada 'belediye başkanıyım' diye oturacaksın. Neymiş efendim, örgütmüş, Kandil'miş, saçma sapan işler. Madem mücadeleye bu kadar meraklıydınız, biraz da milletin rahatı için mücadele etseydiniz ya. Elimizi vicdanımıza koyalım, şu ülkenin nesi eksiktir? Dağımız mı yok, kayak yapacak kar mı yok, yaylamız mı yok, tarihi eserlerimiz, doğal güzelliklerimiz mi yok? Şimdi bütün bunları bırakalım, yaptığımız her şeyi, kazandığımız huzuru bir kenara koyalım da 3-5 tane kafası karışık, kendinden başkasını düşünmeyen, tasması kimin elinde belli olmayan adamların peşinden mi gidelim? Elbette ki hayır. Artık o eski sahneleri tekrar izlemenin, filmi başa sarmanın alemi yoktur. Biz milletimizin huzurunu ve güvenini hiç kimsenin keyfine peşkeş çekmeyiz. Milletimiz rahat olsun. Ancak bunların kırıntılarına son bir tokat vurmak da sizlerin elindedir. Hepimizin çoluk çocuğu var. Hepimiz onlar için güzel bir gelecek bırakmak istiyoruz. Herkes oturup düşünmelidir. Bu ülke bu adamlardan bugüne kadar sıkıntıdan başka bir şey görmedi, bundan sonra da başka bir şey beklemek akıl karı değildir. Oysa Türkiye kendine yeni ve umut dolu bir istikamet çizmiştir. Sınırımızın altındaki işler, yakın zamanda bitecektir. Ortadoğu hep böyle kalacak değildir."
Soylu, daha sonra belediyenin Halife Derviş Mahallesi'nde yaptırdığı oyun merkezinde incelemelerde bulunup, çocuklarla basket topu atışı yaptı. Kendisini karşılayan çocuklara oyuncak hediye eden Bakan Soylu, ardından Rengi Hakkari Sanat Topluluğunun Kültür Merkezi'nde düzenlediği gösteriyi izledi.

Görüntü Dökümü
-----------
-İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun karşılanması
-Bakan Soylu'nun gelişi
-Ellerinde Türk bayrakları taşıyanlar Bakan Soylu'yu karşılarken
-Tokalaşmadan detaylar
-Esnaf ziyareti
-Camiye gidişi
-Namaz kılması
-Muhtar ve Kanaat önderleri toplantısına katılan Bakan Soylu
-Bakan Soylu'nun konuşması
-Bakan Soylu'nun, oyun merkezini ziyaret
-Çocuklar biraraya gelip basket atışı yapması
-Detaylar

Haber-Kamera: Mehmet ÖZKAN / HAKKARİ,(DHA)

=======================

Çavuşoğlu ve Zeybekçi'den Buca'da balık hali ziyareti

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Nihat Zeybekçi, İzmir'in Buca ilçesinde balık halini ziyaret etti.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ve AK Parti İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Zeybekçi, sabah saatlerinde İzmir'in Buca ilçesinde balık halini ziyaret etti. Burada bir süre balıkçılarla sohbet eden ve hali gezen Çavuşoğlu ve Zeybekçi, 31 Mart yerel seçimlerinde AK Parti'ye destek istedi. Çavuşoğlu ve Zeybekçi, hal esnafı ile birlikte kahvaltı yaptı.

Görüntü Dökümü
-----------
-Çavuşoğlu ve Zeybekçi'nin hale gelişi ve karşılama
-Balıkçılarla sohbet, balıkların satılması
-Röportajlar
-Esnaf ile kahvaltı ve konuşmalar
-Genel ve detaylar

İZMİR,(DHA)

==========================

Emniyet Genel Müdürü Uzunkaya: Terörün belini kırdık

emniyet Genel Müdürü Celal Uzunkaya, Elazığ'daki 'Güvenlik Toplantısı'nın ardından Tunceli'ye geçti. Valilik ziyaretinde konuşan Uzunkaya, düzenlenen operasyonlarla yurt içinde ve Tunceli'de terörün belinin kırıldığını belirterek, kentin artık terörle anılmayı hak etmediğini söyledi.
Emniyet Genel Müdürü Celal Uzunkaya, beraberindeki Özel Hareket Daire Başkanı Selami Türker, İstihbarat Daire Başkanı Sabit Akın Zaimoğlu, Terörle Mücadele Daire Başkanı Hasan Yiğit ve Tanık Koruma Daire Başkanı İlker Arslan ile birlikte Tunceli'ye gelerek Vali Tuncay Sonel'i makamında ziyaret etti.
Valilik ziyaretinin ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Uzunkaya, Tunceli'nin büyük bir değişimin yaşandığını dile getirerek, "Uzun yıllar sonra ilk kez geldiğim Tunceli'de, birisi gözümü bağlayıp getirmiş olsa, burada gözümü açsa çok farklı bir Tunceli gördüğümü o zaman daha net ifade ederdim. Tunceli'nin çehresi de sosyal hareketliliği de imkanları da şartları da çok olumlu yönde gelişmiş. Tunceli, 2018 yılı itibariyle emniyet asayiş hizmetlerinde son derece olumlu bir tablo çizdi. Gerek mala gerek şahsa karşı işlenen suçlar itibariyle olumlu bir tablo sergiliyor" dedi.
'HAREKET EDEMEZ DURUMDA BIRAKILAN BİR GÜVENLİK OPERASYONU YAKLAŞIMI MEVCUT'
Emniyet Genel Müdürü Uzunkaya, Tunceli isminin yıllarca terörle anıldığını, bunu hak etmediğini dile getirerek, Tunceli'de terörün belinin kırıldığını söyledi. Uzunkaya şöyle konuştu:
"Terör örgütlerinin kırsal bölgelerde cirit attığı, faaliyetlerini rahatlıkla yürütebildiği bir bölgeydi. Özellikle son yıllarda tüm Türkiye'de terör örgütlerine karşı alan daraltmalı, terörün kaynağından yok edilmesi, ister sınır ötesi, ister sınır içerisinde devlet hassasiyetinin en üst düzeyde uygulandığı bu son birkaç yıl içerisinde en olumlu sonuçların alındığı illerden birisi de Tunceli. Bu bölgede değişik terör örgütlerinin PKK'dan TKPML'ye, MKP'ye kadar diğer terör örgütlerinin yoğun şekilde yapılanmalarının bulunduğu, bu bölgede son zamanlarda yapılan operasyonlar da dahil olmak üzere tam tabiriyle terörün belinin kırıldığı, sıfırlara indirecek düzeyde son derece etkili sonuçların alındı. Yüzlerle ifade edilen terör örgütü mensubu sayısının iki elin parmaklarıyla ifade edilecek düzeye geldi. Kontrol altında tutulan, hareket edemez durumda bırakılan bir güvenlik operasyonu yaklaşımı mevcut. Dolayısıyla bu huzur ortamının, terörden arındırılmış, huzur ortamının vatandaşlarımıza da yansıdığını görmüş olmaktan ayrıca mutluluk duyuyoruz. Bizim temel amacımız ve varlık sebebimiz de bu. Hiçbir ilimizin terörle özdeşleştirilmesinin, anılmasının doğru olmadığına inanıyoruz. Tunceli de bunu hiçbir zaman hak etmiyor. İnşallah önümüzdeki süreçte bu konudaki tavrını yıllardan beri net olarak ortaya koyup, terörle arasına sınır çekmeye çalışan vatandaşlarımızın buradaki hassasiyeti devam ettirerek daha huzurlu bir ortam olacak. Gece yarılarına kadar insanların Tunceli'de, Diyarbakır'da, Bingöl'de, Mardin'de Şırnak'ta olsun sokaklarda gülerek, eğlenerek dolaşıyor olmaları bizi son derce mutlu ediyor. Temel anlayışımız da bu zaten. Bunları görmekten de memnuniyet duyuyoruz."
Emniyet Müdürlüğü ile Jandarma Bölge Komutanlığı'nı da ziyaret eden Emniyet Genel Müdürü Uzunkaya, beraberindekilerle birlikte Tunceli'de ayrılarak, Bingöl'e geçti.

Görüntü Dökümü
-------
- Valilik Şeref Defteri imzalanması
- Valilik çıkışı
- Uzunkaya'nın açıklamaları
- Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Ferit DEMİR / TUNCELİ,(DHA)

=======================

Erzurum'da yoğun kar yağışı etkili oldu

Erzurum'da dün akşam saatlerinde başlayan yoğun kar yağışı, kent merkezini uzun zamandan sonra beyaza bürüdü.
Dün akşam saatlerinde başlayan kar yağışı kısa sürede etkisini gösterdi. Yoğun kar yağışı nedeniyle karayolu ulaşımında güçlükler yaşanırken, sokakta yürüyenler ise kardan adama dönüştü. Zaman zaman şiddetini artıran kar yağışı nederiyle görüş mesafesi 30 metreye kadar düşerken, yolların da buzlanmasıyla hasarlı trafik kazaları yaşandı. İhbarlar üzerine kazalara müdahale eden ekipler, sürücüleri öncelikle can güvenliklerini almaları ve dikkatli olmaları konusunda uyardı. Erzurum Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı karla mücadele ekipleri ise karayolunda ulaşımın sağlanması için tuzlama çalışması yaptı.
TIR'LAR YOLDA KALDI
Erzurum'da etkili olan yoğun kar hayatı olumsuz etkiledi, sürücüler zor anlar yaşadı. Çevre yolunun Nene Hatun rampalarında tipi ve buzlanma nedeniyle çok sayıda TIR yolda kalırken, bölgede tuzlama ve yol açma çalışması yapan Karayolları'na ait bir iş makinesi de kayarak refüje düştü. Polisin yoğun güvenlik önlemi aldığı Nene Hatun rampasında araç geçişine izin verilmedi. Yapılan çalışmalar sonucu önce Karayolları'na ait iş makinesi ardından TIR'lar kurtarıldı. Yaklaşık 2,5 saat kurtarılmayı beklediklerini söyleyen TIR şoförü Mehmet Ünal Mişer, "Sivas'tan yola çıktım, İran'a gidiyordum. Erzurum çevre yoluna girdiğimde şiddetli tipi başladı. Rampalara gelince aşırı buzlanan nedeniyle TIR'lar tek tek yolda kaldı, Karayolları ekipleri de yol açma ve tuzlama çalışması yaparken araçlardan biri refüje düştü ve yolu kapattı. Uzun uğraşlar sonucu yol açılabildi" diye konuştu.
METEOROLOJİ UYARMIŞTI
Öte yandan, Meteoroloji 12'nci Bölge Müdürlüğü yetkilileri yaptığı açıklamada, 17.00 ile 22.00 saatleri arasında Erzurum merkez ve Kuzey ilçelerinde kuvvetli kar yağışı beklendiğini ve sonrasında don olayının yaşanacağını belirterek sürücüleri uyarmıştı.

Görüntü Dökümü
----------
-Şehir merkezinden detay
-Kar yağışı altında resim çekilen vatandaşlar
-Cadde ve sokaklarda belediye görevlilerin kar temizliği
-Otobüs duraklarında bekleyen vatandaşlar
-Kar topu oynayan vatandaşlar
+++
- Yolda kalan araçlar
- Kurtarma çalışmaları
- Röportajlar
- Genel ve detay

Haber-Kamera: Zafer KUMRU / ERZURUM,(DHA)

======================================

Otomobil ile kamyonet çarpıştı: 9 yaralı

Bolu'nun Yeniçağa ilçesinde, otomobil ile kamyonetin çarpışması sonucu 9 kişi yaralandı.
Kaza, dün saat 20.30 sıralarında D-100 Karayolu Yeniçağa kavşağı mevkiinde meydana geldi. Ankara istikametine gitmekte olan Halil Kayalı idaresindeki 34 DV 7814 kamyonet ile D-100 Karayolu'ndan TEM Otoyolu'na girmek isteyen Nihat Karakoç yönetimindeki 37 LB 452 plakalı otomobil ile çarpıştı. Kazada, sürücüler ile birlikte otomobilde yolcu olarak bulunan Serpil, Mehmet Yusuf, Eslem Karakoç ile Erdoğan, Emine Kızılırmak ile kamyonette yolcu olarak bulunan Kezban Kayalı ve Ergin Cıbır yaralandı. Kazada otomobilde sıkışan yolcular, itfaiyenin müdahalesiyle bulunduğu yerden çıkarıldı. Yaralılar, 112 Acil ekiplerinin olay yerindeki ilk müdahalelerinin ardından ambulanslarla Bolu kent merkezindeki hastanelere kaldırıldı.

Görüntü Dökümü
-------------
-Kaza yerinden görüntüler
-Kaza yapan araçlar
-Yaralıların sıkıştığı yerden çıkarılmaları

Haber-Kamera: Semih KABASAKAL / YENİÇAĞA(Bolu),(DHA)

==================

Takla atan otomobilde 7 kişi yaralandı

Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde, sürücüsünün kontrolünden çıkıp, takla atarak devrilen otomobildeki 7 kişi yaralandı.
Kaza, öğleden sonra Siverek- Kahta karayolunun 12'nci kilometresinde meydana geldi. Hayrettin Dağ yönetimindeki 02 KA 197 plakalı otomobil, yağmur nedeniyle kayganlaşan yolda sürücünün direksiyon kontrolünü kaybetmesi sonucu taklalar atarak yol kenarına devrildi. Otomobilin hurdaya döndüğü kazada sürücü Hayrettin Dağ ile yanında bulunan akrabaları Sultan, Recep, Zeynep, Adem, Esra ve Yusuf Dağ yaralandı. Yaralılar, ihbar üzerine olay yerine gelen ambulanslarla Siverek Devlet Hastanesine kaldırılarak tedaviye alındı.
Kazayla ilgili jandarma soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü
-------
-Kaza yeri
-Devrilen otomobil
-İnceleme yapan jandarma
- Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mehmet SEZGİN / ŞANLIURFA,(DHA)

===========================

İşçi servisi ile hafif ticari araç kaza yaptı: 6 yaralı

Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde işçileri taşıyan servis midibüsü ile hafif ticari araç çarpıştı. Kazada 6 kişi yaralandı.
Kaza Düzağaç Mahallesi 17 Ağustos Bulvarında meydana geldi. Adnan Ş. İdaresindeki 41 P 2762 plakalı bir lastik fabrikasının işçilerini taşıyan servis midibüsü 41GD 116 Şaban S. idaresindeki hafif ticari araçla çarpıştı. Çarpmanın şiddetiyle servis midibüsü yan yattı. Kazayı görenler 112 ve polisi arayarak yardım istedi. Kazada yaralanan 6 kişiye sağlık ekipleri olay yerinde yaptıkları ilk müdahalenin ardından yaralılar ambulanslarla Gölcük Necati Çelik Devlet Hastanesi ve Aile Konak Hastanesine sevk edildi. Yaralıların hayati tehlikelerinin bulunmadığı öğrenildi.
Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü
-------
-Kaza yapan araçlar
-Yaralılardan detaylar
-Olay yeri görüntüleri

Haber-Kamera: Soner GÜLEZER / GÖLCÜK(Kocaeli)(DHA)-

===========================

Samsun'da zincirleme trafik kazası: 6 yaralı

Samsun'da 9 aracın karıştığı zincirleme trafik kazasında 2'si çocuk, 6 kişi yaralandı.
Kaza, Samsun-Ankara Karayolu Yeşilkent mevkiinde dün saat 21.30 meydana geldi. İddiaya göre şiddetli sağanak yağmur nedeniyle kayganlaşan yolda aynı yönde seyreden 9 araç birbirine girdi. Zincirleme trafik kazasında 2'si çocuk 6 kişi yaralandı. İhbar üzerine olay yerine gelen 112 sağlık ekipleri ilk müdahale sonrasında yaralıları ambulanslarla Samsun Eğitim Araştırma Hastanesi'ne götürdü. Yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi. Polis kazayla ilgili soruşturma başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Kaza yapan araçlardan detay
-Yaralı çocuğun ambulansla götürülmesi
-Polis ekiplerinden detay
-Yoldan detay

Haber-Kamera: Hüseyin KALAY / SAMSUN,(DHA)

======================================

Çorum'da askeri araç devrildi: 3 asker yaralı

Çorum'da askeri aracın devrilmesi sonucu meydana gelen kazada 3 asker yaralandı.
Kaza Çorum İskilip Karayolu'nun 25'inci kilometresinde meydana geldi. İddiaya göre İl Jandarma Komutanlığı'ndan, Uğurludağ İlçe Jandarma Komutanlığı'na gitmek için yola çıkan 19 JAA 122 askeri araç, sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yoldan çıkarak dere yatağına devrildi. Araçta sıkışan askerler, diğer sürücüler ile olay yerine çağrılan sağlık ekipleri tarafından çıkarıldı. Ardından 3 asker ambulansla Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Askerin sağlık durumlarının iyi olduğu belirtildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Kaza yapan askeri araç
-112 ekiplerinin kurtarma çalışması
-Yaralı asker
-Detaylar

Haber-Kamera: Yusuf ÇINAR / ÇORUM,(DHA)

===================================

TIR, emniyet şeridinde duran bir başka TIR'a çarptı: 3 yaralı

Düzce'nin Kaynaşlı ilçesinde, TIR'ın emniyet şeridindeki TIR'a çarpması sonucu 3 kişi yaralandı.
Kaza, dün akşam saatlerinde TEM Otoyolu Kaynaşlı mevkiinde meydana geldi. Ankara istikametine gitmekte olan Ali Başman idaresindeki 14 GL 469 plakalı TIR, emniyet şeridinde duran Ekrem Padar idaresindeki 34 PG 542 plakalı TIR'a arkadan çarptı. Kazada Ali Başman ile emniyet şeridinde bekleyen TIR içerisindeki Yunus Emre Padar ve ağabeyi Ahmet Padar yaralandı. 112 Acil ekiplerinin yaptığı ilk müdahalenin ardından Atatürk Devlet Hastanesi'ne kaldırılan 3 kişi tedavi altına alındı. Kazayla ilgili olarak soruşturma başlatıldı.

Görüntü Dökümü
-------
Yaralıların ambulans içinde görüntüsü
Kaza yapan araçların görüntüsü
Polis ekiplerinin görüntüsü ve detaylar

Haber-Kamera: Tezcan SOLMAZ / DÜZCE,(DHA)

===========================

Hizmetli kadın, okulun bahçesinde eniştesini öldürdü

İzmir'in Gaziemir ilçesindeki bir lisede görevli hizmetli 47 yaşındaki Şengül G., okul bahçesinde eniştesi Erdal Demirsoy'u (55) pompalı tüfekle vurarak öldürdü.
Olay, dün saat 16.30 sıralarında Şehit Furkan Yavaş Anadolu Lisesi'nde meydana geldi. Lisede 7 yıldır hizmetli olarak çalışan, 2 çocuk annesi Şengül G., okulun bahçe kısmında, ablasının eşi olan eniştesi Erdal Demirsoy'u pompalı tüfekle vurdu. Vücudunun çeşitli yerlerine saçma isabet eden Demirsoy, kanlar içinde yere yığıldı. Silah sesini duyan mahalle sakinleri durumu sağlık ve polis ekiplerine bildirdi. İhbar üzerine gelen sağlık ekipleri tarafından ambulansla Gaziemir Nevvar Salih İşgören Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Demirsoy, doktorların müdahalesine rağmen hayatını kaybetti.
Olayla ilgili soruşturma başlatan polis ekipleri, Şengül G.'yi okulun yakınlarında, suç aleti silahla birlikte gözaltına aldı. Şengül G.'nin ilk ifadesinde eniştesinin bir süredir kendisini taciz ettiğini, okula da gelebileceğini düşünerek tüfeği yanında getirdiğini, gelip aynı davranışları sürdürmeye kalkışınca vurduğunu iddia ettiği öğrenildi.
Lisede görevli bir diğer hizmetli Gülnur Eren ise, olayı öğrendiğinde şoke olduğunu belirterek, "Beraber çalışıyorduk, çok iyi bir arkadaşımdı. Böyle bir şey yapabileceğini hiç düşünmezdim. Kimseyle bir sorunu olmayan çok iyi bir insandı. Son zamanlarda biraz sessizleşmiş, dalgınlaşmıştı" dedi.
Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.

Görüntü Dökümü
-------
-Okuldan görüntü
-Röportaj
-Polis ekiplerinden görüntü
-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: Davut CAN - Tekin GÜRBULAK / İZMİR,(DHA)

=====================================

Adana'da 43 evi soyan 5 hırsız tutuklandı

ADANA'nın Pozantı ilçesinde 43 evden çeşitli eşyalar çalan 5 hırsız, suçüstü yakalandı. Şüpheliler, çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı.
İlçe Emniyet Müdürlüğü, üst üste gelen evlerden yapılan hırsızlık ihbarları üzerine çalışma başlattı. Ekiplerin 8 günlük teknik ve fiziki takibi sonucunda 5 hırsız, girdikleri son evde suçüstü yakalanarak gözaltına alındı. İlçenin çeşitli mahallerinde ve yayla bölgelerinde toplamda 43 eve girerek 8 televizyon, 4 av tüfeği, 2 kurusıkı tabanca, buzdolabı, bulaşık makinesi, 2 çim biçme makinesi, laptop, 70 tabanca fişeği, 180 av tüfeği fişeği ve çok sayıda giyim ve mutfak malzemesi çaldığı belirlenen Y.E.Ö, M.E.M, İ.Ö, M.H ve Y.E.Ö., emniyetteki işlemlerin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
- Zanlıların emniyetten çıkışı

Haber: Onur Can BULAT / POZANTI(Adana),(DHA)

=======================================

Babasıyla tartışan kişinin çalıştığı yeri bastı: 1 yaralı

BURSA'nın İnegöl ilçesinde, geri dönüşüm firmasında çalışan Ahmet S. (52) ile Özbek uyruklu Lochin Musurmanov (33) arasında tartışma çıktı. Eve giderek durumu ailesine anlatan Ahmet S.'nin oğlu Osman S.'nin, kalabalık bir grupla babasının iş yerine gitmesiyle çıkan silahlı kavgada Musurmanov, bacağından pompalı tüfekle vurularak yaralandı.
Olay, dün akşam saatlerinde İnegöl'ün Bursa-Ankara yolu üzerinde bulunan geri dönüşüm firmasında meydana geldi. Firma çalışanları Ahmet S. ile Özbek uyruklu Lochin Musurmanov arasında bilinmeyen nedenle tartışma çıktı. Mesai bitiminden sonra evine giden Ahmet S. durumu ailesine anlattı. Bunun üzerine Ahmet S.'nin oğlu Osman S., babasının iş yerine kalabalık grupla giderek, Musurmanov ve çalışanlarla tartışmaya başladı. Tartışmanın kısa sürede kavgaya dönüşmesi üzerine, henüz kim tarafından ateşlediği bilinmeyen pompalı tüfekle ateş açıldı. Saçmaların isabet ettiği Lochin Musurmanov, bacağından yaralandı. Silah seslerini duyanların ihbarı üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından ilk müdahalesi yapılan Musurmanov, İnegöl Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı. Lochin Musurmanov'un sağlık durumunun iyi olduğu öğrenilirken, olayla ilgili Osman S. ise gözaltına alındı.

GÖRÜNTÜ GÖKÜMÜ:
-------------------------------
- Olay yeri inceleme ekibin çalışması
- Detaylar

Haber-Kamera: Yavuz YILMAZ / İNEGÖL(Bursa),(DHA)

==========================================

Şizofreni teşhisi konulan kişi, ağabeyi ile birlikte adliyeyi bastı

ADIYAMAN'ın Besni ilçesinde, şizofren tanısı konulan Ali K. (35), mahkemenin tedavi için Adana'ya sevk kararına karşı çıkarak, ağabeyi Mustafa K. (38) ile birlikte bıçak ve kesici aletlerle adliyeyi bastı. Polis, iki kardeşi biber gazıyla etkisiz hale getirerek gözaltına aldı.
Olay, dün akşam saatlerinde Besni Adliyesi'nde meydana geldi. Şizofreni teşhisi konulan Ali K.'nın tedavisi için mahkeme tarafından güvenlik güçleriyle Adana'ya sevk edilmesine karar verildi. Durumu öğrenen Ali K., tedavi olmak istemediği için karara karşı çıktı. Ali K., ağabeyi Mustafa K. ile birlikte yanlarına aldıkları bıçak ve çeşitli kesici aletlerle adliye binasına geldi. Bağırarak içeri giren iki kardeşe adliye polisi müdahalede bulundu ancak yeterli olmayınca takviye istendi. Adliyeye çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Direnmeye devam eden iki kardeş yanlarında getirdikleri bıçak ve kesici aletlerle polise saldırdı. Polis ise bir süre sonra biber gazı ile müdahale ederek iki kardeşi etkisiz hale getirdi. Yere yatırılıp kelepçelen iki kardeş, gözaltına alındı.
Olayın ardından adliyeye gelen ambulans ile Besni Devlet Hastanesi'ne götürülen iki kardeşten şizofren hastası Ali K. Adana'ya sevk edilirken, ağabeyi Mustafa K. ise gözaltına alınarak emniyete götürüldü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
- Besni adliyesi
- Kardeşlerin polislere saldırması
- Polise saldıran kardeşlerin direnmesi
- Etkisiz hale getirilen kardeşlerin kelepçelenmesi
- Ambulansın gelişi
- Gözaltına alınan kardeşlerin kelepçeli ambulansa bindirilmesi
- Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mustafa ÖNDOĞAN / ADIYAMAN,(DHA)

=============================

Adana'da 2 bin 372 polisle 'hava' destekli asayiş uygulaması

Adana Emniyet Müdürlüğü, il genelinde 2 bin 372 polis ile hava destekli asayiş uygulaması yaptı. 'Adana Huzur ve Güven Uygulaması' adı altında yapılan denetimlerde aranması olan 34 kişi yakalanırken, 17 kişi ise çeşitli suçlardan gözaltına alındı.
İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş'ın talimatı doğrultusunda il merkezi ve ilçelerde 'Adana Huzur ve Güven Uygulaması' adı altında sabit önleyici yol kontrolü ve umuma açık yer denetimleri yapıldı. 2 bin 372 polisin görev aldığı uygulamaya, helikopter ve drone ile destek verildi.
EMNİYET MÜDÜRÜ AKTAŞ, VATANDAŞLARLA SOHBET ETTİ
Uygulama noktalarına gezip, yapılan çalışmaları denetleyen Emniyet Müdürü Zafer Aktaş, vatandaşlarla sohbet etti. Uygulamanın Adanalıların huzuru ve güveni için yapıldığını belirten Aktaş, vatandaşların görüşlerini de dinledi.
GECE YARISINA KADAR DEVAM ETTİ
İl genelinde 56 noktada yapılan sabit önleyici yol uygulamasında, 14 bin 575 kişinin Genel Bilgi Toplama (GBT) sorgusunu gerçekleştiren ekipler, aranması olan 34 kişiyi yakaladı, çeşit suçlardan 17 kişiyi ise gözaltına aldı, ayrıca 5 kişiye de 6 bin 447 TL idari para cezası kesildi. Durdurulan 5 bin 801 araçta narkotik köpekleriyle arama yapıldı. Sürücüleri ve evrakları da incelenen araçlardan 20'si trafikten men edilirken, 144 araca ise 81 bin 396 TL para cezası uygulandı. Sabit önleyici yol kontrolünün ardından il genelinde umuma açık 137 mekanda denetim yapan ekipler, 9 iş yeri ve 7 işletmeciye 2 bin 45 TL idari para cezası uyguladı. Ayrıca gece yarısına kadar devam eden uygulamanın genelinde ekipler, 6 ruhsatsız tabanca ve bunlara ait 6 şarjör ve 75 adet dolu fişek, 4 ruhsatsız av tüfeği, 2 kurusıkı tabanca, 1 kesici ve delici alet ile 2,5 gram eroin maddesi geçirdi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
--------------------
- Uygulama noktasından görüntü
- Polislerin, durdurulan araçladaki vatandaşların üzerini araması
- Polislerin araçlarda arama yapması
- Uzun namlulu silahlarla güvenlik önlemi alan özel harekat polisleri
- Havadaki drone ve havadan görüntü alan sivil polis
- İl Emnilet Müdürü Zafer Aktaş'ın uygulama noktasında görevli yardımcıları ve amirlerle selamlaşması
- Aktaş'ın uygulama noktasını gezip, vatandaşlarla sohbet etmesi
- Narkotik köpekleriyle araçta arama yapılması
- Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Gökhan KESKİNCİ / ADANA,(DHA)

========================================

En Çok Aranan Haberler